English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 18463
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| How'd you know she was pregnant? | Hamile olduğunu nereden biliyordun? | Extant-1 | 2014 |  |
| I recognized the symptoms. From where? | Belirtileri tanıdım. Nereden? | Extant-1 | 2014 | |
| And please, don't tell me "aliens." | "Uzaylılar" mevzusunu açma lütfen. | Extant-1 | 2014 | |
| An old friend. | Eski bir dost. | Extant-1 | 2014 | |
| An astronaut who was impregnated in space. | Uzayda gebe bırakılan bir astronot. | Extant-1 | 2014 | |
| Impregnated by who? | Kim gebe bıraktı? | Extant-1 | 2014 | |
| Well, you just told me not to say it. | Az önce söyleme demiştin bana. | Extant-1 | 2014 | |
| You do know that I was an astronaut, right? | Astronot olduğumu biliyorsun, değil mi? | Extant-1 | 2014 | |
| Well, I've spent lots of time in deep space, | Derin mesafede organizmalar... | Extant-1 | 2014 | |
| doing experiments on organisms and how they adapt and survive. | ...hayatta kaldıklarıyla ilgili deneyler... | Extant-1 | 2014 | |
| And when I was out there, I came across this... | Ve oradan çıktığımda, bununla karşılaştım... | Extant-1 | 2014 | |
| alien spore. | ...uzaylı sporu. | Extant-1 | 2014 | |
| And somehow, it may have made its way back to Earth. | Ve bir şekilde gezegenimize gelmiş olabilir. | Extant-1 | 2014 | |
| Let me get this straight. | Şunu açıklığa kavuşturalım. | Extant-1 | 2014 | |
| You're telling me that my perp is a spore? | Failimin bir spor olduğunu mu söylüyorsun? | Extant-1 | 2014 | |
| I can't put a spore in a lineup. | Bir sporu zanlı teşhis odasına koyamam. | Extant-1 | 2014 | |
| If that alien spore infected a human being, | O uzaylı sporu bir insana bulaştıysa... | Extant-1 | 2014 | |
| and then, that human being... Is impregnating women? | ...ve sonrada o insan Gebe bir kadın? | Extant-1 | 2014 | |
| How would we know? | Nereden bilebiliriz ki? | Extant-1 | 2014 | |
| Blood sample. From the victim. | Kan örneği. Kurbana ait. | Extant-1 | 2014 | |
| I can get that from evidence. | Delillerden bunu bulabilirim. | Extant-1 | 2014 | |
| It's got to be from when she was pregnant. | Hamile olduğu dönemden olmak zorunda. | Extant-1 | 2014 | |
| How'd you get a game on here? | Buraya nasıl oyun getirdin? | Extant-1 | 2014 | |
| I reprogrammed him. | Onu yeniden programladım. | Extant-1 | 2014 | |
| Ethan, you're not allowed to reprogram the tutor bots. | Ethan, eğitici botları yeniden... | Extant-1 | 2014 | |
| His name is Richard. "Richard" is for learning. | Onun adı Richard. "Richard" ders için. | Extant-1 | 2014 | |
| I want you to put him back the way he was. | Onu eski hâline getirmeni istiyorum. | Extant-1 | 2014 | |
| Ethan, I said please... Hey. Julie. | Ethan, Lütfen dedim... Hey. Julie. | Extant-1 | 2014 | |
| What's the Black Widow doing here? | Karadul'un burada ne işi var? | Extant-1 | 2014 | |
| Oh... Can you? Yeah, I got him. Go. | Sen, bakabilir misin? | Extant-1 | 2014 | |
| Anna, what a pleasant surprise. | Anna, ne hoş sürpriz. | Extant-1 | 2014 | |
| Richard, buddy, you're gonna have to keep it down. | Richard, dostum, sessiz olmak zorundasın. | Extant-1 | 2014 | |
| Oh, get that one! Oh! | Şunu al! | Extant-1 | 2014 | |
| I was expecting a build verification two weeks ago. | İki hafta önce bina onayı bekliyordum. | Extant-1 | 2014 | |
| I know. I understand there's been | Biliyorum. Yeni elemanla ilgili... | Extant-1 | 2014 | |
| some growing pains with the new staff? | ...bazı sorunlar olduğunu anlıyorum. | Extant-1 | 2014 | |
| It's not just the new staff. It's all new concepts and processes. | Sadece yeni eleman değil. | Extant-1 | 2014 | |
| Ethan had almost a decade of programming | Ethan'ın neredeyse on yıllık insanlarla... | Extant-1 | 2014 | |
| by experience of human interaction. | ...etkileşim deneyimi programı var. | Extant-1 | 2014 | |
| We're trying to give Lucy twice that much in a fraction of the time. | Lucy'ye iki katı zaman veriyoruz. | Extant-1 | 2014 | |
| We've skipped over every safety protocol John would've taken. | John'un aldığı her türlü... | Extant-1 | 2014 | |
| No disrespect to your predecessor, but we don't have the luxury | Sizden öncekilere saygısızlık etmek istemem... | Extant-1 | 2014 | |
| of doing things the old way, Julie. | ...kullanma gibi bir lüksümüz yok, Julie. | Extant-1 | 2014 | |
| I need to see a test. Today. | Bir test görmem lazım. Bugün. | Extant-1 | 2014 | |
| Uh... That's impossible. | Bu mümkün değil. | Extant-1 | 2014 | |
| We're still fine tuning the ethical adaptor algorithms. | Etik uyarlama algoritmalarının... | Extant-1 | 2014 | |
| They didn't even exist when Ethan was built. | Ethan yapıldığında onlar yoktu bile. | Extant-1 | 2014 | |
| He learned right and wrong from us, | Doğruyu yanlışı ayırt etmeyi bizden öğrendi... | Extant-1 | 2014 | |
| this Humanich's learning from an equation. | ...bu Humanich "eşitleme" ile her şeyi öğreniyor. | Extant-1 | 2014 | |
| Okay, Julie, I am sympathetic to your situation | Pekâlâ, Julie, durumunu çok iyi anlıyorum... | Extant-1 | 2014 | |
| but if I don't show my superiors some progress, | ...ama üstlerime gelişmeleri göstermezsem... | Extant-1 | 2014 | |
| they will find someone else who can deliver. | ...bunu yapacak başkasını bulacaklardır. | Extant-1 | 2014 | |
| You know that's the deal. You have until tonight. | Anlaşma böyle. Bu geceye kadar süren var. | Extant-1 | 2014 | |
| The... 16th. | On altıncı. | Extant-1 | 2014 | |
| That was the first and last time I saw her. | İlk ve son defa o zaman gördüm onu. | Extant-1 | 2014 | |
| She'd done a home version of the test, but she wanted to know for sure. | Testin ev sürümünü yapacaktı... | Extant-1 | 2014 | |
| Please don't touch that. | Lütfen ona dokunma. | Extant-1 | 2014 | |
| Did you do a blood test? No, never got the chance. | Kan testi yaptın mı? | Extant-1 | 2014 | |
| She decided to terminate. | Sonlandırmaya karar verdi. | Extant-1 | 2014 | |
| But she never showed up for her appointment. | Ama randevusuna hiç gelmedi. | Extant-1 | 2014 | |
| That was the last I heard of her till I saw the news. | Haberlerde görmeden önce... | Extant-1 | 2014 | |
| And there was no mention of the father at all? | Ve babanın hiç bahsi geçmedi mi? | Extant-1 | 2014 | |
| I'd say there's a good chance it was a... casual acquaintance. | Bunun geçici tanışıklık olma... | Extant-1 | 2014 | |
| A one night stand. Okay. | Tek gecelik ilişki mi? Pekâlâ. | Extant-1 | 2014 | |
| Well, thank you for your time. | Zaman ayırdığınız için teşekkürler. | Extant-1 | 2014 | |
| Did she mention anything unusual about her pregnancy? | Hamileliğiyle ilgili sıra dışı... | Extant-1 | 2014 | |
| You know, legally... | Yasal olarak... | Extant-1 | 2014 | |
| you're bound to tell us anything that could be relevant | ...cinayet soruşturmamızla bağlı olabilecek... | Extant-1 | 2014 | |
| to our murder investigation. | ...her şeyi bize anlatmak zorundasınız. | Extant-1 | 2014 | |
| There were, uh... complications. | Zorluklar vardı. | Extant-1 | 2014 | |
| The baby's growth was accelerated. | Bebeğin gelişimi hızlanmıştı. | Extant-1 | 2014 | |
| And at first, I thought, well, maybe she'd, uh, miscounted the weeks. | Ve ilk başta haftaları yanlış hesaplamış... | Extant-1 | 2014 | |
| But I was on Metro MedNet... What's that? | Ama Metro MedNet'deydim. O nedir? | Extant-1 | 2014 | |
| A VR chat room for docs in the area. | Bölgedeki doktorlar için sanal gerçeklik odası. | Extant-1 | 2014 | |
| There was a colleague across town asking advice... | Tavsiye isteyen bir meslektaşım vardı. | Extant-1 | 2014 | |
| She has a similar case. There's another one? | Onun da benzer vakası vardı. | Extant-1 | 2014 | |
| When did you talk to her? This morning. | Onunla ne zaman konuştun? Bu sabah. | Extant-1 | 2014 | |
| There's your next victim. | İşte sıradaki kurbanın. | Extant-1 | 2014 | |
| We need her to trust us, okay? | Bize güvenmesi gerekiyor, tamam mı? | Extant-1 | 2014 | |
| If her baby has the same father, she can give us a description. | Bebeğinin babası aynı ise, bizi eşkal verebilir. | Extant-1 | 2014 | |
| I know how to conduct an investigation. | Bir soruşturma nasıl yürütülür, biliyorum. | Extant-1 | 2014 | |
| And, by the way, I'm the investigator, | Ve yeri gelmişken, soruşturmacı benim... | Extant-1 | 2014 | |
| you are the sidekick that doesn't talk. | ...ve sen de konuşmayan yardımcısın. | Extant-1 | 2014 | |
| You have control issues. | Kontrol sorunların var. | Extant-1 | 2014 | |
| Are you Zoe Grant? Yes. | Zoe Grant siz misiniz? Evet. | Extant-1 | 2014 | |
| Detective Richter, Special Patrol. | Ben Dedektif Richter, Özel Devriye. | Extant-1 | 2014 | |
| What... what's this about? | Konu nedir? | Extant-1 | 2014 | |
| I'm in the middle of a homicide investigation. | Bir cinayet soruşturmasının ortasındayım. | Extant-1 | 2014 | |
| We think the father of your child | Bebeğinizin babasının bu konuyla... | Extant-1 | 2014 | |
| may have some information regarding the case. | Unutma, 45 saniyeden fazlası yok. ...ilgili bilgisi olabilir diye düşünüyoruz | Extant-1 | 2014 | |
| Can I help you with something? | Yardımcı olabilir miyim? | Extant-1 | 2014 | |
| Once you fill out the online form, | Online formu doldurduğunuzda... | Extant-1 | 2014 | |
| they use a matchmaker algorithm to pick your ideal mate. | ...ideal eşinizi seçmek için | Extant-1 | 2014 | |
| And then you set up a coffee date | Ve sonra da düşler aleminde... | Extant-1 | 2014 | |
| in the Reverie Meet and Mingle lounge. | ...buluşup kaynaşıyorsunuz. | Extant-1 | 2014 | |
| So you don't actually meet face to face. | Yani gerçekte yüz yüze buluşmuyorsunuz. | Extant-1 | 2014 | |
| Not at first. Only your avatars. | Başta olmuyor. Sadece avatarların oluyor. | Extant-1 | 2014 | |
| We like to say it was love at first byte. With a "Y." | İlk baytta buna aşk diyebiliriz. "Y" ile. | Extant-1 | 2014 | |
| Seven years and counting. | Yedi yıldır. | Extant-1 | 2014 | |
| And now you're gonna be parents. | Ve şimdi de ebeveyn olacaksınız. | Extant-1 | 2014 | |
