Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 147603

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Well, so, legally, I could marry your daughter.	Eee o zaman, kanunen, senin kızınla evlenebilirim.	Seinfeld The Seven-1	1996
So have you picked out a name yet?	Halen bir isim seçmediniz mi?	Seinfeld The Seven-1	1996
Well, we've narrowed it down to a few.	Birkaç isim üzerindeyiz.	Seinfeld The Seven-1	1996
We like Kimberly.	Kimberly ismini düşünüyoruz.	Seinfeld The Seven-1	1996
You don't like Kimberly?	Kimberly ismini sevmezmisin?	Seinfeld The Seven-1	1996
What else you got? How about Joan?	Elinizde başka ne var? Joan'a ne dersin?	Seinfeld The Seven-1	1996
Come on, I'm eating here. George.	Hadi, yemek yiyorum burada. George.	Seinfeld The Seven-1	1996
Pamela? Pamela?	Pamela? Pamela?	Seinfeld The Seven-1	1996
All right. I'll tell you what.	Tamam o zaman. Bakın ne diyeceğim?	Seinfeld The Seven-1	1996
You look like nice people. I'm gonna help you out.	İyi insanlara benziyorsunuz. Size yardım edeceğim.	Seinfeld The Seven-1	1996
You want a beautiful name? Soda.	Güzel bir isim mi arıyorsunuz? Soda.	Seinfeld The Seven-1	1996
What? Soda.	Ne? Soda.	Seinfeld The Seven-1	1996
S O D A. Soda.	S O D A. Soda.	Seinfeld The Seven-1	1996
I don't know. It sounds a little strange.	Bilmiyorum. Kulağa garip geliyor.	Seinfeld The Seven-1	1996
All names sound strange the first time you hear them.	Her isim ilk duyulduğunda insanlara garip gelmiştir.	Seinfeld The Seven-1	1996
Are you telling me people loved the name Blanche...	Yani insanlar ilk Blanche ismini...	Seinfeld The Seven-1	1996
...the first time they heard it?	...duyduklarında sevdiler mi sanki?	Seinfeld The Seven-1	1996
Yeah, but Soda? Yeah, that's right.	Evet, ama Soda? Evet, aynen.	Seinfeld The Seven-1	1996
It's working. We'll put it on the list.	Saksı çalışıyor. Soda'yı listeye koyarız.	Seinfeld The Seven-1	1996
I solve problems. That's just what I do.	Ben problem çözerim. Tek yaptığım iş bu.	Seinfeld The Seven-1	1996
Yeah, let's look at that boy.	Evet, şu çocuğa bakalım.	Seinfeld The Seven-1	1996
That's good.	Gerçekten iyi.	Seinfeld The Seven-1	1996
You're going to town with that turkey.	Şehre o hindiyle gidiyorsun.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, yeah. I got a big appetite.	Oh, evet. Çok açım.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, Jerry. You got no mustard.	Oh, Jerry. Hiç hardalın kalmamış.	Seinfeld The Seven-1	1996
It's on the door. What, this yellow stuff?	Dolabın kapısında. Ne, sarı şey mi?	Seinfeld The Seven-1	1996
No, I said, mustard, Jerry. Dijon.	Hayır,Ben hardal dedim, Jerry. Dijon (Bir hardal çeşidi).	Seinfeld The Seven-1	1996
I still wanna do it.	Yine de yiyelim bakalım.	Seinfeld The Seven-1	1996
That's bush league. No.	Bu amatör sınıf. Hayır.	Seinfeld The Seven-1	1996
Hey, wait. You're just gonna leave it there?	Hey, bekle. Bırakıp gidiyormusun yediğini?	Seinfeld The Seven-1	1996
It's half a pound of turkey. I can't eat that.	Orada 200 gram hindi var. Ben o hindiyi yiyemem.	Seinfeld The Seven-1	1996
You can't eat a sandwich without Dijon.	Dijon olmadan sandviç yiyemezsin.	Seinfeld The Seven-1	1996
Yeah, you're right. I really should keep more of your favourites on hand.	Evet, haklısın. Senin favorilerini elimde bulundurmalıydım.	Seinfeld The Seven-1	1996
Hey, hey, hey. I'm getting a vibe here.	Hey, hey, hey Burada bir titreşim alıyorum.	Seinfeld The Seven-1	1996
What, are you unhappy with our arrangement?	Anlaşmamızdan mutsuz musun?	Seinfeld The Seven-1	1996
What arrangement?	Ne anlaşması?	Seinfeld The Seven-1	1996
I was under the impression that I could take anything I wanted...	Senin dolabından isteğim şeyi alabileceğim...	Seinfeld The Seven-1	1996
...from your fridge. You take whatever from mine.	...izlenimine kapılmıştım. Sen de benim dolabımdan.	Seinfeld The Seven-1	1996
Let me know when you get something in there, and I will.	Dolabında işe yarar birşey olduğunda haber ver, alırım.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, hey. Hey.	Oh, hey. Hey.	Seinfeld The Seven-1	1996
Hey. What's with your neck?	Hey. Boynunun neyi var?	Seinfeld The Seven-1	1996
It's still killing me from having to get that bike off the wall...	Bisikleti duvardan kendi başıma ...	Seinfeld The Seven-1	1996
...by myself.	...aldığımdan beri boynum çok acıyor.	Seinfeld The Seven-1	1996
Well, if it's any consolation, I did get her number.	Eğer seni teselli edecekse, o kızın numarasını aldım.	Seinfeld The Seven-1	1996
I think I really strained it.	Galiba boynum incildi.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, I doubt you strained it. Maybe you pulled it.	Oh, incittiğinden şüpheliyim. Belki kaslarından birisi kopmuştur.	Seinfeld The Seven-1	1996
Maybe. Did you twist it?	Belki. Büktün mü?	Seinfeld The Seven-1	1996
You could have twisted it? I don't know.	Belki boynunu fazla bükmüşsündür. Bilmiyorum.	Seinfeld The Seven-1	1996
Did you wrench it? Did you jam it?	Burktun mu? Kilitledin mi?	Seinfeld The Seven-1	1996
Maybe you squeezed it and turned it? Why don't you...	Belki sıkıp, çevirmişsindir. Neden o lanet olası...	Seinfeld The Seven-1	1996
...just shut the hell up. All right.	...çeneni kapatmıyorsun. Tamam.	Seinfeld The Seven-1	1996
God, man, this is killing me.	Tanrım, bu acı beni öldürüyor.	Seinfeld The Seven-1	1996
I would give that bike to the person who could make this pain go away.	Bu acıdan kurtulmamı sağlayana, o bisikleti veririm.	Seinfeld The Seven-1	1996
You're really hurting, huh? Oh, Kramer, it's just awful.	Gerçekten acıyor, değil mi? Oh, Kramer, gerçekten çok kötü.	Seinfeld The Seven-1	1996
Well, you're arterioles have constricted.	Damarların sıkışmıştır.	Seinfeld The Seven-1	1996
All right, lean forward. Relax.	Tamam, öne doğru eğil. Rahatla.	Seinfeld The Seven-1	1996
What? What? Encounter shiatsu.	Ne? Ne? Encounter shiatsu*	Seinfeld The Seven-1	1996
Wait a minute. You know what you're doing?	Bekle bir dakika, sen ne yaptığını biliyor musun?	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, yeah. A wise man once taught me the healing power...	Oh, evet. Bilge bir adam, bana doğal basınç...	Seinfeld The Seven-1	1996
...of the body's natural pressure points.	...noktalarının tedavi edici etkisini öğretmişti.	Seinfeld The Seven-1	1996
He sells T shirts near the World Trade Center.	Dünya Ticaret Merkezinin yanında tişört satıyor.	Seinfeld The Seven-1	1996
He's a genius.	Gerçek bir dahi.	Seinfeld The Seven-1	1996
Here we go. Here we go.	Şimdi başlıyoruz. Şimdi başlıyoruz.	Seinfeld The Seven-1	1996
All right, from pain will come pleasure.	Tamam, şimdi, acıdan rahatlığa doğru.	Seinfeld The Seven-1	1996
Wow, that is unbelievable.	Wow, bu inanılmaz.	Seinfeld The Seven-1	1996
That pain is totally gone.	Acı tamamen gitti.	Seinfeld The Seven-1	1996
What's even more amazing is his formal training is in paediatrics.	Daha ilginç olan da, onun önceden pediatri eğitimi almış olması.	Seinfeld The Seven-1	1996
All right. My work is done here.	Benim işim burada bitti.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, man. Kramer, thank you.	Oh, Kramer, teşekkür ederim.	Seinfeld The Seven-1	1996
You can send that bike over any time. What?	Bisikleti istediğin zaman gönderebilirsin. Ne?	Seinfeld The Seven-1	1996
What is he talking about? I don't know.	Neden bahsediyor? Bilmiyorum.	Seinfeld The Seven-1	1996
You said you'd give the bike to whoever fixes your neck.	Boynunu tedavi eden kişiye bisikleti vereceğini söylemiştin.	Seinfeld The Seven-1	1996
You really think he wants the bike? Oh, yeah.	Sence gerçekten bisikleti istiyor mu? Oh, evet.	Seinfeld The Seven-1	1996
But it took him like 10 seconds.	Ama 10 saniyesini aldı.	Seinfeld The Seven-1	1996
Well, that's the most he's worked in the last four months.	Son 4 ayda çalıştığı en fazla süre.	Seinfeld The Seven-1	1996
I think they really went for that Soda. What are you, crazy?	Bence, Soda ismini koyacaklar. Nesin sen çılgın mı?	Seinfeld The Seven-1	1996
They hated it. They were just humouring you.	Nefret ettiler. Sadece suyuna gittiler.	Seinfeld The Seven-1	1996
All right. Very good. Believe me.	Tamam, inan bana.	Seinfeld The Seven-1	1996
That kid's going to be called Soda. I can tell you...	O çocuk Soda diye çağrılacak. Emin ol, kendi çocuğuma...	Seinfeld The Seven-1	1996
...I would never name my child Soda.	...hiçbir zaman Soda ismini koymam.	Seinfeld The Seven-1	1996
Oh, no, no, no. No, of course not.	Oh, hayır, hayır, hayır. Tabiki olmaz.	Seinfeld The Seven-1	1996
I got a great name for our kids, a real original.	Çocuğumuz için aklımda çok iyi bir isim var.	Seinfeld The Seven-1	1996
You wanna hear what it is? Are you ready?	Duymak istiyor musun? Hazır mısın?	Seinfeld The Seven-1	1996
What is that, sign language? No.	Ne şimdi bu, işaret dili mi? Hayır.	Seinfeld The Seven-1	1996
Seven Costanza. You're serious?	Yedi Costanza. Ciddi misin?	Seinfeld The Seven-1	1996
Yeah, it's a beautiful name for a boy or a girl.	Evet, oğlan veya kız için çok güzel bir isim.	Seinfeld The Seven-1	1996
Especially a girl. Or a boy. I don't think so.	Özellikle kız için. Oğlan için de. Ben öyle düşünmüyorum.	Seinfeld The Seven-1	1996
What, you don't like the name? It's not a name. It's a number.	Ne, ismi sevmedin mi? Bu bir isim değil. Bir sayı.	Seinfeld The Seven-1	1996
I know. It's Mickey Mantle's number.	Biliyorum. Bu Mickey Mantle'ın (Efsanevi bir beyzbolcu) numarası.	Seinfeld The Seven-1	1996
So not only is it an all around beautiful name...	Yani sadece çok güzel bir isim değil...	Seinfeld The Seven-1	1996
...it is also a living tribute. It's awful. I hate it.	...hem de Mantle'a bir gönderme. Çok kötü. Nefret ettim.	Seinfeld The Seven-1	1996
Well, that's the name. Oh, no it is not.	İsim bu. Oh, hayır değil.	Seinfeld The Seven-1	1996
No child of mine is ever going to be named Seven.	Hiçbir çocuğumun adı; Yedi olmayacak.	Seinfeld The Seven-1	1996
All right. Let's just stay calm here.	Tamam, biraz sakinleşelim.	Seinfeld The Seven-1	1996
Don't get all crazy on me.	Bütün siniri benden çıkarma.	Seinfeld The Seven-1	1996
Seven? Yeah, I guess I could see it.	Yedi? Evet, galiba bunu çözebilirim.	Seinfeld The Seven-1	1996
Seven. Seven periods of school. Seven beatings a day.	Yedi. Okulun Yedi dönemi. Günde Yedi dayak.	Seinfeld The Seven-1	1996
Roughly seven stitches a beating, and, eventually, seven years to life.	Dayaktan dolayı Yedi dikiş ve en sonunda, Yedi senelik hayat.	Seinfeld The Seven-1	1996
You're doing that child quite a service.	Çocuğa oldukça yardım ediyorsun.	Seinfeld The Seven-1	1996
I defy you to come up with a better name than Seven.	Yedi'den daha iyi bir isim bulamayacağına dair sana meydan okuyabilirim.	Seinfeld The Seven-1	1996