Search
English Turkish Sentence Translations Page 20390
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Because I don't want to be dropped off like a little kid. | Küçük bir çocuk gibi beni okula bırakmanı istemiyorum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I want to ride the bus. | Servisle gitmek istiyorum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Remember, baby, | Unutma bebeğim. Buradaki en akıllı kız sensin. | Free Ride-1 | 2013 | |
| So? | Nasıldı? Harikaydı. | Free Ride-1 | 2013 | |
| They have a treasure box in class | Sınıfta sadece iyi kızların görebildiği hazine kutuları var. | Free Ride-1 | 2013 | |
| And I already have a best friend, named Megan. | Åimdiden en iyi arkadaşımı buldum bile. Adı da Megan. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Great. So? | Harika. Peki ya sen? İdare eder. | Free Ride-1 | 2013 | |
| She has a boyfriend. | Erkek arkadaşı var. Hayır, yok. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Really? Who? | Gerçekten mi? Kim? Caddenin aşağısındaki çocuk. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Wait, no, no. And he's not. | Hayır. Erkek arkadaşım değil. | Free Ride-1 | 2013 | |
| His locker is next to mine. Jeez, spaz. | Sadece dolabımız yanyana, tavşancık. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Enough, enough. All right, | Yeter, yeter. Size bir şey göstermeliyim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Holy shit. Hey, watch your mouth. | Siktir. Laflarına dikkat et. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Okay, here's how it goes. | Nasıl olacağını söyleyeyim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| That's for Bugsy. That's not. | Bunlar Bugsy için. Bunlar ise değil. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Mm, that smells like homecoming. | Görünüşe göre eve dönüyoruz. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Oh, yeah. And I'm thinking of having some homecoming dinner | Ben de, Duke bize katıldığında evedönüş yemeği vermek istiyordum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| You want to join me? | Bana katılmak ister misiniz? | Free Ride-1 | 2013 | |
| Well, as long as he's still got his mom | Annesini bir yerlere zincirlediği sürece, kesinlikle. | Free Ride-1 | 2013 | |
| What? They're stranded. | Ne oldu? Gemileri sıkışmış. | Free Ride-1 | 2013 | |
| How can you tell? The flare. | Nereden anladın? İşaret fişeği. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Shit. Is everything covered? | Malların üzeri kapalı mı? Aşağı yukarı ama her şeyi alta almadık. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Can't we just turn around and pretend like we didn't see them? | Geri dönüp onları görmemişiz gibi davranamayız mı? | Free Ride-1 | 2013 | |
| No. It's illegal to leave the scene of a vessel in distress. | Hayır. Zor durumdaki bir gemiyi görüp dönmek yasal değil. | Free Ride-1 | 2013 | |
| And they saw us. | Ayrıca onlar da bizi gördü. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Coast Guard. | Sahil güvenlik! Åimdi sıçtık. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Hello! | Merhaba? Merhaba. | Free Ride-1 | 2013 | |
| What's the trouble? | Sorun nedir? Su alıyorduk. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Can you transfer us to port? | Bizi iskeleye götürebilir misiniz? Elbette. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Come onboard. | Gemiye gelin. | Free Ride-1 | 2013 | |
| This is one beautiful skiff. | Güzel tekneymiş. | Free Ride-1 | 2013 | |
| A container, huh? | Güzel konteynır, değil mi? Çok doğru efendim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| All those cargo ships must have created | Bütün kargo gemilerine... | Free Ride-1 | 2013 | |
| a debris field on the way out. | ...enkazdan çıkış yolu koymaları gerekirdi. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I will be making a thorough and detailed report | Karaya vardığımızda kapsamlı ve ayrıntılı bir rapor yazacağım. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Work or pleasure? | İş mi arkadaşlık mı? İkisi de. Benimkisi iş. | Free Ride-1 | 2013 | |
| ...they are pleasuring. | Onların ki ise arkadaşlık. Balayı durumu. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Oh, I see. | Anlıyorum. Birkaç kere bende gittim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Gentlemen, would you care to join me on the bridge? | Beyler, sizi köprüde ağırlamamın bir sakıncası var mı? | Free Ride-1 | 2013 | |
| I got a nip of 12 year old scotch | Birkaç yudumluk, 12 yıllık eski bir iskoç viskim var. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I can't wait to break into. | İçmek için sabırsızlanıyorum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| No, sir. We are still on duty. | Hayır, efendim. Hala görevde sayılırız. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Although a cup of joe always seems to calm my nerves. | Bir bardak Joe sinirlerime daha iyi gelir ama neyse. Elbette. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Ray, would you mind making the officer a cup of coffee? | Ray, memur beye bir fincan kahve yapar mısın? | Free Ride-1 | 2013 | |
| Oh, no, no. I don't want to bother your hires. | Neden olmasın. Hayır hayır. Size zahmet vermek istemiyorum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I know my way around a galley. | Kendi gemimden, gemi mutfaklarının nasıl olduğunu bilirim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Oh, no, no. | Hayır, hayır. Söylesene ona Kaptan. Benim meşhur kahvemden istiyor. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I mean, anything for the coastguard. | Sahil güvenlik için her şeyi yaparız. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Christina, would you mind bringing it up to the bridge | Christina, hazır olursa köprüye getirir misin? Elbette. | Free Ride-1 | 2013 | |
| You. You have mahogany? | Bu maun ağacı mı? | Free Ride-1 | 2013 | |
| That was fucking crazy, man. | Dün gece çok çılgıncaydı. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I mean, those sea scouts were on our fucking boat. | Yani, bütün sahil güvenliğin gemimizde olması falan. | Free Ride-1 | 2013 | |
| That's your cut. | Senin payın. | Free Ride-1 | 2013 | |
| It won't bite you. | Seni yemez merak etme. Yemediğini biliyorum. | Free Ride-1 | 2013 | |
| They're biting me! Come here! | Isırıyorlar! Gel buraya! | Free Ride-1 | 2013 | |
| Up, up. Arms up. Arms up. | Kaldır, kaldır. Kollarını havaya kaldır. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I leave you for one day. | Bir günlüğüne gittim sadece. Bu mudur yani? | Free Ride-1 | 2013 | |
| It's okay. | Geçti! Tamam geçti. Geçti artık. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Shh. Look at me. It's okay. | Bana bak. Geçti. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Two more shots. | İki tane daha. | Free Ride-1 | 2013 | |
| He is hung like a fucking horse. | Bu varya at gibi azgın. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Hey, how do you feel? | Nasıl hissediyorsun? | Free Ride-1 | 2013 | |
| A little nervous. Good. | Biraz gergin. Güzel. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Terry, this is my girl, Chris. | Terry, bu benim arkadaşım, Chris. Tanıştığıma memnun oldum, Chris. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Nice to meet you, Boy Terry. | Tanıştığıma memnun oldum, Terry. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Well, as a great fisherman once said, | Büyük bir balıkçının dediği gibi... | Free Ride-1 | 2013 | |
| better is the end of a thing when it's beginning. | ..."Bir şeyin sonu başlamasından iyidir." | Free Ride-1 | 2013 | |
| I have no idea what the fuck you just said. | Ne söylediğin hakkında hiçbir fikrim yok. | Free Ride-1 | 2013 | |
| No one does till they're at the end. | Sona erene kadar kimsenin bir fikri yoktur. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Hey, what's going on? | Nasıl gidiyor? | Free Ride-1 | 2013 | |
| Sandy didn't show. Neither did the Captain. | Sandy ortalarda yok. Kaptan da öyle. | Free Ride-1 | 2013 | |
| What do you mean didn't show? | Ne demek ortalarda yok? Gittiler. Geri gelmeyecekler. | Free Ride-1 | 2013 | |
| You must be the hired help. | Tekneyi kiralayan sen olmalısın. | Free Ride-1 | 2013 | |
| I'm the Big Kahuna, | Ben Büyük Kahuna'yım ama arkadaşlarım bana BK der. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Hello? | Alo? Ray, neler oluyor? | Free Ride-1 | 2013 | |
| Captain grabbed Sandy late last night | Kaptan, Sandy'i aldığı gibi kasabadan toz oldu. | Free Ride-1 | 2013 | |
| The boss man's pissed. | Patron biraz kızgın. Bir süre ortalarda görünme. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Yeah. Okay. | Tamam. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Shit. | Siktir. Ne yapıyorsun burada? | Free Ride-1 | 2013 | |
| You're back. | Dönmüşsün. Git yat bebeğim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| We're still going to the beach in the morning, right? | Yarın sahile gidiyoruz, değil mi? Evet, bir değişiklik yok. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Just go back to bed. | Åimdi yatağına git. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Oh, God! You're fucking crazy! | Tanrım, delisin sen! | Free Ride-1 | 2013 | |
| Not very exciting, | Heyecan verici değil ama seçme hakkım olsaydı... | Free Ride-1 | 2013 | |
| if it was the last day on planet Earth, | ...ve o gün de dünyadaki son gün olsaydı... | Free Ride-1 | 2013 | |
| I'd pick ABBA over the Bee Gee's. | ...Bee Gee'nin yerine ABBA'yı seçerdim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Everybody but you. | Senin aksine herkes böyle yapardı. Åaka mı yapıyorsun? | Free Ride-1 | 2013 | |
| They're the hottest shit right now. | Åimdilerde en popüler grup onlar. Gerçekten sıradışılar. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Like, right now there's no current... | Sanki onlardan başka kimse yokmuş gibi. Kimse onlar gibi çalamıyor. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Okay, yeah but... | Evet, ama diğerleri de efsane olacak kadar iyiler. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Innovational. Innovational. | Neydi o kelime? Yenilikçi. Yenilikçi. Kim efsane ki? | Free Ride-1 | 2013 | |
| You're out of your... | Sen aklını yitirmişsin. | Free Ride-1 | 2013 | |
| He's a jerk. I hate him. | Tam bir serseri. Nefret ediyorum ondan. | Free Ride-1 | 2013 | |
| You don't even know him. | Onu tanımıyorsun bile. Bir merhaba bile demiyor. | Free Ride-1 | 2013 | |
| And all he does is just look at your boobs. | Tek yaptığı göğüslerine bakmak. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Would you like to go on the slide, Mr. Doodles? | Kayak yapmak ister misin, Bay Doodles? Evet, kayak yapmak isterim. | Free Ride-1 | 2013 | |
| Yeah, I love... | Kayak yapmaya bayı | Free Ride-1 | 2013 | |
| Are you fucking kidding me, MJ? | Dalga mı geçiyorsun MJ? | Free Ride-1 | 2013 | |
| MJ! | MJ! Buraya gel! MJ! | Free Ride-1 | 2013 | |
| You want to fuck up everything we got going here?! | Buradaki herşeyi bok etmek mi istiyorsun? | Free Ride-1 | 2013 |