• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 172976

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
All right. Tamam. Pekâla. Tamam. The Trip-2 2010 info-icon
Listen, have I met Yolanda before? Baksana, Yolanda'yla tanışmış mıydın? Dinle, daha önce Yolanda ile tanışmış mıydım ben? Dinle,bundan önce Yolanda'yla tanıştım mı? The Trip-2 2010 info-icon
I don't know. Maybe before my time maybe. Bilmiyorum. Belki benden önce olabilir. Bilmem. Belki de benden önceki zamanlarda. Bilmiyorum. Belki benden önce olabilir. The Trip-2 2010 info-icon
We need to get some sort of a system going, you know, Giden bir tür sisteme ihtiyacımız var... Bir tür sistem oturtmamız gerekiyor, bilirsin, Giden bir tür sisteme ihtiyacımız var The Trip-2 2010 info-icon
about who I've met before and who I haven't, ...biriyle tanıştım mı tanışmadım mı gösteren. Daha önce kimlerle tanışıp, kimlerle tanışmadığıma dair. biriyle tanıştım mı tanışmadım mı gösteren. The Trip-2 2010 info-icon
because they remember meeting me, Çünkü o beni tanıdığını hatırladı. Çünkü benimle tanışmalarını hatırlıyorlar, çünkü onlar benimle tanıştıklarını hatırladı. The Trip-2 2010 info-icon
and I don't remember meeting them, Ama ben tanıştığımı hatırlamıyorum. Bense çıkartamıyorum onlarla tanışıp tanışmadığımı. ama ben tanıştığımı hatırlamıyorum. The Trip-2 2010 info-icon
so that can get embarrassing. Yani bu utanç verici olmalı. Bu da mahçup edici olabiliyor. yani bu utanç verici olmalı. The Trip-2 2010 info-icon
Do you want me to ask her? No, no, no. Don't ask her. Ona sormamı ister misin? Hayır, hayır, hayır sorma. Ona bunu sormamı mı istiyorsun? Hayır, hayır, hayır. Sakın sorma. Ona sormamı ister misin? Hayır hayır hayır sorma. The Trip-2 2010 info-icon
Okay. Okay. Tamam, tamam. Tamam. Tamam. Tamam,tamam. The Trip-2 2010 info-icon
Just see if she mentions anything. Sadece bak bir şeyden bahsederse... Sadece bir şeyler ima ediyor mu, onu incele. Sadece bak bir şeyden bahsederse... The Trip-2 2010 info-icon
Right. Okay. Anlaşıldı tamam. Anladım. Tamam. Anlaşıldı tamam. The Trip-2 2010 info-icon
So is this all right? Look okay? Yani iyi miyim? İyi görünüyor muyum? Peki, bu güzel mi? İyi duruyor mu? Yani iyi miyim? İyi görünüyor muyum? The Trip-2 2010 info-icon
Yeah, you look nice, yeah. Evet, harika görünüyorsun. Evet, hoş gözüküyorsun. Evet! Evet harika görünüyorsun. The Trip-2 2010 info-icon
Look a bit like that guy off Top Gear. Biraz Top Gear'daki adama benziyorsun. Biraz, Top Gear dizisindeki şu adam gibi olmuşsun. Biraz Top Gear'daki adama benziyorsun. The Trip-2 2010 info-icon
What, Jeremy Clarkson? Ne, Jeremy Clarkson? Ne, Jeremy Clarkson mı? ne, Jeremy Clarkson? The Trip-2 2010 info-icon
No, no, no, the other one. Hayır,hayır, hayır, diğeri. Hayır, hayır. Hayır, öteki. Hayır,hayır,hayır,diğeri. The Trip-2 2010 info-icon
Oh, Richard Hammond? Oh, Richard Hammond? Ha, Richard Hammond mı? Oh, Richard Hammond? The Trip-2 2010 info-icon
Yeah, yeah. That's worse. Evet, evet. Bu çok kötü. Evet, evet. O daha da fena ya. Evet,evet. Bu çok kötü. The Trip-2 2010 info-icon
Well... Öyleyse... Şey... Öyleyse... The Trip-2 2010 info-icon
So how has the trip been so far? Yolculuğunuz nasıl geçti? Peki, seyahat nasıl gidiyor şimdilik? Yolculuğunuz nasıl geçti? The Trip-2 2010 info-icon
Rob? Rob? Rob ? Rob? The Trip-2 2010 info-icon
[as Ronnie Corbett] I can honestly say Dürüstçe söyleyebilirim ki... Samimiyetimle söyleyebilirim ki; Dürüstçe söyleyebilirim ki The Trip-2 2010 info-icon
it's one of the most enjoyable periods of my life. ...Hayatımın en eğlenceli dönemlerinden biri. Hayatımın en güzel çağlarından biri. Hayatımın en eğlenceli dönemlerinden biri. The Trip-2 2010 info-icon
Yolanda, do you know who that is? Yolanda, bunu tanıyor musun? Yolanda, bu kim biliyor musun? Yolanda, bunu tanıyor musun? The Trip-2 2010 info-icon
No, I don't. Hayır tanımıyorum. Hayır, bilmiyorum. Hayır tanımıyorum. The Trip-2 2010 info-icon
Okay, who's this? Ready? Who's this? Tamam, kim bu? Hazır mısın? Bu Kim? Pekâla, bu kim? Hazır mısın? Bu kim? Tamam,kim bu? Hazır mısın? Bu Kim? The Trip-2 2010 info-icon
[as Caine] She was only... She was only 15 years old. O sadece... Sadece 15 yaşındaydı... Kız sadece... Kız sadece 15 yaşındaydı. O sadece... Sadece 15 yaşındaydı... The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15 years old. O sadece 15 yaşındaydı. Sadece 15 yaşında. O sadece 15 yaşındaydı. The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15... listen to the sound of the voice. Sadece 15... sesini dinle On beşindeydi... Dinle... Sese kulak ver. Sadece 15... sesini dinle The Trip-2 2010 info-icon
I'll give you a clue. It's not a Muppet. Sana bir ipucu vereyim. Muppet değil. Sana bir ipucu vereyim. Bu bir kukla taklidi değil. Sana bir ipucu vereyim. Muppet değil. The Trip-2 2010 info-icon
That's all I'm saying. Sadece bunu söyleyebilirim. Benden bu kadar. Sadece bunu söyleyebilirim. The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15 years old. Sadece 15 yaşındaydı. Kız yalnızca 15 yaşındaydı. Sadece 15 yaşındaydı. The Trip-2 2010 info-icon
You're a big man, but you're out of shape. Büyük bir adamsın, ancak biraz şekilsizsin. Büyük bir adamsın aslında ama formunu kaybetmişsin. Büyük bir adamsın, ancak biraz şekilsizsin. The Trip-2 2010 info-icon
Right, but nowadays, he's... Tamam, fakat bugünlerde, o... Pekala, ama bu günlerde, o... Tamam,fakat bugünlerde,o... The Trip-2 2010 info-icon
Right, now, this is how he sounds now. Bu günlerde aynen böyle konuşuyor. Bugünlerde, şimdi, sesi şöyle çıkıyor... Bu günlerde aynen böyle konuşuyor. The Trip-2 2010 info-icon
[gravelly Caine] The voice has gone... Ses gitti... Sesi gitti... Ses gitti... The Trip-2 2010 info-icon
Shall I prepare the Batmobile, Master Wayne? Batmobile,hazırlayayım mı Master Wayne? Batmobile'ı hazırlayayım mı efendi Wayne? Batmobile,hazırlayayım mı Master Wayne? The Trip-2 2010 info-icon
That is how he talks now. Right? Bu tıpkı şimdi konuştuğu gibi Tamam mı? İşte şimdi böyle konuşuyor. Tamam mı? Bu tıpkı şimdi konuştuğu gibi Tamam mı? The Trip-2 2010 info-icon
I've just been to do an Italian Job Daha yeni bir Italyan işi yapıyordum. Bir İtalyan işine bulaşmıştım Daha yeni bir Italyan işi yapıyordum. The Trip-2 2010 info-icon
with Hannah and Her Sisters. Hannah ve Kız Kardeşleriyle. Hannah ve Kız Kardeşleri ile birlikte Hannah ve Kız Kardeşleriyle. The Trip-2 2010 info-icon
On the way, I had a bit of a Zulu, aynı zamanda, Biraz da Zulu'm var. Yolumun üzerindeyken de Zulu'ya uğradım. aynı zamanda, Biraz da Zulu,'m var. The Trip-2 2010 info-icon
so I had to pop to the loo, Yani, tuvalete yapmam gerek. Bu yüzden helaya gitmem gerekti. yani,tuvalete yapmam gerek. The Trip-2 2010 info-icon
and then, then, I... I... Ve sonra da... Ve sonra, sonra, Ben... Ben... ve sonra... The Trip-2 2010 info-icon
Not a lot of people know... Çok kimse bilmiyor. Çok fazla kişi bilmez ama... Çok kimse bilmiyor. The Trip-2 2010 info-icon
[normal voice] You know that? Şunu biliyor musun? Biliyor musun bunu? Şunu biliyor musun? The Trip-2 2010 info-icon
It sounds so familiar. He's an international star. Sesi çok tanıdık geliyor. O uluslar arası bir yıldız. Çok tanıdık geliyor. Uluslararası bir yıldız. Sesi çok tanıdık geliyor. O uluslar arası bir yıldız. The Trip-2 2010 info-icon
But I really... the thing is, is it an actor? Ama gerçekten, bu şey bir aktör mü? Ama gerçekten de, bir aktör mü? Ama gerçekten,bu şey bir akötür mü? The Trip-2 2010 info-icon
No, he's the man who comes and does my boiler. Hayır, sadece benim kazandan gelen bir adam. Hayır, eve tamir için çağırdığım tesisatçı. Hayır,sadece benim kazandan gelen bir adam. The Trip-2 2010 info-icon
Yes, he's an actor. Evet bir aktör. Evet, bir aktör tabi. Evet bir aktör. The Trip-2 2010 info-icon
He might as well be the guy who comes and does his boiler. O aynı zamanda, kazanından gelen adam da olabilir. Tabi aynı zamanda evine tamire gelen tessisatçı da olabilir. O aynı zamanda,kazanından gelen adam da olabilir. The Trip-2 2010 info-icon
Because if he is an actor, in Spain, they dub the films, Çünkü eğer o bir aktörse, İspanya'da, filmi dublajlıyorlar. Çünkü İspanya'da bir aktörse, orada filmlere dublaj yapıyorlar. Çünkü eğer o bir aktörse, İspanya'da,filmi dublajlıyorlar. The Trip-2 2010 info-icon
so I really... Yani gerçekten.. Yani, ben gerçekten.... Yani gerçekten.. The Trip-2 2010 info-icon
Oh, they... okay. Ah tamam. Ha, yapıyorlar... Tamam. Ah tamam. The Trip-2 2010 info-icon
What, they dub the films? Ne, filmeri dublajlıyorlar mı? Ne? Filmlere dublaj mı yapıyorlar? Ne,filmeri dublajlıyorlar mı? The Trip-2 2010 info-icon
Here we go. Hadi. İşte başlıyoruz yine. Hadi. The Trip-2 2010 info-icon
Not a lot of people... Çok fazla insan değil. Herkes değil... Çok fazla insan değil. The Trip-2 2010 info-icon
That's not my accent. No, it's not. Bu benim aksanım değil. Hayır değil. Bu benim aksanım değil. Evet, değil. Bu benim aksanım değil. Hayır değil. The Trip-2 2010 info-icon
No, no, it's a rough approximation. Hayır, hayır kaba bir yaklaşım. Hayır, hayır. Kaba bir yaklaşım bu. Hayır, hayır kaba bir yaklaşım. The Trip-2 2010 info-icon
Do you like that racist generalized interpretation Irkçılığın İspanyollara genellendiğinden... İspanyolların ırkçı bir biçimde genellendirilmesi Irkçılığın İspanyollara genellendiğini The Trip-2 2010 info-icon
of Spanish? ...hoşlanır mısınız? Hoşuna gidiyor mu? sever misiniz? The Trip-2 2010 info-icon
Such an ass. Tıpkı bir ahmak gibi. Göt herifin tekisin. bir ahmak gibi. The Trip-2 2010 info-icon
Right, ready, here's a clue. This might give it to you. Tamam, hazır işte ipucu. Belki bu hatırlamana yardım eder. Pekâla, hazır. İşte ipucu geliyor. Şimdi çıkartabilirsin belki. Tamam,hazır işte ipucu. Belki bu hatırlamana yardım eder. The Trip-2 2010 info-icon
[as Caine] My name is Michael Caine. Benim adım Michael Caine. The Trip-2 2010 info-icon
Okay. All right. Yeah. Tamam. Tamam. Evet. Peki. Tamam. Evet. Tamam.Tamam. Evet. The Trip-2 2010 info-icon
Who is it? Michael Caine. O da kim? Michael Caine. Kim bu? Michael Caine. O da kim? Michael Caine. The Trip-2 2010 info-icon
Michael Caine. Michael Caine. Michael Caine Michael Caine. The Trip-2 2010 info-icon
Hey, wow. Hey, vay be. Hey, wow! Hey, wow. The Trip-2 2010 info-icon
[as Caine] Rob's was a very entertaining version, Rob'un ki daha eğlenceli versiyonuydu. Rob'un ki çok eğlenceli bir yorumdu. Rob'un ki daha eğlenceli versiyonuydu. The Trip-2 2010 info-icon
but I don't think... I don't think it was as accurate Fakat bunun benim ki kadar Ama bence benimki kadar Fakat bunun benim ki kadar The Trip-2 2010 info-icon
as mine. Doğru olduğunu sanmıyorum. iyi değil. doğru olduğunu sanmıyorum. The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15... She was only 15 years old. Sadece 15 yaşındaydı... Sadece 15 yaşındaydı. Kız sadece 15... Kız sadece 15 yaşındaydı. Sadece 15 yaşındaydı... Sadece 15 yaşındaydı. The Trip-2 2010 info-icon
You're getting Michael Caine in stereo. Ses olarak Michael Caine oluyorsun. Michael Caine'in sesini stereo kanaldan veriyorsun. Ses olarak Michael Caine oluyorsun. The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15... She was only 15 years old. O sadece 15'ti.. Sadece 15 yaşındaydı. Kız sadece 15... Kız sadece 15 yaşındaydı. O sadece 15'ti.. Sadece 15 yaşındaydı. The Trip-2 2010 info-icon
You were only supposed to blow the bloody doors off. Senden sadece kahrolası kapıyı kapatman istendi. Tek yapman gereken ezip geçmekti. Senden sadece kahrolası kapıyı kapatman istendi. The Trip-2 2010 info-icon
She was only 15 years old. Sadece 15 yaşındaydı. Yalnızca 15 yaşındaydı. Sadece 15 yaşındaydı. The Trip-2 2010 info-icon
Oh, my God. Aman Tanrım. Aman, yarabbi! Aman Tanrım. The Trip-2 2010 info-icon
Yeah, I do recognize him now. Onu şimdi tanıdım. Evet, şimdi çıkarttım onu. Onu şimdi tanıdım. The Trip-2 2010 info-icon
Excellent. Let's move on. Good. Harika. İyi devam edelim. Harika. Devam edelim. Güzel. Harika İyi devam edelim. The Trip-2 2010 info-icon
Oh, wow. Thank you very much. Harika. Çok teşekkür ederim. Oo, vay! Çok teşekkür ederim. Harika. Çok teşekkür ederim. The Trip-2 2010 info-icon
I was thinking I could take the photographs up in the hills. Tepenin fotoğraflarını çekeceğimi düşünüyordum. Düşünüyordum ki fotoğrafları tepelerde çekebilirim. Tepenin fotoğraflarını çekeceğimi düşünüyordum. The Trip-2 2010 info-icon
I saw a place when I was coming, very nice. Gelirken çok güzel bir yer gördüm. Gelirken bir yer gördüm, çok güzeldi. Gelirken çok güzel bir yer gördüm. The Trip-2 2010 info-icon
Oh, right. Okay, yes. A lone walker. Evet doğru. Tamam, yalnız yaya... Oh, doğru. Peki, evet. Yalnız bir seyyah. Evet doğru. Tamam,yalnız yaya. The Trip-2 2010 info-icon
Wandered lonely as a cloud. ...bulut gibi yalnız dolaştı. Bir bulut gibi yalnız gezen. bulut gibi yalnız dolaştı. The Trip-2 2010 info-icon
Yeah, well, that sounds a bit like I'm lonely. Evet bana birazcık yalnızmışım gibi hissettiriyor. Eh, şey, bu biraz sanki yalnız olan benmişim gibi geliyor kulağa. Evet bana birazcık yalnızmışım gibi hissettiriyor. The Trip-2 2010 info-icon
You gonna change your clothes? Üstünü mü değiştireceksin? Kıyafetlerini değiştirecek misin? Üstünü mü değiştireceksin? The Trip-2 2010 info-icon
Again? Yine mi? Yine? Yine mi? The Trip-2 2010 info-icon
Well, actually... Şey aslında. Şey, aslında... Şey aslında. The Trip-2 2010 info-icon
I wouldn't wear that in the hills. Tepede bunu giymeyecektim. Ben olsam tepelerdeyken onu giymezdim. Tepede bunu giymeyecektim. The Trip-2 2010 info-icon
No, you're right. Hayır, haklısın. Evet, haklısın. Hayır,haklısın. The Trip-2 2010 info-icon
I've got proper walking gear. Güzel yürüme eşyalarım var. Uygun yürüyüş takımım var. Güzel yürüme eşyalarım var. The Trip-2 2010 info-icon
I've got, you know, crampons. Kramponlarım var biliyorsun. Şeyim var, bilirsin, kramponlarım. Kramponlarım var biliyorsun. The Trip-2 2010 info-icon
[as Alan Partridge] Oh, might like to go Sanki, bir gezintiye gidiyormuşuz... Güzel bir gezintiye... sanki,bir gezintiye gidiyormuşuz The Trip-2 2010 info-icon
for a nice ramble, Lyn, ...gibi, Lyn... Çıkmak isterdim, Lyn, gibi,Lyn, The Trip-2 2010 info-icon
up Helvellyn. ...Helvellyn'den yukarı. Helvellyn'e doğru. Helvellyn'den yukarı. The Trip-2 2010 info-icon
Lyn, Lyn, where are my crampons? Lyn, Lyn, kramponlarım nerede? Lyn, Lyn! Kramponlarım nerede? Lyn, Lyn, Kramponlarım nerede? The Trip-2 2010 info-icon
Why have you brought tampons? That's not what I said. Neden tampon getirdin? Bunu ben demedim. Tamponları neden getirdin. Tampon mu dedim ben sana. Neden tampon getirdin? Bunu ben demedim. The Trip-2 2010 info-icon
No, you fool, crampons. Hayır aptal, kramponlar. Hayır, geri zekalı, kramponlar dedim. Hayır aptal,kramponlar. The Trip-2 2010 info-icon
Oh. Oh. Ha. Oh. The Trip-2 2010 info-icon
That's good. Bu iyi. Güzeldi. Bu iyi. The Trip-2 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 172971
  • 172972
  • 172973
  • 172974
  • 172975
  • 172976
  • 172977
  • 172978
  • 172979
  • 172980
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim