• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 172807

English Turkish Film Name Film Year Details
Things are going okay. This is.... Fena değilmiş. Her şey yolunda gidiyor. Her şey yolunda gidiyor. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Mint? Yes. Nane? Evet. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
And black for you. Mm hm. Sana siyah. Evet. Seninki sade. Seninki sade. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
He's kicking. Max is kicking. Oh! Tekmeliyor. Bebek tekmeliyor. Tekmeliyor. Max tekmeliyor. Ah! Tekmeliyor. Max tekmeliyor. Ah! The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
one an ENT, one a podiatrist, so.... Şikago bölgesinde 3 kişi buldum. Chicago'da üç kişi buldum: Chicago'da üç kişi buldum: The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
We could adopt. Evlat edinebiliriz. Evlât edinebiliriz. Evlât edinebiliriz. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
A cab? Taksi? Bir taksi? Bir taksi? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Look, there's a man in there. See that? Bakın içeride bir adam var. Gördünüz mü? Bak, içeride bir adam var. Gördün mü? Bak, içeride bir adam var. Gördün mü? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Oh, yeah. Oh, look. Doesn't have any clothes on. Evet, bak. Üzerinde kıyafeti bile yok. Evet, baksanıza. Üstünde hiçbir şey yok. Evet, baksanıza. Üstünde hiçbir şey yok. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
What is he doing in there? Shit. Ne yapıyor orada öyle? Kahretsin! Ne yapıyor acaba? Kahretsin. Ne yapıyor acaba? Kahretsin. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Check this out. Wow, I don't believe that. Şuna bir bakın. Buna inanamıyorum. Şuna bakın. Vay anasını. Buna inanmıyorum. Şuna bakın. Vay anasını. Buna inanmıyorum. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
What's he doing? I don't know. Ne yapıyor? Bilmiyorum. Ne yapıyor? Bilmiyorum ki. Ne yapıyor? Bilmiyorum ki. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Come down this way. But I wanna see the lion. Bu tarafa gelin. Ama ben aslan görmek istiyorum. Bu tarafa gelin. Ama aslanı görmek istiyorum. Bu tarafa gelin. Ama aslanı görmek istiyorum. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Alba, what are you doing? Alba, ne yapıyorsun? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
That's my teacher. Get over here right now. Öğretmenim. Hemen geri dön. O öğretmenim. Buradan git artık. O öğretmenim. Çabuk buraya gel. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
You better go. I don't want you to get in trouble. Gitsen iyi olur. Başını belaya sokmak istemiyorum. Gitsen iyi olur. Başının derde girmesini istemem. Gitsen iyi olur. Başının derde girmesini istemem. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Push. She's coming. Deep breathing. İtmeye devam et. Kızımız geliyor. Ikın. Geliyor. Derin nefes al. Ikın. Geliyor. Derin nefes al. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
More. There you go. Hadi! İttir! Az daha gayret. İşte oldu. Az daha gayret. İşte oldu. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Good work. There you go. İşte oldu. Aferin. İşte oldu. Aferin. İşte oldu. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
That's Alba. When? Alba. Bu Alba. Bu Alba. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Hey. Where's Alba? Alba nerede? Hey. Alba nerede? Hey. Alba nerede? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
That's right, sing: Doğru, şarkıcı. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
It's dead. But why? Ölü. Ama neden? O öldü. Ama neden? O öldü. Ama neden? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
That's just what happens. Hayat böyledir. Bunlar hep olan şeyler. Bunlar hep olan şeyler. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
How did he get hypothermia? We need to let them do their work. Bırakalım da işlerini yapsınlar. Nasıl hipodermi olduğunu merak ediyorum. İşlerini yapmalarını sağlamalıyız. Nasıl hipodermi olduğunu merak ediyorum. İşlerini yapmalarını sağlamalıyız. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Clare. I'm calling the hospital. Clare. Hastaneyi arıyorum. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
This'll come in handy one day. Gün gelecek çok işine yarayacak. Bunun bir gün sana faydası olacak. Bunun bir gün sana faydası olacak. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
This smells great, Mommy. That's ready. Harika kokuyor, anne. Tamam, bu hazır. Çok güzel kokuyor anne. İşte hazır. Çok güzel kokuyor anne. İşte hazır. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Straight over. Don't forget the baster. I've got it. Şuradaki. Eldivensiz dokunma. Aldım. Sapından tut. Yağ dökmeyi unutma. Becerdim. Sapından tut. Yağ dökmeyi unutma. Becerdim. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Lots. Parçala. Çok. Çok. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Oh! Careful. Dikkat et. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Can we open the presents tonight? Hediyeleri bu gece açabilir miyiz? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
What presents? Ne hediyeleri? Hangi hediyeleri? Hangi hediyeleri? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
I'm gonna get you! Seni yakalayacağım. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Slow down. You almost slipped there. Yavaş olun. Az kala kayıyordunuz. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
You need anything? No. Bir şey ister misin? Hayır. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Hey, Gomez. Hey. Hey, Gomez. Hey. Selam, Gomez. Selam. Selam, Gomez. Selam. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Come outside for a minute. Bir dakikalığına dışarı gel benimle. Bir dakika dışarı gelsene. Bir dakika dışarı gelsene. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Well, I've never considered myself a performer, but I'd like to try. Kendimi bir oyuncu yerine koymamıştım, ama denemek isterim. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Guys, can you believe it? Buna inanabiliyor musunuz? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
We're gonna give them a minute or two. Onlara biraz izin verelim. Bir ya da iki dakika vereceğiz. Bir ya da iki dakika vereceğiz. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Got it? Yeah. Shh, shh. Gördün mü? Evet. Sus. Gördün mü? Evet. Gördün mü? Evet. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
I don't see any tracks. Yeah. Hiçbir iz görmiyorum. Evet. Hiç iz göremiyorum. Öyle. Hiç iz göremiyorum. Öyle. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Alba, sweetie. Alba, tatlım. Alba, güzelim. Alba, güzelim. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Aah! Whoa. Vaaay. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
They're so grown up. Çok büyümüşler. Kocaman olmuşlar. Kocaman olmuşlar. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Wait up. Beni bekle. Beklesene. Beklesene. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
Sometimes I think he's in the trees... Bazen ağaçların arasında olduğunu... Bazen ağaçların arasında olduğunu,... Bazen ağaçların arasında olduğunu,... The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
I used to think that when I was a little girl. Küçükken ben de öyle düşünürdüm. Küçük bir kızken hep böyle düşünürdüm. Küçük bir kızken hep böyle düşünürdüm. The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
I guess he is, isn't he? Sanırım öyle, değil mi? Sanırım buralardadır, değil mi? Sanırım buralardadır, değil mi? The Time Traveler's Wife-2 2009 info-icon
No! Mommy! Henry. Henry. Hayır! Anne! Henry. Henry! Hayır! Anne! Henry. Henry. Hayır! Anne! Henry. Henry. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
There's nothing you can do. No. Shh. Let me go! Mommy! Senin yapabileceğin bir şey yok. Bırak beni! Anne! Yapabileceğin bir şey yok. Bırak beni! Anne! Yapabileceğin bir şey yok. Bırak beni! Anne! The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
That took you long enough. You have no idea. Çok uzun sürdü. Hem de nasıl. Çok vaktini almış. Hem ne diyorsun. Çok vaktini almış. Hem ne diyorsun. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
WAITRESS: Anything else? No, thank you. Başka bir şey? Hayır, sağol. Başka bir şey? Hayır, sağ olun. Başka bir şey? Hayır, sağ olun. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
It is. Mm hm. Evet. Doğru. Doğru. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Okay. Yeah. Tamam. Evet. Peki. Anlaştık. Peki. Anlaştık. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
COP 1 : Hey. HENRY: Oh, man. Hey. Hay aksi. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Dispatch, Unit 11 . DISPATCHER [OVER RADIO]: Go ahead, 11. Memur, birim 11. Devam et, 11 Burası E 11 birimi. Devam et, 11. Burası E 11 birimi. Devam et, 11. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
WAITER: would you like another glass? Sure. Thank you. Bir bardak şarap daha ister misiniz? Tabii, teşekkürler. Biraz daha şarap ister miydiniz? Elbette. Teşekkürler. Biraz daha şarap ister miydiniz? Elbette. Teşekkürler. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Are you okay? Yeah, no big deal. İyi misin? Evet, önemli bir şey değil. İyi misin? Evet, önemli değil. İyi misin? Evet, önemli değil. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Who's Dr. Kendrick? He's your doctor. Dr. Kendrick de kim? Senin doktorun. Doktor Kendrick kim? Kendi doktorun. Doktor Kendrick kim? Kendi doktorun. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
When you're a lady. Am I pretty? Büyük bir bayan olduğunda. Güzel miyim? Kocaman bir kız olunca. Alımlı mıyım? Kocaman bir kız olunca. Alımlı mıyım? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Your parents are Philip and Lucille So you know things. Ailenin isimleri Phill ve Lucie. Ailen Philip ve Lucille... Demek bunları biliyorsun. Ailen Philip ve Lucille... Demek bunları biliyorsun. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
HENRY: It's nice. Hey. And this is Charisse, my roommate. Ev arkadaşım Charisse ile tanış. Çok hoş. Hey. Bu bayan da Charisse, oda arkadaşım. Çok hoş. Hey. Bu bayan da Charisse, oda arkadaşım. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
And our excellent cook for tonight. Welcome. Hoşgeldin. Ve bu geceki muhteşem aşçımız... Ve bu akşamın en iyi aşçısı. Hoş geldiniz. Ve bu akşamın en iyi aşçısı. Hoş geldiniz. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Gomez? Yeah, short for Gomolinski. Gomez. Gomolinski'nin kısaltılmışı. Gomez? Evet, Gomolonski gibi. Gomez? Evet, Gomolonski gibi. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Do you want some wine? No, thanks. Şarap ister misin, Henry? Hayır, sağol. Biraz şarap alır mısın? Hayır, teşekkürler. Biraz şarap alır mısın? Hayır, teşekkürler. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Yeah, sure. Yeah? Tabii, olur. Tamam. Tabi, olur. Olur mu? Tabi, olur. Olur mu? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Wondering what the draw is. Leave her alone. Nasıl biri diye baktım. Rahat bırak kızı. Çekici gelen kısmı merak ediyorum. Çekil kızın başından. Çekici gelen kısmı merak ediyorum. Çekil kızın başından. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
I didn't read it. Well, it kind of looked like you did. Okumadım. Okumuşun gibi görünüyor. Okumadım. Ama okumuşsun gibi geliyor. Okumadım. Ama okumuşsun gibi geliyor. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Henry. Gomez. Henry. Gomez. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
What's the date? What do you mean, "what's the date?" Tarih nedir? Ne demek yani, tarih nedir? Hangi tarihteyiz? Ne demek "Hangi tarihteyiz"? Hangi tarihteyiz? Ne demek "Hangi tarihteyiz"? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
What year? What do you mean, "what year?" Hangi yıldayız? Hangi yıl da ne demek? Kaç yılındayız? Ne demek "kaç yılındayız"? Kaç yılındayız? Ne demek "kaç yılındayız"? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Forget it. I gotta get some clothes. Yeah, the pink's not working for you. Hey. Unut gitsin. Giyecek kıyafet bulmalıyım. Boş ver. Üstüme bir şeyler bulmalıyım. Tabii, pembe sana gitmemiş. Boş ver. Üstüme bir şeyler bulmalıyım. Tabii, pembe sana gitmemiş. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
GOMEZ: What are you doing now? Picking a lock. Ne yapıyorsun? Kapıyı açıyorum. Şimdi ne yapıyorsun? Kilit açıyorum. Şimdi ne yapıyorsun? Kilit açıyorum. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
GOMEZ: Huh? Close the door. Kapıyı kapat. Ha? Kapıyı kapat. Ha? Kapıyı kapat. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Why don't you tell me what this is about? You wanna know? I'm gonna tell you. Neden bana bunların ne olduğunu söylemiyorsun? Ne dolaplar döndüğünü anlatsana. Bilmek mi istiyorsun? Anlatayım o zaman. Ne dolaplar döndüğünü anlatsana. Bilmek mi istiyorsun? Anlatayım o zaman. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Know what? I look older, right? Neyi bilmeliyim. Yaşlı görünüyorum, değil mi? Neyi bilmeliyim? Yaşım ilerlemiş gibiyim, doğru mu? Neyi bilmeliyim? Yaşım ilerlemiş gibiyim, doğru mu? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
1995. I don't like this. I get dislocated in time. 1995. Bu işten hiç hoşlanmadım. Bu yılda ortaya çıktım. 1995. Bu hiç hoşuma gitmedi. Zamanda gezinti yapıyorum. 1995. Bu hiç hoşuma gitmedi. Zamanda gezinti yapıyorum. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Knowing stuff in advance makes you crazy. You're full of shit, you know that? İleride olacakları bilmek seni çıldırtır. Olacakları önceden bilmek delirtir. Palavra sıktığının farkında mısın? Olacakları önceden bilmek delirtir. Palavra sıktığının farkında mısın? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
You won't think that in a minute. Yeah? Why's that? Bir dakika içinde böyle düşünmeyeceksin. Öyle mi? Nedenmiş? Bir dakika sonra öyle düşünmeyeceksin. Öyle mi? Nedenmiş? Bir dakika sonra öyle düşünmeyeceksin. Öyle mi? Nedenmiş? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Charisse is out. Henry here? Charisse dışarı çıktı. Henry burada mı? Charisse dışarıda. Henry burada mı? Charisse dışarıda. Henry burada mı? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
No, he's at the library. Don't marry him, Clare. Hayır, kütüphaneye gitti. Onunla evlenme, Clare. Hayır, kütüphanede. Onunla evlenme Clare. Hayır, kütüphanede. Onunla evlenme Clare. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
What? Just don't marry Henry, okay? Ne? Onunla evlenme, tamam mı? Ne? Henry ile evlenme o kadar, olur mu? Ne? Henry ile evlenme o kadar, olur mu? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
You know, he hasn't asked me yet. Yeah, you know what I'm talking about. Daha teklif bile etmedi. Ne dediğimi biliyorsun. Daha teklif bile etmedi. Evet, neden bahsettiğimi biliyorsun. Daha teklif bile etmedi. Evet, neden bahsettiğimi biliyorsun. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Are you saying you know about this? I've known for a very long time. Bundan haberin olduğunu mu söylüyorsun? Bunu bildiğini mi söylüyorsun? Uzun zamandır biliyorum. Bunu bildiğini mi söylüyorsun? Uzun zamandır biliyorum. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Are you Annette DeTamble? Yes. Siz Annette DeTamble mısınız? Evet. Siz Annette DeTamble misiniz? Evet. Siz Annette DeTamble misiniz? Evet. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
I called the orchestra. Hmm. Orkestrayı aradım. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Want one? No. İçer misin? Hayır. Bir kadeh vereyim mi? Hayır. Bir kadeh vereyim mi? Hayır. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Help pay some bills? What? No. ...faturalarını ödememi ister misin? Hayır. Faturaları ödemek gibi? Başka? Hayır. Faturaları ödemek gibi? Başka? Hayır. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Does she know about ? She knows everything about me. Hakkındaki gerçeği biliyor mu? Hakkındaki şeyleri bili... Her şeyi biliyor. Hakkındaki şeyleri bili... Her şeyi biliyor. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
So it's a yes? Yes. Yani evet mi? Evet. Yani bu evet mi? Evet. Yani bu evet mi? Evet. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Hello? Mom, we're home. Merhaba! Anne, biz geldik. Merhaba? Anne, eve döndük. Merhaba? Anne, eve döndük. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
I told you to have it shipped. Mom, it'll be fine. Kargoyla yolla demiştim. Anne, merak etme. Göndertmeni söylemiştim. Anne, zararı yok. Göndertmeni söylemiştim. Anne, zararı yok. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
We'll need to adjust the seating plan. I'm not sure he'll make it. Oturma düzeni için soruyorum da. Sanırım gelemeyecek. Oturma düzenini kurmamız lâzım. Gelebileceğini sanmıyorum. Oturma düzenini kurmamız lâzım. Gelebileceğini sanmıyorum. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Cut it off. All of it? Kes gitsin. Hepsini mi? Bayağı kesilsin. Tamamını mı? Bayağı kesilsin. Tamamını mı? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
This hair, it's always been difficult. Mom. Stop already, okay? Saçı hep zor şekil almıştır. Bu saç, hep farklı olmuştur. Anne. Zamanı değil, tamam mı? Bu saç, hep farklı olmuştur. Anne. Zamanı değil, tamam mı? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
ALICIA: Are you guys nearly ready? Yeah. Yeah, we're good. We're fine. Beyler, hazır mısınız? Evet, iyiyiz. Hazır mısınız artık? Evet. Evet, iyiyiz. Gayet iyi. Hazır mısınız artık? Evet. Evet, iyiyiz. Gayet iyi. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
You look like my grandpa. Don't worry. It all works out. Dedeme benziyorsun. Merak etme. Her şey düzgün gidecek. The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
Clare. Who'd you expect? Clare. Kimi bekliyordun ki? The Time Traveler's Wife-3 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 172802
  • 172803
  • 172804
  • 172805
  • 172806
  • 172807
  • 172808
  • 172809
  • 172810
  • 172811
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact