Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 179067
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Do you understand the charges the prosecutor just read? | Savcının az önce okuduğu suçlamaları anladın mı? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Then let me ask this. | O zaman tekrar soruyorum... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| To the charge that you stole �50,000 cash | Matsushita'nın evinden... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| from the Matsushita household at 2 14, Minato machi, Chiba, | ...50 bin yen çaldığınla ilgili suçlamaya... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| how do you respond? | ...nasıl cevap vereceksin? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Say it's not true, Tsutomu! The other guy made you do it! | Doğru olmadığını söyle Tsutomu! Diğer adam bunu yaptırdı! | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Say something, Miss Wakita. | Bir şey söyleyin, Bayan Wakita. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| You must be quiet. | Sessiz olmalısınız. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The defendant may be seated. | Sanık oturabilir. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Will the prosecutor please present the evidence. | Savcı lütfen delilleri sunsun. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Tsutomu will be released on bail at 2:00 p.m. | Tsutomu saat iki gibi kefaletle salınmış olur. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I'm sorry. I don't believe I know you. | Üzgünüm ama sizi tanıdığımı sanmıyorum. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Miss Wakita of the probation office? I've heard a lot about you. | Gözaltı dairesinden Bayan Wakita... Sizden çok bahsedilmişti. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| My name is Aihara. I'm a lawyer specializing in bail matters. | Adım Aihara. Şartlı tahliye konusunda uzmanlığı olan bir avukatım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Tsutomu's attorney, Mr. Kubota, asked me to arrange his release. | Tsutomu'nun avukatı Bay Kubota bu salıvermeyi ayarlamamı rica etti. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| One can't belong to the Chiba legal circle and not know you, Miss Wakita. | Chiba Hukuk Dairesinde olup sizi tanımamak mümkün mü Bayan Wakita? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| You flatter me! | İltifat ediyorsunuz. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| There's Mr. Kubota now. | İşte, Bay Kubota. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Has bail been set? | Kefalet kararlaştırıldı mı? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Not yet, but very shortly. You needn't worry. | Henüz değil, birazdan. Endişelenmenize gerek yok. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I appreciate your help. | Yardımlarınıza minnettarım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| How much were you able to bring? | Ne kadar getirebilirsin? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| �100,000. | 100 bin yen. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| May I ask where you studied, Mr. Aihara? | Bay Aihara, nerede okuduğunuzu sorabilir miyim? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Tokyo University. | Tokyo Üniversitesi'nde. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| My father was a judge in the Tokyo High Court. | Babam Tokyo Yüksek Mahkemesinde hakimlik yapmıştı. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I wanted to go to Waseda University and become a journalist, | Waseda üniversitesi'ne gidip gazeteci olmak istemiştim ama... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| but he made me study law at Tokyo University. | ...o, Tokyo Üniversitesi'nde hukuk okumamı arzulamıştı. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| So you're one of the elite. Not at all. | Sanırım siz o seçkinlerdensiniz. Pek sayılmaz. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| About the bail amount | Kefalet miktarıyla ilgili... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| With �100,000 you should be fine. I'll try to bring them down. | 100 bin yene hallederiz. Onları haklamaya çalışacağım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Oh, before he's released, | Salınmadan önce... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| it'd be good to pay Tsutomu a visit. | ...Tsutomu'yu ziyaret etseniz iyi olur. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Remind him how important it is to adhere to the conditions of his release | Ona tahliye şartlarına bağlı kalmanın ne kadar önemli olduğunu ve... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| and how much trouble it was for his mother to raise bail. | ...annesinin bu parayı bulmakta ne kadar zorluk çektiğini hatırlatın. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| That's a good idea. Thanks for lunch. | İyi fikir. Yemek için teşekkürler. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Did Miss Wakita go to see Tsutomu? | Bayan Wakita, Tsutomu'yu görmeye gitti mi? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I just called the courthouse. Let's step in here. | Az önce mahkemeyi aradım. Böyle buyurun. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| We'll know the bail amount in five minutes or so. | Beş dakikaya kefalet ücretini öğreniriz. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I'll go pay it for you. | Gidip sizin için ödemeyi yapayım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| At that point a release form will be issued, | Sonra tahliye formu düzenlenecek ve... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| and Tsutomu will be out in no time, so you can just wait here. | ...Tsutomu derhal salınacak, yani burada bekleyebilirsiniz. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Now, if you'd give me the money. | Şimdi, parayı verirseniz... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Here it is. | İşte buyurun. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I appreciate all your help. | Tüm yardımlarınıza minnettarım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Chiba station. Wait! | Chiba İstasyonuna. Bekle! | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I was waiting first. | Sırada ben vardım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Where are you going? The station. | Nereye gidiyorsun? İstasyona. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| We'll share then. | O zaman ücreti paylaşırız. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| What a stroke of luck, | Bir avukatla bu şekilde karşılaşmak... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| meeting an attorney like this. | ...benim için tam bir talih kuşu. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| A meeting ordained by fate. | Takdiri ilahi bir buluşma. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| When it comes to buying property, I'm on unfamiliar ground. | İş mülk almaya gelince, pek aşina olmadığım bir durum. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| And with the seller in prison, it makes things even worse. | Ve satıcının hapiste olması işleri daha kötü hale getiriyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Which bar association do you belong to? | Hangi baroya bağlısınız? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The Second Bar Association. | İkinci baroya. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| In Zoshigaya, near Ikebukuro. | Zoshigaya'da, İkebukuro yakınlarında. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I live alone in an old apartment and do as I please. | Eski bir binada tek başıma yaşıyorum ve istediğim gibi takılıyorum. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| It can't be easy living alone. | Tek başına yaşamak kolay olmamalı. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Would you care to stop for sukiyaki? I'd like to ask you some questions. | Erişte yemek için bir yerde oturalım mı? Size birkaç soru sormak isterdim. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Weren't you staying until noon, sir? | Öğlene kadar kalmayacak mıydınız, efendim? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The call girl never came. | Telekız bir türlü gelmedi. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| If she's not coming, you could at least tell me. My shoes! | Gelmeyecekse en azından haber verebilirdiniz. Ayakkabılarım! | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Didn't you stay up, Mother? Shoehorn! | Anne, sen uyanık değil miydin? Çekecek! | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I guess I nodded off. | Sanırım dalmışım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I'm terribly sorry, sir. I thought the girl was with you. | Çok üzgünüm, efendim. Ben kız sizinle zannediyordum. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| How much for an overnight? | Bir gecelik ne kadar? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| It's normally �2,000, but 1,000 will do. | Normalde 2 bin yen ama siz bin yen verseniz olur. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I phoned the club more than once. Why didn't she come? | Kulübü birden fazla aradım. Niye gelmedi acaba? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| You shouldn't have fallen asleep! | Uyuya kalmamalıydın! | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| From the boat races? | Tekne yarışları yüzünden mi? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Hello? Club Shiragiku? | Alo, Kulüp Shiragiku mu? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| This is the Asano Inn. | Asano Pansiyonu'ndan arıyorum. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Why didn't your girl come last night? We left the door open. | Kız dün akşam niçin gelmedi? Kapıyı açık bırakmıştık. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I hate to say this, | Bunu söylemek hoşuma gitmiyor ama... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| but the girls all say they're scared of your mother. | ...kızların hepsi annenden korkuyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| And she peeps. | Bir de kızları röntgenliyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The three men are Iwao Enokizu, Kenzo Nishihara... | Bu üç adam, İwao Enokizu, Kenzo Nishihara... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Hey, that's the professor. | Hey, bu o Profesör. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| What professor? | Ne profesörü? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The guy at the Asano Inn a couple weeks ago. | Birkaç hafta önce Asano Pansiyonundaki adam. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| He was all over me all night long. | Bütün gece üzerimden inmemişti. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| It probably just looks like him. | Muhtemelen ona benzeyen biridir. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| If it's really him, maybe the police will give you a reward. | Eğer gerçekten oysa polis sana mükafat verebilir. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Let sleeping dogs lie. | Meseleyi hiç kuralama. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| The police don't exactly approve of our business. | Zaten polis de yaptığımız işi pek onaylamıyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| He was seen on October 26 at a restaurant in Okayama... | 26 Ekimde Okayama'da bir restoranda görüldü... | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| What can I get you, sir? | Nasıl yardımcı olabilirim, efendim? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| This sukiyaki beef. How much would you like? | Şu biftekli erişteden. Ne kadar istersiniz? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| 400 grams. 400 grams. Thank you, sir. | 400 gram. 400 gram. Teşekkürler efendim. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Can I help you, sir? | Yardımcı olabilir miyim? | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| I'd like this. | Şunu alacaktım. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| And 30 short nails. | Bir de 30 tane kısa çivi. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Do you have some tape? Yes. | Bant var mı sizde? Var. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| DECEMBER 15 ZOSHIGAYA, TOKYO | 15 Aralık Zoshigaya/Tokyo | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Sure does get messy lately. | Kesinlikle son zamanlarda epey karıştı. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| It's because we have so many more customers. | Karıştı çünkü bir çok müşteri geliyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Everybody wants to see where Iwao grew up. | Herkes İwao'nun büyüdüğü yeri görmek istiyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| People like to gawk at others' misery. | Millet başkasının acısına mal gibi bakmaya bayılıyor. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 | |
| Tongues are wagging about us sending Mom to the hospital, too. | Annemi hastaneye gönderdiğimizde de milletin diline düşmüştük. | Vengeance Is Mine-1 | 1979 |