Search
English Turkish Sentence Translations Page 21201
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Mom, I'm sorry. | Anne, özür dilerim. Anne, özür dilerim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Don't talk now? | Konuşma. Åimdi konuşma! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I couldn't go home. | Eve dönemedim. Eve gidemiyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You can't die. | Ölemezsin. Sen ölemezsin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We need to go to Seoul Let Seoul get infected as well. | Seul'e gitmeliyiz. Seul'e de bulaştıralım. Seul’e gitmemiz gerek. Seul'den geçmemiz daha iyi. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
That way the government would try to help us all. | Böylece hükümet bize de yardım etmek zorunda kalır. Cumhurbaşkanı tüm bunlar için bize yardım edecek.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Let's go to Seoul. | Seul'e gidelim. Seul’e gidelim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom, where are you? | Anne, neredesin, tamam. Anne şimdi nerdesin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
The person who is the source of antibody had died on the way. | Antikor kaynağı hasta yolda gelirken hayatını kaybetti. Antibiyotiğin kaynağı olan kişi yolda ölmüş. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Dr. Kim In Hae Why do you say you want to go there? | Doktor Kim In Hae, nereye gidiyorsun? Dr. Kim In Hae. Neden buradan gitmek istediğini söylüyorsun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I lost my daughter, Mi Reu. | Kızım Mi Reu'yı kaybettim. Ben kızım Mi Reu’yu kaybettim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
So I had to go back to pick her up. | Gidip onu almalıyım. Bu yüzden gidip onu geri almalıyım.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
No, you shouldn't be there. | Oraya gidemezsin. Hayır, bunu yapamazsın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu is still alive. | Mi Reu hâlen hayatta. Mi Reu hala yaşıyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Vaccination from the male survivor's serum had produce antibodies. | Sağ kalan hastanın serumundan yapılan aşı antikor üretmiş. Hastalığa yakalanıp hayatta kalan erkeğin serumundan antibiyotik aşı üretildi. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I will bring her here. | Onu buraya getireceğim. Onu buraya getireceğim.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Are you sure about that? | Ürettiğinden emin misin? Sen bundan emin misin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm not sure, But we can be sure she is still alive. | Emin değilim, ama hayatta olduğunu biliyorum. Emin değilim. Eğer o hala yaşıyorsa emin olabiliriz.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm going to bring my daughter to you. | Gidip kızımı getireceğim. Kızımı sana getirmek için gideceğim.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Now is not the time. | Şu an buna vakit yok. Åimdi zamanı değil.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We do not know what happened in Bundang today. | Bugün Bundang'da olanları bilmiyoruz. Bundang’ta bugün ne oluyor bilmiyoruz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Professor, my daughter is still waiting for her mom to come. | Hocam, kızım orada annesinin gelmesini bekliyor. Profesör, kızım hala annesinin gelmesini bekliyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I have to get there. | Oraya gitmeliyim. Onu buraya getirmeliyim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
But we lose the antibodies. | Eğer antikorlar gittiyse, Ama biz antibiyotiği kaybettik. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You're not going to let the virus out of the camp, are you? | ...virüsün o kampı terk etmesine izin vermezsiniz, değil mi? Virüsün kampın dışına çıkmasına izin veremezsin, değil mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Then they have to sacrifice some people to protect my country. | Ülkemi korumak adına bazı insanlardan feragat etmeliyim. Ülkemi korumam için bazı insanları feda etmem gerek. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You need to take action, now!. | Hemen harekete geçmelisiniz. Sen şimdi harekete geçmelisin | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Shooting is authorized. | Ateş emri verildi. Atış yetkisi var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We will immediately defend the position. | Pozisyon alındı. Biz hemen pozisyonumuzu korumalıyız. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We can be sued for this ... | Bunun için hakkımızda dava açılabilir. Bunun için dava edilebiliriz.... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Prepare to shoot! | Ateş etmeye hazırlanın. Atışa hazırlanın! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Aim to the target! | Hedefe sabitlenin. Hedefe kitlenin! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Even if we have to be killed, this is outrageous. | Bizi öldürmeye hazırlar, inanamıyorum. Hemen şimdi öldürülebiliriz, bu çok zalimce. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You can see, I'm not infected. | Bakın. Ben hasta değilim. Bakabilirsin, ben hasta değilim.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Please let me out of here. | Lütfen geçmeme izin verin. Lütfen buradan dışarı çıkmama izin ver. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Snyder, did I order you to shoot? | Snyder, ateş emri verdim mi? Snyder, sana vurmamanı emretmedim mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Are you crazy! | Deli misin? Sen delisin! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Would you be willing to sacrifice the whole country | Bir parça şefkat gösterisi adına tüm ülkeyi feda etmek mi istiyorsunuz? Merhametini göstermek için tüm ülkeyi... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
for a gesture of compassion? | ...bu uğurda feda mı edeceksin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
But there's no reason ever to shoot the innocent people! | Bu, masum insanlara ateş etmeyi haklı kılar mı?! Ama masum insanları öldürmek için hiçbir sebep yok! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It's all under my command. | Emri ben verdim. Hepsi benim emrim altında bulunuyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Here!. | Buraya gel. Burada! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
How can I pass? | Nasıl geleyim? Ben nasıl geçebilirim? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Here fucker! | Gel çabuk. Adi herif! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Do you know what you're doing now? | Ne yaptığının farkında mısın? Åimdi ne yapacağını biliyor musun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I know for sure. | Farkındayım. Bundan eminim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Do you think I'm doing all of this because of mere desire? | Bu kararı çok rahat verdiğimi mi sanıyorsunuz? Sadece çok istediğim için mi tüm bunları yapacağımı düşünüyorsun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I also decided this with a heavy heart. | Vicdanım sızlayarak verdim. Bende kalbimi ikna ederek karar verdim buna | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You killed your own citizen. | Kendi vatandaşlarını öldürdün. Sen bütün halkını öldürdün. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
See this report, what do you think, Is there is another solution? | Şu rapora bakın. Başka çözüm var mı? Rapora bak, ne düşünüyorsun? burada başka bir çözüm yolu var mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
The blockade in Bundang was originally 35% and had increase to 96% | Bundang'daki karantina %35'le başladı, sonra %96'ya yükseldi. Gerçekte Bundang’ın %35 tahliye edildi ve %98 artış var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why all of this is like a drama on TV! | Bu yaşananlar televizyonda yaşanmıyor. Neden herşey bir tv draması gibi ilerliyor! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Don't you think, how this will be for our entire country? | Tüm ülkemize nasıl etkisi olacak bilmiyor musunuz? Ülkemizin tamamı için nasıl böyle olur diye düşünme. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Would you still say no! | Buna rağmen, nasıl hayır dersiniz? Hala hayır demelisin! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom, are you okay? | Anne, iyi misin? Anne iyi misin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
The lethal protocol that we discussed this morning. | Bu sabah konuştuğumuz protokol var ya, Bu ölümcül tutanak hakkında, daha sabah konştuk. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We got no option, we have to launch operations "clean city", now! | ...başka seçenek kalmadı, 'temiz şehir' operasyonunu başlatıyoruz. Åimdi, ’’temiz şehir’’ operasyonunu başlatmalıyız, başka seçeneğimiz yok. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu, uncle will be back soon. | Mi Reu, amca hemen gelecek. Mi Reu, ajussi hemen geri dönecek. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Wait for uncle here, understand. | Burada beni bekle, tamam mı? Ajussiyi burada bekle, tamam mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle don't go. | Amca, gitme. Ajussi gitme. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu, the people there suffered, | Mi Reu, yardıma ihtiyacı olanlar var. Mi Reu, insanlar acı çekiyor, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle must help them. | Amca onlara yardım edecek. Ajusssi onlara yardım etmek zorunda. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle must because uncle a member of rescue team? | Amca kurtarma ekibinden diye mi yardım etmeli? Çünkü ajussi arama–kurtarma ekibinden, değil mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle wanted to help them, same as uncle help me? | Amca bana yardım ettiği gibi, onlara da yardım etmek mi istiyor? Ajussi onlara yardım etmek istiyor, onlarada benim gibi yardım mı gerek? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Whatever happens, uncle will come back for Mi Reu. | Ne olursa olsun, döneceğim Mi Reu. Ne olursa olsun, ajussi sana geri dönecek Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You have to believe in uncle. | Amcaya güven. Bana inanmalısın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I will wait for my uncle here. | Burada bekleyeceğim, amca. Seni burada bekleyeceğim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle will be back soon. | Hemen geleceğim. Hemen geri geleceğim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu know how to use it. | Nasıl kullanacağını biliyorsun, Mi Reu. Mi Reu nasıl kullanman gerektiğini biliyorsun. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle have to go. | Gitmeliyim. Ajussi artık gitmeli. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ji Goo... Ji Goo... | Ji Goo. Ji Goo... Ji Goo... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu, Mi Reu, are you okay? | Mi Reu, iyi misin? Mi Reu, Mi Reu, sen iyi misin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom, I'm very scared, hurry up to come here. | Anne çok korkuyorum, hemen gel. Anne çok korkuyorum, çabuk yanıma gel. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom is quickly running there. | Koşarak geliyorum. Annen hemen oraya geliyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is a very critical condition, quickly give an order to disarm them! | Kritik bir durumdayız, hemen silah bırakmalarını emret. Bu çok kritik bir durum, hemen onları silahsızlandırmak için emir verin! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is an approval based on the provisions of KOREA US battle decisions. | Kore ABD savaş kararları yönetmeliğine uygun davranılıyor. Bu Kore abd savaş hükümlerine uyan bir karardır. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Please calm down sir, they say they will be fully responsible for all this. | Lütfen sakinleşin, sorumluluğu alacaklarını söylüyorlar. Lütfen sakin olun efendim, tüm sorumluluğu alacaklarını söylüyorlar. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Wait. | Bekleyin. Bekle. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
There is a little girl who had been injected with the antibody, | Antikor enjekte edilen bir kız çocuğu var, Burada antibiyotik enjekte edilen küçük bir kız var... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
and is currently in Bundang. | ...ve hâlâ Bundang'da. ...ve muhtemelen Bundang’lı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Doctors, you should have seen the current situation in Bundang. | Bundang'daki durumu gördünüz, daha da karıştırmayın. Doktor, Bundang’daki mevcut olan durumu görmeliydiniz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Dr. Yang, follow me. | Doktor Yang, benimle gelin. Dr. Yang, beni takip et. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is a very dangerous battle zone! | Burası savaş bölgesi. Bu çok tehlikeli bir savaş alanı! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Please ... | Lütfen. Lütfen... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You are from the medical team, Kim In Hae? | Tıbbî ekipten Kim In Hae misiniz? Siz Sağlık ekibinden, Kim In Hae misiniz? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Please let me pass. | Lütfen geçmeme müsaade edin. Lütfen geçmeme izin verin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
My daughter is actually still alive. | Kızım gerçekten yaşıyor. Aslında kızım hala yaşıyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Are you sure you daughter can produce antibodies? | Kızınızdan antikor üretilebileceğinden emin misiniz? Kızınızın antibyotiği üretebileceğinden emin misisniz? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Yes, I'm sure. | Evet, eminim. Evet,eminim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I personally injected the serum and I heard her voice. | Ona serumu bizzat ben enjekte ettim ve az önce onunla konuştum. Ben kendim bizzat serumu enjekte ettim ve onun sesini duydum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ji Goo, Bundang's Rescuers Member is protecting my daughter. | Bundang kurtarma ekibinden biri kızıma göz kulak oluyor şu an. Ji Goo, Bundang Arama kurtarma ekibinde, benim kızımı koruyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I have to go now. | Hemen gitmeliyim. Åimdi gitmeliyim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Kid, come here. | Çocuk, buraya gel. Çocuk, buraya gel. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Come here kid, | Buraya gel, çocuk. Gel buraya çocuk, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We must gather and keep walking forward. | Toplanıp, ileri doğru yürümeliyiz. Toplanmak ve birlikte yürümek zorundayız. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Yes, we can't go back again. | Evet, geri dönemeyiz. Evet, tekrar geri dönemeyiz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This car can't pass through. | Bu araba geçer. Bu araba geçmez. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Shut up kid ... | Kapa çeneni, çocuk. Kapa çeneni çocuk... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Your blood is very useful for uncle. | Kanın amcaya lazım. Senin kanın ajussi için çok faydalı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
What are you doing to that child? | Çocuğa ne yapıyorsun? Bu çocuğa ne yapıyorsun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |