Search
English Turkish Sentence Translations Page 19732
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| And the entire journalism profession. | ...büyük bir kayıp. ...büyük bir kayıp. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| A brutal attack the open society. | Özgür basına yapılmış acımasız bir saldırı. Özgür basına yapılmış acımasız bir saldırı. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| Why did not you? Because it's true. | Niye öyle söyledin? Çünkü doğru. Niye öyle söyledin? Çünkü doğru. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| One of today's specialty was hacking. | Dag'ın uzmanlık alanlarından biri de, bilgisayar korsanlığıydı. Dag'ın uzmanlık alanlarından biri de, bilgisayar korsanlığıydı. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| We had agreed that the was to be his next case. | Bir sonraki dosyamız bu konu hakkında olacaktı. Bir sonraki dosyamız bu konu hakkında olacaktı. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| And I will find a certain person before the police do. | Ve polis bulmadan önce onu ben bulmak istiyorum. Ve polis bulmadan önce onu ben bulmak istiyorum. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| Lisbeth read everything I write. No matter where she is. | Nerede olursa olsun, Lisbeth yazdığım her şeyi okur. Nerede olursa olsun, Lisbeth yazdığım her şeyi okur. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| And she is very concerned with this issue. | Ve kendisi bu konuyla yakından ilgili. Ve kendisi bu konuyla yakından ilgili. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| After the statement, she might contact me. | Belki bu cümleler, benimle iletişime geçmesini sağlayabilir. Belki bu cümleler, benimle iletişime geçmesini sağlayabilir. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| You have no doubt? About what? | Şüphen mi var? Neyle ilgili? Şüphen mi var? Neyle ilgili? | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| No, huh? Lisbeth has not killed anyone. | Hayır mı? Lisbeth kimseyi öldürmedi. Hayır mı? Lisbeth kimseyi öldürmedi. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| It's fair phone. I'll take it. | Dag'ın telefonu. Ben bakarım. Dag'ın telefonu. Ben bakarım. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| Indigo Market Research. Good morning, my name is Gunnar Bjørck. | İndigo Piyasa Araştırması. Günaydın, adım Gunnar Björck. İndigo Piyasa Araştırması. Günaydın, adım Gunnar Björck. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| I've got a veldig interesting offer from you. | Sizden çok ilginç bir teklif aldım. Sizden çok ilginç bir teklif aldım. | Flickan Som Lekte Med Elden-2 | 2009 | |
| Sandstrom? | Sandström? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| We have a job for you. I don't think ... | Sana bir işimiz düştü. Sanmıyorum... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Yes, we do. | Evet düştü. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Do you still see her? Who? | Onunla hâlâ görüşüyor musun? Kimle? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Lisbeth Salander. I haven't seen her in a year. | Lisbeth Salander. Neredeyse bir yıldır görmedim. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Why? I don't know. | Neden? Bilemiyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Did something happened? You mean, were we arguing? No. | Aranızda birşeyler mi oldu? Kavga gibi mi? Hayır. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| One day we talked, and the next day She didn't even answer the phone. | Bir gün konuşuyoruz, ertesi gün telefonuma bile cevap vermiyor. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| We have to go now. Dag Svensson will show up at the editorial meeting today. 1 | Artık gitmeliyiz. Bugün yazı işleri toplantısına Dag Svensson gelecek. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| He was on the human trafficking story. The girls from Eastern Europe. | İnsan kaçakçılığı hakkında yazıyor. Doğu Avrupalı kızlar hakkında. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| What kind of guy is he? Freelance, young, ambitious. | Nasıl biri? Serbest çalışıyor. Genç, cesur biri. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Fit. Fit? | Ve formda. Formda mı? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| How long have you been working on it? About four years. | Ne zamandır bu konuda çalışıyorsun? Yaklaşık dört yıldır. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I found the subject through my girlfriend. She's researching gender and she's a criminologist. | Konuyu kız arkadaşım aracılığıyla buldum. Cinsiyet üzerine çalışan bir suçbilimcidir. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| She's pursuing a PhD in human trafficking. | İnsan kaçakçılığı konusunda doktora yapıyor. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| You work as a team? | Yani takım halinde çalışıyorsunuz? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| No, Mia focuses on the girls. | Hayır. Mia daha çok kızlarla ilgileniyor. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I focus more on distributors and the span of customers. | Benim ilgi alanım daha çok dağıtımcılar ve müşteri zinciri. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| What have you found then? Several prominent customers. | Peki neler bulabildin? Birkaç tane seçkin müşteri buldum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Someone from the Justice Department, who took part in the new sex market legislation. | İçlerinden biri Adalet Bakanlığı'nda çalışıyor... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Three police officers | Üç polis memuru var... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| one from vice squad and one from the security police. | ...biri ahlak masasından, diğeri de gizli servis mensubu. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Five solicitors, one judge, and one prosecutor | Ayrıca beş avukat, bir yargıç ve bir savcı. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| The affected girls | Mağdur kızların hemen hepsi, sosyal statü bakımından... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| are so low on the social ladder that they're irrelevant to the justice system. | ...tamamen alt seviyedeler ve adalet sistemiyle alakaları yok. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| So it just goes on? | Sadece bu yüzden mi yapıyorlar? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| My conclusion is, unfortunately | Ne yazık ki vardığım sonuç bu. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| That the justice department won't get into it. | Tabii Adalet Bakanlığı'nı bu işin dışında tutarsanız. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Crimes against young Eastern European girls isn't a priority. | Doğu Avrupalı genç kızlara karşı işlenen suçlar öncelikli konumda değil. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| "A whore's a whore". It's ... part of the system. | Neticede "orospu, orospudur." Bu artık sistemin bir parçası olmuş. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| How far along are you? I've finished the research. | Hangi aşamadasın şu an? Araştırmayı tamamladım. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I just need to check facts and confront the customers I want to expose. | Şu an için eksik olan, delilleri kontrol etmek... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Hang on. | Bir dakika, bir dakika! Dur bakalım. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| The last time I didn't check my facts properly, I spent three months behind bars. | Geçen sefer, delilleri derinlemesine kontrol etmediğim için 3 ay hapis cezası yemiştim. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| So anyone who's accused must be able to comment on it. | İthamlar üzerine yorum yapma konusunda herkes şansını deneyecektir. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| 'Course. And don't worry; I have watertight evidence. | Elbette ama endişelenmenize hiç gerek yok. Kanıtlar kısmında hiçbir sorun yok. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I think it sounds great. Yes. | İkna edici gibi geldi bana. Bana da. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| All right. We don't pay any huge salary. | Pekâlâ. Dolgun bir ücret veremeyiz. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I suggest a two month project position. | İki aylık proje bazında bir pozisyon öneriyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| And you can have a desk here. | Şurada bir masan olacak. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Sound good? Yes, it sounds great. | Senin için uygun mudur? Evet, kulağa harika geliyor. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| We stick our necks out with that story. We have to realize that. | Bu davayla birlikte kafamızı kumdan çıkarıyoruz. Bunun bilincinde olmalıyız. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| That is supposedly the whole point of Millennium? | Millennium'um var oluş amacı da bu değil mi zaten? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| That's why we're here. Yes, welcome to Millennium then. | İşte bu yüzden burada oturuyoruz. Evet, Millenium'a hoş geldin. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Now you can exhale. | Artık nefes alabilirsin. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Bedrooms to the right and a master bedroom on the left. | Ana yatak odası sol tarafta, diğer yatak odaları ise sağ taraftadır. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| I'll take a look, back in a jiffy. | Siz bir göz atın, ben hemen geliyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Can I help you with anything? An apartment overlooking the ocean. | Yardım edebileceğim birşey var mı? Okyanus manzaralı bir daire arıyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| This apartment isn't for you. Why not? | Bu daire size göre değil. Niçin? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| To buy this, one must have a huge, huge stack of weekly allowance. | Bu daireyi satın alabilmen için, tonla paran ve iyi bir haftalığın olması gerekir. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| How are you? Good. Smashing. | Nasılsın? İyiyim. Bomba gibiyim. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Or something like that. I tried to get hold of one of the abusers. | Ya da idare eder işte. Müşterilerden birine ulaşmaya çalışıyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| A policeman from the security police. Gunnar Björck. | Gizli servis mensubu bir polis. Gunnar Björck. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| He's nowhere. He vanished into thin air. | Ama yerin dibine girmiş sanki. Hiçbir yerde bulamıyorum. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| What do you have? A P.O. Box. | Elinde ne var? Bir posta adresi. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| P.O. Box address? Yes. | Posta adresi mi? Evet. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Try a lottery tricket. | Piyango numarasını dene. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| What? Lottery tricket. | Neyi? Piyango numarasını. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Write to the P.O. Box that he's won ... | Posta adresine, GPS özelliği olan süper bir cep telefonu kazandığını... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| ... A monster phone with GPS and that he's 1 of 20 selected | ...seçilmiş 20 kişiden biri olduğunu, pazar araştırması çalışmasına katılırsa... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Who can win 100,000 if he'll participate in a study. | ...100 bin kazanma şansı olduğunu belirten bir şeyler yaz. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Lottery tricket. | Piyango bileti gibi. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Is it legal? | Yasal mı bu? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| There's nothing illegal in giving away a phone? | Bir cep telefonu vermek, neden yasal olmasın? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Say you're from Indigo Market Research. Same as me. | Indigo Pazar Araştırmaları firmasından olduğunu söyle. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| That'll be 297. Thanks, it's all good. | 297 kron tuttu. Herşey için sağol. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Are you a bit hung over? No. | Akşamdan kalma mısın? Hayır. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| What have you got today? Nothing. Or, maybe not ... | Neyin var senin bugün? Birşey yok. Ya da belki vardır... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Yes. You think he's our puppy, huh? He's the right kind of journalist. | Bizim yavruyu düşünüyorsun ha?? Gazetecelik için doğru kişi. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Shoots up on essentials. Just like you. | Çıtayı hep yukarı çekiyor. Tıpkı senin gibi. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| You dislike that he's so much like you. | Ondan çok fazla hoşlanmadın. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| "Human trafficking, organized crime, and society's response." | "İnsan kaçakçılığı, organize suç ve toplumun buna tepkisi." | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| By Mia Bergman. Yes. | "Yazan Mia Bergman" Evet. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| "From Russia With Love"? | "Rusya'dan Sevgilerle" mi? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| It's an ironic allusion to a Ian Flemings' 007 classic. | Bu alaycı bir kinaye. Ian Fleming'in 007 klasiği. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Yes, James Bond ... | James Bond. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| How does it work then? | Konuyu nasıl işledin? | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| It's often organized in small disoriented gangs. | Genellikle küçük, amaçsız organize çeteler söz konusu. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Just dig in here. | Tıpkı kazı yapmak gibi. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| The gangs average is usually only a few members. | Çeteler genellikle, ortalama bir kaç üyeden müteşekkil. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| Half Russians or Balts, half Swedes. | Yarısı Rus ya da Baltık, yarısı İsveçli. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| The girls are transported to the suburbs. | Kızları ekseri şehrin varoşlarına naklediyorlar. 1 | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| And they don't have a choice once they end up in Sweden. | Bir kez geldiler mi sonuna kadar İsveç'te kalıyorlar. Başka seçenekleri yok. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| If they don't go along with it, they get beaten up | Gitmeyi kabul etmeyenler, pezevenkleri tarafından, dövülüyor... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| or tortured by their pimp. | ...sürekli işkence görüyorlar. | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 | |
| They can't escape; first what the gangs do is | Kaçamıyorlar, çünkü gangsterler öncelikle... | Flickan som lekte med elden-3 | 2009 |