Search
English Turkish Sentence Translations Page 165290
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
but it just all seems like fiction to me, anyway. | ...ama aşk bana, her zaman kurgu gibi gelmiştir. aşık olduğunu sanıyor gibi geldi bana. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Well, for a fiction, he just threw 20 years of marriage away | Kurgu diyorsan, 20 yıllık evliliğini bir dürtü yüzünden,... Güzel, aşık olduğunu sandığı için, 20 yıllık evliliğini... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
on an impulse. | ...elinin tersiyle kenara itti. ...bir kenara attı. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Do you think he was thinking, the whole time, | Sence sürekli, "Bu evden gitmeye can atıyorum"... Tüm zamanını " Bundan nasıl kurtulurum? " diye düşünerek mi... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
"I can't wait to get out of here?" | ...diye mi düşünüyordu? ...geçirdiğini sanıyorsun? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Am I really that uninteresting? No. | Ben o kadar sıradan mıyım? Hayır. Ben gerçekten çirkin miyim? Hayır. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I can't believe I'm alone at this age. Mom, you're not alone. | Bu yaşta yalnız kaldığıma inanamıyorum. Anne, yalnız değilsin. Bu yaşımda yalnız kaldığıma inanamıyorum. Anne, yalnız değilsin. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
And listen to me. Alone's not the end of the world. | Ve beni dinle. Yalnızlık, dünyanın sonu değildir. Dinle beni. Yalnızlık, dünyanın sonu değildir. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
For as many years as you've been married I've been quite happily unmarried. | Sen o kadar yıldır evliyken, ben mutlu bir şekilde bekârdım. Sen yıllardır evlisin. Ben ise mutlu bir bekarım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
It's just so unfair. | Ama bu, o kadar büyük bir haksızlık ki. Bu haksızlık. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
He can start his life over again. And at this age. | Bu yaşında o, hayatına yeniden başlayabilir. Bu yaşında bile. O, hayatına yeniden başlayabiliyor. Ve bu yaşta. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You know, men can do that. Women... It's over. | Erkekler bunu yapabilir. Kadınlar için... Bitmiştir. Bilirsiniz, erkekler bunu yapar. Hanımlar... Artık bitti. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You're beautiful, Mommy. | Sen çok güzelsin anneciğim. Sen çok güzelsin, Anne. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Yes, and accomplished and interesting. | Evet ve ayrıca başarılı ve ilgi çekicisin. Evet, ilgi çekici ve çarpıcısın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You're not without your options, Sylvia. | Seçeneklerin tükenmiş değil Sylvia. Hala seçeneklerin var, Sylvia. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Daniel's the one with options. He can sleep with anyone. | Seçenekleri olan kişi Daniel. İstediği kişiyle yatabilir. Seçeneği olan kişi Daniel. İstediğinle yatabiliyor. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Twenty year olds. People will say, "Way to go, Daniel." | 20 yaşında. İnsanlar, "Yürü be Daniel" derler. Yirmi yaşında olsam, " Haydi yoluna Daniel." diyebilirdim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
If I tried to sleep with someone that age, it'd be pathetic. | Ben o yaşta biriyle yatmaya kalkışsam, acınası görünür. Eğer bu yaşta başkasıyla yatmak isteseydim, çok hazin olurdu. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Well, yeah, that's 'cause guys my age are lame. | Evet, çünkü benim yaşımdaki erkekler inanılmaz oluyorlar. Herkes hissettiği yaştadır. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My body will become a museum. No, it won't. | Vücudum bir müze gibi olacak. Hayır olmayacak. Vücudum bir müzeye dönüşüyor. Hayır, öyle değil. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
We'll get you a membership to my gym. You might even meet somebody. | Benim gittiğim spor salonuna üye olursun. Birileriyle bile tanışabilirsin. Seni benim spor salonuna kaydettireceğim. Belki biriyle tanışırsın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I don't wanna meet someone. | Kimseyle tanışmak istemiyorum. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I wanna pull the covers over my head and read novels. | Çarşafımı kafama kadar çekip, roman okumak istiyorum. Kafamdaki kabuğu açıp, kitap okumak istiyorum. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
And eat. | Ve yemek. Ve yemek yemek. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm starving. | Açlıktan ölüyorum. Çok acıktım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Allegra, mija, go get me a dozen eggs. | Allegra, gidip bana bir düzine yumurta al. Allegra, canım, bana bir düzine yumurta al. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm gonna make a flan. Okay. | Börek yapacağım. Tamam. Tart yapalım. Peki. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Can you stay with her this weekend? | Bu hafta sonu, onunla kalır mısın? Bu hafta sonu burada kalabilir misin? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Actually, I'm moving back in. Really? | Aslında eve geri taşınacağım. Gerçekten mi? Aslında, ben de buraya geri taşınıyorum. Gerçekten mi? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My lease is almost up and, you know, I won't let her be here alone. | Kira kontratım bitiyor ve onun burada yalnız kalmasına izin veremem. Zaten kiram yüksekti ve bilirsin, onu yalnız bırakmak istemem. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Oh, sweetie, that's... Thank you. You're amazing. | Tatlım bu çok hoş. Teşekkürler. Sen inanılmazsın. Oh, tatlım, bu... Teşekkürler. İnanılmazsın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
See, that's why people have children. | Gördün mü, insanlar bu yüzden çocuk sahibi oluyorlar. Bak, bunun için insanlar çocuk sahibi oluyor. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My father left my mom when I was 10. Sylvia was the first person I told. | Babam, annemi ben 10 yaşındayken terk etmişti. Anlattığım ilk kişi, Sylvia'ydı. Ben 10 yaşındayken babam annemi terk etti. Sylvia konuştuğum ilk kişiydi. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
That's when I knew we were really best friends. | İşte o zaman gerçekten en iyi arkadaşım olduğunu anladım. Sonra çok iyi arkadaş olduğumuzu anladım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm gonna be at Stockton at the Breeders' Convention, | Eğer bana ihtiyacın olursa,... Ben Stockton'da Üretici Kongresinde olacağım... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
if you need me, okay? | ...Stockton'da Çiftleşme Konferansında olacağım, tamam mı? ...eğer ihtiyacın olursa, tamam mı? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Are you here for the Buffy conference? Oh, no. | Buffy Konferansı için mi geldiniz? Hayır. Bir konferans için mi buradasınız? Hayır. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Excuse me. | Affedersiniz. Kusura bakmayın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My dog has the same exact collar. | Köpeğimde bu tasmanın tıpatıp aynısı var. Benim köpeğimde de aynı tasmadan vardı. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
She was invisible. What? | Görünmezdi. Ne? O görünmez. Ne? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
It's a game. They're vampires. | Bu bir oyun. Onlar vampir. Bir oyun. Onlar vampir. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
When you see one of them with their arms crossed like that, | Kolları şu şekilde birleşmiş birini görürsen,... Kolları böyle bağlanmış olarak onları görürsen... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
you should pretend you don't see her. | ...onu görmüyormuş gibi davranmalısın. ...onları görmüyormuş gibi davranmalısın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
That's why she didn't answer you. Nothing personal. | Bu yüzden sana cevap vermedi. Kişisel bir şey değildi. Bunun için sana cevap vermedi. Kişisel bir şey değil. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My name's Grigg. Greg? | Adım Grigg. Greg mi? Adım Grigg. Greg? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Grigg, G R l G G. | Grigg, G R I G G. Grigg, G R l G G. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Oh. I'm meeting some people, Grigg. | Birisiyle buluşacağım, Grigg. Birisinle buluşacaktım, Grigg. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Can I have a whiskey straight up? | Sek bir viski alabilir miyim? Bir viski alabilir miyim? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Excuse me. Could I apologize? I'm Jocelyn. | Affedersin. Özür dileyebilir miyim? Ben Jocelyn. Özür dileyebilir miyim? Ben Jocelyn. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Your friend isn't coming? | Arkadaşın gelmiyor mu? Arkadaşınız gelmedi mi? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm meeting him a little later. | Onunla daha sonra buluşacağım. Biraz daha geç buluşacağız. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
So how do you know so much about the "faux vampire" scene? | Bu sahte vampir meselesi hakkında nasıl bu kadar bilgilisin? Peki, bu " görünmeyen vampir " hikayesini nereden biliyorsun? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
That's funny. Well, it's... | Komik. Şey, aslında... Bu komik. Çünkü, ben... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm here for a sci fi conference. | ...buraya bir bilim kurgu konferansı için geldim. Bilimkurgu konferansı için buradayım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
So the Buffy contingent is a kind of, you know, offshoot of that. | Buffy grubu bunun bir nevi yan ürünü. Yani benim alanım da bunun bir parçası. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Yeah. You read much science fiction? | Evet. Çok bilim kurgu okur musun? Evet. Bilimkurgu okur musun? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm more of a Jane Austen, Jane Eyre kind of girl. | Ben daha çok Jane Austen, Jane Eyre tarzı bir kızım. Daha çok Jane Austen, Jane Eyre filan okurum. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Oh, right, yeah. No, I never really... | Öyle mi, evet. Hayır, ben hiç onları... Tamam, evet. Ben gerçekten hiç... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Read those books? Yeah. Yeah. | O tarz kitapları okumadın mı? Evet. ...kitapları okumadım. Evet. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
So, where do you live? | Peki, nerede oturuyorsun? Peki, nerede yaşıyorsun? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I just relocated to the Sacramento area. I do tech support at U. | Sacramento bölgesine yeni taşındım. Üniversitede teknik destekte çalışıyorum. Sacramento'ya yeni taşındım. U'nun teknik destek sorumlusuyum. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You know who you might like? Ursula Le Guin. | Sen kimi sevebilirsin biliyor musun? Ursula Le Guin. Belki şöyle desem bilirsin? Ursula Le Guin. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Left Hand of Darkness. Lathe of Heaven. | Karanlığın Sol Eli. Cennet Çarkı. Karanlığın Sol Eli. Cennetin Çarkı. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
She's science fiction but she's just a terrific writer. | Bilim kurgu yazıyor ama müthiş bir yazardır. O bir kurgu bilimci, fakat mükemmel bir yazar. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Have to check her out. Yeah. | Denemeliyim. Evet. İncelemek lazım. Evet. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
My sisters love those books. I really think you might like them. | Kız kardeşim o kitaplara bayılır. Onları gerçekten sevebileceğini düşünüyorum. Kız kardeşlerim o tür kitapları sever. Gerçekten senin de seveceğini düşünüyorum. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
And I'm willing to be directed as well. | Ve ben de aynı şekilde yönlendirilmek isterim. Ve gerçekten yönlendirmesini isterim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Seriously, you know, if you tell me who I should be reading, | Gerçekten, yani kimi okumam gerektiğini söylersen,... Cidden, bilirsin, eğer biri bana okumam gerektiğini söylerse... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I promise to read it. | ...okuyacağıma söz veririm. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'll give you my email. | Sana elektronik posta adresimi veriyorum. Sana e mail adresimi vereyim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
That's the old one. I'll write those books, too. | Bu eski olanı. Şu kitapları da yazıyorum. Bu eskisi. Diğer kitapları da yazacağım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You know what I'm actually wondering before I go? | Gitmeden önce, merak ettiğim şey ne biliyor musun? Biliyor musun, gitmeden önce neyi bilmek istiyorum? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
How do you feel about older women? | Yaşlı kadınlar hakkında ne düşünüyorsun? | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Great. Yeah. | Harikalar. Evet. Ben... Çok güzel. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I have three older sisters, so... | Üç ablam var. O yüzden... 3 tane ablam var... | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
You know, I like all women. | ...bütün kadınları severim. Yani, tüm kadınları severim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Good. That's great. | Güzel. Bu harika. Bu çok güzel. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Well, thanks. I'll be in touch. Oh, okay. | Teşekkürler. Haberleşiriz. Tamam. Güzel, aramanı bekleyeceğim. Oh, peki. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Yeah, bye. Bye. | Hoşça kal. Güle güle. Evet, hoşça kal. Bay. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Oh, good, Prudie, you're here. | Güzel, Prudie geldin. Çok güzel, Prudie, buradasın. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Save these tables, okay? Oh, Jocelyn, Prudie. | Bu masaları ayır, olur mu? Jocelyn, Prudie. Şu masaları tutun, tamam mı? Jocelyn, Prudie. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Hi, how are you? Hello. Good. | Merhaba, nasılsın? Merhaba. İyiyim. Selam, nasılsın? Merhaba, iyi. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
So what do you want, Prudie? A soy cappuccino. | Ne istersin Prudie? Soya kapuçinosu. Peki ne istersin, Prudie? Bir kapuçino. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I have to be allowed to miss one meeting out of the six. | Altı toplantıdan birini kaçırma hakkım olsun. Galiba 6 kişi dışında bir toplantıya izin vermem gerekecek. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I can only do this if there's no pressure. | Bunu sadece, üzerimde baskı olmazsa yapabilirim. Bunu bir baskı olmazsa yapabilirim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Hey. Mom's looking for parking. Hi. | Selam. Annem park yeri arıyor. Merhaba. Selam. Annem arabayı park ediyor. Selam. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
That's Prudie. Say hi. | Bu Prudie. Ona merhaba de. O Prudie. Merhaba de. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
We're still only five. Too bad about Daniel. | Hâlâ beş kişiyiz. Daniel meselesi kötü oldu. Hala sadece 5 kişiyiz. Daniel'in durumu kötü oldu. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
He could've filled in, although clearly he's never read Jane Austen. | Doğru dürüst Jane Austen okumamış olmasına rağmen, boşluğu doldurabilirdi. Her ne kadar hiç Jane Austen okumadıysa da, onun yerini doldurmalıyız. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
For Prudie's sake, the last thing we need is an Austen virgin. | Prudie'nin hatırına ihtiyacımız olan son şey, bir Austen bakiresiydi. Prudie'nin hatırına, en son ihtiyacımız olan kişi bir Austen bakiresi. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
We need real discussion. | Gerçek bir tartışmaya ihtiyacımız var. Gerçek bir görüşme yapmamız lazım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I sort of invited someone. Said he might come, maybe. | Aslında birisini çağırır gibi yaptım. Belki gelebileceğini söyledi. Aslında birini çağıracaktım, belki gelebilir. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
He? No one I'm interested in. | Erkek mi? İlgilendiğim biri değil. O kim? İlgilendiğim biri. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
He's young, compliant, said he might enjoy being in a book club. | Genç, uysal biri, kitap kulübüne katılmaktan hoşlanabileceğini söyledi. Genç, uysal, belki de kitap kulübüne katılabilecek biri. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm sure Daniel's read Jane Austen. | Daniel'ın, Jane Austen okumuş olduğuna eminim. Eminim, Daniel, Jane Austen'i okur. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
No man who reads Austen would ever dump his wife | Austen okumuş hiç bir erkek, sırf diğer kadının iyiliği için... Austen okuyan hiç bir erkek, karısını aldatmaz. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
because it's better for the other woman. | ...karısını terk etmez. Çünkü bu, diğer kadının işine yarar. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
Chai latte with a shot. | Baharatlı bir çay. Kapuçino ve kahve. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I'm so sorry. I'm really behind. | Çok özür dilerim. Çok geride kaldım. Üzgünüm, gerçekten gerideyim. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |
I got slammed with orders on my website. | İnternet sitesindeki siparişler yüzünden yoğundum. Web sitemdeki istekler yüzünden tıkandım. | The Jane Austen Book Club-1 | 2007 | ![]() |