Search
English Turkish Sentence Translations Page 182841
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Can all the words in all the books | * Bütün kitaplardaki tüm sözcükleri... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
And I feel so much smaller | * ben kendimi o kadar küçük hissediyorum. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The moon is twice as lonely | * Ay iki kat daha yalnız gökyüzünde, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Papa, how I Love you | * Baba, bilsen seni ne kadar çok seviyorum, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Innkeeper, more soup! | Hancı, daha çok çorba ver! | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Did you hear that? Yes. I hear, I hear. | Bişi duydun mu? Evet. Duydum, duydum. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Who's throwing that? | Onu kim atıyor? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
A school is a school. It's only the rabbis that are different. The giris... | Okul okuldur. Sadece farklı dini okullardır. Kızlar... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
He tells him there's a fisherman who's got the strongest rod | * Ona en güçlü sırığı olan bir balıkçı olduğunu söyler, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
How do I get into this yeshiva? | Bu dini okula nasıl gidebilirim? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
You walk too fast. The synagogue's to the left, | Sen de çok hızlı yürüyorsun. Sinogogdan sonra sola döndüğünde, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Are you all right? Yes, yes. | İyi misin? Evet, evet. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Oh, it's your suitcase. | Oh, bu senin valizinmiş. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
You remember all your life... | * anlar vardır... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The way the light streams in... | * ışık hüzmesinin geldiği... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The words I�m hearing... Too advanced for Yessel. | * işittiğim bu sözler... * Yessel için cok fazla. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The face I�m seeing... So who? | * Gördüğüm yüz... * yani kim? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Avigdor? ..will be written in my heart... | Avigdor? * ...kalbime yazılacak... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
As long as l live... It's up to you. | * yaşadığım sürece... * Sana bağlı. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
To see me through the years | * Yıllardır beni görmek için | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Everything you've taught me | * Bildiğim herşeyi sen öğrettin | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No wave can wash away | * Hiçbir dalga uzağa ulaşamaz | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No fire can burn away | * Hiçbir ateş uzağı yakamaz | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
l can open doors, take from the shelves | * kapıları açabilirim, raflardan alabilirim | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
l can ask all the questions, the whys and the wheres | * Tüm soruları sorabilirim, nedenlerini ve nasıllarını... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
That has always been | * Daima benim | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No man can take away | * Hiçbir insan uzağa gidemez | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
..you remember all your life | * ..tüm yaşamını hatırlarsın | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
All your life | * düşlediğin anlar vardır. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
This is one of those moments | * Bu da o anlardan biri işte. * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Mm... | Mmmm... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No wonder at all | * Hiç merak etmiyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
God forbid he should wait... | * Tanrı yasakladı, Ona üşüdüğünü ve onun kendisini ısıtacağını söyleme şansını elde etmeden önce | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Fulfilling his every desire | * Bütün isteklerini yerine getirmek için | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No trouble | * Sorun yok | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No bother... | * Tasa yok..* | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No wonder | * Merak etmiyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
What else should she be? | * O, başka ne olmalıydı ki? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Or better yet, maybe a pot roast | * veya daha iyisi, bir tabak rosto olabilir | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No... | * Hayır... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
And make you think she doesn't deserve you? | * ve seni haketmediğini mi düşüniyorsun? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Don't throw me in the water. | Beni suya atmayın. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
There's no flame and yet l burn | * Henüz ateş yok ama ben yanıyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
There's no storm, yet I hear thunder | * Henüz fırtına yok ama gökkürültülerini duyuyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Feelings are awakening | * hissetmek ve farkında olmak | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
What are all these new sensations? | * neredeyse tanıyamıyorum... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
But I Like the way I feel | * Fakat hissetmeyi seviyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
La la, la la | * La la, la la | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
And the way he makes me feel? | * ve bana hissettiren şey o mu? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Which is the greater crime, stealing by day or by night? | En büyük günah nedir, günün kaybedilmesi mi, yoksa gecenin mi? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Well, it's just that... | Yani, Sadece... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
What's written, Avigdor? | Ne yazıyor, Avigdor? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No wonder she suits him | * Ona uygun biri olduğunu merak etmiyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
No wonder to me... | * bana aldırdığı da umrumda değil... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
In all the right places... | * seni rahat ettirecek olan... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
l must admit it's all very pleasant and this is a comfortable room... | * İtiraf etmeliyim ki herşey güzel ve rahat... * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
And if he likes the smell of lilacs and roses | * ve o leylak ile güllerin kokusunu seviyorsa, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
How could he resist her? | * Ona nasıl dayanabiliyor? * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
An almond cookie? And why would he try? | Bademli kek mi? * Ne yapmaya çalışıyor? * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I�m getting deeper into trouble | *Giderek daha da soruna batıyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Am l a woman or a man? Am l a devil or a demon? | * Ben bir kadın yada erkek miyim? yoksa ben bir şeytan mıyım? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
l can't believe what happens next Papa was right! | * Gelecekte olacaklara inanıyorum, Babam haklıydı! * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Tomorrow night, tomorrow night | * yarın gece, yarın gece | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Under the canopy I'II stand with her tomorrow night | * Onunla yarın gece aynı tentenin altında duracağım | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I�m not the bride, but I�m the groom to be | * gelin değilim fakat damat oluyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Run away | * Uzaklara... | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Papa, dear | * Sevgili babam | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
That's why it's possible I could get by | * Onu elde edbilme olasılığımın nedeni de bu. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Going faster and faster and faster until | * ve gittikce daha da daha da hızlanan | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
MazeI tov! Blessings! | MazeI tov! Tebrikler! | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Musicians, please! | Müzik lütfen! | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
You silly goose! | Seni aptal kız! | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Tell me more. I've told you everything. | Bana daha fazlasını söyle. Sana herşeyi anlatıyorum. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Look at how he looks at her | * onda nasıl göründüğüne bir bak | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
l thought that l knew every single look | * Her ayrı bakışı bildiğimi düşündüm. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Yet this is one that l don't recognise | * Saatlerce oturup onu düşündüğüm halde, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Although I�ve sat and studied him for hours | * Bu henüz tanımadığım bir ifadedir | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Everybody knows | * Herkes biliyor ki, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Look at how she looks at me | * Onun bana nasıl baktığını gör | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
What she's taught me isn't written anywhere | * Onun beni düşündüğü anlamdaki ilişki hiçbir yerde yok | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I don't any more | * Ama artık istemiyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Afraid it saw too much | * korkarım çok şeyler oldu | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I bathed in | * yıkandım | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
To know the Love that's in my heart | * Kalbimdekinin aşk olduğunu biliyorum | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The same heart that tells me | * Aynı kalb bana; | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
To free myself | * kendimi özgür bıraktığımı, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I can't keep it quiet any Longer | * Artık sessizliğimi koruyamam, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
She's mother | * Onun annesi var | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
So am l | * Ben de öyle !!! * | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
I wonder if it ever gets tired? | Hiç bilmediğin bir konuda da yine aynı şeyleri mi söyleyeceksin, merak ediyorum. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
There are moments | * Tüm yaşamında hatırladığın öyle anlar vardır ki, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
You remember all your Life | * Senin için çok önemlidir | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Will be written in my heart | * kalbime kazınacak. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Where is it written what it is I�m meant to be? | * Onun nerede yazdığını. İnsan olmanın ne olduğunu, | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Or even half as high | * yada gökyüzünün bu kadar yüksek olduğunu. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
The time had come | * zaman geldi. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Papa, can you hear me? | * Baba beni duyabiliyor musun? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
Papa, are you near me? | * Baba, benim yanımda mısın? | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
If you've never flown at all | * Bir daha hiç uçamayacaksan | Yentl-2 | 1983 | ![]() |
There the sweetest of pleasures are found | * tehlikelerde yatar. | Yentl-2 | 1983 | ![]() |