English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 165794
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Let's all tune in together. | Hep birlikte zihinlerimizi açalım. | The Last Mimzy-1 | 2007 |  |
| ...the soul of our planet was sick. | ...gezegenimizin ruhu hastalanmıştı. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Our world was frightened. | Dünyamız korku içindeydi. Giderek ölüyordu. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| But a great scientist... | Ama büyük bir bilim adamı bizi kurtarmak için uğraşıyordu. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| He had tried many times... | Pek çok kere denedi... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| ...and he knew he could only try once more. | ...ve sadece son bir kere daha deneyebileceğini biliyordu. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| This was the last mimzy. | Elindeki, Mimzy'lerin sonuncusuydu. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| It's gotta be my new braces. | Yeni diş tellerim yüzünden olmalı. Ben terörist değilim, tamam mı? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Ah, you sure about that? Let's see in your pockets. | Buna emin misin? Ceplerindekileri bir görelim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Have you studied? | Peki çalıştın mı? Bütün gece. Delirmek üzereydim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| C'mere. | Gelsene. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Whoa. Gee, thanks, man. | Vay canına, teşekkürler, dostum. Kuzenim Bob sağ olsun. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Took the test last week. Cool. | Geçen hafta aynı sınavı olmuşlar. Harika. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Listen up. All right? | Beni dikkatle dinleyin. Oldu mu? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Now, just a reminder... | Sadece hatırlatmak istedim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Science fair projects are due one week after vacation. | Bilim fuarı projeleriniz tatilden bir hafta hazır olsun. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| It's gonna be a great fair this year. | Bu yılki fuar harika olacak. Bir sürü muhteşem sergi göreceğiz. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Noah, you're not an ameba. | Noah, sen bir amip değilsin. Bir omurgan var. Onu kullan, dik otur. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| That goes for all of you. Come on, you guys. | Bu hepiniz için geçerli. Haydi, çocuklar. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Let's get focused here. | Sınava odaklanın. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| You have 30 minutes... | 30 dakikanız var... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| So, how d'you do? | Sınavın nasıl geçti? Tamamen berbattı. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| You didn't use the text I sent you. | Sana gönderdiğim mesajı niye kullanmadın? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Mr. White coughed. I think he saw. | Bay White öksürünce, beni gördü zannettim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| You're such a wuss. Hey, look at this. | Ödleğin tekisin. Hey, şuna baksana. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Hey, dude, d'you wanna come over? | Hey, ahbap, bize gelmek ister misin? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Can't. Leaving for whidbey in an hour. | Gelemem. Bir saat içinde Whidbey'e hareket edeceğiz. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Whidbey? | Whidbey mi? Paskalya tatili için mi? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| How lame! Tell me about it. | Yazık olmuş! Bir de bana sor. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, hey, sweetheart, how's it going? | Merhaba, sevgilim, nasıl gidiyor? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I packed up the car already. | Arabayı çoktan hazırladım. Evde olman gerekirdi. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Listen, we're gonna leave first thing in the morning. | Dinle, sabah ilk iş yola çıkacağız. Söz veriyorum. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, sweetheart. I'm sorry. | Oh, sevgilim. Üzgünüm. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I'm gonna get home late so eat without me, ok? | Eve geç geleceğim bu yüzden bensiz yiyin, olur mu? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Emma, where are you? We're eating. | Emma, neredesin? Yemek yiyoruz. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Coming, mom! Ok. | Geliyorum, anne! Tamam. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Know what? It snapped. | Noah, teli koptu biliyor musun? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, honey, sit down, we can fix it later. | Oh, tatlım, yerine otur, sonra tamir ederiz. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| No, you're the sensitive little genius. | Hayır, küçük duyarlı dahimiz sensin. Neden sen tamir etmiyorsun? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I can't do it. | Yapamam. Yeterince el becerim yok. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Dexterity? What kind of mutant are you? | El becerisi mi? Sen ne çeşit bir hilkat garibesisin? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Noah. Fine. | Noah. Tamam. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Where's the stupid string? | Şu aptal tel nerede? Aptal elimde duruyor. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Why couldn't I have a normal sister like everyone else? | Neden diğerleri gibi normal bir kız kardeşim olamıyor? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Come on, sit down... | Haydi, yerine geç... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| So that we can eat like a family, ok? | ...böylece bir aile gibi oturup yemeğimizi yiyelim, tamam mı? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| They killed it! | Onu öldürdüler! Başka türlü nasıl yiyebiliriz ki? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Mommy, I don't understand. What? | Anne, anlamıyorum. Neyi? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What about that chopped up cow you're eating? | Peki o yediğin doğranmış ineğe ne demeli? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What chopped up cow? | Ne ineği? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What do you think hamburger is? | Hamburgerin neden yapıldığı zannediyorsun? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Did you have to? | Bunu yapmak zorunda mıydın? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Dad! Heh! | Baba! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| You're home. Yeah. | Gelmişsin. Evet. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Hey, I'm sorry about tonight, ok? | Bu gece için üzgünüm, tamam mı? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, you're in a bad mood, are you? | Demek moralin bozuk, öyle mi? Geç kaldığım için mi? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| School! School sucks! | Okul! Okul berbat! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What else? Ahhh. | Başka? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Life sucks. Life sucks. | Hayat berbat. Hayat berbat. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I suck. You suck. | Ben berbatım. Sen berbatsın. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| All right. Well, just put it on pause for a second... | Tamam. Şu şeyi bir saniyeliğine durdursana... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Because sometimes life does suck... | Çünkü bazen hayat berbat olabilir ve ara sıra okul berbat gelebilir ama... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| ...you're completely wrong on the Noah Wilder front. | ...işin Noah Wilder kısmına gelince tamamıyla yanılıyorsun. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I should know, I mean I've lived with him for... | Biliyorum, demek istediğim, onunla yaklaşık olarak... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| How old are you? 10? | Kaç yaşındasın? 10 mu? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| 10 years. | ...10 yıldır beraberim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| And, uh, I will put it in writing... | Ve Noah Wilder'ın berbat olmadığı konusunda... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| ...money back guarantee, full warranty... | ...sana geri ödeme garantisi, ömür boyu garanti,... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| ...whatever you want, to tell you... | ...her ne istersen onu sağlar altına da imzamı atarım. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| In fact... | Aslına bakarsan, o tanıdığım en harika çocuk. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Y Yeah? Yeah? | Evet? Evet? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Sorry, hope I didn't wake you up. | Üzgünüm, umarım seni uyandırmamışımdır. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Ah, no, no, listen... | Hayır, hayır, dinle... | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| If he accepts the motion, we're done. | Teklifi kabul ederse, işimiz biter. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Don't you dare, I'll be there in 20 minutes. | Zahmet etme, 20 dakika içinde orada olurum. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Sorry, Jo. Take the kids to Whidbey, I'll be there later. | Üzgünüm, Jo. Çocukları Whidbey'e götür, ben daha sonra geleceğim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Come on, get out. | Haydi, aşağı inin bakalım. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Come on, sweetie. Get out! | Haydi, tatlım. Aşağı insene! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Isn't it pretty? | Çok hoş değil mi? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, look at it, it is so beautiful! | Oh, şuna bakın, ne kadar güzel! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I'll get the keys. | Anahtarları alayım. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, look at it! | Şuraya bakın! Bu yere bayılıyorum! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Oh, careful. You ok? | Dikkat et. İyi misin? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| The magic staircase. | Sihirli merdivenler. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Up you go. Magic? | Çıkın bakalım. Sihir mi? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Well, kinda. | Evet, bir bakıma. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Noah, no! Mommy said you have to wait! | Noah, hayır! Annem beklemen gerektiğini söylemişti! | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Man, it's cold. | Dostum, soğukmuş. Gerçekten soğukmuş. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Cold water. | Su soğuk. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I don't know. I'll go see. | Bilmiyorum. Gidip bakacağım. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Let me. | Bana bırak. Hayır, olmaz. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| I wonder if it opens. | Açılacağından bile emin değilim. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What's that? | O da ne? Bilmiyorum. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Read the directions. | Kullanım kılavuzunu okusana. Bir kılavuz görüyor musun? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Keep it a secret. | Aramızda sır olarak kalsın. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Dinner's almost on, you coming down? | Yemek neredeyse hazır, aşağı geliyor musunuz? | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Yeah, in a sec. | Evet, birazdan. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| What is that? Oh, it... I don't know. | O nedir? O, şey... Bilmiyorum. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Em and I found it on the beach. | Em'le birlikte sahilde bulduk. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
| Let me see. | Şuna bir bakayım. | The Last Mimzy-1 | 2007 | |
