Search
English Turkish Sentence Translations Page 18916
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Holy shit. | Siktir! Siktir! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
The BLR some of sjukt for me. | Bu benim için biraz rahatsızlık verici. Bu benim için biraz rahatsızlık verici. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Excuse me. We are drit tired. | Üzgünüm. Çok yorgunuz! Üzgünüm. Çok yorgunuz! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
We have been in the sun all day. Come and sit down again. | Bütün gün güneşin altındaydık. Gitme, gel otur. Bütün gün güneşin altındaydık. Gitme, gel otur. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No, I have to work anyway. | Hayır, zaten çalışmam gerekiyor. Hayır, zaten çalışmam gerekiyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
But we wanted to anchor the evening. Are you coming? | Bu akşam dışarı çıkıyoruz. Gelmek ister misin? Bu akşam dışarı çıkıyoruz. Gelmek ister misin? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No, I have a deadline tomorrow, so... | Hayır, yarına teslim etmem gereken işler var, bu yüzden... Hayır, yarına teslim etmem gereken işler var, bu yüzden... | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
What with your pizza? I'm actually not hungry. | Peki ya pizzan ne olacak? Çok da aç değilim zaten. Peki ya pizzan ne olacak? Çok da aç değilim zaten. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Close the island. | Gözlerini kapat. Gözlerini kapat. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No. Jo. | Hayır. Evet. Hayır. Evet. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Come on, close the island. No. | Hadi, kapat gözlerini. Hayır. Hadi, kapat gözlerini. Hayır. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Do as I say, then. Don't you trust me? | Dediğimi yap dostum. Bana güvenmiyor musun? Dediğimi yap dostum. Bana güvenmiyor musun? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Do as I say. Close the island. Why? | Kapat şu gözlerini. Neden? Kapat şu gözlerini. Neden? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Erllig spoken. Are you a Christian, or? | İsa Aşkına... Hıristiyan mısın? İsa Aşkına... Hıristiyan mısın? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Now you'll know of something that you have never known before. | Daha önce hissetmediğin bir şey hissedeceksin. Daha önce hissetmediğin bir şey hissedeceksin. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Remove the fingers. | Parmaklarını uzat. Parmaklarını uzat. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Say hi to the Flesh Light. | Yapay amcığa merhaba de. Yapay amcığa merhaba de. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
The world's leading self satisfaction product. | Erkeklerin kendini tatmin etmesi için yapılmış dünyanın en iyi aleti. Erkeklerin kendini tatmin etmesi için yapılmış dünyanın en iyi aleti. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It make me laugh. | Bir arkadaşımdan 10 tane aldım. Kamyondan mı ne düşmüş. Bir arkadaşımdan 10 tane aldım. Kamyondan mı ne düşmüş. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You should get it for a thousand bucks. If you can not get, you must buy. | 1000 Krona alabilirsin. Gerçeğini alamıyorsun, bunu almak zorundasın. 1000 Krona alabilirsin. Gerçeğini alamıyorsun, bunu almak zorundasın. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is perfect. One can even drag it out. I try to help you. | Bu mükemmel. Bunu çıkartabilirsin bile. Sana yardım etmeye çalışıyorum, arkadaşımsın ne de olsa. Bu mükemmel. Bunu çıkartabilirsin bile. Sana yardım etmeye çalışıyorum, arkadaşımsın ne de olsa. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You do not have to pay me immediately. | Hemen ödemen de gerekmiyor. Hemen ödemen de gerekmiyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Jesus. It is the wrong way. What are you arguing about? | Tanrım, yanlış tarafını sokuyorsun. Ne diye tartışıyorsunuz? Tanrım, yanlış tarafını sokuyorsun. Ne diye tartışıyorsunuz? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Hello. Hello. El Fillipo. | Selam. Merhaba El Fillipo. Selam. Merhaba El Fillipo. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Hi. My name is Magnus. Is it you who live here? | Merhaba, ben Magnus. Burada yaşayan sen misin? Merhaba, ben Magnus. Burada yaşayan sen misin? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Is there a Flesh Light? See? | O yapay amcık mı? Bir bakayım. O yapay amcık mı? Bir bakayım. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
There is a sailor's bride. It's Flip. | O bir denizci karısı. Bu Filips. O bir denizci karısı. Bu Filips. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
The male dildo. Fat. Cool. Filip had it with. | Erkek seks oyuncağı. Havalı. Onu Fillip getirdi. Erkek seks oyuncağı. Havalı. Onu Fillip getirdi. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
That is what it is, in other words? Pussy on the box? | Bu mu yani?! Kutu içince amcık mı? Bu mu yani?! Kutu içince amcık mı? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
So this is the gift from my best friend? | En iyi arkadaşımdan doğum günü hediyesi mi? En iyi arkadaşımdan doğum günü hediyesi mi? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I have diabetes, allergies and asthma, but I do not need one of those things. | Diyabetim, alerjilerim ve astımım var tamam ama böyle bir şeye ihtiyacım yok. Diyabetim, alerjilerim ve astımım var tamam ama böyle bir şeye ihtiyacım yok. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
But it was you who had it. Happy birthday. | Ama bunu sen getirdin. Nice yıllara Filip. Ama bunu sen getirdin. Nice yıllara Filip. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You are at my expense. But it is not me damn funny! | Bana gülüyorsun ama bu hiç komik değil. Bana gülüyorsun ama bu hiç komik değil. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I go, and so you can laugh. Take it with you. | Ben gidiyorum, şimdi arkamdan gülebilirsiniz. Bunu da götür. Ben gidiyorum, şimdi arkamdan gülebilirsiniz. Bunu da götür. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
What is it with you? Nice to meet you. | Derdin ne senin? Tanıştığımıza sevindim. Derdin ne senin? Tanıştığımıza sevindim. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I do not put dick in a thermos! What is it with you? | Yarrağımı bir termosun içine koymuyorum. Derdin ne senin? Yarrağımı bir termosun içine koymuyorum. Derdin ne senin? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I'm just trying to help you. You we really like her? | Sadece sana yardım etmeye çalışıyorum. Bir sevgili istedin, değil mi? Sadece sana yardım etmeye çalışıyorum. Bir sevgili istedin, değil mi? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No one wants to live with a pervert selling sailor brides. | Kimse denizci karısı satan bir sapıkla yaşamak istemez. Kimse denizci karısı satan bir sapıkla yaşamak istemez. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Thanks for your help. Take it and put. I must go and clean up this here. | Yardım için sağ ol. Bunu al ve git. Bu pisliği temizlemem gerekiyor. Yardım için sağ ol. Bunu al ve git. Bu pisliği temizlemem gerekiyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Sorry it there. It is Filip... | Kusura bakmayın, bu... Bu Fillip işte. Kusura bakmayın, bu... Bu Fillip işte. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is his kind of humor. Fy tab, ie. That's not me. | Bu tarz bir espri anlayışı var. Bu ben değilim yani. Bu tarz bir espri anlayışı var. Bu ben değilim yani. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
How are you? I'm completely normal. Completely normal. | Sen nesin peki? Sıradan, normal biriyim. Sen nesin peki? Sıradan, normal biriyim. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
So boring. Yes, right? | Bu çok sıkıcı. Evet, değil mi? Bu çok sıkıcı. Evet, değil mi? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I found lots of eggs and bacon. Want something? | Bir dolu yumurta ve domuz pastırması var. Biraz ister misin? Bir dolu yumurta ve domuz pastırması var. Biraz ister misin? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No thanks. | Hayır, teşekkür ederim. Hayır, teşekkür ederim. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
THINK ABOUT THAT | Bunu iyi düşün. Fillip Bunu iyi düşün. Fillip | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
When you receive your Flesh Light, Its comes in a discrete brown package. | Yapay amcığınızı aldığınızda kapalı, kahverengi bir paket içinde gelir. Yapay amcığınızı aldığınızda kapalı, kahverengi bir paket içinde gelir. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Remove product from package and screw the lid. | Ürünü paketten çıkartın ve tepesini yerinden sökün. Ürünü paketten çıkartın ve tepesini yerinden sökün. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
So are you ready for the world's leading self satisfaction product. | Artık dünyanın en iyi kendini tatmin aletini kullanmaya hazırsın. Artık dünyanın en iyi kendini tatmin aletini kullanmaya hazırsın. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Oh yes, yes! | Evet! Evet! Evet! Evet! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Wow roasts. | Kahretsin! Kahretsin! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Mr. John Holmes! How are you? | Bay John Holmes! Nasılsınız? Bay John Holmes! Nasılsınız? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Have you been prøvekjørt Fleshlight account? | Yapay amcığını test edebildin mi? Yapay amcığını test edebildin mi? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
With the equipment in which would you blown the whole termosen. | Senedeki o aletle, termosu paramparça ederdin. Senedeki o aletle, termosu paramparça ederdin. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I have to put me. It fyker all roads when one just has pult. | Oturmam gerekiyor. Sikiştiğin zaman her tarafa sıçrıyor. Oturmam gerekiyor. Sikiştiğin zaman her tarafa sıçrıyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Malin is just so fuckin 'raw. | Malin tam bir kısrak! Malin tam bir kısrak! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No improverment. She is involved in everything. Especially when she drinks. | Hiç bir yasak yok. Her şeye açık. Özellikle sarhoş olduğunda. Hiç bir yasak yok. Her şeye açık. Özellikle sarhoş olduğunda. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Shit, I am filling sjuk. | Kahretsin, başım çatlıyor. Kahretsin, başım çatlıyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
My God. Can you not take plastic on the old cheesy account? | Tanrım, şu peyniri bir torbaya koyamaz mısın? Tanrım, şu peyniri bir torbaya koyamaz mısın? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It smells ridden praised of my panties. Know when. | Donlarımı kötü bir peynir kokusu sarıyor. Donlarımı kötü bir peynir kokusu sarıyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is so ekkelt. You can also have them on the balcony. | Bu çok iğrenç. Peyniri balkonda tutsan iyi edersin. Bu çok iğrenç. Peyniri balkonda tutsan iyi edersin. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Why are panties in the fridge? What? | Donların neden buzdolabında duruyor? Nasıl? Donların neden buzdolabında duruyor? Nasıl? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You can not say even a deposit. | Mevduat demesini bile beceremiyorsun. Mevduat demesini bile beceremiyorsun. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
What did you say? You say depotisum. | Ne dedin? Sen Nevduat diyorsun. Ne dedin? Sen Nevduat diyorsun. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
The units do not depotisum, it's called a deposit. | Ona nevduat değil, mevduat deniyor. Ona nevduat değil, mevduat deniyor. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Or what? But it is a "sum", not a tum. | Ne olmuş yani? Ha nev ha mev. Ne olmuş yani? Ha nev ha mev. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is called a deposit. Should we switch it up? Just let me. | Ama ona mevduat deniyor. Sözlüğe bakalım mı? Sen anca gül. Ama ona mevduat deniyor. Sözlüğe bakalım mı? Sen anca gül. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You and he Nordlendingen who you so it is impossible to get sleep. | Sen ve o sikilmiş herif tüm gece tepinip uyumamı imkansız hale getiriyorsunuz. Sen ve o sikilmiş herif tüm gece tepinip uyumamı imkansız hale getiriyorsunuz. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Are you listen to us? No! | Bizi mi dinliyorsun? Hayır! Bizi mi dinliyorsun? Hayır! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Yes, you are and listen. | Yalan söylüyorsun! Bizi dinliyorsun! Yalan söylüyorsun! Bizi dinliyorsun! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You can only move out here. | Buradan taşınabilirsin. Buradan taşınabilirsin. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
We do not fit to live together. I am not a collective type. | Beraber yaşayamayız. Ev arkadaşı olacak biri değilim. Beraber yaşayamayız. Ev arkadaşı olacak biri değilim. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
What do you mean? Do you not American? | Ne demek istiyorsun? Norveççe anlamıyor musun? Ne demek istiyorsun? Norveççe anlamıyor musun? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You crazy... Fucking what? | Seni sikilmiş... Sikilmiş ne? Seni sikilmiş... Sikilmiş ne? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
No, should I save up for. Say it. | Hayır, o noktaya getirmeyeceğim. Söyle şunu. Hayır, o noktaya getirmeyeceğim. Söyle şunu. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Fucking... Fucking Swedish | Sikilmiş... Sikilmiş İsveç pisliği. Sikilmiş... Sikilmiş İsveç pisliği. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Kjempebra, Rino. Say it again. What? | Harika! Rino, bir daha söyle. Nasıl? Harika! Rino, bir daha söyle. Nasıl? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Svenske Damn. What do you say? Are you sjuk? | İsveç pisliği. Ne oldu? Hasta falan mısın? İsveç pisliği. Ne oldu? Hasta falan mısın? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Kom igjen, da. Hva er det med deg, fittemus? | Hadi ama... Aklından zorun mu var?! Kıllı am! Hadi ama... Aklından zorun mu var?! Kıllı am! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
What did you say? Fittemus. | Ne dedin sen? Kıllı am! Ne dedin sen? Kıllı am! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Good. Again. Higher. Yes. Fittemus! | Harika. Şimdi daha yüksek sesle söyle. Tamam. Kıllı am! Harika. Şimdi daha yüksek sesle söyle. Tamam. Kıllı am! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Higher! Fittemus! | Daha yüksek sesle! Kıllı am! Daha yüksek sesle! Kıllı am! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Fittemus, you are a fucking fittemus! | Kıllı am. Kıllı amlı birisin! Kıllı am. Kıllı amlı birisin! | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Rino? Ja? | Rino? Evet? Rino? Evet? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Come out. | Dışarı çık. Dışarı çık. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You have become better known I understand. | Gördüğüm kadarıyla bayağı bir kaynaşmışsınız. Gördüğüm kadarıyla bayağı bir kaynaşmışsınız. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
I would only get deep casserole. Are you okay? | Fritözü almaya gelmiştim. Her şey yolunda mı? Fritözü almaya gelmiştim. Her şey yolunda mı? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It's good. I'll, Bye. | Bu harika. Ben gidiyorum, görüşürüz. Bu harika. Ben gidiyorum, görüşürüz. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Do they have a dog, or is there more? | Sadece tek bir köpekleri mi var yoksa dahası var mı? Sadece tek bir köpekleri mi var yoksa dahası var mı? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is dog number two. The first died in 96, it was well. | Bu iki numaralı köpek. Birincisi sanırım 96'da öldü. Bu iki numaralı köpek. Birincisi sanırım 96'da öldü. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
They made a movie about Rex when he was little. | Daha ufacıkken Rex ile ilgili bir film yapmışlardı. Daha ufacıkken Rex ile ilgili bir film yapmışlardı. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Then they could use the dog when it was great to race here. | Sonra aynı köpeği büyüyünce bu sezon için kullandılar. Sonra aynı köpeği büyüyünce bu sezon için kullandılar. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Is it a movie too? | Bunun filmide mi var? Bunun filmide mi var? | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Yes, it was this year's hit in Austria. | Evet, Avusturya'da, o yılın gişe canavarıydı. Evet, Avusturya'da, o yılın gişe canavarıydı. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
"Baby Rex, Der Kleine Kommisar". | "Bebek Rex, Küçük Komiser." "Bebek Rex, Küçük Komiser." | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
You kidding. No. | Şaka yapıyorsun. Hayır. Şaka yapıyorsun. Hayır. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
It is so sexy with knowledge rich men. | Bilgili erkekler çok seksi. Bilgili erkekler çok seksi. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Anyone can find it on the Internet. | Bunu internetten herkes öğrenebilir. Bunu internetten herkes öğrenebilir. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Professor baby Rex. You sit much on the web, I don? | Profesör bebek Rex. Gördüğüm kadarıyla internetle oldukça vakit geçiriyorsun. Profesör bebek Rex. Gördüğüm kadarıyla internetle oldukça vakit geçiriyorsun. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |
Yes. Wikipedia. | Evet. Wikipedia. Evet. Wikipedia. | Fatso-1 | 2008 | ![]() |