• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 14874

English Turkish Film Name Film Year Details
What about Astrid? We should not worry Astrid. Peki ya Astrid? Astrid hakkında endişelenmemeliyiz. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
She has plenty to do with the wedding. Düğün için yapacak çok şeyi var. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What is it? Just a little candy and some books. Ne yapacakmış? Biraz şeker ve birkaç kitap. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Mom, I'm not going to a camp. Anne, kampa gitmeyeceğim. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Where did you find these? In a box in the basement. Bunları nereden buldun? Bodrumdaki bir kutudan. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Mom, it'll be fine. I can take care of myself, ok? Anne, bir şey olmayacak. Başımın çaresine bakabilirim, tamam mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It's just... you'll be away for so long. Uzun süre uzakta olacaksın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I don't like it. Bunu sevmiyorum. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Why can't you wait three days. Then you could come to the wedding as well? Niye üç gün beklemiyorsun? Sonra düğüne de gelebilirsin. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
They pause the war because of a wedding. They should. Düğün yüzünden savaşa ara verdiler. Öyle yapmaları gerekiyordu. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Look what you've done to my car. Arabama ne yaptığına bir bak. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What were you thinking of? Hello! Ne düşünüyordun? Kime diyorum! Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Are you hurt? Yaralı mısınız? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Are you hurt? Then come out and look at my car. Yaralı mısınız? Öyleyse çıkın da arabama bakın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Come and see the side of my car! Gelin de arabama bir bakın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Stop! Come out, before you kill someone. Come on out. Durun! Birini öldürmeden önce dışarı çıkın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
God no. I'm sorry. Tanrım, olamaz! Çok üzgünüm. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Lady, you have to look. Hanımefendi, bakmanız gerek. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
When you drive a car, you must look when you're reversing the damn car. Arabada geri giderken arkaya bakman gerek. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Are you drunk? No. I did not see you. Sarhoş musun? Hayır, seni göremedim. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I ride in a giant car. I have to catch a plane. Dev bir arabaya binmiştim. Uçağı yakalamam lazım. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
We all have to catch a damn plane... Hepimizin kahrolası uçağı yakalaması lazım. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
and now I won't catch mine, and please stop stop crying. Ve şimdi benimkini yakalayamayacağım. Lütfen ağlamayı kes. Ağlamayı kes. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It's just because I've been really unlucky here in the past. Geçmişte burada talihsizlik yaşadığımdan ötürü... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
And I am not accustomed to travelling alone. ...tek başıma yolculuk yapmaya alışık değilim. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
There, there. Pekâlâ. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Give me your driver's license, and we can sort it here. Bana ehliyetinizi verin, halledelim şu işi, olur mu? Ehliyet yanınızda mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I can't find it. Of course you can't. Bulamıyorum. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I have to catch my plane. I have to go to Italy. Uçağa yetişmem lazım. İtalya'ya gitmem lazım. Kızım evleniyor. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Your daughter is getting married? Kızın mı evleniyor? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Your daughter is getting married in Italy? What's her name? İtalya'da kızın mı evleniyor? Adı ne? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What does that have to do with the car? My son is getting married in Italy. Bunun arabayla ne ilgisi var? Benim de oğlum İtalya'da evleniyor. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Are you Patrick's father? Siz Patrick'in babası mısınız? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Yes. My name is Phillip. Evet. Adım Philip. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Ida. Ida. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Is Astrid your daughter? Yes. Yani Astrid kızınız oluyor. Evet. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Let's just take care of everything down there. Tamam, her şeyi orada hallederiz o zaman. Sigorta falan işlerini... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Good luck parking. Park etmede iyi şanslar. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
No. Are you leaving me here? Hayır, beni burada böylece bırakacak mısın? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Yeah, I gotta go. Evet, bak gitmem gerek, tamam mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Don't worry. You have plenty of time. Endişelenme. Daha çok vaktin var. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Well. Ama... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Good God. Tanrım! Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
No, I was just watching something here. Hayır, burada bir şeye bakıyorum da. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I'll call you... No, you call me back. Seni ararım. Yok, sen beni ara, oldu mu? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Did you see that? It just kept pouring cola in my glass. Olayı gördün mü? Evet, gördüm. Bana kola vermeyi bırakamadı. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Don't let me bother you. Hello. Merak etme, seni rahatsız etmem. Alo. Evet, tamam. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Radishes have top priority. Bak, turplar. En önemlisi turplar. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Forget everything else, understand? Speak to you soon. Diğerlerini boş ver, anladın mı? Tamam. Görüşürüz. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It's actually funny, that we haven't met before. Aslında, daha önce karşılaşmamış olmamız garip. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I travel a lot and have been busy. Çok sık seyahat ediyorum ve oldukça meşguldüm. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I'm actually quite busy now. With those radishes? Aslında şu anda da bayağı meşgulüm. Şu turplarla mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I thought you were only selling lemons. I started with lemons. Sadece limon sattığını sanıyordum. Limonla işe başlamıştım. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
And then you moved in to the radish business? Sonra da turp işine mi girdin? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I'm not in the radish business. There is no such thing. Ben turp işinde değilim. Öyle bir iş alanı yok. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What then is it that you do? Pekâlâ. Tam olarak nedir yaptığın o zaman? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
We sell all kinds of fruits and vegetables. Çok çeşitli meyve ve sebze satıyoruz. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Tomatoes, lettuce, cucumbers, aubergines, runner beans, broccoli... Domates, marul, salatalık, patlıcan, çalı fasulyesi, brokoli,... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
oranges and lemons. And then radishes, of course. ...portakal ve limon. Bir de turp, tabii. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Exciting. İlginç. Evet. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Try this. It's an aperitif. Tamam, şimdi şunu dene. Bu girişte sunulacak, tamam mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Franciacorta, lovely wine, Patrick. Thank you. Franciacorta, çok güzeldir. Patrick. Teşekkürler. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Must. Şerefe. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Sorry. I like that wine, it's very good... Pardon. Şarabı sevdim. Çok iyi. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Hello, Alessandro! Selam Alessandro! Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Carry on with the wine tasting. I'll be right back. Siz şarap tatmaya devam edin. Ben hemen geliyorum, tamam mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Cheers. What's "cheers" in Italian? Şerefe! Şerefe! İtalyanca, "şerefe" nasıl deniyor? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Help me getting these up. Şunları taşımama yardım et. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
On it again. Bir daha deneyelim. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
You have your finger in the ass and brain in neutral. Çok duygusalsın. Hiçbir bok yapmadan oturuyorsun orada. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Now, sign them and send them. Şimdi, imzala ve gönder şunları. Teşekkürler. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
The car is waiting for us. My suitcase did not come. Araba dışarıda bizi bekliyor. Valizim gelmedi. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Fine. Güzel. Harika... Müthiş. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Michael, you can not be both incompetent and unambitious. Michael, hem işe yaramaz hem de hırsları olmayan biri olamazsın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It's his seventh birthday. He can't even remember if you were there. Bu onun yedinci yaş günü. Senin orada olduğunu bile hatırlamayacak. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Buy him a card and get on the plane. Are you with me? Ona bir kart yolla ve uçağa bin. Anlaştık mı? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I can not believe someone wants to work for you. Birisi senin için çalışmayı niye istesin, gerçekten hiç anlayamadım. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
When you are so absolutely horrible and stupid and not at all nice. O kadar berbat, aptal ve kaba birisin ki. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I pay well. İyi para veriyorum. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Why are you traveling alone? Where is Astrid's father? Bu arada sen neden yalnız geldin? Astrid'in babası nerede? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What about your wife? I'm sorry. Senin karından ne haber peki? Özür dilerim. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It's alright I just thought that Patrick might have... Sorun değil. Patrick'in bu konudan bahsetmiş... Neyse, önemli değil. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
As a child he lied about his mother being alive. Küçükken annesinin yaşadığını söylerdi ve bu... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
No, he told us she died. It was just me. Hayır, hayır. Bize öldüğünü söyledi. Benim hatam. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Sorry. It doesn't matter. Gerçekten üzgünüm. Sorun değil. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Well, Her neyse, söylesene... Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
what exactly do you do? What do you mean? Tam olarak ne yapıyorsun? Ne demek istiyorsun? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What are you trained as? Ne için eğitildin? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Schooled? I'm not a dog. Eğitilmek mi? Köpek değilim ben. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
What do you do for a living? Geçimini neyle sağlıyorsun? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Nothing special. I'm just a hairdresser. İlginç bir iş değil. Kuaförüm sadece. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Hairdresser. Kuaför. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Why is it so funny? Because I wear a wig? Neden bu kadar komik geldi? Peruk taktığım için mi? Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
No, no, it looks nice. Hayır, hayır. Güzel görünüyor. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
It looks good. You look great. Çok güzel görünüyor. Sen de çok güzel görünüyorsun. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
I'm bad at compliments. You should practice then. Üzgünüm. İltifat konusunda iyi değilimdir. Daha sık pratik yapmalısın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
You are a little thin haired on top. Üst kısım biraz ince kalmış. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
And you need to get your sides trimmed. Yanları da biraz kısalttırmalısın. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Hey, little Mommy. Merhaba annecik! Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
Hello. Hello, Phillip. Merhaba. Merhaba Philip. Den Skaldede Frisr-1 2012 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 14869
  • 14870
  • 14871
  • 14872
  • 14873
  • 14874
  • 14875
  • 14876
  • 14877
  • 14878
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact