Search
English Turkish Sentence Translations Page 163387
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| The kids wanted me to bring them by. | Cocuklari, onlari da getirmemi istedi. Çocukları, onları da getirmemi istedi. | The Firm-1 | 1993 | |
| Why, what`s the matter? OK. | Neden, neler oluyor? Tamam. | The Firm-1 | 1993 | |
| Lamar, I just saw Mitch at Mud IsIand Museum. | Lamar, az once Mitch'i Mud lsland Muzesinde gordum. Lamar, az önce Mitch'i Mud lsland Müzesinde gördüm. | The Firm-1 | 1993 | |
| He was zipping through Iike a tourist. He didn`t see me. | Bir turist gibi dolaniyordu. Beni gormedi. Bir turist gibi dolanıyordu. Beni görmedi. | The Firm-1 | 1993 | |
| Northwest AirIines fIight 264 arriving from Chicago, | Chicago'dan kalkan Northwest Havayollari 264 sefer sayili ucak, Chicago'dan kalkan Northwest Havayolları 264 sefer sayılı uçak, | The Firm-1 | 1993 | |
| gate B 1 , main concourse. | ana binadaki B 1 kapisina yanasti. ana binadaki B 1 kapısına yanaştı. | The Firm-1 | 1993 | |
| Devasher. McDeere`s on Mud IsIand. | Devasher. McDeere Mud lsland'da. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get the boys over there. I`m coming. | Cocuklari oraya yolla. Geliyorum. Çocukları oraya yolla. Geliyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| OK, Iet`s get these beIow with the rest of them. | Tamam, bunlari da otekilerle asagi indirelim. Tamam, bunları da ötekilerle aşağı indirelim. | The Firm-1 | 1993 | |
| Abanks` Diving Lodge. | banks' Dalis Kulubu. Abanks' Dalış Kulübü. | The Firm-1 | 1993 | |
| How are my friends? OK. | Dostlarim nasil? Iyi. Dostlarım nasıl? İyi. | The Firm-1 | 1993 | |
| Your brother`s on the pIane, and Tammy`s Ioading the ship now. | Kardesin ucakta ve Tammy gemiyi yukluyor. Kardeşin uçakta ve Tammy gemiyi yüklüyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| It worked out. | Ise yaradi. İşe yaradı. | The Firm-1 | 1993 | |
| Your Iawyer friend is dead. | vukat arkadasin oldu. Avukat arkadaşın öldü. | The Firm-1 | 1993 | |
| He never was on the boat. He canceIIed the charter. | Tekneye hic binmedi. Rezervasyonu iptal etti. Tekneye hiç binmedi. Rezervasyonu iptal etti. | The Firm-1 | 1993 | |
| How did... He drowned... | Nasil... Boguldu... Nasıl... Boğuldu... | The Firm-1 | 1993 | |
| in his bathtub after the Iady Ieft. | kadin gittikten sonra banyo kuvetinde. kadın gittikten sonra banyo küvetinde. | The Firm-1 | 1993 | |
| Didn`t Tammy teII you? | Tammy anlatmadi mi? Tammy anlatmadı mı? | The Firm-1 | 1993 | |
| What...what Iady? How did you get... | Ne...hangi kadin? Iyi de nasil? Ne...hangi kadın? İyi de nasıl? | The Firm-1 | 1993 | |
| I don`t know. Tammy`s friend sIipped him a Mickey Finn. | Bilmiyorum. Tammy'nin arkadasi ona ilacli icki vermis. Bilmiyorum. Tammy'nin arkadaşı ona ilaçlı içki vermiş. | The Firm-1 | 1993 | |
| It was somebody he knew. | Tanidigi biri olmali. Tanıdığı biri olmalı. | The Firm-1 | 1993 | |
| What are you taIking about? What Iady friend? | Sen neden soz ediyorsun? Hangi sevgili? Sen neden söz ediyorsun? Hangi sevgili? | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch is asking about Abby. Isn`t that her name? | Mitch, bby'i soruyor. di oyle degil mi? Mitch, Abby'i soruyor. Adı öyle değil mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| Excuse me. | ffedersin. Affedersin. | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s in that door. I`II go around the front. | o kapidan girdi. Ben on tarafa gidiyorum. O kapıdan girdi. Ben ön tarafa gidiyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| Damn it. Where`s the... | Lanet olsun. Nerede... | The Firm-1 | 1993 | |
| You sick sonofabitch! | Seni orospu cocugu seni! Seni orospu çocuğu seni! | The Firm-1 | 1993 | |
| I can taIk. Isn`t that what I`m doing? | Konusabilirim. Yaptigim bu degil mi? Konuşabilirim. Yaptığım bu değil mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| If it`s something eIse, pIease advise me, Maury. | Baska bir seyse, bana akil ver, Maury. Başka bir şeyse, bana akıl ver, Maury. | The Firm-1 | 1993 | |
| I Iike Iearning new things at %00 an hour! | Saati 500 Dolara yeni seyler ogrenmeyi severim! Saati 500 Dolara yeni şeyler öğrenmeyi severim! | The Firm-1 | 1993 | |
| I swear, every fucking Iawyer ought to be kiIIed. | Yemin ediyorum, tum avukatlari gebertmek lazim. Yemin ediyorum, tüm avukatları gebertmek lazım. | The Firm-1 | 1993 | |
| You want to meet McDeere? | McDeere'i gormek ister misin? McDeere'i görmek ister misin? | The Firm-1 | 1993 | |
| For what? So you can charge me 1 ,000 an hour | Niye? Beni Jolie hapishanesine 30 yilligina gonderirlerken, Niye? Beni Jolie hapishanesine 0 yıllığına gönderirlerken, | The Firm-1 | 1993 | |
| whiIe I`m in JoIiet for 30 years? | ikiniz birlesip benden saatine 1000 Dolar kopartmaya mi calisiyorsunuz? ikiniz birleşip benden saatine 1000 Dolar kopartmaya mı çalışıyorsunuz? | The Firm-1 | 1993 | |
| This kid`s cut a deaI, and I`II bet it`s a beaut. | Bu cocuk anlasmis ve bahse girerim buyuk oynamistir. Bu çocuk anlaşmış ve bahse girerim büyük oynamıştır. | The Firm-1 | 1993 | |
| If I find this fucking kid... Excuse me. | o kahrolasini bulursam... ffedersiniz. O kahrolasını bulursam... Affedersiniz. | The Firm-1 | 1993 | |
| Not now, Ruthie. It`s urgent, Mr MoroIto. | Simdi olmaz Ruthie. Cok acil Bay Morolto. Şimdi olmaz Ruthie. Çok acil Bay Morolto. | The Firm-1 | 1993 | |
| Ruthie thinks it`s urgent, Joey. | Ruthie acil oldugunu dusunuyor. Ruthie acil olduğunu düşünüyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| It`s a Mr McDeere. Mr MitcheII McDeere. | Bay McDeere diye biri. Bay Mitchell McDeere. | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s waiting to see you. | Sizi gormek icin bekliyor. Sizi görmek için bekliyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| I think Ruth is right. | Galiba Ruth hakli. Galiba Ruth haklı. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m Mitch McDeere. | dim Mitch McDeere. Adım Mitch McDeere. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m your attorney... one of them, anyway. | Ben avukatinizim... en azindan onlardan biri. Ben avukatınızım... en azından onlardan biri. | The Firm-1 | 1993 | |
| I assume you knew, but I thought I`d mention it...in case. | Bildiginizi saniyorum ama soyleyeyim dedim. Bildiğinizi sanıyorum ama söyleyeyim dedim. | The Firm-1 | 1993 | |
| WouId you care to sit down? | oturmaz misiniz? Oturmaz mısınız? | The Firm-1 | 1993 | |
| Not reaIIy. | Hayir. Hayır. | The Firm-1 | 1993 | |
| I want to try and... | Mumkun oldugunca... Mümkün olduğunca... | The Firm-1 | 1993 | |
| This is just... This is... | Bu cok... Bu cok... Bu çok... Bu çok... | The Firm-1 | 1993 | |
| This is very awkward. | Bu cok korkunc. Bu çok korkunç. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m afraid my firm has behaved | Korkarim sirketim Korkarım şirketim | The Firm-1 | 1993 | |
| in an uneth... unethicaI manner. | ahlaka sigmayacak... sekilde davrandi. ahlaka sığmayacak... şekilde davrandı. | The Firm-1 | 1993 | |
| It seems that we, Bendini, Lambert & Locke... | Gorunuse gore biz, Bendini, Lambert & Locke... Görünüşe göre biz, Bendini, Lambert & Locke... | The Firm-1 | 1993 | |
| the entire firm... has been engaged in a... | butun sirket... bir olaya karisti... bütün şirket... bir olaya karıştı... | The Firm-1 | 1993 | |
| weII, a...conspiracy. | bir tur...yolsuzluga. bir tür...yolsuzluğa. | The Firm-1 | 1993 | |
| We`ve been... overbiIIing our cIients. | Musterilerimizin... faturalarini sisiriyoruz. Müşterilerimizin... faturalarını şişiriyoruz. | The Firm-1 | 1993 | |
| In some cases, massive overbiIIing. | Bazi durumlarda, asiri sisiriliyor. Bazı durumlarda, aşırı şişiriliyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| I assure you, I had no idea | Sizi temin ederim sirkete girerken Sizi temin ederim şirkete girerken | The Firm-1 | 1993 | |
| any of this was going on when I joined the firm. | bu dolaplarin cevrildiginden haberim yoktu. bu dolapların çevrildiğinden haberim yoktu. | The Firm-1 | 1993 | |
| I have to report this criminaI behaviour. | Bu yasadisi davranisi bildirmeliyim. Bu yasadışı davranışı bildirmeliyim. | The Firm-1 | 1993 | |
| But I can`t use... | Fakat sizin... | The Firm-1 | 1993 | |
| I can`t use your invoices | Sizin faturalarinizi Sizin faturalarınızı | The Firm-1 | 1993 | |
| without your written authorisation. | yazili izniniz olmadan kullanamam. yazılı izniniz olmadan kullanamam. | The Firm-1 | 1993 | |
| Our invoices? Tony, pIease, Iisten. | Faturalarimiz mi? Tony, lutfen dinle. Faturalarımız mı? Tony, lütfen dinle. | The Firm-1 | 1993 | |
| Yes, sir. Your biIIs. | Evet efendim. Faturalariniz. Evet efendim. Faturalarınız. | The Firm-1 | 1993 | |
| It`s important to proove that we`ve overbiIIed you. | Faturalarinizi sisirdigimizi kanitlamak cok onemli. Faturalarınızı şişirdiğimizi kanıtlamak çok önemli. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s it? | Oyle mi? Öyle mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| Pretty much. | Hem de cok. Hem de çok. | The Firm-1 | 1993 | |
| WeII, most of our cIients have aIready agreed... | Muvekkillerimizin cogu bunu kabul etti... Müvekkillerimizin çoğu bunu kabul etti... | The Firm-1 | 1993 | |
| weII, pretty much aII... except for you, | aslinda neredeyse tumu... siz haric, aslında neredeyse tümü... siz hariç, | The Firm-1 | 1993 | |
| which is why I`m here. | bu yuzden buradayim. bu yüzden buradayım. | The Firm-1 | 1993 | |
| And this is what you`ve been taIking to the FBI about? | Yani FBl'yla konustugun sey bu muydu? Yani FBl'yla konuştuğun şey bu muydu? | The Firm-1 | 1993 | |
| You want to turn our biIIs... | Bizim faturalarimizi... Bizim faturalarımızı... | The Firm-1 | 1993 | |
| What we charged you, I shouId say overcharged you. | Size gonderilen faturalari, sisirilmis faturalari. Size gönderilen faturaları, şişirilmiş faturaları. | The Firm-1 | 1993 | |
| ..over to the government. Yes, sir. | ..hukumete verecektiniz. Evet efendim. ..hükümete verecektiniz. Evet efendim. | The Firm-1 | 1993 | |
| Does that in any way... No, sir. | Peki bu bir sekilde... Hayir efendim. Peki bu bir şekilde... Hayır efendim. | The Firm-1 | 1993 | |
| It does not waive your rights to compIete confidentiaIity | vukat muvekkil iliskisi dahilinde gizli kalmasi Avukat müvekkil ilişkisi dahilinde gizli kalması | The Firm-1 | 1993 | |
| in any other area of the attorney/cIient reIationship. | gereken bilgilerin hicbirini ihlal etmiyor. gereken bilgilerin hiçbirini ihlal etmiyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m your Iawyer, gentIemen. | Ben avukatinizim beyler. Ben avukatınızım beyler. | The Firm-1 | 1993 | |
| Whether I Iike it or not, I can`t taIk about you | Istesem de istemesem de avukatliginizi biraktiktan sonra bile İstesem de istemesem de avukatlığınızı bıraktıktan sonra bile | The Firm-1 | 1993 | |
| even when I`m no Ionger your Iawyer. | bu konuda konusamam. bu konuda konuşamam. | The Firm-1 | 1993 | |
| That wouId be breaking my word, my oath. | Bu, benim ettigim yemine ters duser. Bu, benim ettiğim yemine ters düşer. | The Firm-1 | 1993 | |
| AII right, Mitch. | Pekala, Mitch. | The Firm-1 | 1993 | |
| Then what was this steaIing of the fiIes aII about? | Peki dosyalarin calinmasi hikayesi neydi? Peki dosyaların çalınması hikayesi neydi? | The Firm-1 | 1993 | |
| The fiIes haven`t been stoIen. | Dosyalar calinmadi. Dosyalar çalınmadı. | The Firm-1 | 1993 | |
| They`re in exactIy the same pIace they were. | Daha once neredelerse su anda oradalar. Daha önce neredelerse şu anda oradalar. | The Firm-1 | 1993 | |
| I just feIt it was important for me to be thoroughIy famiIiar | Tum faaliyetlerinizin paravanlari ve yerlerini Tüm faaliyetlerinizin paravanları ve yerlerini | The Firm-1 | 1993 | |
| with the precise makeup and whereabouts | bilmemin, benim acimdan cok onemli oldugunu bilmemin, benim açımdan çok önemli olduğunu | The Firm-1 | 1993 | |
| of aII your activities... | hissettim... | The Firm-1 | 1993 | |
| so I prepared copies of everything. | bu yuzden her seyin kopyasini cikardim. bu yüzden her şeyin kopyasını çıkardım. | The Firm-1 | 1993 | |
| That way you and I can communicate perfectIy. | Boylece sizinle mukemmel iletisim kurabilecegiz. Böylece sizinle mükemmel iletişim kurabileceğiz. | The Firm-1 | 1993 | |
| And, of course...if we have to taIk to a third party, | Elbette... ucuncu tarafla konusmamiz gerektiginde, Elbette... üçüncü tarafla konuşmamız gerektiğinde, | The Firm-1 | 1993 | |
| then I know everything... | her seyi biliyor olacagim... her şeyi biliyor olacağım... | The Firm-1 | 1993 | |
| right down to the penny, pound, franc, and Deutschmark. | en ufak Peni, Sterlin, Frank ve Mark'ina kadar. en ufak Peni, Sterlin, Frank ve Mark'ına kadar. | The Firm-1 | 1993 | |
| I know everything you know... as I shouId as your attorney. | vukatiniz olarak sizin bildiginiz... ve bilmem gereken her seyi biliyorum. Avukatınız olarak sizin bildiğiniz... ve bilmem gereken her şeyi biliyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| And what if the firm shouId desire at some point | Peki sirket bir noktada isinize son vermek isterse Peki şirket bir noktada işinize son vermek isterse | The Firm-1 | 1993 | |
| to terminate your empIoyment? | ne olacak? | The Firm-1 | 1993 | |
| Whatever I know, wherever I go, | Nereye gidersem, ne bilirsem bileyim, | The Firm-1 | 1993 | |
| I am bound by the attorney/cIient priviIege. | avukat muvekkil iliskisi beni baglayacak. avukat müvekkil ilişkisi beni bağlayacak. | The Firm-1 | 1993 | |
| I am very much Iike... | Bu durumda neredeyse... | The Firm-1 | 1993 | |
| I wouId say I am exactIy Iike a ship carrying a cargo | aslinda tam olarak hicbir limana yanasmayacak yuk tasiyan aslında tam olarak hiçbir limana yanaşmayacak yük taşıyan | The Firm-1 | 1993 |