Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15877
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It all looks blue. | Hepsi mavi görünüyor. Hepsi mavi görünüyor. Her taraf mavi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
That's where I'm going with this. | Ben de o konuya girecektim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Uh, the persona we developed? | Oluşturduğum kişilik var ya? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Bunch of different people. Yeah. | Evet, bir sürü farklı kişiden oluşturduğun. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
And one of them was abused by the guy she ran into. | Bu kişilerden bir tanesi bu adamlar tarafından taciz edilmiş. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I know. Yeah, I looked her up. | O kişiyi araştırdım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
She killed herself. | Geçen sene intihar etmiş. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
She never got away from him. | Kız ondan asla kurtulamadı. Kız ondan asla kurtulamadı. O adamın etkisinden kurtulamamış. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
What are we playing at? | Nasıl bir oyun oynuyoruz böyle? Nasıl bir oyun oynuyoruz böyle? Biz neyle oynuyoruz böyle? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's the woman. What? | Bu o kadın. Ne? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Damn it! | Lanet olsun! Lanet olsun! Kahretsin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Who else? You see anyone else? | Başka kimse var mı? Başka kimse görüyor musun? Başka kimse var mı? Başka kimse görüyor musun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Please open the door. | Lütfen kapıyı aç. Lütfen kapıyı aç. Lütfen kapıyı açın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Don't do it, man. | Açma. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Who knows where we are? | Bulunduğumuz yeri başka kim biliyor? Bulunduğumuz yeri başka kim biliyor? Burada olduğumuzu başka kim biliyor? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Everyone's going to know very soon, Mr. Shepherd. | Yakında herkes öğrenecek, Bay Shepard. Yakında herkes öğrenecek, Bay Shepard. Çok yakında herkes öğrenecek Bay Shepherd. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You left a wide trail, | Kocaman bir iz bıraktınız ama bu sizin sorununuz değil. Kocaman bir iz bıraktınız ama bu sizin sorununuz değil. Arkanda bir iz bıraktın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Hell you on about? | Ne geveliyorsun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You think we fall for that crap? | Senin saçmalıklarına inanacağımızı mı sandın? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You tell us how long till they come, you talk. | Gelmelerine ne kadar zaman kaldı, konuş! Gelmelerine ne kadar zaman kaldı, konuş! Başkalarının gelmesine ne kadar var, konuş. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Or I find something to stuff that mouth up. | Yoksa şu ağzı dolduracak bir şeyler bulurum. Yoksa şu ağzı dolduracak bir şeyler bulurum. Yoksa ağzına sokacak bir şeyler bulurum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The man that shot Mr. Crestejo is dead. | Bay Crestejo'yu vuran adam öldü. Bay Crestejo'yu vuran adam öldü. Bay Crestejo'yu vuran adam öldü. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You will be identified | Çete başı olarak görüleceksiniz. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You two haven't killed anyone. | Siz ikiniz, henüz kimseyi öldürmediniz. Siz ikiniz, henüz kimseyi öldürmediniz. Kimseyi öldürmediniz. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The girl's not here. | Kız burada değil. Kız burada değil. Kız burada değil. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
She's in the fridge. | Kız buzdolabında. Kız buzdolabında. Buzdolabında. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You unplugged it | Fişi çekip rafları çıkardın. Fişi çekip rafları çıkardın. Fişini çekip rafları çıkardınız. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You had to rope it shut, of course, | Tabii ki sıkıca bağladınız çünkü artık buzdolaplarının kilidi olmuyor. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We were gonna tell people where she was. | İnsanlara, kızın nerede olduğunu söyleyeceğiz. İnsanlara, kızın nerede olduğunu söyleyeceğiz. Nerede olduğunu söyleyecektik. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You were gonna die. | Öleceksiniz. Öleceksiniz. Ölecektiniz. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
'Cause there's something this man wants | Çünkü bu adamın 8 milyondan da çok istediği bir şey var. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Shut your mouth! | Kapa çeneni! Kapa çeneni! Kapat çeneni. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Lady seems to know a lot. | Bu bayan çok şey biliyor gibi. Bu bayan çok şey biliyor gibi. Bayan neden bahsettiğinden anlıyor gibi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I know everything. | Her şeyi biliyorum. Her şeyi biliyorum. Her şeyi biliyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
All the girls he kept, | İşini bitirene kadar kızları tutsak eder. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Till he got bored, | Sıkılana kadar... Sıkılana kadar... Ta ki sıkılana ya da kızları öldürene kadar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
or just broke them down. | ...ya da onları kırana kadar. ...ya da onları kırana kadar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I even know | Öldüğünden emin olduktan sonra... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
before he was sure she was dead. | Kovuldum mu? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You can't hurt me anymore. | Artık canımı yakamayacaksın. Artık canımı yakamayacaksın. Beni bir daha incitemeyeceksin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You can't fight a ghost. | Bir hayaletle savaşamazsın. Bir hayaletle savaşamazsın. Hayaletle savaşamazsın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We're going now. | Gitme zamanı. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We'll be okay. Here. | Bir şey olmayacak. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Go now. | Gidin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I told you to wait. | Beklemeni söylemiştim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We were coming out. | Dışarı geliyorduk. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Is she injured? | Yaralandı mı? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Then get over it. | O zaman abartma. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The money's here. | Para burada. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I want it bagged, and our presence | Para burada. Çantaya konmasını istiyorum, üç dakika içinde çıkacağız. Para burada. Çantaya konmasını istiyorum, üç dakika içinde çıkacağız. Parayı toplayın, üç dakika içinde buradan gideceğiz. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You're okay. | Bir şeyin yok. Bir şeyin yok. İyisin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You're okay, okay? | Bir şeyin yok, tamam mı? Bir şeyin yok, tamam mı? İyisin, değil mi? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
You're free. | Özgürsün. Özgürsün. Özgürsün. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's a solid win, ma'am. | Kesin bir başarı, hanımefendi. Kesin bir başarı, hanımefendi. İyi sonuçlandı efendim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The client's stabilized. | Müşteri güvenliğe alındı. Müşteri güvenliğe alındı. Müşterinin durumu iyileşti. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
We have the payment, plus the eight million. | Ödememizi aldık, artı 8 milyon dolar... Ödememizi aldık, artı 8 milyon dolar... Ödememizin üzerine sekiz milyon daha kazandık. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
And both Actives performed admirably. | ...ve her iki ajanımız da inanılmaz bir performans gösterdiler. ...ve her iki ajanımız da inanılmaz bir performans gösterdiler. Ayrıca iki ajanımız da harika bir iş çıkardılar. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It nearly came crashing down on us. | Neredeyse üzerimize yıkılacaktı. Neredeyse üzerimize yıkılacaktı. Neredeyse her şey mahvolacaktı. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It was contained. | Kontrol altına alındı ama. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Oh, no, no, no, no, no, get that thing out of my face. | Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır, çek şu şeyi yüzümden. Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır, çek şu şeyi yüzümden. Hayır, hayır, çek şu şeyi yüzümden. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
It's for the video yearbook. Say hi to your mom. | Bu görüntüler yıllık için. Annene selamlarını ilet. Bu görüntüler yıllık için. Annene selamlarını ilet. Görüntülü yıllık için lazım. Annene selam söyle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Okay. Hi, Mom! Are we done? | Tamam, "Selam, anne". Bitti mi? Tamam, "Selam, anne". Bitti mi? Tamam. Merhaba anne. Bitti mi? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Is there someone you'd like to say good bye to? | Merdivenleri kullanın. Merdivenleri kullanın. Merdivenleri kullanın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Ditra and Meg, life without you | Ditra ve Meg, siz olmadan hayat çok anlamsız... Ditra ve Meg, siz olmadan hayat çok anlamsız... Ditra ve Meg, siz olmadan hayat çok anlamsız ve boş olacak oda arkadaşlarım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Oh, and the girls of Sigma Tau, sisters forever. | Ayrıca Sigma Tau kızları da önemli. Daima kardeşiz. Gözlerin nasıl? İyi görebiliyor musun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Let's hope those venereal diseases make you all sterile, | Umarım zührevi hastalıklar, hepinizi steril yapar... Umarım zührevi hastalıklar, hepinizi steril yapar... Umalım da geçirdiğiniz tüm cinsel hastalıklar... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
So, what are you planning on doing after graduation? | Mezun olduktan sonra ne yapmayı düşünüyorsun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, I probably should have thought about that. | Evet buna karar vermiş olmam gerekiyor. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'd like to take my place in the world, | Dünyada kendimce bir yer edinmek istiyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
like Mrs. Dundee taught us. | Aynen Bayan Dundee'nin bize öğrettiği gibi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Global Recovery, Doctors Without Borders. | Dünya Bankası ya da Sınır Tanımayan Doktorlar gibi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The world is in need of some serious saving. | Dünyanın kemerleri sıkması lazım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
And I want to travel. | Ayrıca dünyayı gezmek istiyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
In a private jet that I pilot and design. | Hem tasarladığım hem de kendim kullandığım jetimle. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Okay, go ahead and laugh, yearbook monkey. | Tamam, durma, gül bakalım, yıllık maymunu. Tamam, durma, gül bakalım, yıllık maymunu. Sen gülmeye devam et yıllık maymunu. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Previously on Dollhouse: | Önceki bölümde Dollhouse Önceki bölümde Dollhouse Dollhouse'ın önceki bölümlerinde. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Caroline, are you | Caroline, gönüllü müsün? Başka seçeneğim yok, değil mi? Caroline, gönüllü müsün? Başka seçeneğim yok, değil mi? Caroline, gönüllü olacak mısın? Zaten seçme şansım var mı ki? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
about a clean slate. | Anlatmaya çalıştığım temiz bir geçmiş. Anlatmaya çalıştığım temiz bir geçmiş. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Oh, that's right. | Gerçi haklısın. Nasıl olsa hatırlayamaz. Gerçi haklısın. Nasıl olsa hatırlayamaz. Doğru ya, bir şey hatırlayamazdı. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Dollhouse. | Dollhouse. Söyle. Dollhouse. Söyle. Dollhouse. Söyle. Tamam Dollhouse. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Doll freaking house. | Lanet Dollhouse. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Paul, let me ask you. | Paul, sormama izin ver. 1 Paul, sormama izin ver. 1 Paul, bir şey soracağım. 1 | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Do you think the Dollhouse really exists? | "Dollhouse" gerçekten var mı? "Dollhouse" gerçekten var mı? Dollhouse'un var olduğuna gerçekten inanıyor musun? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
The situation is a kidnap and ransom. | Adam kaçırma ve fidye olayı. Adam kaçırma ve fidye olayı. Durum Davina Crestejo'nun kaçırılması ve fidye istenmensi. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I don't want Rambo. | Rambo istemiyorum. Arabulucu istiyorum. Rambo istemiyorum. Arabulucu istiyorum. Rambo gibi birini istemiyorum. Bir arabulucu istiyorum. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'm here to help. Anything goes wrong | Yardımcı olmaya geldim. Eğer bir şeyler ters giderse... | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
or feels wrong, you extract Echo immediately. | ...ya da gittiğini hissedersen bile anında Echo'yu görevden çekeceksin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Now tell me how we're going to contain this. | Peki söyle bakalım şimdi bana, bunun üstesinden nasıl geleceğiz? Peki söyle bakalım şimdi bana, bunun üstesinden nasıl geleceğiz? Peki söyle bunu nasıl kontrol altına alacağız? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Laugh, yearbook monkey. | Gül bakalım, yıllık maymunu. Gül bakalım, yıllık maymunu. Sen gülmeye devam et yıllık maymunu. Klişe biri olduğumun farkındayım. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I'm know, I'm such a cliché. | Biliyorum, tam bir klişeyim. Biliyorum, tam bir klişeyim. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
What can I say? | Ne diyebilirim ki? Ne diyebilirim ki? Ama ne diyebilirim ki? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
I want to do everything.??? | Her şeyi yapmak istiyorum. Çok mu fazlasını bekliyorum? Her şeyi yapmak istiyorum. Çok mu fazlasını bekliyorum? Her şeyi yapmak istiyorum. Çok şey mi istiyorum? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
<font color="4096d1"> ==ÆÆÀÃĞÜÀÖÔ°ÇãÇé·îÏ×== ±¾×ÖÄ»½ö¹©Ñ§Ï°½»Á÷£¬ÑϽûÓÃÓÚÉÌÒµÓÃ;</font> | DivXForeverTG onurcanözalp, Navyblue. DivXForeverTG onurcanözalp, Navyblue. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
What's that sound? It's nothing. | Bu ses ne? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Please get into your beds. | Bir şey değil. Lütfen yataklarınıza geçin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
But we haven't had our shower. | Ama daha duş almadık. Yatmadan önce hep duş... Ama daha duş almadık. Yatmadan önce hep duş... Ama daha duşumuzu yapmamıştık. Yatmadan önce hep | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Everything's all right. | Her şey yolunda. Lütfen yataklarınıza girin. Her şey yolunda. Lütfen yataklarınıza girin. Her şey yolunda. Lütfen yataklarınıza geçin. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Secure the exits. | Çıkışları tutun. Kuralları ihlal eden olursa, kafalarına iki kurşun sıkın. Çıkışları tutun. Kuralları ihlal eden olursa, kafalarına iki kurşun sıkın. Çıkışları tutun. Eğer biri kaçmaya çalışırsa kafasına iki kere sıkın. | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Topher. | Topher. Topher! Topher. Topher! Topher. Topher! | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |
Guns can I have one? | Bir silah da ben alabilir miyim? Bir silah da ben alabilir miyim? Bir tane silah alabilir miyim? | Dollhouse-1 | 2009 | ![]() |