Search
English Turkish Sentence Translations Page 21220
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Sir, don't lose that car. | Efendim, arabayı sakın kaybetmeyin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Repressed memories are... | Bastırılmış hatıralar... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Memories you believed to be true might turn out to be false. | Gerçek olduğuna inandığın anılar gerçek olmayabilir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo, come on! Hurry! | Min Woo, hadi acele et! | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Your necklace. | Kolyen. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo! | Min Woo! | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What are you dreaming? | Ne çeşit bir rüya görüyorsun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You're not pretending to be asleep, are you? | Uyuyor numarası yapmıyorsun, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I hate to say this to someone who was just in an accident. | Henüz kaza geçirmiş birine bunu söylemekten nefret ediyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Did you take my money from the hotel the other night? | Acaba geçen gece otelde paramı sen mi aldın? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If you feel uncomfortable admitting it | Kabul etmekten rahatsız oluyorsan bir süreliğine dışarıda beklerim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'm going to go get a cup of coffee. Please do what I've asked. | Gidip bir fincan kahve alacağım. Lütfen dediğimi yap. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You'd better not run away while I'm gone. | Ben yokken bir yere kaçmasan iyi edersin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Nothing happened the other night, right? | O gece hiçbir şey olmadı, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You look like a decent guy. | Düzgün bir adama benziyorsun. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Gourmet Coffee] [Regular Coffee] | Gurme Kahve Sade Kahve | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I have what you want. | İstediğin şey bende. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I can make your dreams come true. | Hayallerini gerçeğe çevirebilirim. Bir anlaşma yapmaya ne dersin? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Byun Ji Sook. | Byun Ji Sook. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You'll become obscenely wealthy. Beyond your imagination. | İstediğin kadar çok paran olacak. Hayal bile edemeyeceğin kadar çok. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Who are you? | Kimsiniz? Asıl soru "kim" değil, "nasıl" olmalıydı. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Just with this single deal, you can change the rest of your life. | Sadece tek bir anlaşma ile hayatının geri kalanını değiştirebilirsin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What will you do, Byun Ji Sook? | Ne yapacaksın, Byun Ji Sook? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Soon, it will be the moneylender's money. | Genel Müdür Choi'nin eşinin adı değil mi? Ne olmuş yani? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Once tonight passes, the offer will no longer exist. | Muhabirlerce fotoğrafı çekildi. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Screwball] | Birlikte yemek yememiz zor olacaktır, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I said wake up. | Sana uyan dedim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Write it down. | Yaz şunu. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What is it? | Nedir bu? Vaktimiz yok hemen yaz şunu. Derhâl. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If your creditor dies, your debt disappears. 1 | Alacaklıların ölürse borcun ortadan kalkar. Tek yolu bu. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Listen carefully to what I'm about to say. | Söylemek üzere olduğum şeyi can kulağıyla dinle. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
From now on, your name is Seo Eun Ha, not Byun Ji Sook. | Şu andan itibaren ismin Byun Ji Sook değil, So Eun Ha. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When you went over to your fiancée's house | Nişanlının evine gittiğinde yüzme havuzuna düştün. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Because of that trauma, you're suffering a temporary memory loss. | Geçirdiğin sarsıntı nedeniyle geçici hafıza kaybı yaşıyorsun. 1 | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Am I suffering a memory loss? | Bende geçici hafıza kaybı mı var? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Right now, Seo Eun Ha's parents are on their way here. | Şu an, Seo Eun Ha'nın ebeveynleri gelmek üzereler. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When you meet them, don't say anything. | Onlarla karşılaştığında tek kelime bile etme. Yalnızca sessiz kal. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What happened to the other people? | Öbür kişiye ne oldu peki? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Especially, Seo Eun Ha... Don't worry about it. | Peki ya Seo Eun Ha... Böyle şeyleri kafana takma. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Don't even think. | Düşünme bile. Bundan sonra düşünme işi benim işim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You just do what I tell you to do. | Sana düşense ben ne diyorsam onu yapmak. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Do you understand? | Anlıyor musun? Anlıyor musun dedim! | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Episode 3: Best Choice, Worst Choice] | 3. Bölüm En İyi Seçim, En Kötü Seçim | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
No way. I couldn't have. Nonsense. | Hayır. Buna imkân yok. Akıl alır gibi değil. Ben neden...? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You don't have to pretend to be okay. | İyiymişsin gibi numara yapmana gerek yok. İyi olsaydın tuhaf olurdu zaten. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Do you want a drink? | Sen de bir kadeh ister misin? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When things are hard, it may not be a bad idea to get drunk. | İşler zor bir hâl aldığında sarhoş olmak fena bir fikir değildir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Seo Eun Ha almost died. | Seo Eun Ha neredeyse ölüyordu. Böyle bir kaza yeniden yaşanabilir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I will say this as your sister. | Ablan olarak sana diyorum ki; bu düğünü... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
don't do it. | ...yapma. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I will. | İstemiyorum. Endişenin ne olduğunu biliyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You're scared how successful I will become with her, huh? | Seo Eun Ha'nın elinden tutarak ne kadar başarılı olurum diye korkuyorsun, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You're worried our father might approve of me and... | Babamız beni onaylar diye, varisi olarak beni seçer diye endişeleniyorsun, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You will go through with this wedding, no matter what? | Bu düğünü ne olursa olsun yapacak mısın yani? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Marry someone you almost killed? | Neredeyse öldürmek üzere olduğun biriyle mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
She will tell us who it was that actually tried to kill her. | Kimin onu öldürmeye çalıştığını Seo Eun Ha bize kendi ağzıyla söyleyecek. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I was actually on my way to see her now. | Ben de aslında şimdi onu görmeye gidiyordum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If it turns out you're the one who did it... | Bunu yapanın sen olduğun ortaya çıkarsa... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
will you cancel the wedding then? | O vakit düğünü iptal edecek misin? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Even if it's the case, nothing will change. | Öyle olsa bile değişen hiçbir şey olmayacak. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I can just pay for the damage. | Zararı telafi etmek dışında. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Eun Ha. | Eun Ha. Annenin yüzünü tanımıyor musun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Please say something. | Bir şey söyle ne olursun. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If you're accompanying the President to the States | Cumhurbaşkanı'na Amerika'ya giderken eşlik etmek istiyorsanız... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
She will be treated by the top medical team in the country. | Ülkemizin en iyi doktorları tarafından tedavi edileceksin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
From your toes to every hair on your head | Saçından ayağının tırnağına kadar... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Eun Ha. | Bu yüzden Eun Ha, tek yapman gereken şey dinlenmek. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
We will call you. | Seni arayacağız. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
It's good that you have a great father. | Çok şükür ki böylesine harika bir baban var. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Get ready to leave. | Ayrılmaya hazırlan. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
We have no time, so hurry. | Vaktimiz yok, elini çabuk tut. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Something is not right. | Bir tuhaflık var sanki. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When Eun Ha was looking at me | Eun Ha'nın bana olan bakışlarında bir yabancılık hissettim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
She looked like somebody else. | Bambaşka biri gibiydi sanki. Elbette sana öyle gelir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When was the last time you sat down and talked with her for more than ten minutes? | Eun Ha ile on dakikadan fazla sohbet etmen en son ne zamandı? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
She will forget all the bad memories. | Bu sayede Eun Ha'nın tüm kötü anılarını unutmasına... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Eun Ha's late mother would thank you too. | Eun Ha'nın rahmetli annesi de sana teşekkür ederdi. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Close your eyes and turn around. | Gözlerini kapatıp arkanı dön. Ne olursa olsun çığlık atma. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What? If you scream, people may come. | Efendim? Çığlık atarsan insanlar buraya üşüşür. Hemen. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I said not to scream. | Çığlık atma demiştim sana, değil mi? Seo Eun Ha. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Excuse me for a minute. | Bir dakika bekle. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I really don't think I can do this. | Tutabileceğimi sanmıyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I feel sick. | Kendimi hasta hissediyorum. Tuvalete gitmem gerekiyor. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Hold it. | Dayan. Dayanabileceğimi hiç sanmıyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I feel like I'm actually sick. | Kendimi gerçekten de hasta gibi hissediyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Excuse me, can I use your phone? | Affedersiniz, telefonunuzu kullanabilir miyim? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Come on. Hurry. One second. | Çabuk gel. Bir saniye bekle. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I said I didn't feel well. | Kendimi iyi hissetmediğimi söylemiştim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I don't think I should be released from the hospital yet. | Henüz taburcu olmamalıyım bence. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Do you know what this is? | Bunun ne olduğunu biliyor musun? Evinin anahtarı. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You drove the car with your lender in it. | İçinde tefecilerin olduğu arabayı uçuruma doğru sürdün. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If your creditor dies, your debt will disappear. | "Alacaklıların ölürse borcun ortadan kalkar." | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
The car stopped at the end of the cliff. | Araba uçuruma doğru hızla giderken, yanında oturan adam kaçmaya çalıştığı sırada... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
The other guys managed to escape, but... | Diğerleri kaçmayı başardılar ama o adam ve sen orada öldünüz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If you want to call the police, go ahead. | Polise gideceksen hiç durma. Ancak... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Because what the ones with power say is true... | Güç sahibi olanların sözleri gerçekken... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Hello? Min Woo. | Alo? Min Woo. Seo Eun Ha uyandı. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You've been really worried, haven't you? | Çok endişelenmiştin, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Go get some sleep tonight and... | Bu gece iyi bir uyku çek ve... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'm at the hospital now, so I will come right up. | Şu an hastanedeyim birazdan orada olurum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |