• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19469

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Oh, you're a pretty baby. Çok güzelsin. Çok güzelsin. Çok güzelsin. Firefly-1 2003 info-icon
I think it's something he should see when he wakes up. Uyanınca görmesi gereken bir şey mi? Uyanınca görmesi gereken bir şey mi? Uyanınca görmesi gereken bir şey mi? Firefly-1 2003 info-icon
He's seen blood before, lots of it. Welcome back, sir. Daha önce kan gördü, hem de çok. Merhabalar, efendim. Daha önce kan gördü, hem de çok. Merhabalar, efendim. Daha önce kan gördü, hem de çok. Merhabalar, efendim. Firefly-1 2003 info-icon
I go someplace? Very nearly. Bir yere mi gittim? Kenarından döndün. Bir yere mi gittim? Kenarından döndün. Bir yere mi gittim? Kenarından döndün. Firefly-1 2003 info-icon
I thought we lost you. I've been right here. Seni kaybettiğimizi sandık. Hep buradaydım. Seni kaybettiğimizi sandık. Hep buradaydım. Seni kaybettiğimizi sandık. Hep buradaydım. Firefly-1 2003 info-icon
Wash, you okay? Yeah, Mal, I'm fine. Wash, iyi misin? Evet Mal, iyiyim. Wash, iyi misin? Evet Mal, iyiyim. Wash, iyi misin? Evet Mal, iyiyim. Firefly-1 2003 info-icon
You got a thing in your arm. Yeah! Kolunda bir şey var. Evet. Kolunda bir şey var. Evet. Kolunda bir şey var. Evet. Firefly-1 2003 info-icon
Try not to speak. You're heavily medicated, and you lost a lot of blood. Konuşma. Ağır ilaç verdim. Çok kan kaybettin. Konuşma. Ağır ilaç verdim. Çok kan kaybettin. Konuşma. Ağır ilaç verdim. Çok kan kaybettin. Firefly-1 2003 info-icon
I thought I ordered you all off the ship? Gemiden gitmenizi emrettiğimi sanıyordum. Gemiden gitmenizi emrettiğimi sanıyordum. Gemiden gitmenizi emrettiğimi sanıyordum. Firefly-1 2003 info-icon
I call you back? No, Mal, you didn't. Geri mi çağırdım? Hayır Mal, çağırmadın. Geri mi çağırdım? Hayır Mal, çağırmadın. Geri mi çağırdım? Hayır Mal, çağırmadın. Firefly-1 2003 info-icon
I take full responsibility, Captain. Bütün sorumluluğu ben üstleniyorum, Kaptan. Bütün sorumluluğu ben üstleniyorum, Kaptan. Bütün sorumluluğu ben üstleniyorum, Kaptan. Firefly-1 2003 info-icon
The decision saved your life. Karar hayatını kurtardı. Karar hayatını kurtardı. Karar hayatını kurtardı. Firefly-1 2003 info-icon
Won't happen again, sir. Good. Bir daha yapmam, efendim. Güzel. Bir daha yapmam, efendim. Güzel. Bir daha yapmam, efendim. Güzel. Firefly-1 2003 info-icon
And thanks, I'm grateful. Teşekkür ederim, müteşekkirim. Teşekkür ederim, müteşekkirim. Teşekkür ederim, müteşekkirim. Firefly-1 2003 info-icon
It was my pleasure, sir. Benim için bir zevkti, efendim. Benim için bir zevkti, efendim. Benim için bir zevkti, efendim. Firefly-1 2003 info-icon
Hey, we'd have been back first, except Önce biz gelecektik ama Inara'nın mekiğinde bir problem var. Önce biz gelecektik ama Inara'nın mekiğinde bir problem var. Önce biz gelecektik ama Inara'nın mekiğinde bir problem var. Firefly-1 2003 info-icon
She done somethin' to it, Mal. It smells funny. Bir şey yapmış mekiğe, Mal. Garip kokuyor. Bir şey yapmış mekiğe, Mal. Garip kokuyor. Bir şey yapmış mekiğe, Mal. Garip kokuyor. Firefly-1 2003 info-icon
I told you, that's incense. So you say. Söyledim ya, onlar tütsü. İddia ettiğine göre. Söyledim ya, onlar tütsü. İddia ettiğine göre. Söyledim ya, onlar tütsü. İddia ettiğine göre. Firefly-1 2003 info-icon
Hey, Captain. Hey. Merhaba, Kaptan. Merhaba. Merhaba, Kaptan. Merhaba. Merhaba, Kaptan. Merhaba. Firefly-1 2003 info-icon
You fixed the ship. Good work. Gemiyi tamir etmişsin. Aferin. Gemiyi tamir etmişsin. Aferin. Gemiyi tamir etmişsin. Aferin. Firefly-1 2003 info-icon
Thanks. All right. Sağ ol. Pekâlâ... Sağ ol. Pekâlâ... Sağ ol. Pekâlâ... Firefly-1 2003 info-icon
I have to insist, the captain needs to rest. ...ısrar etmem gerekiyor, kaptanın dinlenmesi lazım. ...ısrar etmem gerekiyor, kaptanın dinlenmesi lazım. ...ısrar etmem gerekiyor, kaptanın dinlenmesi lazım. Firefly-1 2003 info-icon
Yeah. I think the doc might not be wrong about that one. Evet. Bence de bu konuda doktor yanılmıyor. Evet. Bence de bu konuda doktor yanılmıyor. Evet. Bence de bu konuda doktor yanılmıyor. Firefly-1 2003 info-icon
Just going to need a few... Sadece birkaç saat Sadece birkaç saat Sadece birkaç saat Firefly-1 2003 info-icon
You all gonna be here when I wake up? Uyandığımda hepiniz burada olacak mısınız? Uyandığımda hepiniz burada olacak mısınız? Uyandığımda hepiniz burada olacak mısınız? Firefly-1 2003 info-icon
We'll be here. Good. Burada olacağız. Güzel. Burada olacağız. Güzel. Burada olacağız. Güzel. Firefly-1 2003 info-icon
That's good. Çok güzel. Çok güzel. Ne demek istiyorsun? Yapma, Inara. Çok güzel. Ne demek istiyorsun? Yapma, Inara. Firefly-1 2003 info-icon
Yep. Real beauty, ain't she? Evet. Çok güzel, değil mi? Evet. Çok güzel, değil mi? Evet. Çok güzel, değil mi? Firefly-1 2003 info-icon
Yes sir, a right smart purchase, this vessel. Evet efendim, bu gemi çok akıllıca bir yatırım. Evet efendim, bu gemi çok akıllıca bir yatırım. Evet efendim, bu gemi çok akıllıca bir yatırım. Firefly-1 2003 info-icon
I'll tell you what. You buy this ship, treat her proper... Bak ne diyeceğim. Gemiyi satın al, iyi bak... Bak ne diyeceğim. Gemiyi satın al, iyi bak... Bak ne diyeceğim. Gemiyi satın al, iyi bak... Firefly-1 2003 info-icon
Son? Hey, son! Evlat? Hey evlat? Evlat? Hey evlat? Evlat? Hey evlat? Firefly-1 2003 info-icon
You hear a word I've been sayin'? Söylediklerimi duydun mu? Söylediklerimi duydun mu? Söylediklerimi duydun mu? Firefly-1 2003 info-icon
I don't want it. İstemiyorum. İstemiyorum. İstemiyorum. Firefly-1 2003 info-icon
River, you have to eat. River, yemek yemen lazım. River, yemek yemen lazım. River, yemek yemen lazım. Firefly-1 2003 info-icon
It's good. It tastes like... Gayet lezzetli. Tadı Gayet lezzetli. Tadı Gayet lezzetli. Tadı Firefly-1 2003 info-icon
It's good. It smells like crotch. Gayet lezzetli. Apış arası gibi kokuyor. Gayet lezzetli. Apış arası gibi kokuyor. Gayet lezzetli. Apış arası gibi kokuyor. Firefly-1 2003 info-icon
Jayne! Well, it does. Jayne! Öyle ama. Jayne! Öyle ama. Jayne! Öyle ama. Firefly-1 2003 info-icon
We don't even have to go someplace fancy. We can just go to the park or something. Şık bir yere gitmemize gerek yok. Parka filan gideriz. Şık bir yere gitmemize gerek yok. Parka filan gideriz. Şık bir yere gitmemize gerek yok. Parka filan gideriz. Firefly-1 2003 info-icon
Feed the pigeons. Sure. Feed the pigeons... Güvercinleri besleriz. Tabi. Güvercin besleyince... Güvercinleri besleriz. Tabi. Güvercin besleyince... Güvercinleri besleriz. Tabi. Güvercin besleyince... Firefly-1 2003 info-icon
probably get the firing squad for littering. ...muhtemelen idam mangası yere çöp attığımız için bizi enseler. ...muhtemelen idam mangası yere çöp attığımız için bizi enseler. ...muhtemelen idam mangası yere çöp attığımız için bizi enseler. Firefly-1 2003 info-icon
Come on. It's not that bad. It is. 1 Hadi. O kadar da kötü değil. Çok kötü. 1 Hadi. O kadar da kötü değil. Çok kötü. 1 Hadi. O kadar da kötü değil. Çok kötü. 1 Firefly-1 2003 info-icon
It's a Core planet. It's spotless. It's got sensors. Merkez gezegenlerden biri. Tertemiz. Sensorlar var. Merkez gezegenlerden biri. Tertemiz. Sensorlar var. Merkez gezegenlerden biri. Tertemiz. Sensorlar var. Firefly-1 2003 info-icon
And where there ain't sensors, there's feds. All central planets are the same. Sensor olmayan yerlerde de federaller var. Bütün merkez gezegenler aynıdır. Sensor olmayan yerlerde de federaller var. Bütün merkez gezegenler aynıdır. Sensor olmayan yerlerde de federaller var. Bütün merkez gezegenler aynıdır. Firefly-1 2003 info-icon
Could you please tell my wife the fun she's missing out on? Karıma keyif alma fırsatını kaçırdığını söyler misiniz lütfen? Karıma keyif alma fırsatını kaçırdığını söyler misiniz lütfen? Karıma keyif alma fırsatını kaçırdığını söyler misiniz lütfen? Firefly-1 2003 info-icon
Ariel's quite a nice place, actually. There are some beautiful museums, Ariel çok güzel bir yerdir aslında. Ariel çok güzel bir yerdir aslında. Ariel çok güzel bir yerdir aslında. Firefly-1 2003 info-icon
But... not boring, like she made it sound. There's a... Söylediği gibi sıkıcı değil. Ayrıca... Söylediği gibi sıkıcı değil. Ayrıca... Söylediği gibi sıkıcı değil. Ayrıca... Firefly-1 2003 info-icon
There's hiking. Yeah. Yürüyüş yapabilirsiniz. Evet. Yürüyüş yapabilirsiniz. Evet. Yürüyüş yapabilirsiniz. Evet. Firefly-1 2003 info-icon
And you can go swimming in a bioluminescent lake. Işık yayan organizmalar tarafından aydınlanan gölde yüzebilirsin. Işık yayan organizmalar tarafından aydınlanan gölde yüzebilirsin. Işık yayan organizmalar tarafından aydınlanan gölde yüzebilirsin. Firefly-1 2003 info-icon
I don't care if it's got sunsets 24 hours a day. I ain't setting foot on that planet. Günde 24 saat günbatımı olsa da umurumda değil, o gezegene adımımı atmam. Günde 24 saat günbatımı olsa da umurumda değil, o gezegene adımımı atmam. Günde 24 saat günbatımı olsa da umurumda değil, o gezegene adımımı atmam. Firefly-1 2003 info-icon
No one is setting foot on that fancy rock. I don't want anyone leaving the ship. Kimse bu gösterişli kayaya adım atmayacak. Kimsenin gemiyi terk etmesini istemiyorum. Kimse bu gösterişli kayaya adım atmayacak. Kimsenin gemiyi terk etmesini istemiyorum. Kimse bu gösterişli kayaya adım atmayacak. Kimsenin gemiyi terk etmesini istemiyorum. Firefly-1 2003 info-icon
Come to think of it, I don't want anyone looking out the windows or talking aloud. Hatta kimsenin camdan bakmasını ya da yüksek sesle konuşmasını da istemiyorum. Hatta kimsenin camdan bakmasını ya da yüksek sesle konuşmasını da istemiyorum. Hatta kimsenin camdan bakmasını ya da yüksek sesle konuşmasını da istemiyorum. Firefly-1 2003 info-icon
We're here to drop off Inara. That's it. What's the point of coming to the Core Inara'yı bırakmak için buraya geldik. Hepsi bu. Gemiden inemeyeceksem... Inara'yı bırakmak için buraya geldik. Hepsi bu. Gemiden inemeyeceksem... Inara'yı bırakmak için buraya geldik. Hepsi bu. Gemiden inemeyeceksem... Firefly-1 2003 info-icon
if I can't even step off the boat? ...Merkez'e gelmenin ne anlamı var ki? ...Merkez'e gelmenin ne anlamı var ki? ...Merkez'e gelmenin ne anlamı var ki? Firefly-1 2003 info-icon
You could have got off with Shepherd Book at the Bathgate Abbey. Rahip Book'la beraber Bathgate manastırında inebilirdin. Rahip Book'la beraber Bathgate manastırında inebilirdin. Rahip Book'la beraber Bathgate manastırında inebilirdin. Firefly-1 2003 info-icon
Could've been meditating on the wonders of your rock garden by now. Şimdiye kadar kayalı bahçenin mucizesi üzerine meditasyona başlamıştın bile. Şimdiye kadar kayalı bahçenin mucizesi üzerine meditasyona başlamıştın bile. Şimdiye kadar kayalı bahçenin mucizesi üzerine meditasyona başlamıştın bile. Firefly-1 2003 info-icon
Well, it beats just sitting. It is just sitting. Boş boş oturmaktan iyidir. Zaten boş boş oturuyorsun. Boş boş oturmaktan iyidir. Zaten boş boş oturuyorsun. Boş boş oturmaktan iyidir. Zaten boş boş oturuyorsun. Firefly-1 2003 info-icon
So how long are you gonna be planetside? Shouldn't be more than a day or two. Ne kadar gezegende kalacaksın? Bir, iki günden uzun sürmez. Ne kadar gezegende kalacaksın? Bir, iki günden uzun sürmez. Ne kadar gezegende kalacaksın? Bir, iki günden uzun sürmez. Firefly-1 2003 info-icon
Big stop just to renew your license to Companion. Dam ruhsatını yenilemek için ne uzun. Dam ruhsatını yenilemek için ne uzun. Dam ruhsatını yenilemek için ne uzun. Firefly-1 2003 info-icon
All Companions are required to undergo a physical examination once a year. Bütün Damlar her sene fiziksel muayeneden geçmek zorundadır. Bütün Damlar her sene fiziksel muayeneden geçmek zorundadır. Bütün Damlar her sene fiziksel muayeneden geçmek zorundadır. Firefly-1 2003 info-icon
Could you not do that while we're... ever? Şunu yapmasan olur mu bizler Hiç yapma. Şunu yapmasan olur mu bizler Hiç yapma. Şunu yapmasan olur mu bizler Hiç yapma. Firefly-1 2003 info-icon
So two days in a hospital. That's awful. Hastanede 2 gün. Ne berbat. Hastanede 2 gün. Ne berbat. Hastanede 2 gün. Ne berbat. Firefly-1 2003 info-icon
Don't you just hate doctors? Hey. Sen de doktorlardan nefret etmiyor musun? Hey. Sen de doktorlardan nefret etmiyor musun? Hey. Sen de doktorlardan nefret etmiyor musun? Hey. Firefly-1 2003 info-icon
I mean, present company excluded. Yanımızdaki hariç tabi. Yanımızdaki hariç tabi. Yanımızdaki hariç tabi. Firefly-1 2003 info-icon
Let's not be excluding people. That'd be rude. Kimseyi hariç tutmayalım. Kabalık olur. Kimseyi hariç tutmayalım. Kabalık olur. Kimseyi hariç tutmayalım. Kabalık olur. Firefly-1 2003 info-icon
Son of a...! Has sikti! Has sikti! Has sikti! Firefly-1 2003 info-icon
What the hell? Ne oluyor ya? Ne oluyor ya? Ne oluyor ya? Firefly-1 2003 info-icon
River, no. Oh, my God. He's bleeding. River, hayır. Tanrım, göğsü kanıyor. River, hayır. Tanrım, göğsü kanıyor. River, hayır. Tanrım, göğsü kanıyor. Firefly-1 2003 info-icon
That's deep. Are you okay? Gayet derin. İyi misin? Gayet derin. İyi misin? Gayet derin. İyi misin? Firefly-1 2003 info-icon
River? River? River? River? Firefly-1 2003 info-icon
He looks better in red. Kırmızı daha çok yakışıyor. Kırmızı daha çok yakışıyor. Kırmızı daha çok yakışıyor. Firefly-1 2003 info-icon
Gorram freak's completely off her axle. Garabet kız tamamen kafayı sıyırdı. Garabet kız tamamen kafayı sıyırdı. Garabet kız tamamen kafayı sıyırdı. Firefly-1 2003 info-icon
I'm sorry about this. I don't know what Shut it. I ain't talking to you. Çok üzgünüm. Bilemiyorum neden Kapa çeneni. Sana söylemedim. Çok üzgünüm. Bilemiyorum neden Kapa çeneni. Sana söylemedim. Çok üzgünüm. Bilemiyorum neden Kapa çeneni. Sana söylemedim. Firefly-1 2003 info-icon
She gotta go. Both of them gotta go. Kız gitmeli. İkisi de gitmeli. Onları bırakmak için Ariel çok uygun. Kız gitmeli. İkisi de gitmeli. Onları bırakmak için Ariel çok uygun. Kız gitmeli. İkisi de gitmeli. Onları bırakmak için Ariel çok uygun. Firefly-1 2003 info-icon
Might even pick us up a reward for our troubles. No one's getting left. Zahmetlerimiz karşılığında ödül bile alırız. Kimseyi bırakmıyoruz. Zahmetlerimiz karşılığında ödül bile alırız. Kimseyi bırakmıyoruz. Zahmetlerimiz karşılığında ödül bile alırız. Kimseyi bırakmıyoruz. Firefly-1 2003 info-icon
She belongs in a bughouse. Tımarhanede olmalı. Tımarhanede olmalı. Tımarhanede olmalı. Firefly-1 2003 info-icon
You don't pitch her off this boat right now, I swear to you... What? Eğer kızı gemiden şutlamazsan, yemin ederim ki... Ne? Eğer kızı gemiden şutlamazsan, yemin ederim ki... Ne? Eğer kızı gemiden şutlamazsan, yemin ederim ki... Ne? Firefly-1 2003 info-icon
What do you swear, Jayne? Ne için yemin ediyorsun, Jayne? Ne için yemin ediyorsun, Jayne? Ne için yemin ediyorsun, Jayne? Firefly-1 2003 info-icon
They don't get gone, you better start locking up your room at night. Gitmezlerse, geceleri kapını kilitlemeye başlasan iyi edersin. Gitmezlerse, geceleri kapını kilitlemeye başlasan iyi edersin. Gitmezlerse, geceleri kapını kilitlemeye başlasan iyi edersin. Firefly-1 2003 info-icon
Next time little sister gets in a murdering mood Kardeşini bir daha öldürme havasına girerse, belki seni gözüne kestirir. Kardeşini bir daha öldürme havasına girerse, belki seni gözüne kestirir. Kardeşini bir daha öldürme havasına girerse, belki seni gözüne kestirir. Firefly-1 2003 info-icon
Maybe Kaylee or Inara. Kaylee'yi ya da Inara'yı. Kaylee'yi ya da Inara'yı. Kaylee'yi ya da Inara'yı. Firefly-1 2003 info-icon
You let them stay, we're gonna find out. Kalmalarına izin verirsen, kim olacağını öğreneceğiz. Kalmalarına izin verirsen, kim olacağını öğreneceğiz. Kalmalarına izin verirsen, kim olacağını öğreneceğiz. Firefly-1 2003 info-icon
Finish your work, Doctor. İşini bitir, Doktor. İşini bitir, Doktor. İşini bitir, Doktor. Firefly-1 2003 info-icon
This is my boat. They're part of my crew. Gemi benim. Onlar da ekibimin bir parçası. Gemi benim. Onlar da ekibimin bir parçası. Gemi benim. Onlar da ekibimin bir parçası. Firefly-1 2003 info-icon
No one's getting left. Best you get used to that. Kimseyi bırakmıyoruz. Alışsan iyi olur. Kimseyi bırakmıyoruz. Alışsan iyi olur. Kimseyi bırakmıyoruz. Alışsan iyi olur. Firefly-1 2003 info-icon
You owe me a shirt. Bana bir tişört borçlusun. Bana bir tişört borçlusun. Bana bir tişört borçlusun. Firefly-1 2003 info-icon
She's to stay confined to her room at all times. No exceptions. Sürekli odasında kilitli olacak. İstisna yok. Sürekli odasında kilitli olacak. İstisna yok. Sürekli odasında kilitli olacak. İstisna yok. Firefly-1 2003 info-icon
Take her to the kitchen, the infirmary, whatever Mutfağa, revire, nereye götüreceksen, önce bana soracaksın, anladın mı? Evet. Mutfağa, revire, nereye götüreceksen, önce bana soracaksın, anladın mı? Evet. Mutfağa, revire, nereye götüreceksen, önce bana soracaksın, anladın mı? Evet. Firefly-1 2003 info-icon
When I took you and your sister in, the deal was you keep her in check. Senle kardeşini aldığımda, ona mukayyet olacağına dair anlaşmıştık. Senle kardeşini aldığımda, ona mukayyet olacağına dair anlaşmıştık. Senle kardeşini aldığımda, ona mukayyet olacağına dair anlaşmıştık. Firefly-1 2003 info-icon
You can't hold up your end, we're gonna have to revisit the deal. Sana düşen kısmını yerine getiremezsen, anlaşmayı gözden geçirmemiz gerekecek. Sana düşen kısmını yerine getiremezsen, anlaşmayı gözden geçirmemiz gerekecek. Sana düşen kısmını yerine getiremezsen, anlaşmayı gözden geçirmemiz gerekecek. Firefly-1 2003 info-icon
She's getting worse. Isn't she? Daha da kötüleşiyor, değil mi? Daha da kötüleşiyor, değil mi? Daha da kötüleşiyor, değil mi? Firefly-1 2003 info-icon
Just look at the bright side. Maybe you'll meet a young, handsome doctor. İyi tarafından bak. Belki yakışıklı, genç bir doktorla tanışırsın. İyi tarafından bak. Belki yakışıklı, genç bir doktorla tanışırsın. İyi tarafından bak. Belki yakışıklı, genç bir doktorla tanışırsın. Firefly-1 2003 info-icon
He'll ask you out, and... Sana çıkma teklif eder ve... Sana çıkma teklif eder ve... Sana çıkma teklif eder ve... Firefly-1 2003 info-icon
What's the Companion policy on dating? It's complicated. Çıkma konusunda Dam kuralları nedir? Gayet karmaşık. Çıkma konusunda Dam kuralları nedir? Gayet karmaşık. Çıkma konusunda Dam kuralları nedir? Gayet karmaşık. Firefly-1 2003 info-icon
Well, that figures. Stay out of trouble. Belliydi zaten. Başını derde sokma. Belliydi zaten. Başını derde sokma. Belliydi zaten. Başını derde sokma. Firefly-1 2003 info-icon
You too. Bye. Sen de. Hoşça kal. Sen de. Hoşça kal. Sen de. Hoşça kal. Firefly-1 2003 info-icon
How are we gonna find a job if we don't leave the ship? Gemiyi terk etmezsek, nasıl iş bulacağız? Gemiyi terk etmezsek, nasıl iş bulacağız? Gemiyi terk etmezsek, nasıl iş bulacağız? Firefly-1 2003 info-icon
Alliance territory... ain't any jobs worth having. İttifak bölgesinde hiçbir iş almaya değmez. İttifak bölgesinde hiçbir iş almaya değmez. İttifak bölgesinde hiçbir iş almaya değmez. Firefly-1 2003 info-icon
Or the last three places we've been. Gittiğimiz son 3 yerdekiler de. Gittiğimiz son 3 yerdekiler de. Gittiğimiz son 3 yerdekiler de. Firefly-1 2003 info-icon
My pop always said, "Anyone who can't find work ain't lookin' hard enough." Babam "iş bulamayan, iyice bakmıyordur" der. Babam "iş bulamayan, iyice bakmıyordur" der. Babam "iş bulamayan, iyice bakmıyordur" der. Firefly-1 2003 info-icon
We ain't even lookin' at all. You can stop looking. Biz hiç bakmıyoruz. Bakmayı bırakabilirsiniz. Biz hiç bakmıyoruz. Bakmayı bırakabilirsiniz. Biz hiç bakmıyoruz. Bakmayı bırakabilirsiniz. Firefly-1 2003 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 19464
  • 19465
  • 19466
  • 19467
  • 19468
  • 19469
  • 19470
  • 19471
  • 19472
  • 19473
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim