Search
English Turkish Sentence Translations Page 19773
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Why would Enrique...huh? | Enrique buraya niye gelsin.. hı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It is Enrique. Cool. | Enrique'ymiş İnanılmaz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why's he outside 402? | Ama Daire 402'nin önünde ne yapıyor? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Is 402 Enrique’s girl? | Yoksa daire 402, Enrique'nin kız arkadaşı mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Cool... so cool. | İnanılmaz... Tamamen inanılmaz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Do you know the man person in here? | Acaba burada yaşayan adamı tanıyor musunuz? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
"Man person"? | "Adam"? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Yes! Man person. | Evet! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This man person peeped on my house all night. | Burada yaşayan adamın biri evimi gözetliyordu. Dün geceden beri. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's a woman. | Kadın biri. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A woman lives there. | O dairede kadın biri yaşıyor. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What’s going on here? | Durun bakalım. Neler oluyor orada? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What’s this noise? | Bütün bu gürültü de ne? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
OK, man or woman is unimportant. | Neyse peki, erkek kadın olması önemli değil... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
All night long... | Dün geceden bu sabaha kadar... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
she peeped at me! | Benim evimi gözetliyordu! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Peeped...into your place? | Gözet... gözetliyor muydu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
My back got... | Arkam sürekli... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
tingly... Tingly? | Karıncalanıyordu... Karıncalanıyordu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
And my head... fizzing... Fizzing? | Ve başım sürekli... vızıldıyordu? Vızıldıyordu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
How...feeling... You felt something? | Nasıl desem... o his... Bir şeyler hissettin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
And I'm still feeling it! | Ve şimdi bile, o hissi... Hala hissediyorum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'm glad I caught a scum pervert! | Seni yakaladığım iyi oldu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What’s going on? | Burada neler oluyor? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ma'am, don't worry. | Hanımefendi... Hiç endişelenmeyin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's my duty. | Güvenlik şefi olarak benim görevim bu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I have special forces training! | Özel kuvvetlerde eğitim gördüğümü bilmiyor musun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why'd you come in only a trench coat? | Üzerine sadece trençkot giyip nereye geldiğini sanıyorsun sen? Nereye? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't think he's a pervert... Don't get involved. | Sapık gibi görünmüyor... Biz buna karışmayalım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You're being held for lewd behaviour. | İffetsiz davranışlarınız nedeniyle tutuklandın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Scum, you're caught today. | Dinle, pislik herif... Bugün yanlış adama yakalandın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That young lady's so quiet. | O bayanın ne kadar sessiz olduğunu biliyor musun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
How dare you barge in? | Ben bile zilini çalmaya cesaret edemiyorum. Sen nasıl cüret edersin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hippo! | Hippo! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hippo...Hippo! Hey, hey! | Hippo... Hippo! Dur! Dur! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That old lady... Miss, don't worry! | O ahjumma... Genç bayan, hiç endişelenmeyin! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'll hand him to the police, okay? | Bu herifi polise götürüp teslim edeceğim. Siz endişelenmeyin tamam? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You'll get arrested for lewd behaviour. | Teşhircilikten ve iffetsiz davranışlardan göz altına alınacaksın! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Mister let him go the guy's really here because of me | Bayım, onu bırakın. O adam gerçekten benim yüzümden burada. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'll handle this. | Öncelikle... Bu meseleyi ben halledeceğim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
And I'll take over rep duties. | Ayrıca bugünlük yöneticilik görevini ben üstleneceğim, o yüzden çıkmanıza gerek yok. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What did she say? Is he a pervert? | Ne dedi? Ne dedi? Bu adam sapık mıymış? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Mister... | Bayım... Evet? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What'd she...? | Ne dedi... Yani şimdi... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No big deal, so stop now! | Önemli bir şey değildi, o yüzden şimdi ayrılın bakalım. Ayrılın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's stop. It's a misunderstanding. | Tamam ayrılıyoruz artık. Bir yanlış anlaşılma olduğunu söyledi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No, it's not! | Hayır, değil! Yanlış anlaşılma değildi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[Neighbourhood Association Bulletin] | Mahalle Dernek Bülteni | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Did she spy on Enrique? | O kadın gerçekten Enrique'yi gözetlemiş midir? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So women are peeping toms, too! | Demek kadınlar da yakışıklı erkekleri gözetliyorlarmış. Onlar da dikizci! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He has nothing to peep at. One of them peeped. | Gözetlenecek bir yanı var mı o herifin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I think that frumpy woman peeped. | Benim düşünceme göre o örümcek kafalı kadın gözetlemiştir. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Or why didn't she shout, "You perverted jerk!"? | Yoksa neden hemen "Seni sapık herif!" diye bağırmasın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
There's something a person can't hide. | İnsanın... asla saklayamayacağı şeyler vardır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The woman in 402... | 402'deki kadının... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The glint in her eye... how she speaks... | Gözlerindeki ışıltı da... Konuşma biçimi de... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Her front view, back view... | Dışarı çık ve onunla görüş. Arkadaşın dürüst olacağını söyledi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
She's just very kind. | Çok nazik diyorum işte. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Woman in 402? | 402'deki kadın mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Bachelor No. 1 expresses interest for woman in 402. | Bir numaralı bekar, 402'deki kadın için ilgisini ifade ediyor. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Is that how you feel? | İlgini belli etme yolun bu mu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You brat... | Seni hergele... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So you're a girl? | Demek kadınsın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
How sneaky. | Seni sinsi şey. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This is fun. At least it won't be boring here. | Çok eğlenceli. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Dok Mi ] | Dok Mi... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ I could only deposit part of your due fee ] | Ofisteki bazı olaylar nedeniyle ücretinin sadece bir kısmını postaneye yatırdım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
My fee's not much... you're at it again? | Ücretim o kadar çok bile değil... Yine parçalara mı bölüyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So that's part of a part fee? | O zaman bu ne kadar yapıyor? Bir kısmının bir kısmı mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Sure. Fighting ] | Tabi. Bastır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ I will be back soon ] | Yakında döneceğim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Who is that guy? | Bu adam da kim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This is security. | Burası güvenlik ofisi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Today's protest needs everyone's attendance. | Bugünkü gösteri oldukça önemlidir. O yüzden herkesin katılması gerek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Shopping list ] | ~ Alışveriş listesi ~ | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't want to go out. | Dışarı çıkmak istemiyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That woman is barricaded against the world. | Dünyaya karşı onu çevreleyen duvarların ardında yalnız bir kadın yaşardı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
She's happiest alone in her room. | Odasında yalnız kaldığı zamanlar, en mutlu anlarıydı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
her next door neighbour gets her to venture outside. | Yan kapıdaki yakışıklı komşusu sayesinde, dünyaya girişmeyi öğrenir. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That simply can’t be it! | Bu kadar basitçe olamaz! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
His strong love must pull her into the world! | Aşkının gücüyle onu günümüz dünyasına çekmesi gerek! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Full of love! | Aşk dolu! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
When did you prepare this? | Bütün bunları ne zaman hazırladın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You figured out the ending, so you worked on it a while. | Sonunu bile hazırlamışsın... Üzerinde bir süredir çalışıyor olmalısın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I started after I moved... three years? | Taşındıktan sonra bunun üzerinde çalışmaya başladığıma göre üç yıla yakın olmuştur? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So annoying. | Bu çok rahatsız edici. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why can't that man confess to her? | Peki adam, neden kadına olan aşkını itiraf edemiyor? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Just let him confess his love! | Sadece... Ona olan aşkını itiraf etmeli! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Then what might that girl do? | Aşkını itiraf ederse... Kız ne yapar sanıyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
She'd jump at it, or cut ties with him. | Ya itirafını kabul edip üzerine atlar, yada adamla olan tüm bağlantılarını koparır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A shy love confession can't be respected, | Çünkü her zaman yalnızdım. Bu yüzden çekingen bir aşk itirafı saygın olamaz! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
only a confident one. | Ve sadece kendine güvenen bir aşk itirafı bu dünyada saygın olabilir! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He fears upsetting her. | Kızı bir karmaşaya sürüklersem diye korkuyor! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He doesn't want her to suffer! | Kadın için her şeyi zorlaştırmaktan korkuyor! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I see... | Öyle demek ki... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Shy confessions can’t exist. | Aşkın çekingen itirafı diye bir şey yok dünyada demek ki. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That’s why I didn't get it. | Bu yüzden ben alamadım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Send me Episode One | Bana birinci bölümü gönderin... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
and tell me when you can start. | ...ve bu hafta içinde ne zaman başlayabileceğinizi söyleyin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Tenancy at Ocean Village decreased by 43%. | Okyanus semti kiracılarının oranı % 43 oranında azalmıştır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |