• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 146152

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Come on, get him out of there. The door! Hadi, çıkarın onu ordan. Kapı! Hadi,Onu şu delikten çıkartın.| Kapak! Saw II-1 2005 info-icon
I will try. I don't get to open. Deneyeceğim. Açamıyorum. Deneyeceğim.|Açamıyorum ama. Saw II-1 2005 info-icon
Come out of there. Çık ordan dışarı. Hadi çık ordan artık. Saw II-1 2005 info-icon
Use your coat. Use your fucking coat. Kabanını kullan. S*çtımın kabanını kullan. Montunu kullan.|Lanet montunu kullan. Saw II-1 2005 info-icon
Come on. Open the door. Stop that. Hadi, açın şu kapıyı. Kes şunu. Hadi. Açın şu Kapağı.| Kesin Şunu. Saw II-1 2005 info-icon
Stop it! Kes şunu! Kesin Şunu! Saw II-1 2005 info-icon
It's a window here. He has the antidote. Burda bir pencere var. Panzehiri aldı. Burada bir pencere var.| Panzehirler onda. Saw II-1 2005 info-icon
Stop that. Remove him then. Kes şunu. Çekil ordan. Kesin şunu.| Çıkartın onu oradan. Saw II-1 2005 info-icon
Stop that!! Kes şunu!! Kesin Şunu!! Saw II-1 2005 info-icon
Hang on man, will get you out. Dayan adamım, seni ordan çıkaracağız. Dayan adamım seni oradan çıkartacağız. Saw II-1 2005 info-icon
Stop it, stop it... Kes şunu, kes şunu... Kesiin, Kesin... Saw II-1 2005 info-icon
Stop that... Kes şunu... Durdurun şunu... Saw II-1 2005 info-icon
Yo, fuck away. Move, move!! Hayır, çekil ordan. Hadi, hadi!! Yo, uzaklaşın. çekilin, çekilin!! Saw II-1 2005 info-icon
The needles. He lost the needles. I want the fucking needles!! İğneler. İğneleri kaybetti. O iğneleri istiyorum. Panzehir iğnelerini kaybetmiş..|Lanet iğneleri istiyorum!! Saw II-1 2005 info-icon
Calm down. Fuck!. Sakinleş. Allah kahretsin! sakin ol. Fuck!. Oğlumu hep sevdim, bu değişmedi. Oğlumu hep sevdim, bu değişmedi. Oğlumu hep sevdim, bu değişmedi. Nedir bilmiyorum. Saw II-1 2005 info-icon
The needles are fucking hot. O iğneler çoktan yandı. İğneler yanmış durumdalar. Saw II-1 2005 info-icon
He had a choice. Bir şansı vardı. Seçim yapmak zorundaydı. Saw II-1 2005 info-icon
Another one down, Kerry. How much time will time lose with that bastard? Biri daha öldü, Kerry. Daha bu şerefsize ne kadar zaman harcayacağız? Birisi daha öldü, Kerry.|Bu piç ile daha ne kadar zaman kaybedeceğiz? Saw II-1 2005 info-icon
We are not wasting time, we are doing what should do. Zamanımızı harcamıyoruz. Yapmamız gerekeni yapıyoruz. Zaman kaybetmiyoruz.|Yapmamız gerekeni burada yapıyoruz. Saw II-1 2005 info-icon
Didn't look like this to me! Bana pek öyle gelmiyor! Bana öyle gelmedi ama! Saw II-1 2005 info-icon
You see, detective, the Darwin theory of the evolution, the survival of the more fort, Görüyorsun ya dedektif, Darvin'in Galapagos'a yaptığı gezintiye dayanan evrim teorisi, Görüyorsunuz, dedektif, Darwin'in evrim teorisi|için ..., Saw II-1 2005 info-icon
based on his little trip to Galapagos is no longer applied on this planet. güçlünün hayatta kalması, artık bu gezegen için geçerli değil. artık Galapagosa gitmek gerekmiyor. Saw II-1 2005 info-icon
We have human race to test the edge or will to survive. İnsanları yaşamın sınırında test ediyoruz. İnsan ırkını test ederken biraz|sınırları zorlamak yeterli oluyor. Saw II-1 2005 info-icon
What the fuck do you want? Ne istiyorsun? Bizden ne istiyorsun? Saw II-1 2005 info-icon
I'm trying to remain calm, isn't it? And your son is walking arround on those monitors. Sadece sakin olmaya çalışıyorum. Ve oğlun monitörde yürürken görülüyor. Sakin kalmaya çalışıyorum, değil mi?|Ve oğlunda bu monitörlerde yürüyor. Saw II-1 2005 info-icon
I cannot give what you want if I don't know what the fuck it is. Eğer ne halt istediğini bilmezsem sana veremem ki. Senin ne istediğini bilmezsem|sana birşey veremem. Saw II-1 2005 info-icon
You know what it is. Just remember the rules. Ne istediğimi biliyorsun. Kuralları hatırla. Ne istediğimi biliyorsun.|sadece kuralları hatırla. Saw II-1 2005 info-icon
No, you said you want to talk. Then you said that you want to play a game. Hayır, Konuşmak istediğini söyledin. Sonra da bir oyun oynamak istediğini. Hayır, Sadece konuşmak istiyordun|Sonra oyun oynamak istedin. Saw II-1 2005 info-icon
You are talking, but it means nothing. Konuşuyorsun ama hiçbir anlam ifade etmiyor. Konuşuyorsun ama boşa.|Birşey ifade etmiyorlar. Saw II-1 2005 info-icon
What is the cure for the cancer, Erik? What? Kanserin ilacı nedir, Erik? Ne? Kanserin tedavisi nedir, Erik?| Ne? Saw II-1 2005 info-icon
The cure for the cancer. What is it? I don't know what is. Kanserin ilacı dedim. Nedir? Bilmiyorum? Kanserin tedavisi?| Ne olduğunu bilmiyorum. Saw II-1 2005 info-icon
but I know is not to kill and to torture people for your sick fucking pleasure. Ama keyfin için insanları öldürmek ve onlara işkence etmek olmadığını biliyorum. Ancak insanları zevk için işkence edip|öldürmenin kanserin tedavisi olmadığını|biliyorum.. Saw II-1 2005 info-icon
I never murdered nobody in my life. The decision are up to them. Hayatımda kimseyi öldürmedim. Karar kendilerinindi. Ben hayatımda asla kimseyi öldürmedim.|Ölüm kararı onlara bağlıydı. Saw II-1 2005 info-icon
Well, to put a gun to someone head and force him to pull the gun Evet, birinin başına silahı dayayacaksın ve tetiği çekmesi için zorlayacaksın Silahı birisinin kafasına dayamak|ve tetiği zorla çektirmek... Saw II-1 2005 info-icon
it is still murder. Bu da cinayet. ..hala cinayet sayılıyor. Saw II-1 2005 info-icon
Since when the use of force solve a problem of your? şiddet kullanmak ne zamandan beri problemlerini çözüyor? Ne zamandan beri zor kullanmak|sorunlarını çözmede sana yardımcı oluyorlar? Saw II-1 2005 info-icon
Why you're so desperate to get your son back? Neden oğlunu yeniden görmek konusunda bu kadar umutsuzsun? Oğlunu geri almak için neden bu kadar çaresizsin? Saw II-1 2005 info-icon
'Cause he is my son. Çünkü o benim oğlum. Saw II-1 2005 info-icon
When was the last time when you said to him that you love him? Ona en son ne zaman onu sevdiğini söyledin? Ona en son ne zaman kendisini sevdiğini söyledin? Saw II-1 2005 info-icon
Well, then go! Tamam, Git ozaman! İyi, git o zaman! bu işe başladım. ...bu işe başladım. ...bu işe başladım. Saw II-1 2005 info-icon
Seems to me that closing son's death is causing you to act. Bana oğlunun ölümü yaklaştığı için rol yapıyormuşsun gibi geliyor. Bana oğlunun ölümü sırf bu hareketin|yüzünden olacakmış gibi geliyor. Saw II-1 2005 info-icon
When is your willing to do that when a life is at stake? İstediklerini yapmak hayatı tehlikedeyken mi aklına geliyor? Ortaya bir hayat ödülü koyulduğunda mı|baba oluyorsun? Saw II-1 2005 info-icon
I always loved my son, that's never changed. Ben oğlumu hep sevidim, bu hep böyleydi. Oğlumu daima sevdim. Saw II-1 2005 info-icon
Mmm, it's changed now. Mmm, şimdi değişti. Mmm, şimdi durum değişti. Saw II-1 2005 info-icon
The knowledge of the death changes everything. If I will tell you the exact date and time of your Ölümünü bilmek herşeyi değiştirir. Eğer sana öleceğin tarihi ve Ölümün bilincinde olmak herşeyi değiştiriyor.|Eğer sana ne zaman ve nerede öleceğini.. Saw II-1 2005 info-icon
own death, it will shut your world completely. saati söylersem, dünyan tamamen kararır. ..kesin olarak söyleseydim,|hayatın tamamen kararırdı. Saw II-1 2005 info-icon
Can you imagine what is fell like to have someone sit you down... Birisinin seni önüne oturtup, sana ölmek üzere olduğunu.. Bunu öğrenmek için beklemek nasıl bir şey|hayal edebilir misin? Saw II-1 2005 info-icon
John Cramer? .. and tell you that you are dying? John Cramer? .. söylediğini düşünebiliyor musun? John Cramer?|.. ve sana öleceğini söyleseler? Saw II-1 2005 info-icon
The gravity of that? Bunun ağırlığını? Bunun ciddiyetini kavrayabilirmisin? Saw II-1 2005 info-icon
That the clock is ticking for you. Saatin senin için tik tak çalıştığını. Bu saat senin için çalışıyor. Saw II-1 2005 info-icon
In one second, the world is crack open. Bi anda, dünya bambaşka olur. Bir saniye içinde bütün dünya değişti. Saw II-1 2005 info-icon
You look at things differently, you smell things differently. Herşeye farklı bakarsın, herşeyi farklı koklarsın. Herşeye farklı gözle bakıyorsun|Herşeyin kokusunu farklı alıyorsun. Saw II-1 2005 info-icon
You savor everything, either a glass of water or a walk in the park. Herşeyin tadını çıkarırsın, hatta bir bardak suyun bile, ya da parkta yürümenin. Herşeyin tadına farklı varıyorsun.|bir bardak su ya da parkta yürümek. Saw II-1 2005 info-icon
The clock is ticking, John. Saat çalışıyor, John. Saat işliyor, John. Saw II-1 2005 info-icon
Most people have the luxury not knowing when that clock will go off. Bir çok insan zamanın geçtiğini bilmeme lüksüyle yaşıyor. Çoğu insan bu saatin ne zaman duracağının|bilinmemesi lüksünün farkında değil. Saw II-1 2005 info-icon
And the irony of that is that keeps for really living their lives. Ve ironi şurda ki, onlar hayatlarını tam anlamıyla yaşamıyorlar. komik olanda bunu bilseler hayatı|çok daha farklı yaşayacak olmaları. Saw II-1 2005 info-icon
It keep them drinking that glass of water but not really tasting it. Şu bir bardak suyu içiyorlar ama gerçekten onu tatmıyorlar. Şu anda su içiyorlar ancak tadını alamıyorlar. Saw II-1 2005 info-icon
You can still fix that, John. Bunu hala düzeltebilirsin, John. Saw II-1 2005 info-icon
Yeah, but you can fix you? Evet, ama sen kendini düzeltebilir misin? Evet,ama sen kendini düzeltebilirmisin? Saw II-1 2005 info-icon
I'm not fixable. I have cancer. Ben Düzelemem. Kanserim. Ben kendimi düzeltemem.|Kanserim. Saw II-1 2005 info-icon
You think that the cancer is an excuse for what you done? Kanserin tüm yaptıkların için mazeret olduğunu mu düşünüyorsun? Kanseri bu yaptıkların için bir özür mü sayıyorsun? Saw II-1 2005 info-icon
The cancer is all what started me and my work. Kanser sadece işime başlamamı sağladı. Kanser sadece benim işe başlamam için bir sebep oldu. Saw II-1 2005 info-icon
It was the moment I decided to end my life, Hayatımı sona erdirmeye karar veridiğim Hayatıma son vermek istediğim anda.., Saw II-1 2005 info-icon
and start a new with my work. ve işimle birlikte yeni bir hayata başlamaya karar verdiğim o andı. kendime yeni bir iş buldum. Saw II-1 2005 info-icon
That brought meaning to it. Bu ona anlam yüklüyor. Kanser de ona anlam kattı. Saw II-1 2005 info-icon
I literally, driving myself to suicide. I failed. İntihar etmek için arabayı sürüyordum. Başaramadım. Aslında intihar etmek için araba kullanıyordum.|Ama başaramadım. Saw II-1 2005 info-icon
My body is not strong enough to fight cancerous cells. Kimse kanserli hücrelerle savaşmak için bu kadar güçlü değildir. Vücudum kanserli hücreler ile|savaşmak için yeterli güce sahip değil. Saw II-1 2005 info-icon
Than I have lived for a plundge of ... Tamamen şans eseri... Şaşırarakta olsa bir şeye saplanmış ... Saw II-1 2005 info-icon
And for my amazement, I was alive. Hayattaydım. bir şekilde bile yaşayabildiğimi farkettim Saw II-1 2005 info-icon
And I was determined to spend the rest of my days Ve hayatımın bundan sonrasını O günden sonra kendimi... Saw II-1 2005 info-icon
testing the fabric of human nature. insan doğasını test etmek için harcamaya karar verdim. ...insan ırkını test etmeye adadım. Saw II-1 2005 info-icon
Do you understand, Erik? Anlıyor musun, Erik? Anlıyormusun, Erik? Saw II-1 2005 info-icon
You have the chance to do something right now, John. Şu anda doğru birşey yapma şansın var, John. Şimdi birşeyler yapma şansın var , John. Saw II-1 2005 info-icon
Just tell where my son is. I will help you. Sadece oğlumun nerde olduğunu söyle. Sana yardım edeceğim. Sadece oğlum nerede söyle.|Sana yardım edeceğim. Saw II-1 2005 info-icon
I don't need your help, and I can tell you that you stil don't understand. Senin yardımına ihtiyacım yok, ve hala beni anlamıyorsun. Senin yardımına ihtiyacım yok.|Sana hal anlamıyorsun diyorum. Saw II-1 2005 info-icon
Those who don't appreciate life, do not deserve life. Hayatın değerini bilmeyenler, onu haketmezler. Hayata teşekkür etmesini bilmeyenler|yaşamayı haketmiyorlar demektir. Saw II-1 2005 info-icon
My son appreciate his life. But do you appreciate yours? Oğlum hayatının kıymetini biliyor. Peki sen, seninkini biliyor musun? Benim oğlum hayatına şükrediyor| Peki ya sen ediyormusun? Saw II-1 2005 info-icon
Do appreciate your son's? Bullshit! Oğlunun hayatının kıymetini biliyor musun? Saçmalık! Oğlununkine?| Saçmalık! Saw II-1 2005 info-icon
Don't forget the rules. Kuralları unutma. Saw II-1 2005 info-icon
Will help to find your son. Oğlunu bulmana yardım edeceğim. Kurallar oğlunu bulmanda sana yardımcı olacaklar. Saw II-1 2005 info-icon
Where are you? Nerdesiniz? Neredesiniz? Saw II-1 2005 info-icon
No, we don't have 15 minutes. We need that location to the video feed. Hayır, 15 dakikamız yok. Videonun geldiği yeri bulmalıyız. Hayır.15 dakikamız yok.|Görüntülerin nereden geldiğini bulmamız lazım. Saw II-1 2005 info-icon
Hey, we should stop, ok? Hey, Durmalıyız, tamam mı? Hey, bearaber olmalıyız tamam mı? Saw II-1 2005 info-icon
Ok? Tamam. tamam? Saw II-1 2005 info-icon
It is the second time when I wake up in this shithole. Bu salak yerde ikinci uyanışım. Burada ikinci defa gözlerimi açıyorum. Saw II-1 2005 info-icon
Can you stand up? Yeah. Ayağa kalkabilir misin? Evet. Ayağa kalkabilirmisin?| Evet. Saw II-1 2005 info-icon
but only if I want to. It's still so much things to do. ama sadece istersem. Daha yapılacak bir çok şey var. İçimden birşey yapmak gelmiyor.|Oysa yapacak çok şey ver Saw II-1 2005 info-icon
So many people have to talk to me. Benimle konuşması gereken birçok kişi var. Bir sürü insan benimle konuşmak zorunda. Saw II-1 2005 info-icon
This can be it. Bu, o olabilir mi? Belki bu yüzden. Saw II-1 2005 info-icon
It's not. Hayır, değil. Hayır değil. Saw II-1 2005 info-icon
Amanda, you said that you survive this, right? Amanda, Daha önce kurtulduğunu söylemiştin değil mi? Amanda, daha önce burdan kurtulduğunu|söylemiştin değil mi? Saw II-1 2005 info-icon
Do what? Ne yapmışım? Ne söylemişim? Saw II-1 2005 info-icon
This guy. Whatever is he doing ... Bu adam. Her ne yapıyorsa... Bu adam. her ne yapıyorsa ... Saw II-1 2005 info-icon
you said that you played before. You survived. daha önce oynadığını söylemiştin. Ve hayatta kalmıştın. ...bu oyunu oynadığını|ve kurtulduğunu söylemiştin. Saw II-1 2005 info-icon
Yeah. So, we can survive. Evet. Evet, O zaman biz de kurtulabiliriz. Evet.| Demek ki kurtulabiliriz. Saw II-1 2005 info-icon
Amanda, why you defend him? Amanda, neden onu savunuyorsun? Amanda, neden onu koruyorsun? Saw II-1 2005 info-icon
Because I was a fucking junkie. Çünkü ben lanet bir eroinmanım. Çünkü allahın cezası bir keşim. Saw II-1 2005 info-icon
But the funny is, I pass the little test. Ama komik olan, ben küçük testi geçtim. Komik olan şu ki|bu ufak testten geçebildim. Saw II-1 2005 info-icon
If you passed the test, why you are back here? Eğer testi geçtiysen, neden yine burdasın? Madem bu testi geçtin neden tekrar buradasın? Saw II-1 2005 info-icon
I was mean with myself. Kendime hakim olamadım. Kendimi kesip intihara kalkıştım. Saw II-1 2005 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 146147
  • 146148
  • 146149
  • 146150
  • 146151
  • 146152
  • 146153
  • 146154
  • 146155
  • 146156
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim