• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165894

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Here's my body. Iºte vücudum. İşte vücudum. İşte vücudum. İşte vücudum. İşte vücudum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Save it. Kurtar onu. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Is that the way you show you're a man? Erkek oldugunu böyle mi gösteriyorsun? Erkek olduğunu böyle mi gösteriyorsun? Erkek olduğunu böyle mi gösteriyorsun? Erkek olduğunu böyle mi gösteriyorsun? Erkek olduğunu böyle mi gösteriyorsun? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Turn away, don't look at me. Arkani dön, bana bakma. Arkanı dön, bana bakma. Arkanı dön, bana bakma. Arkanı dön, bana bakma. Arkanı dön, bana bakma. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You never had the courage to be a man. Don't look at me! Hiçbir zaman bir erkek olmaya cesaret edemedin. Bakma bana! The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
If you weren't hanging on to your mother, you were hanging on to me. Annene siginmasan gelip bana siginirdin. Annene sığınmasan gelip bana sığınırdın. Annene sığınmasan gelip bana sığınırdın. Annene sığınmasan gelip bana sığınırdın. Annene sığınmasan gelip bana sığınırdın. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Now you're hanging on to God... ªimdi de Tanri'ya siginiyorsun. Şimdi de Tanrı'ya sığınıyorsun. Şimdi de Tanrıya sığınıyorsun. Şimdi de Tanrı'ya sığınıyorsun. Şimdi de Tanrı'ya sığınıyorsun. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...going to the desert to hide because you're scared. Çöle saklanmaya gidiyorsun, çünkü korkuyorsun. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Go. Whenever I see you, my heart breaks. Git artik. Seni görmek bana aci veriyor. Git artık. Seni görmek bana acı veriyor. Git artık. Seni görmek bana acı veriyor. Git artık. Seni görmek bana acı veriyor. Git artık. Seni görmek bana acı veriyor. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I do remember when we were children. Çocuklugumuzu hatirliyorum. Çocukluğumuzu hatırlıyorum. Çocukluğumuzu hatırlıyorum. Çocukluğumuzu hatırlıyorum. Çocukluğumuzu hatırlıyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Never have I felt so much tenderness toward anyone... Sana o zamanlar duydugum sevgiyi... Sana o zamanlar duyduğum sevgiyi... Sana o zamanlar duyduğum sevgiyi... Sana o zamanlar duyduğum sevgiyi... Sana o zamanlar duyduğum sevgiyi... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...as I felt toward you then. hiç kimseye karºi hissetmedim. hiç kimseye karşı hissetmedim. hiç kimseye karşı hissetmedim. hiç kimseye karşı hissetmedim. hiç kimseye karşı hissetmedim. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
All I ever wanted was you. Tek istedigim sendin. Tek istediğim sendin. Tek istediğim sendin. Tek istediğim sendin. Tek istediğim sendin. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Nothing else. Baºka bir ºey istememiºtim. Başka bir şey istememiştim. Başka bir şey istememiştim. Başka bir şey istememiştim. Başka bir şey istememiştim. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
What do you think I wanted? Ben ne istemiºtim saniyorsun? Ben ne istemiştim sanıyorsun? Ben ne istemiştim sanıyorsun? Ben ne istemiştim sanıyorsun? Ben ne istemiştim sanıyorsun? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Is it so bad sharing a prostitute's room? Bir fahiºenin evinde kalmak bu kadar kötü mü? Bir fahişenin evinde kalmak bu kadar kötü mü? Bir fahişenin evinde kalmak bu kadar kötü mü? Bir fahişenin evinde kalmak bu kadar kötü mü? Bir fahişenin evinde kalmak bu kadar kötü mü? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I won't touch you. You'll still be a virgin for the desert. Sana elimi sürmem. Çöle bakir olarak gidebilirsin. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Mary, I'm sorry. I can't stay. Afedersin Meryem, kalamam. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Welcome. This way. Hoºgeldin. Geç. Hoşgeldin. Geç. Hoşgeldin. Geç. Hoşgeldin. Geç. Hoşgeldin. Geç. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Do you always pray this late at night? Hep böyle gece geç mi dua edersiniz? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
It's a funeral. The master of the monastery died. Cenazemiz var. Manastirin baºi öldü. Cenazemiz var. Manastırın başı öldü. Cenazemiz var. Manastırın başı öldü. Cenazemiz var. Manastırın başı öldü. Cenazemiz var. Manastırın başı öldü. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Shall I pray with you? Ben de sizinle dua edeyim mi? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Sleep. You must be tired. Sen yat. Yorgunsundur. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I know who you are. Kim oldugunu biliyorum. Kim olduğunu biliyorum. Kim olduğunu biliyorum. Kim olduğunu biliyorum. Kim olduğunu biliyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
That was the man who brought me here last night. Beni dün gece içeri alan adam bu. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
He was dead last night. O çoktan ölmüºtü. O çoktan ölmüştü. O çoktan ölmüştü. O çoktan ölmüştü. O çoktan ölmüştü. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
The master's soul has gone to heaven. Efendimizin ruhu çoktan cennete ulaºti. Efendimizin ruhu çoktan cennete ulaştı. Efendimizin ruhu çoktan cennete ulaştı. Efendimizin ruhu çoktan cennete ulaştı. Efendimizin ruhu çoktan cennete ulaştı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
His body's work is completed. Vücudu görevini tamamladi. Vücudu görevini tamamladı. Vücudu görevini tamamladı. Vücudu görevini tamamladı. Vücudu görevini tamamladı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
It walked under the sun and the moon... Güneºin ve ayin altinda... Güneşin ve ayın altında... Güneşin ve ayın altında... Güneşin ve ayın altında... Güneşin ve ayın altında... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...over sand and stone... taºlarin ve kumlarin üstünde yürüdü. taşların ve kumların üstünde yürüdü. taşların ve kumların üstünde yürüdü. taşların ve kumların üstünde yürüdü. taşların ve kumların üstünde yürüdü. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...sinned, felt pain... Günah iºledi, aci çekti... Günah işledi, acı çekti... Günah işledi, acı çekti... Günah işledi, acı çekti... Günah işledi, acı çekti... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...yearned for heaven. ve cenneti arzuladi. ve cenneti arzuladı. ve cenneti arzuladı. ve cenneti arzuladı. ve cenneti arzuladı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
We commend his remains to our God. Ondan geriye kalanlari Tanri'ya emanet ediyoruz. Ondan geriye kalanları Tanrı'ya emanet ediyoruz. Ondan geriye kalanları Tanrıya emanet ediyoruz. Ondan geriye kalanları Tanrı'ya emanet ediyoruz. Ondan geriye kalanları Tanrı'ya emanet ediyoruz. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Flesh... Fani beden... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...the master no longer needs you. efendinin artik sana ihtiyaci yok. efendinin artık sana ihtiyacı yok. efendinin artık sana ihtiyacı yok. efendinin artık sana ihtiyacı yok. efendinin artık sana ihtiyacı yok. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Melt away. Topraga kariº. Toprağa karış. Toprağa karış. Toprağa karış. Toprağa karış. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
First came the wings, then the angel. Ilk önce kanatlar geldi, sonra da melek. İlk önce kanatlar geldi, sonra da melek. İlk önce kanatlar geldi, sonra da melek. İlk önce kanatlar geldi, sonra da melek. İlk önce kanatlar geldi, sonra da melek. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
His spirit actually appeared to you. He treated you like a royal visitor. Ruhuydu sana görünen. Seni ilahi bir misafir gibi karºiladi. Ruhuydu sana görünen. Seni ilahi bir misafir gibi karşıladı. Ruhuydu sana görünen. Seni ilahi bir misafir gibi karşıladı. Ruhuydu sana görünen. Seni ilahi bir misafir gibi karşıladı. Ruhuydu sana görünen. Seni ilahi bir misafir gibi karşıladı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
He recognized you for something. Seni tanimiº. Seni tanımış. Seni tanımış. Seni tanımış. Seni tanımış. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
He couldn't have recognized me for anything. Beni tanimasina imkan yok. Beni tanımasına imkan yok. Beni tanımasına imkan yok. Beni tanımasına imkan yok. Beni tanımasına imkan yok. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I only came here to serve God. That's all. Ben buraya Tanri'ya hizmet etmek için geldim, o kadar. Ben buraya Tanrı'ya hizmet etmek için geldim, o kadar. Ben buraya Tanrıya hizmet etmek için geldim, o kadar. Ben buraya Tanrı'ya hizmet etmek için geldim, o kadar. Ben buraya Tanrı'ya hizmet etmek için geldim, o kadar. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
That's all God wants from me. I'm sure of it. Efendimizin benden tek istedigi bu. Eminim. Efendimizin benden tek istediği bu. Eminim. Efendimizin benden tek istediği bu. Eminim. Efendimizin benden tek istediği bu. Eminim. Efendimizin benden tek istediği bu. Eminim. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Think of how you're blessed. God actually makes himself known to you. Sen ödüllendirilmiºsin. Tanri kendini sana tanitmiº. Sen ödüllendirilmişsin. Tanrı kendini sana tanıtmış. Sen ödüllendirilmişsin. Tanrı kendini sana tanıtmış. Sen ödüllendirilmişsin. Tanrı kendini sana tanıtmış. Sen ödüllendirilmişsin. Tanrı kendini sana tanıtmış. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I don't know what God wants from me. Tanri benden ne istiyor, ben bilmiyorum. Tanrı benden ne istiyor, ben bilmiyorum. Tanrı benden ne istiyor, ben bilmiyorum. Tanrı benden ne istiyor, ben bilmiyorum. Tanrı benden ne istiyor, ben bilmiyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
All my life I've wanted to hear God's voice. I've dedicated my life to him. Hayatim boyunca O'nun sesini duymak istedim. Hayatimi O'na adadim. Hayatım boyunca O'nun sesini duymak istedim. Hayatımı O'na adadım. Hayatım boyunca Onun sesini duymak istedim. Hayatımı Ona adadım. Hayatım boyunca O'nun sesini duymak istedim. Hayatımı O'na adadım. Hayatım boyunca O'nun sesini duymak istedim. Hayatımı O'na adadım. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...l think I feel him, but I'm never really sure. O'nu hissettigimi düºünüyorum, ama emin olamiyorum. O'nu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum. Onu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum. O'nu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum. O'nu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
But you always know. God took you by the hand and brought you here. Ama sen biliyorsun. Tanri elinden tutup seni buraya getirmiº. Ama sen biliyorsun. Tanrı elinden tutup seni buraya getirmiş. Ama sen biliyorsun. Tanrı elinden tutup seni buraya getirmiş. Ama sen biliyorsun. Tanrı elinden tutup seni buraya getirmiş. Ama sen biliyorsun. Tanrı elinden tutup seni buraya getirmiş. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You think it's a blessing to know what God wants? Tanri'nin ne istedigini bilmek bir lütuf mu sence? Tanrı'nın ne istediğini bilmek bir lütuf mu sence? Tanrının ne istediğini bilmek bir lütuf mu sence? Tanrı'nın ne istediğini bilmek bir lütuf mu sence? Tanrı'nın ne istediğini bilmek bir lütuf mu sence? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I'll tell you what he wants. He wants to push me over! Sana ne istedigini söyleyeyim. Beni uçurumdan aºagi yuvarlamak istiyor! Sana ne istediğini söyleyeyim. Beni uçurumdan aşağı yuvarlamak istiyor! Sana ne istediğini söyleyeyim. Beni uçurumdan aşağı yuvarlamak istiyor! Sana ne istediğini söyleyeyim. Beni uçurumdan aşağı yuvarlamak istiyor! Sana ne istediğini söyleyeyim. Beni uçurumdan aşağı yuvarlamak istiyor! The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Can't he see what's inside of me? All my sins. Içimdekileri göremiyor mu? Bütün günahlarimi... İçimdekileri göremiyor mu? Bütün günahlarımı... İçimdekileri göremiyor mu? Bütün günahlarımı... İçimdekileri göremiyor mu? Bütün günahlarımı... İçimdekileri göremiyor mu? Bütün günahlarımı... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
We all sin. Not my sins. Hepimiz günah iºleriz. Benim gibi degil. Hepimiz günah işleriz. Benim gibi değil. Hepimiz günah işleriz. Benim gibi değil. Hepimiz günah işleriz. Benim gibi değil. Hepimiz günah işleriz. Benim gibi değil. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I'm a liar. A hypocrite. Ben bir yalanciyim. Ikiyüzlüyüm. Ben bir yalancıyım. İkiyüzlüyüm. Ben bir yalancıyım. İkiyüzlüyüm. Ben bir yalancıyım. İkiyüzlüyüm. Ben bir yalancıyım. İkiyüzlüyüm. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I'm afraid of everything. I don't tell the truth. I don't have the courage. Her ºeyden korkuyorum. Dogruyu söylemiyorum. Buna cesaretim yok. Her şeyden korkuyorum. Doğruyu söylemiyorum. Buna cesaretim yok. Her şeyden korkuyorum. Doğruyu söylemiyorum. Buna cesaretim yok. Her şeyden korkuyorum. Doğruyu söylemiyorum. Buna cesaretim yok. Her şeyden korkuyorum. Doğruyu söylemiyorum. Buna cesaretim yok. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
When I see a woman, I blush and look away. Bir kadin gördügüm zaman kizarip kafami çeviriyorum. Bir kadın gördüğüm zaman kızarıp kafamı çeviriyorum. Bir kadın gördüğüm zaman kızarıp kafamı çeviriyorum. Bir kadın gördüğüm zaman kızarıp kafamı çeviriyorum. Bir kadın gördüğüm zaman kızarıp kafamı çeviriyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I want her, but I don't take her, for God, and that makes me proud. Onu arzuluyorum, ama elimi sürmüyorum. Efendimiz için. Ve bu bana gurur veriyor. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Then my pride ruins Magdalene. Ve bu gurur Mecdelli Meryem'e zarar veriyor. Ve bu gurur Mecdelli Meryeme zarar veriyor. Ve bu gurur Mecdelli Meryem'e zarar veriyor. Ve bu gurur Mecdelli Meryem'e zarar veriyor. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I don't steal, I don't fight... Çalmiyorum, dövüºmüyorum... Çalmıyorum, dövüşmüyorum... Çalmıyorum, dövüşmüyorum... Çalmıyorum, dövüşmüyorum... Çalmıyorum, dövüşmüyorum... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...l don't kill. Not because I don't want to, but because I'm afraid. adam öldürmüyorum. Istemedigimden degil, korktugum için. adam öldürmüyorum. İstemediğimden değil, korktuğum için. adam öldürmüyorum. İstemediğimden değil, korktuğum için. adam öldürmüyorum. İstemediğimden değil, korktuğum için. adam öldürmüyorum. İstemediğimden değil, korktuğum için. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I want to rebel against you, against everything... Size karºi isyan etmek istiyorum, her ºeye karºi. Size karşı isyan etmek istiyorum, her şeye karşı. Size karşı isyan etmek istiyorum, her şeye karşı. Size karşı isyan etmek istiyorum, her şeye karşı. Size karşı isyan etmek istiyorum, her şeye karşı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...against God, but... Tanri'ya karºi. Ama... Tanrı'ya karşı. Ama... Tanrıya karşı. Ama... Tanrı'ya karşı. Ama... Tanrı'ya karşı. Ama... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...l'm afraid. korkuyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You want to know who my mother and father are? Annem babam kim, bilmek ister misin? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You want to know who my God is? Benim Tanrim kim, bilmek ister misin? Benim Tanrım kim, bilmek ister misin? Benim Tanrım kim, bilmek ister misin? Benim Tanrım kim, bilmek ister misin? Benim Tanrım kim, bilmek ister misin? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You look inside me and that's all you'll find. Yüregime bakarsan sadece bunu görürsün. Yüreğime bakarsan sadece bunu görürsün. Yüreğime bakarsan sadece bunu görürsün. Yüreğime bakarsan sadece bunu görürsün. Yüreğime bakarsan sadece bunu görürsün. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
But the more devils we have inside of us, the more of a chance we have to repent. Ama içimizdeki kötülükler ne kadar çoksa tövbemiz de o kadar güçlü olur. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Lucifer is inside me. ªeytan benim içimde. Şeytan benim içimde. Şeytan benim içimde. Şeytan benim içimde. Şeytan benim içimde. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
He says to me, "You're not the son of King David. Bana, "Sen Kral Davut'un oglu degilsin. Bana, "Sen Kral Davut'un oğlu değilsin. Bana, Sen Kral Davutun oğlu değilsin. Bana, ''Sen Kral Davut'un oğlu değilsin. Bana, ''Sen Kral Davut'un oğlu değilsin. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
"You're not a man, you're the Son of man. "Sen bir insan degilsin, lnsanoglusun. "Sen bir insan değilsin, İnsanoğlusun. Sen bir insan değilsin, İnsanoğlusun. ''Sen bir insan değilsin, İnsanoğlusun. ''Sen bir insan değilsin, İnsanoğlusun. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
"And more, the Son of God. And more than that, God." "Ondan da öte, Tanri'nin Oglusun. Ondan da öte, sen Tanri'sin" diyor. "Ondan da öte, Tanrı'nın Oğlusun. Ondan da öte, sen Tanrı'sın" diyor. Ondan da öte, Tanrının Oğlusun. Ondan da öte, sen Tanrısın diyor. ''Ondan da öte, Tanrı'nın Oğlusun. Ondan da öte, sen Tanrı'sın'' diyor. ''Ondan da öte, Tanrı'nın Oğlusun. Ondan da öte, sen Tanrı'sın'' diyor. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Do you want to ask me anything else? Baºka sorun var mi? Başka sorun var mı? Başka sorun var mı? Başka sorun var mı? Başka sorun var mı? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Everything is from God. Herºey Tanri'dan kaynaklaniyor. Her şey Tanrı'dan kaynaklanıyor. Her şey Tanrı'dan kaynaklanıyor. Her şey Tanrı'dan kaynaklanıyor. Her şey Tanrı'dan kaynaklanıyor. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Everything has two meanings. Herºeyin iki anlami var. Her şeyin iki anlamı var. Her şeyin iki anlamı var. Her şeyin iki anlamı var. Her şeyin iki anlamı var. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Jesus, my sweet Jesus. Isa, sevgili lsa. İsa, sevgili İsa. İsa, sevgili İsa. İsa, sevgili İsa. İsa, sevgili İsa. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Leave me! Beni rahat birak! Beni rahat bırak! Beni rahat bırak! Beni rahat bırak! Beni rahat bırak! The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
They've gone. Herkes gitti. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You have to leave, too. Sen de artik gitmelisin. Sen de artık gitmelisin. Sen de artık gitmelisin. Sen de artık gitmelisin. Sen de artık gitmelisin. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
No, I have to stay. No. Benim kalmam lazim. Hayir. Benim kalmam lazım. Hayır. Benim kalmam lazım. Hayır. Benim kalmam lazım. Hayır. Benim kalmam lazım. Hayır. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You've been purified. God has just blessed you. Sen arindin. Tanri seni ödüllendirdi. Sen arındın. Tanrı seni ödüllendirdi. Sen arındın. Tanrı seni ödüllendirdi. Sen arındın. Tanrı seni ödüllendirdi. Sen arındın. Tanrı seni ödüllendirdi. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
The snakes came from inside you. Yilanlar senin içinden çikti. Yılanlar senin içinden çıktı. Yılanlar senin içinden çıktı. Yılanlar senin içinden çıktı. Yılanlar senin içinden çıktı. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Now you have to leave, too. You have to go back... Artik sen de gitmelisin. Geri dönüp... Artık sen de gitmelisin. Geri dönüp... Artık sen de gitmelisin. Geri dönüp... Artık sen de gitmelisin. Geri dönüp... Artık sen de gitmelisin. Geri dönüp... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
...and speak to people and share your heart. insanlara seslenmelisin, yüregini açmalisin. insanlara seslenmelisin, yüreğini açmalısın. insanlara seslenmelisin, yüreğini açmalısın. insanlara seslenmelisin, yüreğini açmalısın. insanlara seslenmelisin, yüreğini açmalısın. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Speak to who? Kime seslenecegim? Kime sesleneceğim? Kime sesleneceğim? Kime sesleneceğim? Kime sesleneceğim? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
To anyone who will listen. Seni dinleyen herkese. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
And say what? Onlara ne diyecegim? Onlara ne diyeceğim? Onlara ne diyeceğim? Onlara ne diyeceğim? Onlara ne diyeceğim? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Just open your mouth. Sen sadece agzini aç. Sen sadece ağzını aç. Sen sadece ağzını aç. Sen sadece ağzını aç. Sen sadece ağzını aç. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Do you love mankind? Insanlari seviyor musun? İnsanları seviyor musun? İnsanları seviyor musun? İnsanları seviyor musun? İnsanları seviyor musun? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I see men and I feel sorry for them, that's all. Onlara bakiyorum ve onlar için üzülüyorum, hepsi bu. Onlara bakıyorum ve onlar için üzülüyorum, hepsi bu. Onlara bakıyorum ve onlar için üzülüyorum, hepsi bu. Onlara bakıyorum ve onlar için üzülüyorum, hepsi bu. Onlara bakıyorum ve onlar için üzülüyorum, hepsi bu. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I've got orders to kill you. Go ahead. Seni öldürmemi emrettiler. Durma. Seni öldürmemi emrettiler. Durma. Seni öldürmemi emrettiler. Durma. Seni öldürmemi emrettiler. Durma. Seni öldürmemi emrettiler. Durma. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Tonight I was purified. I can't fight with God anymore. Here's my neck. Bu gece arindim. Artik Efendimize karºi koyamam. Iºte bogazim. Bu gece arındım. Artık Efendimize karşı koyamam. İşte boğazım. Bu gece arındım. Artık Efendimize karşı koyamam. İşte boğazım. Bu gece arındım. Artık Efendimize karşı koyamam. İşte boğazım. Bu gece arındım. Artık Efendimize karşı koyamam. İşte boğazım. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Cut it, I'm ready. Öldür beni, hazirim. Öldür beni, hazırım. Öldür beni, hazırım. Öldür beni, hazırım. Öldür beni, hazırım. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
What are you? What kind of a man are you? Nesin sen? Sen nasil bir insansin? Nesin sen? Sen nasıl bir insansın? Nesin sen? Sen nasıl bir insansın? Nesin sen? Sen nasıl bir insansın? Nesin sen? Sen nasıl bir insansın? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
What you want, I want. Sen ne istiyorsan ben de onu istiyorum. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
That's why he brought us together, it's God's plan. Bizi biraraya getirdi, Efendimizin amaci buydu. Bizi biraraya getirdi, Efendimizin amacı buydu. Bizi biraraya getirdi, Efendimizin amacı buydu. Bizi biraraya getirdi, Efendimizin amacı buydu. Bizi biraraya getirdi, Efendimizin amacı buydu. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I come to kill you and you help me, that's God's plan? Seni öldürmem için bana yardim edeceksin. Bu mu O'nun amaci? Seni öldürmem için bana yardım edeceksin. Bu mu O'nun amacı? Seni öldürmem için bana yardım edeceksin. Bu mu Onun amacı? Seni öldürmem için bana yardım edeceksin. Bu mu O'nun amacı? Seni öldürmem için bana yardım edeceksin. Bu mu O'nun amacı? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
These voices you hear, it's God's voice? Only you understand it? ªu duydugun sesler O'nun sesi mi? Sadece sen mi anliyorsun? Şu duyduğun sesler O'nun sesi mi? Sadece sen mi anlıyorsun? Şu duyduğun sesler Onun sesi mi? Sadece sen mi anlıyorsun? Şu duyduğun sesler O'nun sesi mi? Sadece sen mi anlıyorsun? Şu duyduğun sesler O'nun sesi mi? Sadece sen mi anlıyorsun? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
You'd better make me understand it, too. Benim de anlamama yardim et o zaman. Benim de anlamama yardım et o zaman. Benim de anlamama yardım et o zaman. Benim de anlamama yardım et o zaman. Benim de anlamama yardım et o zaman. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
I'll tell you as much as I know. Sana bildigim kadarini söyleyecegim. Sana bildiğim kadarını söyleyeceğim. Sana bildiğim kadarını söyleyeceğim. Sana bildiğim kadarını söyleyeceğim. Sana bildiğim kadarını söyleyeceğim. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
The fainting spells, the voices, the visions. Bayilmalar, sesler ve hayaller... Bayılmalar, sesler ve hayaller... Bayılmalar, sesler ve hayaller... Bayılmalar, sesler ve hayaller... Bayılmalar, sesler ve hayaller... The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Power. Magic. Güç. Büyü. The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
Is there some secret? Bu iºin sirri ne? Bu işin sırrı ne? Bu işin sırrı ne? Bu işin sırrı ne? Bu işin sırrı ne? The Last Temptation of Christ-1 1988 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 165889
  • 165890
  • 165891
  • 165892
  • 165893
  • 165894
  • 165895
  • 165896
  • 165897
  • 165898
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim