• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 18510

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Brad Chavez? Brad Chavez mi? Brad Chavez mi? Extract-1 2009 info-icon
You want me to take a message? Mesajını almamı ister misin? Mesajını almamı ister misin? Extract-1 2009 info-icon
No, no. That's the pool cleaner. I better take that. Hayır, hayır. Havuz temizleyicisi. Baksam iyi olur. Hayır, hayır. Havuz temizleyicisi. Baksam iyi olur. Extract-1 2009 info-icon
Hello? Alo! Alo! Extract-1 2009 info-icon
Hey, is this Joel? Yes, it is. Joel ile mi görüşüyorum? Evet, benim. Joel ile mi görüşüyorum? Evet, benim. Extract-1 2009 info-icon
Hey, man. It's Brad. Hey. Thank God. Selam, adamım. Ben Brad. Selam. Çok şükür. Selam, adamım. Ben Brad. Selam. Çok şükür. Extract-1 2009 info-icon
Mission accomplished, dude. Görev başarıyla tamamlandı adamım. Görev başarıyla tamamlandı adamım. Extract-1 2009 info-icon
It worked. She totally went for it. Oldu. Kabul etti. Oldu. Kabul etti. Extract-1 2009 info-icon
You were not even supposed to be there for another 45 minutes. Oraya gitmene daha 45 dakika var senin. Oraya gitmene daha 45 dakika var senin. Extract-1 2009 info-icon
Oh, really? Yeah. Öyle miydi? Peki. Öyle miydi? Peki. Extract-1 2009 info-icon
I totally forgot what time you guys told me, Söylediğin zamanı unutmuşum... Söylediğin zamanı unutmuşum... Extract-1 2009 info-icon
and I was so excited about it I just went over there. ...ve o kadar heyecanlıydım ki hemen gittim. ...ve o kadar heyecanlıydım ki hemen gittim. Extract-1 2009 info-icon
So, then, you... She actually... You guys... Peki, yani siz şimdi... Siz... Peki, yani siz şimdi... Siz... Extract-1 2009 info-icon
Yep. It was easy. Evet. Kolay oldu. Evet. Kolay oldu. Extract-1 2009 info-icon
Easy? What does that mean, easy? Kolay mıydı? Ne demek kolaydı? Kolay mıydı? Ne demek kolaydı? Extract-1 2009 info-icon
No, I don't mean easy like she was easy or anything like, Hayır, kolay lokma falan demek istemiyorum. Hayır, kolay lokma falan demek istemiyorum. Extract-1 2009 info-icon
"Your wife's a slut," or anything. Yani "karın bir şıllık" demek istemiyorum. Yani "karın bir şıllık" demek istemiyorum. Extract-1 2009 info-icon
I just meant it wasn't hard to get her to... Yani onu tavlamak zor olmadı demek istiyorum sadece... Yani onu tavlamak zor olmadı demek istiyorum sadece... Extract-1 2009 info-icon
Never mind. Boş ver gitsin. Boş ver gitsin. Extract-1 2009 info-icon
Tell me. Tell me what happened. I want to hear it all. Anlat. Olanları anlat. Her şeyi duymak istiyorum. Anlat. Olanları anlat. Her şeyi duymak istiyorum. Extract-1 2009 info-icon
You sure? Yeah. I'm sure. Emin misin? Evet, eminim. Emin misin? Evet, eminim. Extract-1 2009 info-icon
Okay. Well, she let me in, Tamam. Beni içeri aldı. Tamam. Beni içeri aldı. Extract-1 2009 info-icon
so I just went back like I was cleaning the pool, Sonra havuzu temizlemek için arka tarafa geçtim. Sonra havuzu temizlemek için arka tarafa geçtim. Extract-1 2009 info-icon
and I don't know anything about pool cleaning, right? Havuz temizliğinden hiç anlamam. Havuz temizliğinden hiç anlamam. Extract-1 2009 info-icon
So, I was totally just faking it, Tamamen numara yapıyordum. Tamamen numara yapıyordum. Extract-1 2009 info-icon
and she was in her bathing suit, Üzerinde mayosu vardı. Üzerinde mayosu vardı. Extract-1 2009 info-icon
so I struck up a conversation. Sonra bir muhabbet açtım. Sonra bir muhabbet açtım. Extract-1 2009 info-icon
This is a really nice house. Gerçekten güzel bir ev. Gerçekten güzel bir ev. Extract-1 2009 info-icon
Is it your dad's house? Babanızın evi mi? Babanızın evi mi? Extract-1 2009 info-icon
No, it's... It's ours. Hayır, bizim evimiz. Hayır, bizim evimiz. Extract-1 2009 info-icon
Oh. Wow. Vay canına. Vay canına. Extract-1 2009 info-icon
You look so young to be living in a house this nice. Böyle güzel bir evde yaşamak için çok genç görünüyorsunuz. Böyle güzel bir evde yaşamak için çok genç görünüyorsunuz. Extract-1 2009 info-icon
What? Yok canım? Yok canım? Extract-1 2009 info-icon
Do you have any sunscreen? I forgot mine. Güneş kreminiz var mı? Benimkini unutmuşum da. Güneş kreminiz var mı? Benimkini unutmuşum da. Extract-1 2009 info-icon
Sure. Var. Var. Extract-1 2009 info-icon
BRAD: And, see, I thought that was pretty smart of me, right, Güneş kremi olayına girerek çok akıllıca bir şey yaptım sanırım. Güneş kremi olayına girerek çok akıllıca bir şey yaptım sanırım. Extract-1 2009 info-icon
because that way I could ask if she wanted some Çünkü bu şekilde, kendinin de isteyip istemediğini sorabilir... Çünkü bu şekilde, kendinin de isteyip istemediğini sorabilir... Extract-1 2009 info-icon
and I could rub some on her back, right? ...ve omuzlarını ovalayabilirdim, haksız mıyım? ...ve omuzlarını ovalayabilirdim, haksız mıyım? Extract-1 2009 info-icon
Instead of me just coming out and asking to rub some on her back. Öylece karşısına dikilip omuzlarınızı ovabilir miyim demekten iyidir. Öylece karşısına dikilip omuzlarınızı ovabilir miyim demekten iyidir. Extract-1 2009 info-icon
It was pretty smooth, huh? Zekice bile yaklaşım, değil mi? Zekice bile yaklaşım, değil mi? Extract-1 2009 info-icon
Anyway, once I started rubbing lotion all over her body... Neyse, losyonu vücuduna sürmeye başladım... Neyse, losyonu vücuduna sürmeye başladım... Extract-1 2009 info-icon
...the rest was pretty easy. She... All right! That's it! ...ondan sonrası oldukça kolay oldu. Pekala! Bu kadar yeter. ...ondan sonrası oldukça kolay oldu. Pekala! Bu kadar yeter. Extract-1 2009 info-icon
Stop it! I don't need to hear any more. Yeter. Sonrasını duymak istemiyorum. Yeter. Sonrasını duymak istemiyorum. Extract-1 2009 info-icon
Okay. Okay, dude. Tamam abi. Tamam abi. Extract-1 2009 info-icon
Well, hey, listen, if you have anyone else that Hey, baksana, eğer beni göndermek istediğin... Hey, baksana, eğer beni göndermek istediğin... Extract-1 2009 info-icon
you want to referral me to ...başka biri olursa... ...başka biri olursa... Extract-1 2009 info-icon
or, like, if you want me to do your wife again, I can... ...ya da, karınla tekrar yapmamı istersen falan, ben ...ya da, karınla tekrar yapmamı istersen falan, ben Extract-1 2009 info-icon
No! I've got to go. Goodbye. Yok! Kapatmam gerek. Hoşça kal! Yok! Kapatmam gerek. Hoşça kal! Extract-1 2009 info-icon
Oh! Damn it! Yoo hoo. Hey! Allah kahretsin! Merhaba. Allah kahretsin! Merhaba. Extract-1 2009 info-icon
How's it going? I'm real busy, actually. Nasıl gidiyor? Çok yoğunum. Nasıl gidiyor? Çok yoğunum. Extract-1 2009 info-icon
Well, I'm not gonna keep you long. Peki, seni fazla tutmayacağım. Peki, seni fazla tutmayacağım. Extract-1 2009 info-icon
I went ahead and got those tickets for that dinner Şu ayın yedisinde gideriz diye... Şu ayın yedisinde gideriz diye... Extract-1 2009 info-icon
we talked about going to together on the seventh. ...konuştuğumuz yemek için gidip davetiyeleri aldım. ...konuştuğumuz yemek için gidip davetiyeleri aldım. Extract-1 2009 info-icon
I think I mentioned that they were 40 apiece. Sanırım kişi başı 40 demiştim. Sanırım kişi başı 40 demiştim. Extract-1 2009 info-icon
Well, as it turns out, they're a tad more this year. 55. İşler değişti. Bu yıl biraz artış var. 55 olmuş. İşler değişti. Bu yıl biraz artış var. 55 olmuş. Extract-1 2009 info-icon
I told you that we really didn't want to go to that thing. O şeye gitmek istemiyoruz demiştim sana. O şeye gitmek istemiyoruz demiştim sana. Extract-1 2009 info-icon
Don't you remember that? Unuttun mu? Unuttun mu? Extract-1 2009 info-icon
I know you said something about Suzie feeling uncomfortable, Suzie rahatsız olur gibi bir şey demiştin... Suzie rahatsız olur gibi bir şey demiştin... Extract-1 2009 info-icon
but like I say, she won't feel uncomfortable at all. ...ama dediğim gibi, öyle bir şey olmayacak. ...ama dediğim gibi, öyle bir şey olmayacak. Extract-1 2009 info-icon
She could wear a pantsuit, if that's the issue. Pantolonlu takım giyebilir, eğer sıkıntı buysa. Pantolonlu takım giyebilir, eğer sıkıntı buysa. Extract-1 2009 info-icon
It's not formal or anything. No. It's not the problem, Nathan. Resmiyet falan yok. Hayır, sorun o değil Nathan. Resmiyet falan yok. Hayır, sorun o değil Nathan. Extract-1 2009 info-icon
What? Does she not like to wear a dress ever? Ne peki? Yoksa elbise giymeyi sevmiyor mu? Ne peki? Yoksa elbise giymeyi sevmiyor mu? Extract-1 2009 info-icon
I gotta go. Gitmem lazım. Gitmem lazım. Extract-1 2009 info-icon
One more thing! I'm busy, too. Bir şey daha vardı. Benim de işim var. Bir şey daha vardı. Benim de işim var. Extract-1 2009 info-icon
Joel, I was thinking, maybe we could go on vacation, Joel, diyordum ki, şöyle baş başa bir tatile gidebiliriz. Joel, diyordum ki, şöyle baş başa bir tatile gidebiliriz. Extract-1 2009 info-icon
We haven't done something like that in a long time, Ne zamandır böyle bir şey yapmıyorduk. Ne zamandır böyle bir şey yapmıyorduk. Extract-1 2009 info-icon
and I know they have really great deals right now in the Caribbean. Karayip Adaları'nda çok uygun fiyatlı turlar varmış şu anda. Karayip Adaları'nda çok uygun fiyatlı turlar varmış şu anda. Extract-1 2009 info-icon
I hate the Caribbean. Karayip Adaları'nı hiç sevmem. Karayip Adaları'nı hiç sevmem. Extract-1 2009 info-icon
Really? Why? Gerçekten mi? Niye ki? Gerçekten mi? Niye ki? Extract-1 2009 info-icon
'Cause it sucks. Rezil bir yer de ondan. Rezil bir yer de ondan. Extract-1 2009 info-icon
But I thought you liked going to hot places, Sıcak yerlere gitmeyi sevdiğini sanıyordum. Sıcak yerlere gitmeyi sevdiğini sanıyordum. Extract-1 2009 info-icon
you know, so you can wear your shorts. Şort falan giyebiliyorsun ya hani. Şort falan giyebiliyorsun ya hani. Extract-1 2009 info-icon
I don't feel so good. I'm gonna go to bed. Keyfim pek yerinde değil. Yatmaya gidiyorum ben. Keyfim pek yerinde değil. Yatmaya gidiyorum ben. Extract-1 2009 info-icon
Is it the food? Yemeği mi beğenmedin? Yemeği mi beğenmedin? Extract-1 2009 info-icon
Well, actually, I'm in, like, five bands right now, Aslında ben şu anda beş grupta falan çalıyorum. Aslında ben şu anda beş grupta falan çalıyorum. Extract-1 2009 info-icon
but God's Cock is basically the same four guys as Fight Head, Fakat Tanrı'nın Organı, Savaş Kafa'daki aynı dört kişiden oluşuyor. Fakat Tanrı'nın Organı, Savaş Kafa'daki aynı dört kişiden oluşuyor. Extract-1 2009 info-icon
whereas God's Cock is more like melodic grindcore. Tanrı'nın Organı ise ezgisel grindcore türünde çalıyor. Tanrı'nın Organı ise ezgisel grindcore türünde çalıyor. Extract-1 2009 info-icon
So, it's five bands, but it's four groups of guys. Kısacası, beş grup var ama dört topluluktan oluşuyor. Kısacası, beş grup var ama dört topluluktan oluşuyor. Extract-1 2009 info-icon
She is so nice. I wish they'd hire more people like her. Kız çok cici. Keşke onun gibi daha çok kişi işe alsalar. Kız çok cici. Keşke onun gibi daha çok kişi işe alsalar. Extract-1 2009 info-icon
Can't believe he's still working here. Şunun hâlâ burada çalıştığına inanamıyorum. Şunun hâlâ burada çalıştığına inanamıyorum. Extract-1 2009 info-icon
Did you know that Sylvia's wallet is missing? Sylvia'nın cüzdanı kaybolmuş, duydun mu? Sylvia'nın cüzdanı kaybolmuş, duydun mu? Extract-1 2009 info-icon
She thinks it was stolen. Çalındığını düşünüyor. Çalındığını düşünüyor. Extract-1 2009 info-icon
And guess who was in the locker room last? Soyunma odasında en son kim varmış tahmin et? Soyunma odasında en son kim varmış tahmin et? Extract-1 2009 info-icon
Hey. Did you guys hear the rumor? Söylentiyi duydunuz mu? Söylentiyi duydunuz mu? Extract-1 2009 info-icon
Jim said Joel and Brian are going to sell the company. Jim dedi ki, Joel ve Brian şirketi satıyorlarmış. Jim dedi ki, Joel ve Brian şirketi satıyorlarmış. Extract-1 2009 info-icon
You mean, I'm working my ass off Benim burada kıçımdan ter akarken... Benim burada kıçımdan ter akarken... Extract-1 2009 info-icon
Here. Ladies are free, so bring some chicks. Alın. Bayanlara beleş, yanınızda hatun getirebilirsiniz yani. Alın. Bayanlara beleş, yanınızda hatun getirebilirsiniz yani. Extract-1 2009 info-icon
You got a sec? Yeah. Müsait misin? Evet. Müsait misin? Evet. Extract-1 2009 info-icon
I think we might have a really big problem here. Gerçekten büyük bir sorunumuz olabilir. Gerçekten büyük bir sorunumuz olabilir. Extract-1 2009 info-icon
Like I say, the General Mills guys don't wanna make the offer official Dediğim gibi, General Mills'dekiler bu olay çözülene kadar... Dediğim gibi, General Mills'dekiler bu olay çözülene kadar... Extract-1 2009 info-icon
He does this all the time. He gets all wound up, talks big, Bunu hep yapar. Bir anda alevlenip büyük konuşur. Bunu hep yapar. Bir anda alevlenip büyük konuşur. Extract-1 2009 info-icon
There he is. Hey. Bakın kim gelmiş. Selam. Bakın kim gelmiş. Selam. Extract-1 2009 info-icon
I can't talk today. Bugün konuşamayız. Bugün konuşamayız. Extract-1 2009 info-icon
Hey, I noticed you got a new pool cleaner today. Yeni bir havuz temizleyiciniz olduğunu fark ettim. Yeni bir havuz temizleyiciniz olduğunu fark ettim. Extract-1 2009 info-icon
How is he? Nasıl çalışıyor? Nasıl çalışıyor? Extract-1 2009 info-icon
We're thinking about changing services. Biz de değiştirmeyi düşünüyoruz. Biz de değiştirmeyi düşünüyoruz. Extract-1 2009 info-icon
I got to get inside... Hang on, you mean yesterday, right? İçeri girmem gerek. Bir saniye, dün gördüm demek istedin, değil mi? İçeri girmem gerek. Bir saniye, dün gördüm demek istedin, değil mi? Extract-1 2009 info-icon
Huh? The pool cleaner that you saw, Efendim? Havuz temizleyicisini diyorum... Efendim? Havuz temizleyicisini diyorum... Extract-1 2009 info-icon
What did he look like? Görünüşü nasıldı? Görünüşü nasıldı? Extract-1 2009 info-icon
Well, you know, blonde haired kid about yea high. Uzun boylu sarışın bir çocuk işte. Uzun boylu sarışın bir çocuk işte. Extract-1 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 18505
  • 18506
  • 18507
  • 18508
  • 18509
  • 18510
  • 18511
  • 18512
  • 18513
  • 18514
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim