• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 147204

English Turkish Film Name Film Year Details
He took you to Rage aholics? Why? Seni Öfke Bağımlılarına mı götürdü? Neden? Ve seni öfke kontrolü toplantısına mı götürdü? Neden? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Probably because this whole universe is against me. Muhetemelen tüm kâinatın bana karşı olmasından dolayı. Belki de tüm evren bana karşı olduğundandır. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
You got a little rage. I know. Biraz öfkelisin. Biliyorum. Biraz sinirli bir yapın var ama. Biliyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
And now, they want me to bottle it up. It makes me so mad. Ve şimdi de duygularımı bastırmamı istiyorlar. Bu beni çıldırtıyor. Ve şimdi, benden öfkemi kontrol etmemi istiyorlar.Bu beni deli ediyor. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
By the way, my bad naked demo didn't quite work. Bu arada, kötü çirkinlik çalışması pek işe yaramadı. Bu arada, benim çıplak olmam olayı işe yaramadı. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
This bread has nuts in it. Bu ekmekte fındık var. Bu ne biçim ekmek böyle. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Oh, great, Elaine. Harika, Elaine. İşte geldi, Elaine. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
What is wrong with my body? Benim vücudumun nesi var? Vücudumda ne kusur var? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Chicken wing shoulder blades. Tavuk kanadı omuzlar. Tavuk kanadı gibi omuzlar. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
That's it? No, but that's one problem. Why? Öyle mi? Hayır, ama bu bir sorun. Ne oldu? Bu mudur? Hayır, sadece bir tanesi. Neden sordun? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I was walking around naked in front of Melissa the other day Geçen gün Melisa'nın karşısında çıplak dolaşıyordum... Geçen gün Melissa'nın önünde çıplak dolaşıyordum da... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Walking around naked? Çıplak mı dolaşıyordun? Çıplak mı? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
That is not a good look for a man. Bu bir erkek için güzel bir görünüş değil. Bu erkek için iyi bir görüntü değil. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Why not? It's a good look for a woman. Neden olmasın? Bu kadın için güzel bir görünüş oluyor. Nedenmiş? Kadınların vücudu için iyi ama. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Well, female body is a work of art. Kadın vücudu sanat eseridir. Yani, kadın vücudu bir sanat eseri gibidir. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
The male body is utilitarian. It's for getting around. It's like a Jeep. Erkek vücudu işe yaramalı. Bir yerlere götürür. Jip gibidir. Erkek ise sadece kadın içindir.Sadece kadın etrafında dolaşmak içindir... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
So you don't think it's attractive? It's hideous. Yani çekici olduğunu düşünmüyor musun? İğrenç. Yani etkileyici olduğunu düşünmüyorsun? Bu berbat. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
The hair, the lumpiness. Kıllı, biçimsiz. O saçlar, o orantısızlık... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
It's simian. Maymun gibi. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Well, some women like it. Bazı kadınlar beğeniyor. Ama bazı kadınlar sever. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Sickies. Hastalıklı olanlar. Deliler sever. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
"Installing your Clarkman garbage disposal. "Clarkman çöp öğütücüsünün kurumu. "Clarkman çöp öğütücü kurulum kılavuzu". Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Dismantle latch hasp beneath main drainage line." Ana drenaj hattının altındaki mandalı sök." "Ana drenaj çizgisinin altındaki mandal kenetini sök." Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Oh, come on, Clarkman. Yapma, Clarkman. Hadi ama, Clarkman. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Puddy. Is David Puddy there? Puddy. David Puddy ile görüşebilir miyim? Puddy. David Puddy mi? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
This is Puddy. Oh, this is Kramer. Ben Puddy'im. Ben Kramer. Ben Puddy'im. Ben de Kramer. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
You're a mechanic. Could you help me install a garbage disposal? Sen tamircisin. Bana çöp öğütücüsü kurmamda yardım edebilir misin? Sen tamircisin. Çöp öğütücümü kurmama yardım edebilir misin? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
You gotta dismantle the latch hasp from the auxiliary drainage line. Yan drenaj hattından mandalı sökmelisin. Ana drenaj çizgisinin altındaki mandal kenetini sökmen gerek. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
No, it says main line. It's a misprint. Ama burda sonra yapın diyor. Baskı hatası var orda. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
What do you got, a Clarkman? Yeah. Hangisinden aldın, Clarkman mi? Evet. Seninki Clarkman mı? Evet. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I'll call you. I'll talk you through it. Seni arayacağım. Üzerinden geçeriz. Seni sonra ararım. Sorunu hallederiz. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Oh, okay. Well, thanks, Puddy. Peki. Teşekkürler, Puddy. Tamam. Sağol, Puddy. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Hey, Puddy. Hey, babe, your boss called. Selam, Puddy. Selam, bebeğim, patronun aradı. Puddy. Patronun aradı. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
You owe 5 bucks for a balloon bouquet. Çiçekler için ona 5 dolar borcun varmış. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Yeah, he says you can just give it to him tomorrow when you see him. Yarın onu görünce verebileceğini söyledi. Ona yarın parayı versen de olurmuş. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Balloon bouquet for who? Balonlar kimin içinmiş? Çiçekler kimin için? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Peggy took a turn for the worse. Peggy'nin durumu daha kötüye gitmiş. Peggy giderek iyileşiyormuş. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Peggy? Great. I suppose she's still blaming me? Peggy mi? Harika. Sanırım hâlâ beni suçluyordur. Peggy? Harika. Hala beni mi suçluyormuş? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
He said so. Yeah. Patronun da öyle dedi. Evet. Öyle söyledi. Evet. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I don't believe this woman. Bu kadına inanmıyorum. Bu kadına inanamıyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Talk to me, babe. Anlat bana, bebeğim. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
She's this crazy woman... Deli kadının teki... Güya benim mikroplarım onu hasta... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...who is convinced that my germs make her sick. ...benim mikroplarımın onu hasta ettiğine inanıyor. ...etmesine neden olmuş. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Oh, a germaphobe. Mikrop hastası. Bir mikrop alerjisi. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I know what that's about. Nasıl olduğunu bilirim. Ne olduğunu iyi bilirim. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I'm a recovering germaphobe. Ben de iyileşmekte olan bir mikrop hastayım. Ben de mikrop alerjimden kurtulmaya çalışıyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Ten years. On senedir. 10 yıldır. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
What is this symbol? It's a germ. Bu şekil de ne? Mikrop. Bu sembol neyin nesi? Bir mikrop. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
It was very nice of you to bring the man... Yattığın adamı konuşmak için... Buraya sürekli beraber... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...you're sleeping with to talk... ...getirmiş olman çok güzel... ...yatıp kalktığın bir adamı getirmen çok hoş... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...but I assure you, I don't have any problem with germs. ...ama seni temin ederim ki, benim mikroplarla bir sorunum yok. ...ama bundan sonra, mikroplarla bir sorunum kalmadı benim. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Don't you? Elaine. Yok mu? Elaine. Emin misin? Elaine. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I know it looks bleak. I've been there. Hoş gözükmediğini biliyorum. O yollardan geçtim. Çok kötü bir durum. Çünkü ben de yaşadım. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Ten years ago, waking up next to a woman liked this... On sene önce, böyle bir kadının yanında uyanmam... 10 yıl önce, yanımdaki gibi bir kadınla yatmam için... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...would have sent me running for the pHisoHex. ...beni pHisoHex aratmaya başlatırdı. ...bakteri ilacı kullanmazsam olmazdı. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Really? I still have trouble looking... Gerçekten mi? Hâlâ o eski iğrenç... Ciddi misin? Şimdi bile yatak odasında... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...at those disgusting old bedroom slippers she slobs around in. ... terliklerle yatak odasında dolaştığında rahatsız olurum. ...o eski,kirli terlikleri onun ayağında görünce iğreniyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Hey, I've had those since college. They're bunnies. Üniversiteden beri onlar benimle. Onlar tavşan. Onlar üniversiteden beri duruyor bende. Onlar çok şirin bir kere. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
They're bacteria traps. Onlar bakteri tuzakları. Onlar sadee bakteri tuzağı. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
So you just learned to live with it? Bununla yaşamayı öğrenebildin mi? Yani onunla yaşamayı öğrendin? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
For the most part. Büyük çoğunluğuyla. Çoğunlukla. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Okay. We're broken up for the rest of the day. Peki. Günün geriye kalanında ayrıyız. Tamam o zaman, günün geri kalanı için ayrıldık. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
So I'm glad we had a talk and worked this out. Konuşup, anlaştığımız için memnunum. Bunu konuşarak hallettiğimiz için çok mutluyum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Don't you feel this is better? This is nice. Böyle olması daha iyi gelmiyor mu? Böyle güzel. Sence de böyle daha iyi değil mi? Güzel böyle. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Yes, clothes. This is normal. Evet, elbiseler. Normal olan bu. Evet,kıyafetler. Normal olan bu zaten. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
What are you doing tomorrow? Yarın ne yapacaksın? Yarın ne yapıyorsun? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I was thinking that we could go Diyorum ki şeye gidebiliriz... Bilmem, belki şeye gidebiliriz... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Jerry, are you listening to me? Jerry, beni dinliyor musun? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Yeah. What? I'm sorry. Evet. Ne oldu? Affedersin. Evet. Ne? Özür dilerim. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I wanted to know what you were doing tomorrow. Yarın ne yapacağını bilmek istiyorum. Yarın ne yapacağını merak ettim sadece. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Maybe a haircut and I don't know, maybe this and Belki saçlarımı kestiririm, bilmiyorum, belki de... Belki bi berbere saçımı kestirmeye giderim,bilmem, belki sonra... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
So you broke up. Yani ayrıldınız. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
We couldn't carry on a conversation. Konuşmaya devam edemiyorduk. Konuşmayı devam ettiremedik. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I kept trying to picture her naked... Sürekli onu çıplak hayal ediyordum... Ben onu çıplak hayal etmeme rağmen... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...she kept trying to not picture me naked. ...o da beni sürekli çıplak hayal etmemeye çalışıyordu. ...o beni çıplak hayal etmemek için uğraşıyordu. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Hang on. Bekle. Bekle biraz. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
So, what are you up to? Sen de ne var ne yok? Sen ne yapıyorsun? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Oh, just cooking up a little thank you for Puddy. Puddy'e teşekkür için birşeyler pişiriyorum. Puddy'e küçük bir teşekkür yemeği vermeyi düşünüyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Hey, how do you make those radish roses? Turpları nasıl yapıyorsun? Şu turp nasıl rendelenir biliyor musun? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Insert a knife into the center and twist. Ortasına bıçak sokup, çeviriyorum. Tam ortasına bıçağı geçir ve çevir. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Then to make it bloom, soak it in water for 30 to 40 minutes. Sonra da dağılsınlar diye 30 40 dakika arası suya yatırıyorum. Sonra iyice yıka ve, su içinde 30 40 dakika kadar beklet. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
No problem there. O iş kolay. Anlaşıldı. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
George, thanks for coming down to talk. George, konuşmaya geldiğin için teşekkür ederim. George, buraya kadar geldiğin için teşekkürler. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I wanted to see you right away, but my hours here aren't so flexible. Seni hemen görmek istedim, ama çalışma saatlerim esnek değil. Seninle konuşmak istiyordum, ama bir türlü zaman bulamamıştım. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I just started yesterday. Daha dün başladım. İşe dün başladım. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Well, I'm here. What is it? Geldim işte. Ne var? Evet, buradayım. Konu nedir? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Well, I talked to my sponsor... Sponsorumla konuştum... Evet, alkol hocamla konuştum... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...and I've thought it over and you know... ...ben bittiğini sanıyordum... ...ve bunun hakkında biraz daha düşündüm de... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...my apology at the coffee shop was sarcastic and rude... ...kahve dükkanındaki özürüm alaycı ve kabaydı... ...geçen gün kafede sana karşı çok kaba ve çok çirkin davranmıştım ve... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...and you deserve much better. ...ve sen daha iyisini hak ediyorsun. ...sen çok daha iyisini hakediyorsun Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
You're welcome. Birşey değil. Önemli değil. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Can I get a triple Minute Man Mint? Waffle or sugar cone? Bir dondurma alabilir miyim? Külah mı paket mi? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Excuse me, Jason. Pardon, Jason. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
I don't wanna get into a big thing here but I'm not sure if technically... Burada olayı büyütmek istemiyorum ama teknik olarak söylediklerinin... Çok da abartılacak birşey değil ama senin asıl dilemen gereken... Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
...what you just said was actually an apology. ...tam olarak özür olduğundan emin değilim. ...bir özür vardı yanlış hatırlamıyorsam. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
What? Can you get on that cone? Ne? Şu külaha koyar mısın? Ne? Şu dondurmayı külaha koyabilir misin? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Would you hang on just a second? What are you talking about? Bir saniye bekler misin? Sen neden bahsediyorsun? Bir saniye bekler misin? George, senin derdin nedir? Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
All you said was, "You're welcome." Which is nice. It's very nice. Tek söylediğin, "Birşey değil." Hoş bir durum. Hem de çok. Senin sadece söylediğin "önemli değil" cümlesi oldu.Bu çok iyi.gerçekten çok iyi. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
But I feel I gotta get the apology. Ama özürü duymalıyım gibi hissediyorum. Ama asıl özrümü hakettiğimi düşünüyorum. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
Is there anybody else here but you? I'm alone and it's my second day. Burada senden başkası yok mu? Yalnızım ve bu ikinci günüm. Sadece sen mi varsın burada? Ben tekim ve burdaki ikinci günüm. Seinfeld The Apology-1 1997 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 147199
  • 147200
  • 147201
  • 147202
  • 147203
  • 147204
  • 147205
  • 147206
  • 147207
  • 147208
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact