Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165417
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
His hand's cut but it doesn't have to be a stone. | Eli kesildi ama taş yüzünden olmak zorunda değil ya. | The Kid with a Bike-1 | 2011 | ![]() |
It could be a branch. | Bir ağaç dalından da olabilir. | The Kid with a Bike-1 | 2011 | ![]() |
Get my mobile from the car to call an ambulance. | Arabadan telefonumu getir de ambulans çağırayım. | The Kid with a Bike-1 | 2011 | ![]() |
You have concussion. I should call an ambulance. | Beyin sarsıntısı geçiriyorsun. Ambulans çağırmalıyım. | The Kid with a Bike-1 | 2011 | ![]() |
You told the supervisor? Yes. | Gözetmene söyledin mi? Evet. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Medical practice. | Revir. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
You fell off your bike? | Bisikletim de burada! | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
You got lost in the building? A bit. | Yolunu mu kaybettin? Biraz. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I'll tell him you won't see him then. | O zaman müdüre onunla görüşmeyeceğini söylüyorum. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Bought it? | Satın mı aldın? | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Howmuch did you pay? Never mind. | Ne kadar ödedin? Boşver. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Watch this! | İzle şimdi! | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Can I stay with you at weekends? | Belki de nereye gittiğini söylemiştir. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
No, I'm already late for work. I'll call him. Goodbye. | Olmaz, işe çoktan geç kaldım. Onu ararım. Görüşürüz. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
What colour was his hair? | Saçları ne renkti? | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I'll ride a bit more, then come back. | Biraz daha sürüp geleceğim. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I remember him but didn't knowhe'd moved. | Onu hatırlıyorum ama taşındığını hatırlamıyorum. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
For sale: BMW750 motorbike and child's bicycle | Satılık: BMW 750 motosiklet ve bir çocuk bisikleti. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I'll be done in five minutes. | İşim 5 dakika içinde bitecek. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Is it that boy who tried to steal your bike? | Neden? Adama hırsız demek için mi? Bisikletini çalmaya çalışan çocuk mu? | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
It's too loud. He can't hear us. | İçecek bir şey vereyim mi? | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
There isn't one. Well, you mustn't call. | Yerimiz yok ama. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I'll come with Samantha. | Hayata sıfırdan başlıyorum. Samantha ile gelirim. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Nowhis gran's gone, I'm all alone. | Ninesi de öldü zaten, iyice yalnız kaldım. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I'm starting over. | Hayata sıfırdan başlıyorum. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Respect. | Saygılar. Elini ver. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
You knowit? I spent 3 years there. | Sana Pitbull demem hoşuna gidiyor mu? Evet. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
Dagger or sword? | Söyledim ya, birlikte yapabileceğimiz bir iş. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
I knowwhere the money is. | Paranın yerini biliyorum. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
No. | Kilerde her şeyimiz var. | The Kid with a Bike-2 | 2011 | ![]() |
24, 26. | 24, 26. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
SASHA: Oh, my God. | Aman Tanrım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Joni, there are so many hotties in your class. | Joni, sınıfında bir sürü seksi oğlan var. Joni, sınıfın taş gibi erkek dolu. Joni, sınıfın taş gibi erkek dolu. Joni, sınıfında bir sürü seksi oğlan var. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
You are so gonna hook up the first week. | İlk haftada birine kancayı takarsın. İşi ilk haftadan bağlarsın. İşi ilk haftadan bağlarsın. İlk haftada birine kancayı takarsın. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Just because you're a 24 hour drive thru doesn't mean everyone else has to be. | Arabaya 24 saat servis işi yapıyorsun diye başkaları da yapmak zorunda değil. Sen 24 saat yol gittin diye herkes gidecek değil ya? Sen 24 saat yol gittin diye herkes gidecek değil ya? Arabaya 24 saat servis işi yapıyorsun diye başkaları da yapmak zorunda değil. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
SASHA: Hey, she worked her ass off. | Çok çalışmaktan kıçını yırtıyor. Hey, kıçını kaldırmış. Hey, kıçını kaldırmış. Çok çalışmaktan kıçını yırtıyor. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
She deserves some hot jock sausage. | Biraz ateşli sosisi hak ediyor. O kız biraz sosisi hak etti. O kız biraz sosisi hak etti. Biraz ateşli sosisi hak ediyor. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Gross. That's disgusting. | Terbiyesiz. Bu iğrenç. Gross. Çok iğrençsin. Gross. Çok iğrençsin. Terbiyesiz. Bu iğrenç. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Why don't you guys just do it and get it over with? | Siz neden o işi yapıp kendinize gelmiyorsunuz? Siz neden bunlara alışmaya çalışmıyorsunuz ki? Siz neden bunlara alışmaya çalışmıyorsunuz ki? Siz neden o işi yapıp kendinize gelmiyorsunuz? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
What? I'm just saying. | Ne? Öylesine söylüyorum. Ne? Sadece söyledim işte. Ne? Sadece söyledim işte. Ne? Öylesine söylüyorum. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Maybe because we're friends. | Arkadaş olduğumuz için sanırım. Belki arkadaşız diyedir. Belki arkadaşız diyedir. Arkadaş olduğumuz için sanırım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
CLAY: B minus in geometry, dude. | Geometride B eksi, dostum. Dostum, geometriden B . Dostum, geometriden B . Geometride B eksi, dostum. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
This shit is the bomb. | Bu zıkkım bomba bir şey. Bu şey çok kıyak. Bu şey çok kıyak. Bu zıkkım bomba bir şey. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Add that shit up. | Dene bakalım. Çek şu lanet tozları. Çek şu lanet tozları. Dene bakalım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Don't be such a bitch, dude. | Nazlanma dostum. Karı gibi davranma, dostum. Karı gibi davranma, dostum. Nazlanma dostum. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. | Evet. İşte bu. İşte bu. Evet. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
CLAY'S FATH ER: Hey, ladies! Come on, take it down a notch. | Hanımlar! Haydi, çekilin şuradan. Hey, kızlar! Hadi ama, birbirinizi boğazlamayı kesin. Hey, kızlar! Hadi ama, birbirinizi boğazlamayı kesin. Hanımlar! Haydi, çekilin şuradan. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey! Hey! What did I just say, huh? | Ne söyledim az önce? Hey! Hey! Ne dedim ben size, ha? Hey! Hey! Ne dedim ben size, ha? Ne söyledim az önce? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Come here. Come here, big boy. Let's see what you got. | Gel buraya. Gel oğlum. Seni görelim. Gel buraya. Neyin var lan senin? Gel buraya. Neyin var lan senin? Gel buraya. Gel oğlum. Seni görelim. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Come on, get him! | Haydi, bitir işini! Haydi, al onu aşağı! Haydi, al onu aşağı! Haydi, bitir işini! | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Come on, what you got? Let's see it. Come on. | Haydi, göster gücünü. Haydi. Hadi ama, neyin var senin? Görelim bakalım. Gel buraya. Hadi ama, neyin var senin? Görelim bakalım. Gel buraya. Haydi, göster gücünü. Haydi. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Come on, Dad. Your pits smell like burnt ass. | Yapma baba. Koltukaltın kıç yanığı gibi kokuyor. Hadi ama, baba. Terli kıç gibi kokuyor. Hadi ama, baba. Terli kıç gibi kokuyor. Yapma baba. Koltukaltın kıç yanığı gibi kokuyor. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
CLAY'S FATH ER: Burnt ass? CLAY: Yeah. | Kıç yanığı mı? Evet. Terli kıç mı? Evet. Terli kıç mı? Evet. Kıç yanığı mı? Evet. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Get out of here. Take it to his house. | Yürü bakalım. Bunu onu evine götür. Defolun burdan. Onu evine bırak. Defolun burdan. Onu evine bırak. Yürü bakalım. Bunu onu evine götür. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Laser, cut it out. That's driving me crazy. | Laser, kes şunu Beni çıldırtıyorsun. Laser, kes şunu. Bu beni deli ediyor. Laser, kes şunu. Bu beni deli ediyor. Laser, kes şunu Beni çıldırtıyorsun. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
I'm not doing anything. Calm down. | Ben bir şey yapmıyorum. Sakin ol. Birşey yaptığım yok. Sakin ol. Birşey yaptığım yok. Sakin ol. Ben bir şey yapmıyorum. Sakin ol. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
You calm down. | Sen sakin ol. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
H i, guys. | Selam çocuklar. Merhaba, çocuklar. Merhaba, çocuklar. Selam çocuklar. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey, babe. | Merhaba canım. Merhaba, bebeğim. Merhaba, bebeğim. Merhaba canım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey, Mom. NIC: Sorry I'm late. | Merhaba anne. Özür dilerim, geciktim. Hey, anne. Üzgünüm geciktim. Hey, anne. Üzgünüm geciktim. Merhaba anne. Özür dilerim, geciktim. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
No, don't worry. We just started. | Hayır, sorun değil. Daha yeni başladık. Hayır, önemi yok. Yeni başlıyorduk. Hayır, önemi yok. Yeni başlıyorduk. Hayır, sorun değil. Daha yeni başladık. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Come on. That's enough. | Yapma. Yeter. Haydi ama. Yeter artık. Haydi ama. Yeter artık. Yapma. Yeter. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Oh, my God. 27 fibroids. | Tanrım. 27 fibroid. Aman tanrım. 27 tane fibroid. Aman tanrım. 27 tane fibroid. Tanrım. 27 fibroid. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
All in the lining. | Hepsi de çizgiler. Hepsi yolda. Hepsi yolda. Hepsi de çizgiler. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
(GROANING) That's disgusting. | Bu iğrenç. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. We're eating. | Yemek yiyoruz. Evet. Birde bunu yiyoruz. Evet. Birde bunu yiyoruz. Yemek yiyoruz. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Wow. Did they do that laparoscopically? | Laparoskopi yöntemiyle mi yaptılar bunu? Vay canına. Bunu ilaçla mı halletiler? Vay canına. Bunu ilaçla mı halletiler? Laparoskopi yöntemiyle mi yaptılar bunu? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
That's right, smart girl. We got them all. | Evet zeki kız. Hepsini. Bu doğru, zeki kız. Hepsini hallettik. Bu doğru, zeki kız. Hepsini hallettik. Evet zeki kız. Hepsini. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey, whose truck is that? | Şu kamyonet kimin? Hey, bu sebze de kimin? Hey, bu sebze de kimin? Şu kamyonet kimin? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Isn't it wicked? | Harika değil mi? Bu kötü huylu değil mi? Bu kötü huylu değil mi? Harika değil mi? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Mmm hmm. | Evet. Mmm hmm. Mmm hmm. Evet. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
For the business. | İş için. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
What business? | Ne işi? Ne işiymiş? Ne işiymiş? Ne işi? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Oh, you mean the gardening? | Bahçe işleri için mi? Bahçe işlerini mi kastediyorsun? Bahçe işlerini mi kastediyorsun? Bahçe işleri için mi? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Isn't it landscape design? | Peyzaj tasarımı mı? Bu bahçe düzenlemesi değil mi? Bu bahçe düzenlemesi değil mi? Peyzaj tasarımı mı? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
I got a great deal. It was super cheap. | Pek çok şey aldım. Acayip ucuza. Güzel bir teklif aldım. Çok kolay oldu. Güzel bir teklif aldım. Çok kolay oldu. Pek çok şey aldım. Acayip ucuza. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Okay. Do we have any more of the Fiddlehead? | Peki. Fiddlehead'lerden başka var mı? Pekala. Fiddlehead'den başka var mı? Pekala. Fiddlehead'den başka var mı? Peki. Fiddlehead'lerden başka var mı? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
I don't know. I didn't look, honey. | Bilmiyorum. Bakmadım canım. Bilmem, bakmadım ki. Bilmem, bakmadım ki. Bilmiyorum. Bakmadım canım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey, what's up? CLAY: Yo, what's up, dude? | Merhaba, nasılsın? Merhaba dostum. Hey, n'aber? Nasılsın dostum? Hey, n'aber? Nasılsın dostum? Merhaba, nasılsın? Merhaba dostum. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Laser, no phone calls at the table, all right? | Laser, masadayken telefonla görüşmüyoruz, değil mi? Laser, yemekte telefonla konuşulmaz tamam mı? Laser, yemekte telefonla konuşulmaz tamam mı? Laser, masadayken telefonla görüşmüyoruz, değil mi? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Dude, I shaved my dog. | Köpeğimi tıraş ettim. Dostum, köpeğimi traş ettirdim. Dostum, köpeğimi traş ettirdim. Köpeğimi tıraş ettim. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Are you still feeling it? | Hâlâ hissediyor musun? Hala orda mısın? Hala orda mısın? Hâlâ hissediyor musun? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. Hey, let me hit you back. | Evet. Sana karşılığını vermeme izin ver. Evet. Hey, aramamı bekle. Evet. Hey, aramamı bekle. Evet. Sana karşılığını vermeme izin ver. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
For sure. | Elbette. Kesin. Kesin. Elbette. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Who's that? | O kim? O da kimdi? O da kimdi? O kim? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
That was nobody. J ust Clay. | Hiç. Yalnızca Clay. Kimse. Sadece Clay. Kimse. Sadece Clay. Hiç. Yalnızca Clay. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Can I ask you something? | Sana bir şey sorabilir miyim? Birşey sorabilir miyim? Birşey sorabilir miyim? Sana bir şey sorabilir miyim? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
What do you get from your relationship with Clay? | Clay ile olan ilişkin sana ne getiriyor? Clay ile olan ilişkinden ne bekliyorsun? Clay ile olan ilişkinden ne bekliyorsun? Clay ile olan ilişkin sana ne getiriyor? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
What do you mean "get"? | Ne demek "ne getiriyor"? Ne bekliyorsun derken? Ne bekliyorsun derken? Ne demek "ne getiriyor"? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Well, we just feel like he's a little untended. | Bize göre o biraz serseri kılıklı. Pekala, bize biraz o çocuk kendini aşmış gibi geldi. Pekala, bize biraz o çocuk kendini aşmış gibi geldi. Bize göre o biraz serseri kılıklı. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Do you think he's the kind of person who's gonna help you grow? | Sence o gelişmene yardım edebilecek biri mi? Sence büyümene yardım edebilecek türde birisi mi? Sence büyümene yardım edebilecek türde birisi mi? Sence o gelişmene yardım edebilecek biri mi? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Hey, did you get started on those thank you notes for the birthday presents? | Doğum günü hediyeleri için teşekkür notlarını yazmaya başladın mı? Hey, yine doğumgünlerinde şu teşekkür notlarını yazıyor musun? Hey, yine doğumgünlerinde şu teşekkür notlarını yazıyor musun? Doğum günü hediyeleri için teşekkür notlarını yazmaya başladın mı? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Mom, you're windshield wiping. Come on. | Anne, sen çok sabırsızsın. Anne, ön cama çarpmış gibisin. Hadi ama. Anne, ön cama çarpmış gibisin. Hadi ama. Anne, sen çok sabırsızsın. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
JONI: Not yet, but I will. NIC: Okay. | Daha değil. Ama başlarım. Tamam. Henüz değil, ama olacak. Pekala. Henüz değil, ama olacak. Pekala. Daha değil. Ama başlarım. Tamam. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
I just think it's better to knock them out when it's fresh. | Yumurta kapıya dayanmadan bitirsen iyi olur bence. Tazeyken bunu yapmak daha bir güzel oluyor. Tazeyken bunu yapmak daha bir güzel oluyor. Yumurta kapıya dayanmadan bitirsen iyi olur bence. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, I'll do them tonight. | Peki, bu gece yaparım. Evet, Bu gece yapacağım. Evet, Bu gece yapacağım. Peki, bu gece yaparım. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
I mean, you don't want to have to start with an apology. You know? | Bir özürle başlamak istemezsin. Anlıyor musun? Yani, yine durup durup özür dilemeye başlamazsın değil mi? Yani, yine durup durup özür dilemeye başlamazsın değil mi? Bir özürle başlamak istemezsin. Anlıyor musun? | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Then it's embarrassing. | Bu utanç vericidir. Çok utanç verici. Çok utanç verici. Bu utanç vericidir. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
Mom, I know. | Biliyorum anne. Anne, biliyorum. Anne, biliyorum. Biliyorum anne. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |
JULES: It's okay, honey. She got it. | Tamam hayatım. Anlamıştır. Merak etme tatlım. O halleder. Merak etme tatlım. O halleder. Tamam hayatım. Anlamıştır. | The Kids Are All Right-1 | 2010 | ![]() |