Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165308
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
So... Hey, what're we doing today? | Peki... Bugün ne yapıyoruz? Pekâlâ... Bugün ne yapıyoruz? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, I'm teaching. It's a school day, okay? | Ben okula gideceğim. Tamam mı? Şey, ben öğretmenlik yapıyorum. Okul günü, tamam mı? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So I'm gonna drop you at the house. | Peki, seni eve bırakayım. O yüzden seni eve bırakacağım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Or you can take the car and you can go see a movie or something. | Veya bir taksi tutup sinemaya filan da gidebilirsin. Ya da arabayı alıp, bir film filan izlemeye gidersin. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No, no, I'll hang with you. No, no, you can't. | Hayır, ben seni bırakırım. Hayır, olmaz. Hayır, seninle takılacağım. Hayır, bunu yapamazsın. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
They don't allow that. | Buna izin vermezler. Buna izin vermiyorlar. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Mom, could you... Oh, my God, please. | Anne, sen... Aman tanrım, lütfen. Anne şunu... Aman Tanrım, lütfen. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Okay, I can't. | Yapamayacağım. Tamam, bunu yapamam. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Mom, I'm late. Please. Come on. | Anne geç kaldım. Çabuk ol. Anne geciktim. Haydi lütfen. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Oh, ditch them. Blow them off. | Boş ver, bugünlük okulu boş ver. Ek onları. Bir şeyler uydur. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Tell them your mother doesn't wanna hang around while you go to work. | Onlara annenin sen işteyken gezemediğini söylersin. Annenin sen işteyken, ortalıkta gezinmek istemediğini söyle. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What's the story with the clothes? You dress like a flight attendant. | Neden bu kıyafetleri giydin? Hosteslere benzemişsin. Bu kıyafetler de neyin nesi? Hostes gibi giyiniyorsun. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No, I dress like a teacher. Or it gets confusing. | Hayır, bir öğretmen gibi giyindim. Yoksa düzensiz oluyorum. Hayır, öğretmen gibi giyiniyorum. Yoksa insanlar karıştırıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Mom, mind your stupid... For everyone. | Anne, herkesi aptal yerine koyma. Anne, müsaade eder misin... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Why would anyone wanna teach high school? | Neden millet okumak ister ki? Niye insan lisede öğretmenlik yapmak istesin ki? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I hated my teachers. | Öğretmenlerimden nefret ederdim. Ben öğretmenlerimden nefret ederdim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, I'm just gonna settle you at the house. | Tamam, seni eve bırakacağım. Pekâlâ, seni eve bırakacağım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No, I'll drop you at school and then I'll take the car. | Hayır, seni okula bırakıp arabayı alacağım. Hayır, ben seni okula bırakıp, sonra da arabayı alırım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Should you be driving? Huh? | Kullanabilecek misin? Ne? Böyle mi araba kullanacaksın? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Okay, you know what? Just don't forget to come get me at 3:00. | Peki, ama beni saat 3'te almayı unutma. Tamam biliyor musun? Beni üçte almayı unutma yeter. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm in Brigadoon. Would you mind running lines with me? | Tiyatro kulübündeyim. Çalışmalarıma yardım etmek ister misin? Brigadoon oyununda oynuyorum. Benimle repliklerimi tekrar eder misin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Of course I'm all right." | "Tamam ben iyiyim. " "Tabii ki iyiyim." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"I'd have died if anything had happened to you. | "Sana bir şey olursa ölürüm." "Sana bir şey olsaydı, ölürdüm." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"I love you so." | "Seni bu kadar çok seviyorum. " "Seni o kadar seviyorum ki." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"But how can you be sure in just one day?" | "Sadece bir günde nasıl emin olabilirsin?" "Ama sadece bir günde, bundan nasıl emin olabilirsin?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"I dinna know, 'tis just | "Bilmiyorum, bu sadece..." "Bilmem, bu sadece..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"when a lass falls in and out of love, she knows it right away." | "..insan âşık olduğunu anlayamaz mı hiç. " "...bir genç kız, aşkın içine düştüğünde, bunu hemen bilir." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What? It's a good accent. | Ne? Bu güzel bir vurgu. Ne? Güzel bir aksan. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, languages are my speciality. I just thought that... | Güzel, lisanlar benim uzmanlık alanımda. Düşündüm ki... Yabancı diller, benim uzmanlık alanımdır. Düşündüm ki | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's your line. | Senin çizgin bu. Senin satırın. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Do you think you're in love with me?" | "Bana âşık olduğunu mu düşünüyorsun? " "Bana aşık olduğunu düşünüyor musun?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Think? What good does thinking do? | "Düşünmek mi? Düşünceler ne yapar? " "Düşünmek mi? Düşünmek ne işe yarar ki?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"But what I feel is something else." | "Fakat benim hissettiğim şey farklı. " "Ama hissetiğim başka bir şey." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"What do ye feel then, Tommy?" | "Peki ne hissediyorsun, Tommy?" "Ne hissediyormuşsun peki, Tommy?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I think she only tried out because she thought we'd hook up during the play. | Sanırım sadece denemeler yapıyor, çünkü oyunda birleşeceğimizi düşünüyor. Sanırım sadece benimle takılabilmek için oyuna girdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I wasn't watching. You were watching. | İzlemiyordum. İzliyordun. İzlemiyordum. İzliyordun. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No, I was reading. | Hayır, okuyordum. Hayır okuyordum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You were watching. I was reading this... | İzliyordun. Ben okuyordum... İzliyordun. Şu şey kitabını okuyordum... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I was reading this book... Oh, yeah? | Mansfield Park adındaki... Öyle mi? Şu kitabı okuyordum... Öyle mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
...about some people in this house called Mansfield Park. | ...bu kitabı okuyordum. ...Mansfield Parkı denilen, evdeki insanlar hakkında olan. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Austen. Yeah. | Austen. Evet. Austen. Evet. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We're doing Mansfield Park for senior seminar, so... | Mansfield Park hakkında bir seminer yapacağız, yani... Mansfield Parkı'nı bitirme ödevi olarak işliyoruz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I actually bought the book already. I'm trying to make myself wait, you know? | Kitabını çoktan aldım. Kendimi hazırlamaya çalışıyorum. O yüzden, kitabı aldım bile. Ama hemen okumayı düşünmüyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Delay gratification. That sort of thing. | Tatmini geciktirmek. Şu veya bu şekilde. Memnuniyeti geciktirmek için. Bu tarz bir şey. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So what happens? Right, well... | Sonra ne oldu? Tamam, güzel... Peki kitapta ne oluyor? Tamam, şey... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, they decide to put on a play in the house. | Evde bir gösteri kararlaştırdılar. Evde bir piyes sergilemeye karar veriyorlar. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And rehearsing it, it sort of unleashes them. | Ve provalar yaptılar, böylece kendilerini serbest bıraktılar. Ve prova yaparlarken, işler zıvanadan çıkıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Two of them actually fall in love, and one... | Onlardan ikisi âşık oldular, ve biri... Aralarından ikisi, birbirine aşık oluyor ve bir tanesi... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
One of them, Maria Bertram, is set... Stop it. | Onlardan biri, Maria Bertram, başka biriyle... Yapma şunu. ...onlardan biri, Maria Bertram, hazırken... Kes şunu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Is set to marry someone else. Or maybe not. | Başka biriyle aralarını bulmaya çalışıyordu. Belki öyle değildir. Başkasıyla evlenmeye hazırlanıyor. Ya da hazırlanmıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, I think... I think... | Sanırım... Şey sanırım... sanırım... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
All of that intimacy backstage, the waiting and the whispering, | Aslında perde arkasında, bekleyip, gizli gizli konuşuyorlar... Tüm o kulisteki samimiyet, bekleyiş ve fısıldayışlar... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
and onstage you're gazing at each other, and "I love you." | ..ama sahnede gözlerine bakıp " Seni seviyorum " diyorlar. ...ve sahnedeki bakışmalar, ve "Seni seviyorum". | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I mean... | Demek istediğim... Yani... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, you can see how it happens. | ..nasıl olduğunu görebiliyorsun. Nasıl olduğunu görebiliyorsun. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Yeah, I can see it happening, just not with Karen Bhave. | Evet, görebiliyorum ama Karen Bhave ile değil. Evet görebiliyorum ama Karen Bhave ile değil. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So, do you wanna go over it again? | Peki, tekrar edelim mi? Tekrar etmek ister misin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Yeah. Hey, Grigg, it's Jocelyn. | Evet. Selam, Grigg, ben Jocelyn. Evet. Selam Grigg, ben Jocelyn. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hi. Hey. Hi. | Selam. selam. Selam. Selam. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So how's Mansfield Park coming? Just great. | Peki Mansfield Park nasıl gidiyor? Gerçekten güzel. Mansfield Parkı nasıl gidiyor? Harika. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Am I disturbing you? | Rahatsız etmiyorum değil mi? Seni rahatsız ediyor muyum? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm just writing an email to my sisters about you, as a matter of fact. | Aslında kız kardeşlerime senin hakkında bir mail yazıyordum. Aslında, kardeşlerime senin hakkında bir elektronik posta yazıyordum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And Ursula Le Guin. | Ve Ursula Le Guin. Ve Ursula Le Guin hakkında. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Did you ever read Left Hand of Darkness? Not yet. | Karanlığın Sol Eli'ni okudun mu? Henüz değil. Karanlığın Sol Eli'ni okumaya başladın mı? Henüz değil. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hey, listen, Bernadette and I were just saying | Bak, dinle, Bernadette ve ben... Dinle, Bernadette ve ben diyorduk ki... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
we hope Allegra didn't scare you off the book club. | ..Allegra'nın seni kitap kulübünden soğutabileceğini konuşuyorduk. ...umarız Allegra, seni kitap kulübünden soğutmamıştır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Which one is Allegra? Sylvia's daughter. | Allegra hangisiydi? Sylvia'nın kızı. Allegra hangisiydi? Sylvia'nın kızı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Really pretty, really passionate, wonderful girl. | Gerçekten sevimli, gerçekten heyecanlı, harika bir kız. Harika ve tutkulu olan, mükemmel kız. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Ask him if he can make time today. | Ona bugün vakti var mı diye sor. Bugün ona vakit ayırıp, ayıramayacağını sor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You might take Sylvia to lunch today. | Sylvia'yı bugün yemeğe çıkartabilirsin. Bugün Sylvia'yı yemeğe götürebilirsin. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Tell him that Sylvia and Daniel are in court this morning over their separation. | Ona, Sylvia ve Daniel'in bu sabah mahkemede olduklarını söyle. Sylvia ve Daniel'ın bu sabah boşanmak için mahkemede olduklarını söyle. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She could use the ego boost. | Egosunu kullanabilir. Biraz ego desteği işine yarardı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You have Sylvia's number, right? | Sende Sylvia'nın numarası vardı, değil mi? Sende Sylvia'nın numarası var, değil mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Would you wanna come, too? | Sen de gelmek ister misin? Sen de gelmek ister miydin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Listen, I know there's a difference in your ages, | Bak, yaş farkınız olduğunu biliyorum... Dinle, aranızda yaş farkı olduğunu biliyorum... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
but I really think the two of you will hit it off. | ..ama gerçekten siz bunu aşabilirsiniz. ...ama bence ikiniz, bu işi yürütebilirsiniz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Sahara. I gotta go, okay? | Sahara. gitmem lazım, tamam mı? Sahara. Gitmem lâzım, tamam mı? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
This woman I like definitely seems interested, but it's weird. | Hoşlandığım kadın, benimle ilgileniyor gibi görünüyor ama bir tuhaflık var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She's sort of pushing me to date this girl, Allegra, who's way younger than me. | Beni henüz çok genç olan Allegra'nın üzerine itmeye çalışıyor. Benden oldukça genç olan şu Allegra ile buluşmamı isteyip duruyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She said I should take this girl's mother to lunch. | Bana onun annesini yemeğe götürmemi söyledi. Kızın annesini, yemeğe götürmemi önerdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Each individual will keep his or her own car, | Her iki taraf da kendi arabalarını alacak... Bireyler kendi arabalarını alacak... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
and each will be wholly responsible for the attendant payments and insurance. | ..ve herkes kendi özel harcamalarından ve sigorta ödemelerinden kendisi sorumlu olacak. ...ve özel harcamalarla, sigorta ödemeleri fertler tarafından yapılacak. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
The house owned by Daniel and Sylvia will be jointly held, | Daniel ve Sylvia'nın evinin tapusu müşterek kalacak... Daniel ve Sylvia'ya ait olan ev, ikisinin müşterek mülkü olarak kalacak... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
with both parties paying an equal share of property taxes, upkeep and repairs. | ..her iki taraf da vergi, bakım ve diğer masrafları eşit olarak karşılayacak. ...ve her ikisi de evin vergi, masraf ve tadilatlarını eşit olarak ödeyecekler. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Sylvia may live in the house. Daniel will not. | Sylvia evde yaşayabilir. Daniel değil. Sylvia evde kalabilir. Daniel kalamaz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
As soon as Daniel hit 50, his wheels fell off. | Yakında Daniel 50'sine basacak, lastikleri aşınacak. Daniel ellisine basınca, süngüsü düşer. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Here's what I get from Mansfield Park. | Bak Mansfield Park'ta ne yazıyor. Mansfield Parkı'ndan şunu anladım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
That a marriage is only as strong as its weakest partner. | Eş ne kadar zayıfsa, bir evlilik o kadar güçlüdür. Evlilik, partnerlerden en zayıf olanı kadar sağlamdır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Daniel has always wanted to find his center by wobbling. | Daniel her zaman merkezini sallantılarla bulmak isterdi. Daniel, daima sallantısının merkezini bulmak istemişti. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
This is a pretty big wobble. | Bu da güzel, büyük bir sallantı. Bu biraz büyük bir sallantı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Mansfield Park is full of wobblers. | Mansfield Park sallantılarla dolu. Mansfield Parkı, sallananlarla doludur. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Lady Bertram lying around, letting a houseful of adolescents run riot. | Lady Bertram ortalıkta yalanlar söyleyerek, evdeki gençleri isyan ettiriyordu. Leydi Bertram, bir ev dolusu gencin azmasına izin vererek, ortalıkta uzanır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Fanny Price is the rock of that family. | Laguna Niguel'deki doktor arkadaşım Bianca Sillman aracılığıyla tanışmıştım. Fanny Price o ailenin en sağlam bireyi idi. Fanny Price, o ailenin temel taşıdır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Fanny's cousin Maria, married six months, dumps her husband... | Fanny'nin kuzeni Maria, altı aylık evliyken kocasını kovdu... Fanny'nin kuzeni Maria, altı ay evli kalıp, kocasını terk etti. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And don't forget Fanny's father, the unemployed alcoholic. | Ve Fanny'nin babasını unutma, işsiz bir alkolikti. Fanny'nin işsiz bir alkolik olan babasını da unutma. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Marry the weak link and you're screwed. That's what she's saying. | Marry en zayıf halkaydı, ve sen yanıldın. Onun söylediği buydu. En zayıf halkayla evlen ve işin bitsin. Yaptığı şey bu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No wonder why Austen never married. It's terrifying. | Austen'in neden evlenmediğine şaşmamak lazım. Bu korkunç. Austen'ın hiç evlenmemesine şaşmamalı. Bu korkutucu bir şey. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I think I finally hate him. Good. | Sanırım, nihayet ondan nefret ediyorum. Güzel. Sanırım artık ondan nefret ediyorum. Güzel. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm home. I'm going out again. I have book club. | Geldim. Ama tekrar çıkacağım. Kitap kulübüne katılmam gerek. Geldim. Tekrar gidiyorum. Kitap Kulübüne gideceğim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You just missed this guy | Bir tankın içinde... Boğazına kadar hamamböceği olan... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |