• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151139

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Yeah, but, then, that night when I met Darcy... Evet ama o gece Darcy ile tanıştığımda... Darcy ile tanıştığımız gün... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...I actually thought you set us up. ...senin tanıştırmayı ayarladığını sanmıştım. ...bunun seni kızdırmış olacağını düşünmüştüm. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I just didn't think someone like you... Senin gibi birinin... Senin gibi birisinin, benim gibi birisini sevebileceğini... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...could ever like someone like me. ...benim gibi biriyle olabileceği aklımdan geçmemişti. ...hiç düşünmemiştim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
That's a nice way to wake up. Uyanmak için iyi bir yöntem. Uyanmak için güzel bir yol. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I wanna tell you something. Sana bir şey söylemek istiyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Tell me something. Söyle. Söyle bakalım. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I think I always have loved you. Seni hep seviyordum. Sanırım her zaman seni sevdim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Imagine I'm holding your hand right now. Şu anda elini tuttuğumu düşün. Şu anda elini tuttuğumu hayal et. Something Borrowed-2 2011 info-icon
RACHEL: Okay. Tamam. Something Borrowed-2 2011 info-icon
You're blushing. MAN: Dexter. Yüzün kızarıyor. Dexter. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Is that...? Bunlar yoksa...? Onlar...? Something Borrowed-2 2011 info-icon
That's my parents. Who's that? Annem ve babam. Yanındaki de kim? Benim ailem. O kız da kim? Something Borrowed-2 2011 info-icon
I wonder what he's doing. He's not supposed to be in town. Ne yaptığını merak ediyorum. Şehir merkezinde olmaması gerekiyordu. Neyin peşinde olduğunu merak ediyorum. Şehirde olmaması gerekiyordu. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Oh, my God. I should go. Aman Tanrım. Gitmeliyim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
No, don't. Hayır, gitmek zorunda değilsin. Hayır, gitme. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Dex. Stay. Dex. Burada kal. Dex. Kal. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Well, this is a surprise. Heh, heh. Sürpriz oldu. Bu ne sürpriz böyle? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Dex, what are you doing here? We thought you were in the Hamptons. Dex, burada ne yapıyorsun? Hampton'larda olduğunu sanıyorduk. Dex, burada ne arıyorsun? Hampton'larda olduğunu sanıyorduk. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I had to work. Mm. Had to work. Çalışmam gerekti. Demek çalışman gerekti. Çalışmam gerekiyordu. Çalışman gerekiyordu demek. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Mom, Dad, you remember Rachel White. Anne, baba, Rachel White'ı hatırlarsınız. Anne, baba, Rachel White'ı hatırlarsınız.. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Oh, my gosh, yes. Tabii ki. Tanrım, evet. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Hello, dear. Hi. Good to see you. Merhaba, hayatım. Selam. Sizi gördüğüme sevindim. Merhaba, tatlım. Merhaba. Sizi görmek güzel. Something Borrowed-2 2011 info-icon
BRIDGET: Guess who was asleep in the box with his head on the pillow next to Buddy. Tahmin et kim arkadaşıyla beraber kafası yastığa gömülü olarak uyuyakaldı? Tahmin et kim arkadaşıyla beraber kafası yastığa gömülü olarak uyuya kaldı? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Little Dex did not come out of that box for two days. Ha ha ha. Küçük Dex o kutudan 2 gün boyunca çıkamamıştı. Küçük Dex o kutudan 2 gün boyunca çıkmamıştı. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Dexter, come. Let's walk. Dexter, gel. Yürüyüşe çıkalım. Dexter, gelsene. Biraz yürüyelim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Excuse us, ladies. Excuse us. Kusurumuza bakmayın, bayanlar. Kusurumuza bakmayın. Kusura bakmayın, bayanlar. Kusura bakmayın. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Mom, thank you for thoroughly embarrassing me. Appreciate that. Beni utandırdığın için çok teşekkür ederim. Bu davranışından dolayı seni takdir ediyorum. Anne, beni utandırdığın işin çok teşekkürler. Buna çok minnettarım. Something Borrowed-2 2011 info-icon
My pleasure. Ne demek. Bir zevkti. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Your mother doesn't like me drinking during the daytime. Annen gündüz içki içmemi sevmiyor. Annen gündüz vakti içki içmemden hiç haz etmiyor. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Well, she looks good. She seems happy. İyi görünüyor, mutlu gibi. İyi görünüyor. Mutlu gibi. Something Borrowed-2 2011 info-icon
She sure does. Kesinlikle öyle. Eminim öyledir. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I don't think I've ever seen her so happy. Onu hiç bu kadar mutlu gördüğümü hatırlamıyorum. Onu bir daha böyle mutlu göreceğimi hiç düşünmezdim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Must be the wedding. Düğünden dolayı olsa gerek. Evlilik sayesinde olmalı. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Dad, can I ask you a question? Baba, sana bir soru sorabilir miyim? Baba, sana bir şey sorabilir miyim? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Have you ever gone down a road... Hiç bir yolda aşağı doğru giderken... Hiç bir yol ayrımına düştün mü... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...I mean, far down it and... ...Tam gaz aşağıya... ...yani yol ayrımına geldin ve... Something Borrowed-2 2011 info-icon
And wondered maybe if it wasn't what you want? İsteğinin o olmayabileceğini düşündün mü hiç? Belki de içinde bulunduğun durumun istediğin şey olmadığını düşündün mü? Something Borrowed-2 2011 info-icon
What you want. İsteğin. İstediğin şey. Something Borrowed-2 2011 info-icon
The problem with that expression is... Kendini ifade etmekle ilgili sorunun... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...it's frequently at odds with what's right. ...neyin doğru olduğuyla ilgili sıklıkla garipliklerle karşılaşman. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Isn't it? Öyle mi ki? Değil mi? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Now, whatever's going on between you and that girl, you stop it. Now. Şu kız ile aranda ne oluyorsa, bitir hemen. Seninle o kız arasında ne varsa bunu bitireceksin. Hemen. Something Borrowed-2 2011 info-icon
But, Dad... No. Ama, baba... Hayır. Ama baba... Hayır. Something Borrowed-2 2011 info-icon
You know what I'm talking about. Ne dediğimi sen iyi bilirsin. Neden bahsettiğimi biliyorsun. Something Borrowed-2 2011 info-icon
That's not the kind of people we are. Biz böyle insanlar değiliz. Biz o tür insanlardan değiliz. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Yes, sir. Tamam, efendim. Evet, efendim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Your mom is a sweetheart. Annen çok iyi kalpli birisi. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Your dad... Baban ise... Baban da... Something Borrowed-2 2011 info-icon
I see where the strong silent thing comes from. Şu kuvvetli sessizlik özelliğinin nereden geldiği şimdi anlaşıIdı. Şu kuvvetli sessizlik özelliğinin nereden geldiği şimdi anlaşıldı. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Yeah. Yeah, I'm just tired. Evet, biraz yorgunum da. Evet. Evet, biraz yorgunum sadece. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Do you wanna come up? Yukarı çıkmak ister misin? İçeri gelmek ister misin? Something Borrowed-2 2011 info-icon
I do, but, uh, Darcy texted and they're on their way back, so... İsterdim, ama Darcy mesaj çekti, yoldalarmış. O yüzden... Something Borrowed-2 2011 info-icon
Oh. Yeah. I should... Anladım. Ben... Tabii. O yüzden... Something Borrowed-2 2011 info-icon
Rachel, just so you know... Rachel, bilmeni istiyorum... Rachel, bu sabah sana... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...what I said this morning... ...bu sabah bütün dediklerimde... ...söylediğim şeyler var ya... Something Borrowed-2 2011 info-icon
I meant it. Dediklerimi aynen kastediyordum. O konuda ciddiydim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
That's what he said? Böyle mi dedi? Bunu mu söyledi yani? Something Borrowed-2 2011 info-icon
It's complicated, Ethan. Çok karmaşık bir ilişki yaşıyoruz onunla, Ethan. Durum karışık, Ethan. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Don't. Yapma bunu. Yapma. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Don't what? Rachel, it's not complicated. He's being a dick. Neyi yapmayayım? Rachel, karmaşık falan değil. Şerefsizlik yapıyor. Neyi yapmayayım? Rachel, karışık falan değil. Şerefsizlik yapıyor. Something Borrowed-2 2011 info-icon
To be honest, you're being stupid. Doğrusunu söylemek gerekirse sen de aptallık yapıyorsun. Doğrusunu söylemek gerekirse aptallık yapıyorsun. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Whoa. I'm being stupid? Yes. Ben mi aptallık yapıyorum? Evet. Aptallık yapıyorum, öyle mi? Evet. Something Borrowed-2 2011 info-icon
He's stringing you along. And the worst part is you're just letting him. Adam sana asıIıp duruyor. En kötüsü de sen de buna müsaade ediyorsun. Adam sana asılıp duruyor. En kötüsü de sen de buna müsade ediyorsun. Something Borrowed-2 2011 info-icon
How long are you gonna let this happen? His wedding day? Bunu ne kadar daha devam ettireceksin? Düğün gününe kadar mı? Buna daha ne kadar devam edeceksin? Düğününe kadar mı? Something Borrowed-2 2011 info-icon
His first anniversary? He's not even married yet, Ethan. İIk yıIdönümüne kadar? Daha evlenmedi bile, Ethan. İlk yıldönümüne kadar? O daha evlenmedi bile, Ethan. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Exactly, Rachel. He's not even married yet. Aynen öyle, Rachel. Daha evlenmedi bile. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Which means he can change his situation anytime he wants. Bu da demek oluyor ki durumu istediği zaman istediği şekilde değiştirebilir. Something Borrowed-2 2011 info-icon
But he hasn't, has he? Ama değiştirmiyor, değil mi? Ama değiştirmiyor. Değil mi? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Have you even seen him, have you even talked to him since the Fourth of July? Onunla görüşüyor musun? Temmuzun dördünden beri tek kelime ettiniz mi? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Rachel, when did you become one of these women that just waits? Rachel, ne zaman sadece bekleyen kadınlardan oldun? Rachel, sen ne zaman sürekli bekleyip duran kadın tiplerinden biri olup çıktın? Something Borrowed-2 2011 info-icon
And is still waiting. Hala da bekliyorsun. Hâlâ bekleyen bir kadın tipi. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I don't exactly see you living your happily ever after. Seni o gündür hiç yüzün gülerken bile göremiyorum. Beni bırak, seni o gündür hiç yüzün gülerken bile göremiyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Maybe you're right. But at least I try. At least I take chances. Belki de haklısındır. Ama en azından deniyorum. En azından kararlar alıyorum. Belki de haklısındır. Ama en azından deniyorum. Karşıma çıkan şansları değerlendiriyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
When? When is the last time you took a chance? Ne zaman? En son ne zaman bir karar aldın? Ne zaman? En son ne zaman karşına çıkan bir şansı değerlendirdin? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Two days ago, when I decided to move to London. İki gün önce Londra'ya gitmeye karar verdim. 2 gün önce, Londra'ya taşınmaya karar verdiğim zaman. Something Borrowed-2 2011 info-icon
What? Yeah. I'm moving there in the fall. Ne? Evet. Sonbaharda gidiyorum. Ne? Evet. En kısa zamanda taşınıyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
When were you gonna tell me? Bana ne zaman söylemeyi düşünüyordun? Bana ne zaman söyleyecektin? Something Borrowed-2 2011 info-icon
Um, today. Just now, actually, before you yelled at me. Bugün. Aslına bakarsan şimdi söyleyecektim. Bana bağırmadan önce yani. Something Borrowed-2 2011 info-icon
There's a publisher who's really interested in my book. Kitabımla ilgilenen bir yayımcı var. Kitabımla ilgilenen bir yapımcı ile görüştüm. Something Borrowed-2 2011 info-icon
She wants to work on it. Bastırmak istiyor. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Ethan, that's incredible. Ethan, bu inanıImaz bir şey. Ethan, bu inanılmaz bir haber. Something Borrowed-2 2011 info-icon
Hey, you wanna give me a killer going away present? Bana bir yolculuk hediyesi vermek ister misin? Bana bir gidiş hediyesi vermek ister misin? Something Borrowed-2 2011 info-icon
What? Tell your boyfriend to make a decision. Ne? Sevgiline bir karar vermesini söyle. Ne? Erkek arkadaşına bir karar vermesini söyle. Something Borrowed-2 2011 info-icon
MARCUS: Nice, Justin. Güzeldi, Justin. Harika, Justin. Something Borrowed-2 2011 info-icon
BOY 1: Oh, nice one! Harikaydı! Something Borrowed-2 2011 info-icon
MARCUS: So I'm lying in bed last night... Geçen gün yatağımda yatıyorken... Something Borrowed-2 2011 info-icon
...thinking about you, wondering if I should jerk off or not. ...seni düşünüyordum. Mastürbasyon yapıp yapmamak arasında kaldım. ...seni düşünüyordum. 31 çekip çekmemek arasında kaldım. Something Borrowed-2 2011 info-icon
But the thing was, I couldn't get it up. Ama sorun şu ki, kaldıramadım. Something Borrowed-2 2011 info-icon
And that never happens, by the way. Just FYI. Never happens to me. Bu arada, seni düşündüğümde kalkmıyor. Bilgin olsun diye. Hiçbir zaman kalkmıyor. Something Borrowed-2 2011 info-icon
And it wasn't because I don't think you're hot. I do. Bu seni seksi bulmadığımdan dolayı değil. Bence seksisin. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I totally think you're hot. Kesinlikle seksi olduğunu düşünüyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
I just feel... Şöyle hissettim... Something Borrowed-2 2011 info-icon
I don't know. I associate you now with failure. Bilemiyorum. Seni başarısızlıkla ilişkilendirmişim. Something Borrowed-2 2011 info-icon
How do you make the most hideous things sound charming? Bu tür konuları nasıI oluyor da çekici hale getirebiliyorsun? Bu tür konuları nasıl oluyor da çekici hale getirebiliyorsun? Something Borrowed-2 2011 info-icon
That's a compliment, right? Sure. Ha ha ha. Bu bir iltifattı, değil mi? Elbette. Something Borrowed-2 2011 info-icon
So how big you think it is? Sence büyüklüğü ne kadardır? Something Borrowed-2 2011 info-icon
The house. You think it'll be big? Evi diyorum. Sence büyük olur mu? Evi diyorum. Sence büyük olurmu? Something Borrowed-2 2011 info-icon
The house that Dex's old man is buying for him and Darcy. Dex'in babasının Dex ve Darcy için satın aldığı evi diyorum. Dex'in pederinin Dex ve Darcy için satın aldığı evi diyorum. Something Borrowed-2 2011 info-icon
What, Darcy didn't tell you? Ne, Darcy sana söylemedi mi? Something Borrowed-2 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 151134
  • 151135
  • 151136
  • 151137
  • 151138
  • 151139
  • 151140
  • 151141
  • 151142
  • 151143
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim