Search
English Turkish Sentence Translations Page 169837
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| �'Pulling fire out of me �' | ¤'...ateşimi düşürüyor. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'Like a wave crashing on the sea �' | ¤'...denizde gürleyen bir dalga gibi.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Your kiss �' | ¤' Öpüşün.. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'As gentle as a summer breeze �' | ¤'...yaz esintisi kadar nazik. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Your love is what I need to set me free �' [ Moaning ] | ¤' Aşkın özgürlüğe kavuşmak için ihtiyacım olan. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'A rose �' | ¤'Bir gül... ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'Is what �' | ¤'...benim... ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' You are �' | ¤'...için... ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' To me �' | ¤'...olduğun şey. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' The smell �' | ¤'Güzelliklerin...¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Of wonders �' | ¤'...kokusu.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Oh, so sweet �' | ¤'Çok tatlı.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' You are �' Oh, Lisa. | ¤'Sen... ¤' Lisa. | The Room-1 | 2003 | |
| �'A rose �' �'A rose to me �' | ¤'bir gülsün ¤' ¤'bir gülsün benim için.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' To me, to me �' �' To me �' | ¤'Benim için, benim için¤' ¤'benim için¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' You are �' �' You are �' | ¤' Sen ¤' ¤' Sen ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'My rose �' �'My rose, my rose �' | ¤'Benim gülüm. ¤' ¤'benim gülüm, benim gülüm. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'Baby �' �'Baby, baby, baby �' | ¤'Bebeğim ¤' ¤'Bebeğim, bebeğim, bebeğim ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'A rose �' �'A rose �' | ¤'Bir gül ¤' ¤'Bir gül ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'A rose to me �' | ¤'bir gülsün benim için.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' To me, to me �' �' Yes,you are �' | ¤'Benim için, benim için. ¤' ¤' Evet, öylesin. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'My rose �' �'My rose �' | <font color=" 736F6E">(eaahh sıkıldım lan! şarkının gerisi de aynı gidiyo işte "gülsün bebeğimsin..." diye)</font> | The Room-1 | 2003 | |
| God. Why did you do this to me? | Tanrım. Bunu bana neden yaptın? | The Room-1 | 2003 | |
| [ Sighs ] Why? | Neden? | The Room-1 | 2003 | |
| Didn't you enjoy it? | Hoşuna gitmedi mi? | The Room-1 | 2003 | |
| That's not the point. | Konumuz o değil. | The Room-1 | 2003 | |
| Look, you're very attractive. All right? You're beautiful. | Bak, sen çok çekicisin. Tamam mı? Güzelsin. | The Room-1 | 2003 | |
| But we can't do this anymore. | Ama bunu bir daha yapamayız. | The Room-1 | 2003 | |
| I can't hurtJohnny. | Johnny'yi incitemem. | The Room-1 | 2003 | |
| He's your best friend. | O senin en iyi arkadaşın. | The Room-1 | 2003 | |
| Hey. This'll be our secret. | Bu bizim sırrımız olacak. | The Room-1 | 2003 | |
| Hi. [ Woman ] Can I help you? | Merhaba. Nasıl yardımcı olabilirim? | The Room-1 | 2003 | |
| Yeah. Can I have a dozen red roses, please? | Bir deste kırmızı gül alabilir miyim, lütfen? | The Room-1 | 2003 | |
| Oh, hi,Johnny. I didn't know it was you. | Merhaba Johnny, sen olduğunu fark etmemiştim. | The Room-1 | 2003 | |
| Here you go. That's me. How much is it? | İşte burada. O benim. Ne kadar? | The Room-1 | 2003 | |
| It'll be $1 8. Here you go. Keep the change. | 18 dolar. Al bakalım, üstü kalsın. | The Room-1 | 2003 | |
| Hi, doggy. You're my favorite customer. | Merhaba köpekçik. Sen benim favori müşterimsin. | The Room-1 | 2003 | |
| Thanks a lot. Bye. Bye bye. | Çok teşekkürler. Hoşçakal. Güle güle. | The Room-1 | 2003 | |
| Yeah. Deliver it. | Evet, eve teslim. | The Room-1 | 2003 | |
| 5 5 5 4828. | 5 5 5 4 8 2 8. | The Room-1 | 2003 | |
| Half Canadian bacon with pineapple... | Yarım Kanada pastırması, ananas... | The Room-1 | 2003 | |
| half artichoke with pesto, and light on the cheese. | ...yarım soslu enginar ve layt peynir. | The Room-1 | 2003 | |
| Thanks. [ Beeps ] | Teşekkürler. | The Room-1 | 2003 | |
| [ Doorbell Rings ] Who is it? | Kim o? | The Room-1 | 2003 | |
| Hey, Denny. How are you doing? I'm fine. What's new? | Hey Denny, nasılsın? İyiyim. nasıl gidiyor? | The Room-1 | 2003 | |
| Actually, I'm really busy. Do you want something to drink? | Aslında gerçekten meşgulüm. İçecek bir şey ister misin? | The Room-1 | 2003 | |
| No, thanks. I just wanna talk toJohnny. | Hayır, teşekkürler. Sadece Johnny ile konuşmak istemiştim. | The Room-1 | 2003 | |
| Can I kiss you? You are such a little brat. | Seni öpebilir miyim? Sen ne arsız bir çocuksun. | The Room-1 | 2003 | |
| I'm just kidding. I love you and Johnny. | Şaka yapıyordum. Seni ve Johnny'yi çok seviyorum. | The Room-1 | 2003 | |
| Okay, okay.Johnny's gonna be here any minute. | Tamam, tamam, Johnny birazdan burada olur. | The Room-1 | 2003 | |
| You can wait if you want. Mm, I gotta go. | İstersen bekleyebilirsin. Gitmem gerekli. | The Room-1 | 2003 | |
| You'll tell him I stopped by. Of course I will. | Ona uğradığımı söylersin. Tabi ki, iletirim. | The Room-1 | 2003 | |
| Bye. Bye, Denny. | Hoşçakal. Hoşçakal, Denny. | The Room-1 | 2003 | |
| Hi, babe. These are for you. | Naber bebeğim, bunlar senin için. | The Room-1 | 2003 | |
| Thanks, honey. They're beautiful. | Teşekkürler hayatım, çok güzeller. | The Room-1 | 2003 | |
| Did you get your promotion? Nah. | Terfini aldın mı? Hayır. | The Room-1 | 2003 | |
| You didn't get it, did you? | Başaramadın, değil mi? | The Room-1 | 2003 | |
| That son of a bitch told me that I would get it within three months. | O orospu çocuğu üç ay içinde terfi alacağımı söylemişti. | The Room-1 | 2003 | |
| I saved them bundles. They're crazy. I don't think I will ever get it. | Onlara tomarla para kazandırdım, delirmişler. Hiçbir zaman terfi alabileceğimi sanmıyorum. | The Room-1 | 2003 | |
| They betrayed me. They didn't keep their promise. | Bana ihanet ettiler. Sözlerini tutmadılar. | The Room-1 | 2003 | |
| They tricked me, and I don't care anymore. | Beni kandırdılar ve artık umrumda değil. | The Room-1 | 2003 | |
| Did you tell them how much you save them? | Onlara ne kadar kazandırdığını anlattın mı? | The Room-1 | 2003 | |
| Of course. What do you think? They already put my ideas into practice. | Tabi ki, ne sanıyorsun? Benim fikirlerimi çoktan uygulamaya başladılar. | The Room-1 | 2003 | |
| The bank saves money, and they are using me. And I am the fool. | Banka para kazanıyor ve beni kullanıyorlar. Ben aptalım. | The Room-1 | 2003 | |
| You're the only one who does. At least you have friends. | Tek seven sensin. En azından arkadaşların var. | The Room-1 | 2003 | |
| I didn't get any calls today. | Bugün beni kimse aramadı. | The Room-1 | 2003 | |
| You're right. The computer business is too competitive. | Haklısın. Bilgisayar piyasası çok rekabetçi. | The Room-1 | 2003 | |
| Do you want me to order a pizza? | Pizza söylememi ister misin? | The Room-1 | 2003 | |
| Whatever. I don't care. I already ordered a pizza. | Her neyse, umrumda değil. Zaten pizza ısmarladım. | The Room-1 | 2003 | |
| [ Chuckling ] You think about everything. | Her şeyi düşünüyorsun. | The Room-1 | 2003 | |
| It's just a lousy promotion. | Sadece dandik bir terfi. | The Room-1 | 2003 | |
| You know what you need? You need a drink. | Neye ihtiyacın var biliyor musun? Bir içkiye. | The Room-1 | 2003 | |
| I don't drink. You know that. | Ben içmem. Biliyorsun. | The Room-1 | 2003 | |
| Don't worry about it. It's good for you. | Endişelenme, sana iyi gelecek. | The Room-1 | 2003 | |
| You must be crazy. I can't drink this. | Delirmiş olmalısın, bunu içemem. | The Room-1 | 2003 | |
| If you love me, you'll drink this. | Eğer beni seviyorsan bunu içersin. | The Room-1 | 2003 | |
| You're right. It tastes good. | Haklıymışsın, tadı güzel. | The Room-1 | 2003 | |
| I know. I am right. | Haklı olduğumu biliyorum. | The Room-1 | 2003 | |
| Don't worry about those fuckers. You're a good man. | O dallamalar canını sıkmasın, sen iyi bir adamsın. | The Room-1 | 2003 | |
| Drink, and let's have some fun. | İç de biraz eğlenelim. | The Room-1 | 2003 | |
| You have nice legs, Lisa. | Güzel bacakların var, Lisa. | The Room-1 | 2003 | |
| [ Laughing ] And you have nice pecs. | Senin de güzel göğüs kasların var. | The Room-1 | 2003 | |
| I'm tired. I'm wasted. I love you, darling. | Yoruldum, tükendim, seni seviyorum, sevgilim. | The Room-1 | 2003 | |
| Come on. Make love to me. [ Groans ] | Hadi, seviş benimle. | The Room-1 | 2003 | |
| Come on. You owe me one. | Hadi, bana bir tane borçlusun. | The Room-1 | 2003 | |
| I love you, Lisa. | Seni seviyorum, Lisa. | The Room-1 | 2003 | |
| I love you,Johnny. | Seni seviyorum, Johnny. | The Room-1 | 2003 | |
| �'I see you walkin'by,yeah �' | ¤'Seni geçerken görüyorum. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'I hear your lullaby �' | ¤'Mırıldandığını duyuyorum. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'It seems to reel me in �' | ¤'Beni baştan çıkarıyorsun ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' You really got me good from �' [ Moaning ] | ¤' Beni gerçekten iyi yakaladın... ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'From just one little look now �' | ¤'...tek bir ufak bakışla. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'All my mind can do is spin �' | ¤'Başımın tek yapabildiği dönmek. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'I'm goin'crazy crazy thinkin'about you �' | ¤'Seni düşünürken çıldırıyorum. ¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Crazy, so crazy about you �' | ¤'Çıldırıyorum, senin için çıldırıyorum.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �' Crazy, wantin'you with me �' [ Both Moaning ] | ¤'Çılgınca yanımda olmanı istiyorum.¤' | The Room-1 | 2003 | |
| �'I need you here with me �'�' | ¤'Burada benimle olmana ihtiyacım var.¤'¤' | The Room-1 | 2003 | |
| So, I'm organizing a party forJohnny's birthday. | Johnny'nin doğumgünü için bir parti düzenliyorum. | The Room-1 | 2003 | |
| Can you come? [ Mother ] When is it? | Gelebilir misin? Ne zaman? | The Room-1 | 2003 | |
| Next Friday at 6:00. It's a surprise. | Gelecek Cuma, 6'da. Sürpriz olacak. | The Room-1 | 2003 |