Search
English Turkish Sentence Translations Page 155911
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You're late. I've been looking all over for you. | Geciktin. Her yerde seni arıyordum. Geciktin. Her yerde seni ariyordum. Geciktin. Her yerde seni arıyordum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I slept right through the alarm clock. That baby kept me up all night. | Alarm çaldığında daha yeni uyuyordum. Şu bebek tüm gece beni uyutmadı. Alarm caldiginda daha yeni uyuyordum. Su bebek tum gece beni uyutmadi. Alarm çaldığında daha yeni uyuyordum. Şu bebek tüm gece beni uyutmadı. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
What baby? I don't know. Our neighbors have a kid? | Ne bebeği? Bilmiyorum. Komşularımızın çocuğu yok mu? Ne bebegi? Bilmiyorum. Komsularimizin cocugu yok mu? Ne bebeği? Bilmiyorum. Komşularımızın çocuğu yok mu? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I like it messy. | Dağınıklığı seviyorum. Daginikligi seviyorum. Dağınıklığı seviyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh, yeah? I gotta go. | Öyle mi? Gitmem gerek. Oyle mi? Gitmem gerek. Öyle mi? Gitmem gerek. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Woman] I just start drinking and doing a lot of, like, pills. | O zaman içmeye ve bir sürü şey yapmaya, hap almaya başladım. O zaman icmeye ve bir suru sey yapmaya, hap almaya basladim. O zaman içmeye ve bir sürü şey yapmaya, hap almaya başladım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
'Cause then it just kills the pain, and then I can just deal with it later. | Çünkü acıyı yok ediyordu ve onunla daha sonra ilgilenebilirdim. Cunku aciyi yok ediyordu ve onunla daha sonra ilgilenebilirdim. Çünkü acıyı yok ediyordu ve onunla daha sonra ilgilenebilirdim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm just saying I'm not telling you to go drink. | Benim dediğim... Size içmeye gitmenizi söylemiyorum. Benim dedigim... Size icmeye gitmenizi soylemiyorum. Benim dediğim... Size içmeye gitmenizi söylemiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I know you go to meetings. I'm just telling you what works for me, okay? | Terapilere katıldığınızı biliyorum. Ben sadece işime yarayacak şeyi söyleyeceğim, tamam mı? Terapilere katildiginizi biliyorum. Ben sadece isime yarayacak seyi soyleyecegim, tamam mi? Terapilere katıldığınızı biliyorum. Ben sadece işime yarayacak şeyi söyleyeceğim, tamam mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's hard to deal with those feelings. Well, drinking kills feelings. That's why. | O duygularla baş etmek zor. İçki o duyguları öldürüyor. İşte bu yüzden. O duygularla bas etmek zor. İcki o duygulari olduruyor. İste bu yuzden. O duygularla baş etmek zor. İçki o duyguları öldürüyor. İşte bu yüzden. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's gonna hail this afternoon. | Öğleden sonra dolu yağacak. Ogleden sonra dolu yagacak. Öğleden sonra dolu yağacak. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm Dr. Sam Foster. You must be Henry. | Ben Dr. Sam Foster. Sen de Henry olmalısın. Ben Dr. Sam Foster. Sen de Henry olmalisin. Ben Dr. Sam Foster. Sen de Henry olmalısın. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh, I'm sorry. She's away for a while. | Üzgünüm. Bir süreliğine burada olmayacak. Uzgunum. Bir sureligine burada olmayacak. Üzgünüm. Bir süreliğine burada olmayacak. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm covering for her. She's away where? | Onun yerine ben bakıyorum. Peki nerede? Onun yerine ben bakiyorum. Peki nerede? Onun yerine ben bakıyorum. Peki nerede? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I guess you could call me that. | Sanırım bana böyle diyebilirsin. Sanirim bana boyle diyebilirsin. Sanırım bana böyle diyebilirsin. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Yeah, we share it. I'm only here a few hours a week. Please take a seat. | Evet, burayı paylaşıyoruz. Ben haftada sadece bir kaç saat buradayım. Lütfen otur. Evet, burayi paylasiyoruz. Ben haftada sadece bir kac saat buradayim. Lutfen otur. Evet, burayı paylaşıyoruz. Ben haftada sadece bir kaç saat buradayım. Lütfen otur. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh, I see. | Anlıyorum. Anliyorum. Anlıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's the other way around. | Aslında tam tersi. Aslinda tam tersi. Aslında tam tersi. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Now, you're a junior at the college. Is that right? Majoring in fine art? | Üniversitede ilk yılın. Doğru mu? Güzel sanatlarda mı uzmanlaşacaksın? Universitede ilk yilin. Dogru mu? Guzel sanatlarda mi uzmanlasacaksin? Üniversitede ilk yılın. Doğru mu? Güzel sanatlarda mı uzmanlaşacaksın? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Does it make you uncomfortable that I'm filling in for her? | Onun yerini doldurduğumu bilmek seni rahatlatacak mı? Onun yerini doldurdugumu bilmek seni rahatlatacak mi? Onun yerini doldurduğumu bilmek seni rahatlatacak mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'll try and help you too. | Ben de çalışacağım. Ben de calisacagim. Ben de çalışacağım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
She afraid of me? Is that why she's gone? | Benden korkuyor mu? Bu yüzden mi gitti? Benden korkuyor mu? Bu yuzden mi gitti? Benden korkuyor mu? Bu yüzden mi gitti? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Did I scare her? | Onu korkuttum mu? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've read your file. | Dosyanı okudum. Dosyani okudum. Dosyanı okudum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
And can I read your file? | Peki ben seninkini okuyabilir miyim? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I thought you read the file. | Dosyamı okuduğunu sanmıştım. Dosyami okudugunu sanmistim. Dosyamı okuduğunu sanmıştım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't remember. I just woke up... | Hatırlamıyorum. Uyandım ve... Hatirlamiyorum. Uyandim ve... Hatırlamıyorum. Uyandım ve... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
and I was in the car, and it was on fire. | ...arabanın içindeydim ve ateş içindeydi. ...arabanin icindeydim ve ates icindeydi. ...arabanın içindeydim ve ateş içindeydi. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Is that something you do set fires? | Bu senin yaptığın bir şey midir, ateş çıkarmak? Bu senin yaptigin bir sey midir, ates cikarmak? Bu senin yaptığın bir şey midir, ateş çıkarmak? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I didn't mean to hurt anybody. | Kimseyi yaralamak istemedim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't know. I'm gonna go. | Bilmiyorum. Ben gidiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, I, uh I'm gonna go home before this hail starts. | Hayır. Ben, dolu başlamadan eve gideceğim. Hayir. Ben, dolu baslamadan eve gidecegim. Hayır. Ben, dolu başlamadan eve gideceğim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Woman] The king of Poland goes hunting in the woods with one ofhis assistants. | Polonya Kralı yardımcılarından biri ile ormana ava gider. Polonya Krali yardimcilarindan biri ile ormana ava gider. Polonya Kralı yardımcılarından biri ile ormana ava gider. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"I'm not a moose." | "Ben geyik değilim!" "Ben geyik degilim!" "Ben geyik değilim!" | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Sire, the man said, 'I'm not a moose."' | "Efendim, adam 'ben geyik değilim!' dedi". "Efendim, adam 'ben geyik degilim!' dedi". "Efendim, adam 'ben geyik değilim!' dedi". | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Oh," says the king. "I thought he said, 'I am a moose."' | "Oh," der Kral. "Ben,'ben geyiğim' dediğini sandım". "Oh," der Kral. "Ben,'ben geyigim' dedigini sandim". "Oh," der Kral. "Ben,'ben geyiğim' dediğini sandım". | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's a joke. | Bu bir şaka. Bu bir saka. Bu bir şaka. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, I'm just trying to figure out... | Ben sadece hangisi olduğuma karar vermeye çalışıyorum. Ben sadece hangisi olduguma karar vermeye calisiyorum. Ben sadece hangisi olduğuma karar vermeye çalışıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
if I'm the king or the farmer. | Kral mı yoksa çiftçi mi?! Kral mi yoksa ciftci mi?! Kral mı yoksa çiftçi mi?! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm the moose? Yeah. | Geyik miyim? Evet. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Well, I appear to be the moose. | Anlaşılan geyik oluyorum. Anlasilan geyik oluyorum. Anlaşılan geyik oluyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's shit. It's not shit. | B*ktan. Hayır değil. B*ktan. Hayir degil. B*ktan. Hayır değil. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's not shit. | B*ktan değil. B*ktan degil. B*ktan değil. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I love this song. | Bu şarkıya bayılıyorum. Bu sarkiya bayiliyorum. Bu şarkıya bayılıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I know you. Psych 221. Professor Azzopardi? | Seni tanıyorum. Psikiyatri 221'den. Profesör Azzopardi? Seni taniyorum. Psikiyatri 221'den. Profesor Azzopardi? Seni tanıyorum. Psikiyatri 221'den. Profesör Azzopardi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You did that presentation on psychosis and Tristan R�veur, right? | Tristan Rêveur ve psikoz üzerine sunum yapmıştın, değil mi? Tristan Rêveur ve psikoz uzerine sunum yapmistin, degil mi? Tristan Rêveur ve psikoz üzerine sunum yapmıştın, değil mi? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Capisce"? | "Anladın mı?!"? "Anladin mi?!"? "Anladın mı?!"? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Beth? Sam. I hope you're getting some rest. | Beth? Ben Sam. Umarım dinleniyorsundur. Beth? Ben Sam. Umarim dinleniyorsundur. Beth? Ben Sam. Umarım dinleniyorsundur. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Look, I met with your patient today Henry Letham. | Bak, bugün senin hastan ile tanıştım; Henry Letham. Bak, bugun senin hastan ile tanistim; Henry Letham. Bak, bugün senin hastan ile tanıştım; Henry Letham. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'd really like to talk to you about him. | Seninle, onun hakkında konuşmaya ihtiyacım var. Seninle, onun hakkinda konusmaya ihtiyacim var. Seninle, onun hakkında konuşmaya ihtiyacım var. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Give me a call, okay? I wanna hear your voice. | Beni ara, tamam mı? Sesini duymak istiyorum. Beni ara, tamam mi? Sesini duymak istiyorum. Beni ara, tamam mı? Sesini duymak istiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No. I looked in the newspaper. There was nothing about hail today. | Hayır. Gazeteye bakmıştım. Dolu ile ilgili bir şey yoktu. Hayir. Gazeteye bakmistim. Dolu ile ilgili bir sey yoktu. Hayır. Gazeteye bakmıştım. Dolu ile ilgili bir şey yoktu. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't know. She hasn't returned any of my calls. | Bilmiyorum. Aramalarıma daha cevap vermedi. Bilmiyorum. Aramalarima daha cevap vermedi. Bilmiyorum. Aramalarıma daha cevap vermedi. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm just faking it. Your students love you. | Sadece numara yapıyorum. Öğrencilerin seni seviyor. Sadece numara yapiyorum. Ogrencilerin seni seviyor. Sadece numara yapıyorum. Öğrencilerin seni seviyor. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
My students love me 'cause I give 'em all A's. | Öğrencilerim beni seviyor. Çünkü hepsine A veriyorum. Ogrencilerim beni seviyor. Cunku hepsine A veriyorum. Öğrencilerim beni seviyor. Çünkü hepsine A veriyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I mean, what the fuck do I know? This kid could be the next Rothko. | Yani, ben ne biliyorum ki? Bu çocuk bir sonraki Rothko (soyut ressam) olabilir. Yani, ben ne biliyorum ki? Bu cocuk bir sonraki Rothko (soyut ressam) olabilir. Yani, ben ne biliyorum ki? Bu çocuk bir sonraki Rothko (soyut ressam) olabilir. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Tell me I'm good. | Bana iyi olduğumu söyle. Bana iyi oldugumu soyle. Bana iyi olduğumu söyle. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Is that what you want? | İstediğin bu mu? İstedigin bu mu? İstediğin bu mu? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
This? I bought it. | Bunu mu? Satın aldım. Bunu mu? Satin aldim. Bunu mu? Satın aldım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I wasn't expecting you. I have someone coming in. | Seni beklemiyordum. Birazdan bir hastam gelecek. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You know, I can't even listen to him anymore? | Biliyor musun, artık onu dinleyemiyorum bile. Biliyor musun, artik onu dinleyemiyorum bile. Biliyor musun, artık onu dinleyemiyorum bile. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I don't understand a word that comes out of his mouth. | Ağzından çıkan tek kelimeyi bile anlamıyorum. Agzindan cikan tek kelimeyi bile anlamiyorum. Ağzından çıkan tek kelimeyi bile anlamıyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Sure. He says rain, I bring an umbrella. | Elbette. Yağmur yağacak derse, şemsiye getiriyorum. Elbette. Yagmur yagacak derse, semsiye getiriyorum. Elbette. Yağmur yağacak derse, şemsiye getiriyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm good at what I do. | Yaptığım işte iyiyim. Yaptigim iste iyiyim. Yaptığım işte iyiyim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Well, I'm hearing voices now. | Şu an sesler duyuyorum. Su an sesler duyuyorum. Şu an sesler duyuyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Yeah? [Man On Intercom] Hey, Dr. Foster. It's Frederick. | Evet? Merhaba Dr. Foster. Ben Frederick. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Hey, Dr. Foster. It's Frederick." | "Merhaba Dr. Foster. Ben Frederick." | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Okay. Well, I don't know. | Pekâlâ. Şey, bilmiyorum. Pekâlâ. Sey, bilmiyorum. Pekâlâ. Şey, bilmiyorum. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"I didn't move him. I know you're not supposed to move 'em." | "Onu kımıldatmadım. Onları kımıldatmaman gerekiyor." "Onu kimildatmadim. Onlari kimildatmaman gerekiyor." "Onu kımıldatmadım. Onları kımıldatmaman gerekiyor." | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"I can't watch anymore." | "Artık bakamayacağım." "Artik bakamayacagim." "Artık bakamayacağım." | Stay-2 | 2005 | ![]() |
"Stay with me, Henry. Stay with me." | "Benimle kal Henry! Benimle kal!" | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I've got a conference call at 11:00. Just a minute. Thank you. | Saat 11:00'de bir toplantım var. Sadece bir dakika. Teşekkür ederim. Saat 11:00'de bir toplantim var. Sadece bir dakika. Tesekkur ederim. Saat 11:00'de bir toplantım var. Sadece bir dakika. Teşekkür ederim. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Oh, I burned myself. | Kendimi yaktım. Kendimi yaktim. Kendimi yaktım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
'cause of what I did. | Yaptığım şey yüzünden. Yaptigim sey yuzunden. Yaptığım şey yüzünden. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
What I'm gonna do. | Yapacağım şey yüzünden. Yapacagim sey yuzunden. Yapacağım şey yüzünden. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
And how seriously should I take that? | Peki bunu ne kadar ciddiye almalıyım? Peki bunu ne kadar ciddiye almaliyim? Peki bunu ne kadar ciddiye almalıyım? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Saturday at midnight is when I'm gonna do it. | Cumartesi gece yarısı yapacağım. Cumartesi gece yarisi yapacagim. Cumartesi gece yarısı yapacağım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
If you talk to me about suicide, I'm required to take certain actions. | Benimle intihar hakkında konuşursan ciddi önlemler almam gerekir. Benimle intihar hakkinda konusursan ciddi onlemler almam gerekir. Benimle intihar hakkında konuşursan ciddi önlemler almam gerekir. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Hey, look. Just wait a second. Wait a second. | Bak. Bir saniye bekle. Sadece bir saniye. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
He's coming.! He's coming.! | Geliyor!.. Geliyor!.. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I am not a monster, goddamn you! Get off of me! | Ben canavar değilim, kahrolasıcalar! Bırakın beni! Ben canavar degilim, kahrolasicalar! Birakin beni! Ben canavar değilim, kahrolasıcalar! Bırakın beni! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Man] Nobody's calling you a monster, Daisy. Come on now. | Kimse sana canavar demiyor, Daisy. Haydi ama. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Daisy] Please.! You said you would I don't deserve this.! | Lütfen! Yapacağınızı söylemiştiniz. Bunu hak etmiyorum ben! Lutfen! Yapacaginizi soylemistiniz. Bunu hak etmiyorum ben! Lütfen! Yapacağınızı söylemiştiniz. Bunu hak etmiyorum ben! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'm not a monster. I'm lovable. I know you are. | Ben canavar değilim, sevimliyim! Biliyorum öylesin. Ben canavar degilim, sevimliyim! Biliyorum oylesin. Ben canavar değilim, sevimliyim! Biliyorum öylesin. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Grunts] I'm lovable. Stop! | Ben sevimliyim. Dur! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
No, please! I'm lovable. Very lovable. | Hayır, lütfen! Ben sevimliyim. Çok sevimli. Hayir, lutfen! Ben sevimliyim. Cok sevimli. Hayır, lütfen! Ben sevimliyim. Çok sevimli. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
He's coming! I oughta know he's coming! | Geliyor! Geldiğini bilmeliyim! Geliyor! Geldigini bilmeliyim! Geliyor! Geldiğini bilmeliyim! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I'll be good. I'll be good! I don't want to No! | İyi olacağım. İyi olacağım! İstemiyorum, hayır! İyi olacagim. İyi olacagim! İstemiyorum, hayir! İyi olacağım. İyi olacağım! İstemiyorum, hayır! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
He's just a kid.! | O daha çocuk! O daha cocuk! O daha çocuk! | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Yeah. Yeah. I'm used to dealing with neurotic stockbrokers. | Evet, evet. Ben daha çok nevrotik borsacılar ile uğraşmaya alışkınım. Evet, evet. Ben daha cok nevrotik borsacilar ile ugrasmaya aliskinim. Evet, evet. Ben daha çok nevrotik borsacılar ile uğraşmaya alışkınım. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I have a student threatening to kill himself. | Kendini öldürmekle tehdit eden bir öğrencim var. Kendini oldurmekle tehdit eden bir ogrencim var. Kendini öldürmekle tehdit eden bir öğrencim var. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
If he threatens to hurt himself or someone else... | Kendisine ya da bir başkasına zarar vermekle tehdit ediyorsa... Kendisine ya da bir baskasina zarar vermekle tehdit ediyorsa... Kendisine ya da bir başkasına zarar vermekle tehdit ediyorsa... | Stay-2 | 2005 | ![]() |
If you take him in now, he'll be out by then. | Eğer şimdi gözetime alırsanız o zamana çıkmış olur. Eger simdi gozetime alirsaniz o zamana cikmis olur. Eğer şimdi gözetime alırsanız o zamana çıkmış olur. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Woman] Where's my man? | Erkeğim nerede? Erkegim nerede? Erkeğim nerede? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
You know what I've been craving all day? | Bütün gün canım ne istedi biliyor musun? Butun gun canim ne istedi biliyor musun? Bütün gün canım ne istedi biliyor musun? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
It's nothing. | Hiçbir şey. Hicbir sey. Hiçbir şey. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Um, I hope you're getting some rest. | Umarım dinleniyorsundur. Umarim dinleniyorsundur. Umarım dinleniyorsundur. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
I want to speak to you about Henry Letham and find out how you're feeling, okay? | Seninle Henry Letham hakkında konuşmak ve nasıl olduğunu öğrenmek istiyorum, tamam mı? Seninle Henry Letham hakkinda konusmak ve nasil oldugunu ogrenmek istiyorum, tamam mi? Seninle Henry Letham hakkında konuşmak ve nasıl olduğunu öğrenmek istiyorum, tamam mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |
Is she sick? She's exhausted. | Hasta mı? Bitkin. Hasta mi? Bitkin. Hasta mı? Bitkin. | Stay-2 | 2005 | ![]() |
[Sighs] What, is that a code word? | Ne bu, bir kod sözcük falan mı? Ne bu, bir kod sozcuk falan mi? Ne bu, bir kod sözcük falan mı? | Stay-2 | 2005 | ![]() |