Search
English Turkish Sentence Translations Page 15875
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
No, no, no. | Olmuyor, olmuyor, olmuyor. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You have to do better than that. | Bundan daha iyisini yapmalısın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You have to make me believe, | Beni inandırmalısın kendinin inandığı gibi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You want my résumé? | Özgeçmişimi ister misin? Özgeçmişimi ister misin? Özgeçmişi mi ister misin? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I studied psychology, | Psikoloji, suç bilimi, profil çıkarma üzerine... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Been licensed seven years. | 7 senedir bu işteyim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Handled over 12 negotiations. | 12'den fazla arabuluculuk yaptım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Did horrible men come and snatch you away? | Kötü adamlar, seni gelip götürdü mü? Kötü adamlar, seni gelip götürdü mü? Kötü adamlar gelip seni kaçırdılar mı? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You were kidnapped. | Sen kaçırıldın. Sen kaçırıldın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
When I was nine. | 9 yaşındayken. 9 yaşındayken. Dokuz yaşındayken. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
How long did that... Three months. | Ne kadar sürd.. 3 ay. Ne kadar sürd.. 3 ay. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
And they did things to you. | Sana bir şeyler yaptılar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Unprofessional things. | Profesyonel olmayan şeyler. Profesyonel olmayan şeyler. Profesyonelce olmayan şeyler. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Is this helping you in some way? | Bu sana bir şekilde yardımcı oluyor mu? Bu sana bir şekilde yardımcı oluyor mu? Bunların sana yardımı oluyor mu? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You don't remember? | Hatırlamıyor musun? Hatırlamıyor musun? Hatırlamıyor musun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Maybe it's all made up. | Belki hepsi uydurmadır. Belki hepsi uydurmadır. Belki de hepsi uydurmadır. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
There was one. | Bir tanesini hatırlıyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He got rid | Ödeme yapıldıktan sonra diğer adamlardan kurtuldu... Ödeme yapıldıktan sonra diğer adamlardan kurtuldu... Paralarını aldıktan sonra diğerlerini başından savıp... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
All the terrible memories | Bunca kötü anıyı beynine sokmuşlar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Why would they do that? | ...bunu neden yapsınlar ki? ...bunu neden yapsınlar ki? Niye böyle bir şey yapsınlar ki? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Sometimes the bad things just happen | Bazen kötü olaylar sadece olur... Bazen kötü olaylar sadece olur... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'm fine, I'm okay. | Bir şeyim yok. İyiyim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Forget it. | Unut gitsin. Unut gitsin. Unut gitsin. Uyumam lazım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'd like to get some sleep. | Biraz uyumak istiyorum. Yarın uzun bir gün olacak. Biraz uyumak istiyorum. Yarın uzun bir gün olacak. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We've got a long day tomorrow. | Yarın uzun bir gün olacak. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'll have Maria make you up a bed. | Maria'a sana yatak hazırlamasını söyleyeyim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Don't move. | Bir yere ayrılma. Bir yere ayrılma. Bir yere gitmeyin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The champagne never stops flowing. | Önlerinden şampanya hiç eksik olmasın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The good stuff. | Kaliteli olanı hem de. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
For the first few bottles, the good stuff. | İlk bir kaç şişe çok iyi. İlk bir kaç şişe çok iyi. En azından ilk birkaç şişe kaliteli olsun. İlaçtan etkilenmiş. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
After that, the house is fine. | Bundan sonrasını evde hallederim. Bundan sonrasını evde hallederim. Ondan sonra ne getirirsen getir. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You're about to make a very bad mistake. | Çok kötü bir hata yapmak üzeresin. Çok kötü bir hata yapmak üzeresin. Çok büyük bir hata yapmak üzeresin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Dollhouse. | Bebek Evi. Bebek Evi. "Dollhouse." | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Say it. | Söyle. Söyle. Söyle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Say it again. | Tekrar söyle. Tekrar söyle. Bir daha söyle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Your brains are... | Beyinleriniz... Beyinleriniz... Kafayı yemişsin | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Okay, dollhouse. | Tamam, Bebek Evi. Tamam, Bebek Evi. Tamam, Dollhouse. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Doll freaking house. | Kahrolası Bebek Evi. Kahrolası Bebek Evi. Lanet, Dollhouse. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'll keep saying it... it's fun to say. | Söylemeye devam edeceğim. Söylemesi çok eğlenceli. Söylemeye devam edeceğim. Söylemesi çok eğlenceli. Durmadan söyleyeceğim Söylemesi çok eğlenceli. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Dollhouse, dollhouse, dollhouse, dollhouse. | Bebek Evi, Bebek Evi, Bebek Evi, Bebek Evi. Bebek Evi, Bebek Evi, Bebek Evi, Bebek Evi. Dollhouse, Dollhouse. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You see the Borodins, you say it some more. | Borodinleri gördüğünde, daha çok söyleyeceksin. Borodinleri gördüğünde, daha çok söyleyeceksin. Borodin'i görünce bir kere de ona söyle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You think you want to mess with the Borodins? | Borodinlerle uğraşmak istediğine emin misin? Borodinlerle uğraşmak istediğine emin misin? Borodinler'le uğraşmak istiyorsun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
No, but they supply girls, | Hayır, ama onlar iyi müşterilere... Hayır, ama onlar iyi müşterilere... Müşterilerine kız ayarlıyor. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
some of them very high end, | ...bazıları en iyi kalitede... ...bazıları en iyi kalitede... Bu müşterilerinden bazıları yüksek mevkide olan insanlar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
There's one client I'm interested in. | İlgilendiğim bir müşteri var. Bebek Evi ile kimin ilgisi varmış bul,.. İlgilendiğim bir müşteri var. Bebek Evi ile kimin ilgisi varmış bul,.. Bir müşterisiyle ilgileniyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Find out who's connected | Dollhouse'la kimin ilgilendiğini bulursan Borodinler kimse dokunmaz... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I haven't seen you yet. | Seni zaten görmedim. Seni zaten görmedim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You will. | Göreceksin. Göreceksin. Göreceksin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Wash your hands. | Ellerini yıka... Ellerini yıka... Ellerini yıka. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
And your shoes. | ...ve ayakkabılarını. ...ve ayakkabılarını. Ayakkabılarını da. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You look better than on the phone, chica. | Telefondakinden daha iyi görünüyorsun. Telefondakinden daha iyi görünüyorsun. Tahmin ettiğimden daha güzelmişsin, fıstık. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's still Miss Penn. | Hâlâ Bayan Penn. Hâlâ Bayan Penn. Bana Bayan Penn olarak hitap et. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Me disculpo. | Özür dilerim. Özür dilerim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The money. | Para. Para. Para. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Please. | Lütfen. Lütfen. Haydi ama. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
This is not your first time. | Bu senin ilk seferin değil. Bu senin ilk seferin değil. Bu ilk seferin değil. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Let's go. | Gidelim. Gidelim. Haydi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Come on, let's go, let's go. | Hadi gidelim. Hadi gidelim. Haydi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Davina! | Davina! Davina! Davina! | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Davina, mi hija, it's okay. | Davina, kızım, her şey yolunda. Davina, kızım, her şey yolunda. Davina, tatlım, her şey yolunda. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Papi's here. | Babacık burada. Babacık burada. Baban burada. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Okay... now you show. | Tamam. Şimdi göster. Tamam. Şimdi göster. Şimdi de siz gösterin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We take that on the boat. | Bunu tekneye alalım. Bunu tekneye alalım. Paraları tekneye alır almaz kızını salacağız. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Your daughter steps off. | Kızın inecek. Kızın inecek. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You don't move towards her | Biz gidene kadar... Biz gidene kadar... Biz uzaklaşana kadar kızına yaklaşma. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
until we are away. | ...ona yaklaşmayacaksınız. ...ona yaklaşmayacaksınız. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Hey, Boyd, what's going on? | Boyd, neler oluyor? Boyd, neler oluyor? Boyd, neler oluyor? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We're good so far. | Her şey yolunda. Her şey yolunda. Şimdilik iyi gidiyor. Hayır, Echo iyi değil. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
No, no, Echo's not good. | Hayır, hayır. Echo iyi değil. Hayır, hayır. Echo iyi değil. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Something's not good, and Echo knows it. | Bir şeyler yolunda değil ve Echo bunun farkında. Bir şeyler yolunda değil ve Echo bunun farkında. Bir şeyler ters gidiyor ve Echo da bunu farkında. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
This is maybe your first time. | Bu belki de senin ilk seferin. Bu belki de senin ilk seferin. Belki de senin ilk seferin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's just a condition... we're not making trouble. | Sadece durumu... Sıkıntı yaratmak istemiyoruz. Sadece durumu... Sıkıntı yaratmak istemiyoruz. Sadece hasta. Sorun çıkarmaya çalışmıyoruz. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Are you trying to blow this? | Bu işi mahvetmeye mi çalışıyorsun? Tekneye binmelerine izin verme. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You said that's the way it is. | Tek yolun bu olduğunu söylemiştin. Tek yolun bu olduğunu söylemiştin. Ama sen bu işlerin böyle yürüdüğünü söylemiştin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
They're not gonna give her back. | Onu geri vermeyecekler. Onu geri vermeyecekler. Kızını geri vermeyecekler. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He's not gonna give her back. | Onu geri vermeyecek. Onu geri vermeyecek. O adam kızını geri vermeyecek. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
No, wait, wait, wait, wait, wait. | Hayır. Bekle, bekle, bekle, bekle. Hayır. Bekle, bekle, bekle, bekle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You give me my daughter! | Bana kızımı ver. Bana kızımı ver. Kızımı geri verin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We need an ambulance. | Ambulansa ihtiyacımız var. Ambulansa ihtiyacımız var. Ambulansa ihtiyacımız var. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The client is shot. | Müşteri vuruldu. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Extract the Active. | Hemen ajanı geri çek. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Is it bigger than your thumb? | Baş parmağından büyük mü? Baş parmağından büyük mü? Baş parmağından biraz büyük. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Echo. Is it... is it bigger than your thumb? | Echo! Baş parmağından büyük mü? Echo! Baş parmağından büyük mü? Echo. Baş parmağından biraz büyük. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Miss Penn, look at me. | Bayan Penn, bana bakın. Bayan Penn, bana bakın. Bayan Penn, bana bakın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You can't fight a ghost. | Bir hayaletle savaşamazsın. Bir hayaletle savaşamazsın. Bir hayaletle savaşamazsın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You ready for your treatment? | Tedavi için hazır mısın? Tedavi için hazır mısın? Tedavine hazır mısın? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's so dark. | Çok karanlık. Çok karanlık. Çok karanlık. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Of course it's dark. | Tabii ki karanlık. Böyle daha iyi. Tabii ki karanlık. Böyle daha iyi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's better. | Öylesi daha iyi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You don't see, you don't make a sound. | Görmezsin, ses çıkarmazsın. Görmezsin, ses çıkarmazsın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You forget his face. | Yüzünü unutursun. Yüzünü unutursun. Yüzünü unutursun. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Whose face? | Kimin yüzünü? Kimin yüzünü? Kimin yüzünü? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He's all thumbs. | Beceriksiz. Beceriksiz. Boğuk bir sesi vardı. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
What happened on the dock? | İskelede ne oldu. İskelede ne oldu. Limanda ne oldu? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He doesn't give them back. | Onları geri vermiyor. Onları geri vermiyor. Geri vermeyecek. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Who, the man in the mask? | Kim, maskeli adam mı? Kim, maskeli adam mı? Kim, maskeli adam mı? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He's old now. | Şimdi daha yaşlı. Şimdi daha yaşlı. Yaşlanmış. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
He's the same age. | Aynı yaşta. Aynı yaşta. Aynı yaşta. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I am proportionately similar | Oransal olarak... Oransal olarak... O kıza bire bir benziyorum, küçük kıza. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
to a girl, a small girl. | ...bir kızla aynıyım, küçük bir kızla. ...bir kızla aynıyım, küçük bir kızla. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |