Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 146153
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
How long has been ... I started in jail. | Ne kadar zamandır... Hapiste başladım. Ne zamandan beri ...| Hapiste başladım. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
What were arrested for? Possesion. | Neden tutuklandın? Bulundurmaktan. Neden içeri girmiştin?| Uyuşturucu taşımaktan. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
But, if I said that... | Ama, eğer şey deseydin... Bu yüzden diyorsan... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Maybe you should talk with the cop who arrested me. | Bence beni tutuklayan polisle konuşmalısın. Belkide beni tutuklayan polisle konuşmalısın. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I guess you were never been arrested before. No. | Sanırım daha önce hiç tutuklanmadın. Hayır. Sanırım daha önce hiç tutuklanmadın.| Hayır. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I've been in trouble few times, you know, and some other stuff. | Sadece birkaç kez başım belaya girdi. Bilirsin işte. Daha önce birkaç kez belaya bulaştım|Başka şeyler yüzünden. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
My father is the ... | Babam beni... Babam ... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
He is a real hard ass. | O gerçekten zor bir adamdır. Babam zorbanın tekidir.. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
He probably is right now looking for me, just to kick my ass for dissapereance. | Büyük ihtimalle şu anda beni arıyordur. Ortadan kaybolduğuma kızmak için. Büyük ihtimalle de kıçımı tekmeleyip|beni ortadan kaldırmak için bana bakıyordur. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, probably. | Evet, büyük ihtimalle. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
We found a door. Come on. | Bir kapı bulduk. Hadi. Bir kapı bulduk. gelin. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Come on. We have to go. | Hadi. Gitmeliyiz. Gel hadi. gitmeliyiz.. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
It the only one without a lock, but we can't get it open. | Kilitli olmayan tek kapı o, ama açamıyoruz. Üsütünde kilit olmayan tek kapı bu,|ama bunuda açamadık. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
How's going? It's stuck in some thing. | Nasıl gidiyor? Bir şeye takılmış. Nasıl gidiyor?| İçeride birşey sıkışmış olmalı. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Here, let me try it. Come on! Take it easy. | Bir de ben deneyim. Hadi! Sakin ol. Çekil bakayım ! Birde ben deneyeyim| Acele etme. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Back up, allright? | Geri çekil, tamam mı? Çekil ayak altından , tamam mı? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
If is stuck, it's a trap. | Eğer takılıyorsa, bu bir tuzaktır. Takılmış kapalı birşey ise kesin tuzaktır. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Man, the whole house is a trap. Somebody doesn't want us in that room. | Adamım, bütün ev tuzak. Birisi bizi bu odada istemiyor. Dostum burada bütün ev zaten tuzak.| Birisi bizim o odaya girmemizi istemiyor. Hayır! Yardım edin! Kızı bırak! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Now what? I will make it back, ok? | Şimdi ne olacak? Hemen döneceğim tamam mı? Şimdi ne olacak?| Eski haline getireceğim oldu mu? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
What else will do? We got 3 minutes to get it done. | Eee, ne yapacağız? Halletmek için 3 dakikamız var. Başka ne yapmamız gerekiyor?| Kilidi halledebilmemiz için 3 dakikamız var. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Hello Xavier, I want to play a game. | Merhaba Xavier, Bir oyun oynamak istiyorum. Merhaba Xavier, Seninle bir oyun oynamak istiyorum. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The game I want to play is very similar with what you give that played as a drug dealer. | Oynamak istediğim oyun, bir uyuşturucu kaçakçısı olduğun için sana çok tanıdık. Bu oyun senin uyuşturucu satma|işine oldukça benziyor. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The game of offering hope to the desperate for a price. I think we can agree | Çaresizlere bir bedel karşılığı umut vaadetme oyunu. Oyunun amacı çaresizlere bedel karşılığı|umut vermek. Sanırım bunda anlaşabiliriz. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
that your situation is desperate. So I offer you hope. | Sanırım durumunun umutsuz olduğu konusunda hemfikiriz. Dolayısıyla sana umut vaadediyorum. Siz çaresizsiniz|Bende size umut teklif ediyorum. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The price you to pay is that you must crawl in the same pit | Senin ödeyeceğin bedel, müşterilerini sürüklediğin Bedeli ise aynı delikte emeklemeniz | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
you force yours customers into. By entering this room, | aynı bataklıkta sürünmek. Bu odaya girmenizle, Amacım müşterilerini bu deliğe sokmaya zorlamak, | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
a timer has been started | bir kronometre çalışmaya başladı. Zaman geri sayımı başladı | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
When the time expired, the door in front of you will be locked forever. | zaman dolduğunda, önünüzdeki kapı sonsuza dek kilitlenecek. Zaman dolduğunda bu kapı sonsuza kadar kilitli kalacak. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Guys! You must have find the key before | Çocuklar, Zaman dolmadan önce o anahtarı bulmalısınız. Beyler!| Öncelikle anahtarı bulmalısınız | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
that the time runs out. Can you unlocked, with the dreams that are locked inside? | içinize kilitlediğiniz rüyalarla açabilir misiniz? zaman dolduğunda içeriden ancak|hayallerinizde açabilirsiniz? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I will give you just one hint that's where the key is. | size anahtarın nerde olduğu hakkında sadece bir ipucu vereceğim. Size anahtarın nerede olduğu|konusunda sadece 1 ipucu vereceğim. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
It will be as finding a needle in the heist. | Samanlıkta iğne aramak gibi olacak. Samanlıkta iğne bulmak gibi olacak. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Let the game begin. | Oyun Başlasın. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Somebody is going there. | Birisi oraya girecek. Oraya birisi girecek. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Nobody is fucking going in there... | Kimse oraya girmeyecek.... Oraya kimsenin gireceği falan yok... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
No, no... You are sick.. | Hayır, hayır... Sen hastasın... Hayır, Hayır...| Hastasın Sen.. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Stop, nooo !! Put her down! | Dur, Hayıııııııır!! Onu yere indir. Dur, Hayııııır !!| Kızı yere bırak! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Help me!! | yardım edin!! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Shit! | Allah kahretsin! Lanet olsun! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Oh my God. Come on. | Aman Tanrım. Hadi. tanrım.| Hadi. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
We don't have time. O, shit. | Zamanımız yok. Lanet olsun. Zamanımız yok.| O, kahretsin. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
'the fuck is wrong with you? What are you doing? | Neyin var senin? Ne yapıyorsun? Senin neyin var?| Ne yapıyorsun? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You are fucking mind! Hurry up. | Sen aklını kaçırmışsın. Acele et. Aklını kaçırmışsın sen!| Acele et. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Keep going. We don't have time. | Aramaya devam et. Fazla vaktimiz yok. Devam et, zamanımız yok. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Keep fucking looking. | Lanet olası armaya devam et. Aramaya devam et. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Come on! Fuck you! | Hadi! S*ttir git! Hadi!| Sktir ordan! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Somebody help her. | Birisi ona yardım etsin. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
'the fuck, guys? | Ne var ya? Yardım etsenize? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
No, no, nooooo ! .... | Hayır, hayır, hayııııııır ! .... Hayır, Hayır, Hayıııııır ! .... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
That's enough. That's no nealry enough. | Bu kadar yeter. Hayır değil. Bu kadar yeter.| Bu kadarı az bile. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Ahh, stop that bullsit. | Ahh, kes şu saçmalığı. Ahh, kesin şu saçmalığı. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Did you hear that tape? | O kaseti duydun mu? Kasedi duymadınız mı? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
He knows about us, our names. | Hakkımızda bilgisi var, adımızı biliyor. Bizi tanıyor, isimlerimizi biliyor. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
There is something that we are not seeing. | Görmediğimiz birşeyler var. Bizim göremediğimiz bir şey var. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You said you three you been there. | Siz üçünüz daha önce orda olduğunuzu söylemiştiniz. Daha önce 3ünüz hapiste idiniz. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Make it 4. | Şunu 4 yap. 4 yapın. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
For what? Does it matter? | Ne için? Fark eder mi? Sen neden girmiştin içeri?| Farkeder mi? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Anybody else? | Başka? Başka kim girdi içeri? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
What about you? You got juvenile written all over you. | Peki ya sen? Senden ne haber? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
No, never been. All right. | Hayır, hiç bulunmadım. Tamam. Hayır hiç içeri girmedim.| Tamam. Yaptıkları. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Let's talk this out anymore. No more talking. | Bu konuda daha fazla konuşmayalım. Konuşmak yok. Bu konudan artık bahsetmeyelim.| Konuşmak yok. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The only thing you people haveing in common is holding me back. | Sizin tek ortak noktanız bana engel olmak. Bu ortak şey saçmalığından bıktım. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I'm out. | Ben yokum. Ben yokum artık. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Where is that damm tactical team? Will be here any second. | S*çtıımın taktik takımı nerde? Heran gelebilirler. Şu lanet operasyon ekibi nerede kaldı?| Birkaç saniye içinde burada olacaklar. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I'm not listening to this any more. Another second is to fucking long. | Artık bunu duymak istemiyorum. Her geçen saniye aleyhimize. Bunun daha fazla duymak istemiyorum.|Birkaç saniye bile bana fazla geliyor artık. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I know how this guy works, ok? He is playing a game. | Bu adamın nasıl çalıştığını biliyorum tamam mı? O bir oyun oynuyor. Bu işler nasıl yürür biliyorum ben, tammamı?|Bize oyun oynuyor. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
That mean we have to stay a little bit longer. | Bu biraz daha beklememiz anlamına geliyor. Buda demekki biraz daha fazla kalmalıyız. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Take a look at the clock. | Saate bir bak. Saate bir bakın. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You need something for that box, or his son will end up in one. | Şu kutuya birşeyler yapmalıyız yoksa oğlu ölecek. Bunun için birşeyler yapman lazım,|ya da oğlu ölecek. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
His work. He want to get done, that's how he's doing. | Onun çalışmaları. Bilinmek istiyor. Çalışmaları.|Çalışmasını bitmiş görmek istiyor | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
He wants to be heard, to be studied. | Sesini duyurmak istiyor, üstünde çalışılmasını istiyor. Sesini duyurmak istiyor. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Right, destroy his work. | Doğru, çalışmalarını yoket. Tamam, bütün çalışmalarını yok et. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
How will get your conviction without all those evidence, Eric? | Bu kanıtlar olmadan beni nasıl suçlayacaksın, Eric? Bu kanıtlar olmadan beni nasıl|mahkum edeceksiniz, Eric? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Don't mean a shit, big deal. So go ahead, destroy it. | Hiçbir anlamı yok. O zaman devam et, yoket onları. Kapa çeneni.Bu sorun değil.| Tamam öyleyse devam et parçala herşeyi. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
I will! | Edeceğim. Edeceğim! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Just knows will not save your son if you do it. | Bunu yapmanın oğlunu kurtarmayacağını bil. Sadece bilmeni isterim bu|oğlunun hayatını kurtarmaz. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You kill my son, I kill you. Oh, yeah? | Sen oğlumu öldür, ben de seni. Oh, Öyle mi? Oğlumu öldürürsen bende seni öldürürüm.| Oh, Evet? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
We both know what sort of person you are. | İkimiz de nasıl birisi olduğunu biliyoruz. Nasıl bir insan olduğunu ikimizde biliyoruz. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
That sort of person that gun down | silahsız birine ateş etmeyen birisi Silahını savunmasız bir şüpheliye|kaldırmayan,... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
an unarmed suspect. The sort of person who plants evidence in order to obtain a conviction. | bir suçu ispatlamak için kanıt toplayan birisi. ...Delil elde etmek için başkalarının|üstüne suç yıkan birisi, | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
That sort of person that is abandoned by the wife and hated by his son. | Karısı tarafından terkedilen ve oğlu tarafından nefret edilen birisi. Hayatı karısı tarafından mahvedilmiş|ve oğlundan nefret eden birisisin. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Shut the fuck up! | Kes sesini! Kapat şu lanet çeneni! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
He said he found a trace through satellite. | Uydudan bir iz bulduğunu söyledi. Uyduda bir iz bulduğunu söyledi. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Your tag team has arrived. Just in time. | Taktik takımın tam zamanında geldi. Ekibin tam zamanında geldi. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
We right now found the source of that video. | Hemen o videonun kaynağını bulacağız. Şimdi o görüntülerin nereden geldiğini bulacağız. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Somebody haven't told you, Eric. I tired listening to you. | Birisi sana söylemedi mi, Eric? Seni dinlemekten yoruldum. Sana kimse birşey söylmedi mi, Eric.| Seni dinlemeye çalıştım. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Maybe I can just show it to you. Unfortunately, it be difficult for me to get it | Belki sana onu gösterebilirim. Ancak onu almak benim için zor olabilir Belkide beni sana göstermem gerekecek.|Ama benim göstermem biraz zor... | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
myself, so you perhaps could ask the people who are listening to that walkie | belki walki talki yi dinleyenler belki seni şu telsizden dinleyenlere sorabilirsin | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
that he can get it for me. | benim için alabilirler. benim için bir şeyi alabilirlermi? | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Brown desk. Second drawer. | Kahverengi masa. İkinci çekmece. Kahverengi masa 2. çekmecede. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You may not remember all those people. But I am sure they remembers you. | Bütün bu insanları hatırlamayabilirsin. Ama eminim ki onlar seni hatırlıyordur. Sen bu insanları hatırlamıyor olabilirsin.|Ama onlar seni kesin hatırlıyorlardır. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You were the arresting officer of all they cases. And you were the one who plant all the evidence used | Onları tutuklayan sendin. Bütün kanıtları toplayarak Onları tutuklayan sensin.Ayrıca onların|aleyhlerindeki delilleride .. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
to obtain their convection. You are the one who put them away. Your son is playing a game | onların suçunu ispatlayan. hapishaneye yollayan da. ...toplayanda sensin..|Oğlun tehlikeli bir oyun oynuyor. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
with a lot of people that don't like you very much, detective. It will be a shame | Oğlun şu anda seni pek sevmeyen insanlarla bir oyun oynuyor dedektif. kiminle?.Yakalayıp içeri tıktığın|bu insanlarla.Çok yazık! | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
that they discover who he was? | Onun kim olduğunu anlamayacaklar mı? Kim olduğunu er ya da geç öğrenecekler. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
You all possess the combination for the safe. Think hard. | Kasanın şifresine hepiniz sahipsiniz. İyi düşünün. Kasanın şifresi sizde.İyi düşünün. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The numbers are in the back of your mind. | Numaralar zihninizin arkasında. Sayılar aklınızın arkasında | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
The clue of the order can be found, over the rainbow. | Numaraların sırasının ipucu gökkuşağında bulunabilir. ipucu gökkuşağının altında . | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
Bitch. | Or*spu. Kaltak. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |
What are you doing? I haven't decide yet. | Ne yapıyorsun? Henüz karar vermedim. Ne yapıyorsun?| Henüz karar vermedim. | Saw II-1 | 2005 | ![]() |