Search
English Turkish Sentence Translations Page 155914
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Quit playing with me. I wanna know what's going on. | Benimle oynamayi birak. Neler dondugunu bilmek istiyorum. Benimle oynamayı bırak. Neler döndüğünü bilmek istiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
How do you know the future? I wanna help you, but | Gelecegi nasil biliyorsun? Sana yardim etmek istiyorum, ama... Geleceği nasıl biliyorsun? Sana yardım etmek istiyorum, ama... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I need some fuckin' answers! What happened to your parents? | Bazi cevaplara ihtiyacim var! Annenle babana ne oldu? Bazı cevaplara ihtiyacım var! Annenle babana ne oldu? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Look, there are things that you have to tell me. I mean, I mean... | Bak, bana soylemen gereken seyler var. Yani, demek istedigim... Bak, bana söylemen gereken şeyler var. Yani, demek istediğim... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Together] if you were just gonna kill yourself, you'd have done it by now. | Sadece kendini oldurecek olsaydin, simdiye kadar yapmistin. Sadece kendini öldürecek olsaydın, şimdiye kadar yapmıştın. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Together] So why haven't you? | Peki neden yapmadin? Peki neden yapmadın? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've seen people go through what you're going through. | Senin basindan gecenleri yasayan insanlar gordum. Senin başından geçenleri yaşayan insanlar gördüm. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've helped them come out the other side. | Diger tarafa gecmelerine yardim ettim. Diğer tarafa geçmelerine yardım ettim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
If you work with me, I can help you. | Benimle calisirsan, sana yardim edebilirim. Benimle çalışırsan, sana yardım edebilirim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's Lila, right? | Lila, degil mi? Lila, değil mi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've seen the, uh, scars on her wrists. | Bileklerindeki kesikleri gordum. Bileklerindeki kesikleri gördüm. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
By the time I got to her, she'd lost five pints of blood. | Yanina geldigimde, 2.5 litre kan kaybetmisti. Yanına geldiğimde, 2.5 litre kan kaybetmişti. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I just pulled her out of the bathtub, put tourniquets on both arms... | Hemen kuvetten cikardim, iki koluna da turnike uyguladim... Hemen küvetten çıkardım, iki koluna da turnike uyguladım... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
If she were here, I know she'd say... | Burada olsaydi sana gozlerini... Burada olsaydı sana gözlerini... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I know she'd tell you that there's too much beauty to quit. | Sana, birakip gitmemek icin cok fazla kahrolasi guzellik oldugunu soylerdi. Sana, bırakıp gitmemek için çok fazla kahrolası güzellik olduğunu söylerdi. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I can't let you leave this time. | Bu sefer gitmene izin veremem. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You gotta stay with me. I gotta take you uptown to meet this | Benimle kalmalisin. Seni arkadasimla tanismak icin gotur... Benimle kalmalısın. Seni arkadaşımla tanışmak için götür... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Get outta my way, all right? Move. Move. I can't. | Yolumdan cekil, tamam mi?! Cekil, cekil! Yapamam. Yolumdan çekil, tamam mı?! Çekil, çekil! Yapamam. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I can't let you Let me show you something. | İzin veremem. Sana bir sey gostereyim. İzin veremem. Sana bir şey göstereyim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I killed my parents. | Ebeveynlerimi oldurdum. Ebeveynlerimi öldürdüm. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I killed my mother and my father. | Anne ve babami oldurdum. Anne ve babamı öldürdüm. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm gonna go to hell. | Cehenneme gidecegim. Cehenneme gideceğim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Or maybe I'm already there. I don't know. | Ya da belki oradayim zaten. Bilmiyorum. Ya da belki oradayım zaten. Bilmiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm sorry, Sam. | Uzgunum Sam. Üzgünüm Sam. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't know, pick one. Keep the meter running. | Bilmiyorum, sec bir tane. Taksimetreyi calisir durumda tut. Bilmiyorum, seç bir tane. Taksimetreyi çalışır durumda tut. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
We're running out of options here. I really don't know what you want. | Seceneklerimiz azaliyor. Ne istedigini gercekten bilmiyorum. Seçeneklerimiz azalıyor. Ne istediğini gerçekten bilmiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Can I get a coffee, please? Sure. | Bir bardak kahve alabilir miyim lutfen? Tabii. Bir bardak kahve alabilir miyim lütfen? Tabii. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Woman] Planning on proposing to Athena? | Athena'ya evlenme teklif etmeyi dusunuyorsun? Athena'ya evlenme teklif etmeyi düşünüyorsun? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, I'm more of a matchmaker. | Hayir, daha cok bir copcatanim. Hayır, daha çok bir çöpçatanım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Velcro Peels Apart] I'm a psychiatrist. | Ben psikiyatristim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I could write a Xanax prescription... | Xanax icin receteyi hastalarimdan ihtiyaci olan... Xanax için reçeteyi hastalarımdan ihtiyacı olan... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Man] Prison, my lord? Denmark's a prison. | Hapishane mi lordum? Danimarka bir hapishane zaten. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Man] We think not so, my lord. | Biz oyle dusunmuyoruz lordum. Biz öyle düşünmüyoruz lordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Why then your ambition" Why then your ambition makes it one. | "O zaman hirsiniz..." O zaman hirsiniz oyle olmasini sagliyor. "O zaman hırsınız..." O zaman hırsınız öyle olmasını sağlıyor. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I could be bounded in a nutshell... | Az cok aklim sinirli bir halde de olsa... Az çok aklım sınırlı bir halde de olsa... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
were it not that I have bad dreams. | ...bu kotu duslerim oldugu anlamina gelmez. ...bu kötü düşlerim olduğu anlamına gelmez. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
That's my favorite line in the whole play. It's a good line. | Tum oyunda ev sevdigim replik bu. İyi bir replik. Tüm oyunda ev sevdiğim replik bu. İyi bir replik. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"O what a rogue and peasant slave am I." | "Ne kadar yaramaz ve budala bir koleyim ben." "Ne kadar yaramaz ve budala bir köleyim ben." | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I have no idea what any of it means, but I love the word "slave." | Ne anlama geldigi hakkinda en ufak bir fikrim bile yok; ama "kole" kelimesine bayiliyorum. Ne anlama geldiği hakkında en ufak bir fikrim bile yok; ama "köle" kelimesine bayılıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I love it. I gotta go. | Cok seviyorum. Gitmem gerek. Çok seviyorum. Gitmem gerek. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've got a solo in choir tomorrow morning. Thanks for reading with me. | Yarin sabah koroda solom var. Benimle beraber okudugun icin tesekkurler. Yarın sabah koroda solom var. Benimle beraber okuduğun için teşekkürler. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You're a good Rosencrantz. I know. Bye. | İyi bir Rosencrantz oldun. Biliyorum. Gorusuruz. İyi bir Rosencrantz oldun. Biliyorum. Görüşürüz. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I always pictured Hamlet as a man. | Her zaman Hamlet'i erkek olarak hayal etmistim. Her zaman Hamlet'i erkek olarak hayal etmiştim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh. I'm joking. | Saka yapiyorum. Şaka yapıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm Ophelia. I just get so sick of playing her. | Ben Ophelia'yim. Onu oynamaktan cok sikildim. Ben Ophelia'yım. Onu oynamaktan çok sıkıldım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, I don't think so. I'm Sam Foster. | Hayir, sanmiyorum. Ben Sam Foster. Hayır, sanmıyorum. Ben Sam Foster. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No. I've been looking for you, as a matter of fact. | Hayir. Aslinda, ben sizi ariyordum. Hayır. Aslında, ben sizi arıyordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm a psychiatrist, and I have a patient who, uh... | Ben bir psikiyatristim, sizden cok hoslanan... Ben bir psikiyatristim, sizden çok hoşlanan... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Henry. Is he very pale, very thin? | Henry. Cok solgun ve zayif mi? Henry. Çok solgun ve zayıf mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
He always ate pecan pie with his coffee. I remember that. | Her zaman kahvesi ile birlikte ceviz tardi yerdi. Simdi hatirladim. Her zaman kahvesi ile birlikte ceviz tardı yerdi. Şimdi hatırladım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
But I never spoke to him outside the diner. | Ama restoran disinda onunla hic konusmadim. Ama restoran dışında onunla hiç konuşmadım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I feel really stupid saying this stuff to a psychiatrist. | Boyle bir seyi bir psikiyatriste soyleyecegim icin gercekten aptal hissediyorum. Böyle bir şeyi bir psikiyatriste söyleyeceğim için gerçekten aptal hissediyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You'll think I'm insane. No. | Deli oldugumu dusuneceksiniz. Hayir. Deli olduğumu düşüneceksiniz. Hayır. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I had the strangest feeling about him. | Onunla ilgili cok garip bir sey hissediyordum. Onunla ilgili çok garip bir şey hissediyordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I mean, he's this ragged looking guy. | Demek istedigim, uzerinde yirtik pirtik giysiler vardi. Demek istediğim, üzerinde yırtık pırtık giysiler vardı. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'd seen him before. Somewhere. | Onu daha once gormustum. Baska bir yerde. Onu daha önce görmüştüm. Başka bir yerde. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'd known him. | Onu taniyordum. Onu tanıyordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I wish there was something I could do to help. | Keske yardim icin yapabilecegim bir sey olsa. Keşke yardım için yapabileceğim bir şey olsa. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Actually, this probably won't help, but I did run into him one time at A. Smith's. | Aslinda, bunun yardimi dokunmayacak; ama onunla bir kez A. Smith's'in orada karsilasmistim. Aslında, bunun yardımı dokunmayacak; ama onunla bir kez A. Smith's'in orada karşılaşmıştım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't know. Maybe he hangs out there. | Bilmiyorum. Belki de orada takiliyordur. Bilmiyorum. Belki de orada takılıyordur. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Where is it? Nearby. Come on. I'll show you. | Nerede? Yakinda. Haydi, size gostereyim. Nerede? Yakında. Haydi, size göstereyim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Sam's Voice] I'm just trying to figure out if I'm the king or the farmer. | Ben sadece hangisi olduguma karar vermeye calisiyorum; kral mi ciftci mi? Ben sadece hangisi olduğuma karar vermeye çalışıyorum; kral mı çiftçi mi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Athena? [Man] We think not, my lord. | Athena? Biz oyle dusunmuyoruz lordum. Athena? Biz öyle düşünmüyoruz lordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Henry] Are you lonely here? Who's that? | Burada yalniz misin? Kim o? Burada yalnız mısın? Kim o? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Who's there? [Metal Clangs] | Kim var orada? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Dial Tone] Why isn't Mom with you? | Neden annem seninle degil? Neden annem seninle değil? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'll call the police. | Polisi arayacagim. Polisi arayacağım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's Henry. | Ben Henry'im. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I need you to leave now. | Simdi ayrilman gerekiyor. Şimdi ayrılman gerekiyor. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't wanna go, Dad. | Gitmek istemiyorum baba. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Breathing Heavily] You've got the wrong man. | Yanlis adam ile ugrasiyorsun. Yanlış adam ile uğraşıyorsun. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've told you before. | Sana daha once de soyledim. Sana daha önce de söyledim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't wanna die. | Olmek istemiyorum. Ölmek istemiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
What are you doing? It's okay. It's okay. | Ne yapiyorsun? Tamam, onemli degil. Ne yapıyorsun? Tamam, önemli değil. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I want you to look at me, okay? | Bana bakmani istiyorum, tamam mi? Bana bakmanı istiyorum, tamam mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Thunderclap] It's just lightning. | Sadece simsek... Sadece şimşek... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm your son. | Oglunum. Oğlunum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Tell Mom I love her, all right? | Anneme onu sevdigimi soyle, tamam mi? Anneme onu sevdiğimi söyle, tamam mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Athena] You should show your mother your paintings. | Resimlerini annene gostermelisin. Resimlerini annene göstermelisin. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Continues] [Henry] Yeah, well, you know... | Evet, biliyorsun... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Leon] Doesn't Athena look beautiful tonight? | Athena bu aksam guzel gozukmuyor mu? Athena bu akşam güzel gözükmüyor mu? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Continues] They remind me of us when we met all those years ago. | Bana yillar once bizim tanistigimiz zamani hatirlatiyorlar. Bana yıllar önce bizim tanıştığımız zamanı hatırlatıyorlar. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Yeah. [Both Laughing] | Evet... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Mrs. Letham] Well, it's simple [Crash] | Cok basit... Çok basit... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Mrs. Letham] Well, it's simple [Crash] | Cok basit... 927 1 Çok basit... 927 1 | Stay-2 | 2005 | ![]() |
All right. [Door Unlocks] | Pekâlâ... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Can I help you find something? | Aradiginiz sey icin yardim edebilir miyim? Aradığınız şey için yardım edebilir miyim? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, l I thought he might be here. | Hayir, ben burada olabilecegini dusundum. Hayır, ben burada olabileceğini düşündüm. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I was told he comes here sometimes. | Bana bazen buraya geldigini soylediler. Bana bazen buraya geldiğini söylediler. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Something happen to him? Yeah, I need to find him. | Ona bir sey mi oldu? Evet, onu bulmam gerek. Ona bir şey mi oldu? Evet, onu bulmam gerek. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I keep telling the kid to get some sun. | Cocuga hep biraz gunese cikmasini soylerdim. Çocuğa hep biraz güneşe çıkmasını söylerdim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's not healthy spending all your time in bookstores. Yeah, that's his. | Tum zamanini kitapcilarda harcamak saglikli degil. Evet, bu onun. Tüm zamanını kitapçılarda harcamak sağlıklı değil. Evet, bu onun. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I think I got a pretty good deal. The kid's got talent, huh? | Sanirim iyi bir anlasma yaptim. Cocuk yetenekli, ne dersin? Sanırım iyi bir anlaşma yaptım. Çocuk yetenekli, ne dersin? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Tristan R�veur. What else? | Tristan Rêveur. Baska ne olabilir ki? Tristan Rêveur. Başka ne olabilir ki? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
The kid's obsessed with R�veur. | Cocuk Rêveur konusunda takintili. Çocuk Rêveur konusunda takıntılı. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's all secondhand, out of print stuff. | Hepsi ikinci el ve yeni baskisi yok. Hepsi ikinci el ve yeni baskısı yok. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
So, what do you think? Is he gonna make it? | Ne dusunuyorsunuz? Basarabilecek mi? Ne düşünüyorsunuz? Başarabilecek mi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm fine. Listen. Tristan R�veur killed himself on his 21 st birthday, right? | İyiyim, dinle. Tristan Rêveur 21. yas gununde kendini oldurdu degil mi? İyiyim, dinle. Tristan Rêveur 21. yaş gününde kendini öldürdü değil mi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh, God, it's that kid's 21 st birthday today. | Aman Tanrim, bugun o cocugun 21. yas gunu! Aman Tanrım, bugün o çocuğun 21. yaş günü! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I need you to know something. I trust you. | Bir seyi bilmeni istiyorum. Sana guveniyorum. Bir şeyi bilmeni istiyorum. Sana güveniyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |