Search
English Turkish Sentence Translations Page 19765
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
I'll put it on Facebook. | Facebook'a koyacağım. Bakayım. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
They look so nice. | Çok güzel görünüyorlar. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
We will miss them. Absolutely. | Onları özleyeceğiz. Kesinlikle. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
And there's Ian. | İşte Ian. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Those girls played so well. Yes, it was amazing. | Kızlar çok güzel çaldı. Evet, muhteşemdi. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Alex, why have you taken off your clothes'? | Alex, giysilerini neden çıkardın? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Alex, are you unwell? | Alex, hasta mısın? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
What are you doing'? Stop it, you're worrying me! | Ne yapıyorsun? Kes şunu, beni endişelendiriyorsun! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Alex, could you at least talk to me'? | Alex, en azından benimle konuşur musun? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I did it. What? | Yaptım. Ne? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I did it. No. | Yaptım. Hayır. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Stop. Don't say that. Don't you get it'? I did it. | Dur. Bunu söyleme. Anlamıyor musun? Yaptım diyorum. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Whatever the case may be, you can't sit like that. Do you get me, Alex? | Ne olursa olsun, böyle oturamazsın. Beni anladın mı, Alex? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I want you to get dressed and go out again. | Elbiselerini giyip dışarı çıkmanı istiyorum. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I'll go first, and you come in a bit. Is that a deal? | Önce ben gideceğim, sen de arkamdan gelirsin. Anlaştık mı? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
There you are! Are you going to the party'? | Demek buradasın! Partiye gidecek misin? | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Have a good time tonight. | Bu gece güzel vakit geçir. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Bye. Say hello from me! | Hoşça kalın. Benden selam söyle! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Bye now! | Güle güle! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Want to go swimming? Yes, come in. | Yüzmek isteyen var mı Evet, ben varım. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Let's go swimming. | Yüzelim hadi. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Are you coming, Alex? No. | Geliyor musun, Alex? Hayır. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Come on! It's not cold. | Hadi ama! Su soğuk değil. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
It's super cold, but damn it, come join us in the water! | Buz gibi ama siktir et, gel de bizimle suya gir! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Come on, you lazy bones. We're coming, damn it! | Hadisene tembel teneke. Geliyoruz, lanet olsun! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I think you're so beautiful. | Çok yakışıklısın. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
No, someone might show up. | Hayır, birisi gelebilir. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
But someone... Stop it! Stop. | Birisi... Dur! Dur. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Stop, someone might... I don't want to. | Dur, birisi görecek... Yapmak istemiyorum. | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
Let me go! I don't want to! | Bırak beni! İstemiyorum! | Flocken-1 | 2015 | ![]() |
I hadn't been long in Stockholm before I liked the city. | Stockholm'den hoşlanmaya başlamamın geçmişi çok ta uzun sayılmaz. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Surrounded by water. Cold. Famous for beautiful women. | Her tarafı deniz.Soğuk. Güzelleri ile meşhur bir yer. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
As a young officer at the embassy It should be easy to meet women. | Elçilikte görevli olmak güzel kızlarla tanışmak için hayli işe yarıyabilirdi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
But I had no luck. | Ama ben şanssızdım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Perhaps the women were as cold as the city. | Belki de buranın kızları da, aynı iklimi gibi soğuktu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
In particular, there was one woman that captivated my eyes and imagination. | Ama bilhassa bu kızlardan biri gözlerimi ve düşüncelerimi kendisine çekmişti. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
A teenager who fascinated me. | Beni büyüleyen bu genç kız kimdi? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Her body and face appealed to me, but I never got her attention. | Vücudu ve yüzü beni büyülemişti, ama ben onu dikkatini çekememiştim bile. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Unexpectedly, however, it seemed that I'd connect with another woman. 1 | Halbuki hiç umulmadık kadınlarla nasıl oluyorsa hemen iletişime geçiyordum. 1 | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Why did she smile to me? | Neden bana gülümsemişti? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Good day. Bye. | İyi günler. Hoşçakal. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I didn't get myself to talk to her. I couldn't run after her. | Onunla konuşmaktan kendimi alamadım. Onun peşinden gidemezdim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Her again? And now she greets me. | Tekrar karşılaştık. Şimdide bana selam vermişti. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
The next day I walked at the time when I had seen her most often. | Ertesi gün yürürken onu yine sık sık gördüm. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Deeply in thoughts about her I heard someone call my name. | Onun hakkında derin düşüncelere dalmışken,birinden adımı çağırdığını duydum. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
But little Flossie, look who's standing here? Good day, Mr. Archer. | Bak Flossie burda kim varmış? İyi günler bay Archer. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Don't you remember me? I thought so, since you smiled at me. | Beni hatırlamadınız mı? Bana gülümsemiş gibi gelmiştiniz. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Yes, of course. I told you that he recognized me. | Evet,tabiiki hatırladım. Gördünmü beni tanıdığını söylemiştim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
May I introduce my friend Flossie. Mr. Archer. Jack Archer. | Arkadaşım Flossie'yi tanıştırayım. Bay Archer.Jack Archer. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
How did she know my name? I had never met her. | Adımı nasıl bilebilirdi? Onunla hiç tanışmamıştık. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Later, we parted and I had the elder woman's business card in his hand, | Daha sonra ayrıldık ve yaşlı kadın bana kartvizitini verdi, | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
and an invitation to a drink the next day. | ertesi gün için bir içki içmeye davet etti. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
The feelings I had when I approached my villa, can't be described. | Villasına yaklaştığımda içimde tarif edilemez duygular vardı. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
The first thought was not to attend, but rather cowardly disappear. | İlk önce gitmemeyi düşündüm, ama korkularım çabucak yok oldu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
But then I imagined Flossie in front of me. | Sonra Flossie'yi gözümde canlandırdım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I didn't understand why I was invited. I made up many reasons. | Neden davet edildiğimi anlamamıştım. Oysa benim pek çok sebebim vardı. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I couldn't remember that I had met Eva Leander, the other woman's name. | Dİğer kadın Eva Leander'le tanıştığımızı hiç hatırlamıyordum. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Glad you came. | Gelmenize sevindim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Flossie is waiting up there. | Flossie sizi bekliyor. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Unfortunately I can't stay home. | Ben ne yazık ki evde olmayacağım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
However, I want you to be get well acquainted to Flossie. | Ancak sizin Flossie ile tanışmanızı istedim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
She is an orphan girl without any family. | O ailesi olmayan yetim bir kız. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
She comes straight from a boarding school in Switzerland. | İsviçrede'ki bir yatılı okuldan geldi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I want to see her happy. I think you can help me. | Ben onu mutlu görmek istiyorum. Bence siz ona yardım edebilirsiniz. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
It was impossible to misunderstand what Eva said. | Eva'nın sözlerini yanlış anlamak mümkün değildi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I was almost bewildered. | Şaşkına dönmüştüm. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Flossie is waiting there. | Flossie orda sizi bekliyor. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
The whole house is yours. | Ev size emanet. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
You're an experienced man Mr. Archer, right? | Siz deneyimli bir erkeksiniz değil mi Bay Archer? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Flossie is very young. | Flossie çok genç. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
There are the different ways. Welcome back. | Farklı yollarınız mutlaka vardır. Tekrar hoşgeldiniz. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I was so excited that I forgot to say goodbye. | Duyduğum heyecandan bir hoşçakal bile diyememiştim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Doubtful thoughts tried to warn me and say that there was a plot. | Şüpheli kaygılarla kendimi uyardım, bu tip komplolardan bahsedildiğini duymuştum. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
But then I heard a voice from the room. | Ama sonra odadan bir ses duydum. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Jack, why aren't you coming in? | Jack, neden içeri girmiyorsun? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
At first touch her mouth was half open. | İlk seferinde ağzını tam açmadı. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
In the next moment she opened her lips. | İkincisinde ise dudakları tamamen açıldı. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Soon her tongue slid in, and filled my mouth with her scent. | Hemen sonra dilini kaydırdı ve kokusu ağzımın içine doldu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
It slid lovingly around in my own mouth. | Dilini ağzımın için tatlı talı gezdirdi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
When she put her hand on my dick, I had I tear myself away from her mouth. | Elini sikime koyduğunda, kendi ağzımı ondan kurtarmaya çalıştım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
My dick was heavy and full of blood, and got up quickly. | Sikim sertleşmiş ve kan dolmuş, ve hemen dimdik olmuştu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
When Flossie sensed it, she pressed herself hard against it. | Flossie bunu hissedince sertçe aletime bastırdıi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Finally it was time for a few explanations. | Nihayetinde biraz açıklama yapmanın zamanı gelmişti. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
When does Eve come home? | Eve nezaman eve dönecek? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
She will be on the countryside all day. | Bütün gün köyde olacak. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I want to see your breasts. | Göğüslerini görmek istiyorum. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
For a moment I waited in admiration, before I sucked and kissed her breasts. | Göğüslerini yalamadan önce bir süre hayranlıkla bakakaldım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Now you have seen my breasts. What do you want me to do now. | Artık göğüslerimi gördün. Peki şimdi ne yaomamı istersin? | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I want to see your entire body. Nothing shall be hidden. | Şimdi bütün vücudunu görmek istiyorum. Hiçbir saklı yer kalmadan. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I feel a little shy. | Biraz utanıyorum . | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I want to see everything. Nothing shall be hidden. | Herşeyi görmek istiyorum. İstisnasız herşeyi. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Maybe the Sir will help a young girl. I don't dare. | Belki beyefendi bu genç kıza yardım edebilir.Buna benim cesaretim yok. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Help me. It's more exciting if you do it. | Yardım et. Senin yapman daha heyecan verici. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
Kiss me between my legs. Lick me. Quick. | Bacak aramı öp. Yala beni. Hızlı hızlı yala. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I didn't find her labia sealed as with other young girls. | Onun amının dudakları gibisini daha önce hiçbir kızda görmemiştim. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
They were ripe and red and wide open. | Olgun, kırmızı ve açıkçaydı. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
My tongue quickly found her trembling clit. | Dilim hemen titreyen klitorisini buldu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I licked it softly, but firmly. | Yavaşça ama sertçe yaladım onu. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
I tried to feel when Flossie reacted with great excitement. | Flossie'nin hangi harekete hangi tepkiyi vereceğini anlamaya çalıştım. | Flossie-1 | 1974 | ![]() |
When I started to encounter her clitoris, | Onun amıyla karşı karşıya geldiğimde, | Flossie-1 | 1974 | ![]() |