Search
English Turkish Sentence Translations Page 168480
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
"Cultural ghetto"? | Kültürel getto mu? "Kültürel getto"? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Totally, totally agree. | Aynen, aynen katılıyorum. Tamamiyle, tamamiyle katılıyorum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Completely. Apt. Apt analysis, Robert. | Her kelimesine. Net. Kısa ve öz, Robert. Tamamen. Yerinde. Yerinde analiz, Robert. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
The thing that I like about elmo | Elmo'nun en sevdiğim yanı... Elmo hakkında sevdiğim şey | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
is the tickling. | ...gıdıklanması. gıdıklanma. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I should not be here. | Benim burada olmama gerekiyor. Burada olmamalıyım. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I'm in the I was in the wrong | Ben yanlış Yanlış şeydeymişim Ben Yanlış yerdeyd | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I'm...I'm sorry. | Özür dilerim. Ben... Üzgünüm. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Uh, just picture me back there. | Beni kafanızdan silin. Uh, sadece, beni tekrar oradaymışım gibi kafanızda canlandırın. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I I was never here. | Buraya hiç gelmedim. Bu Burada değildim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Great group! Pizza party! How is this a pizza party? | Harika bir grup. Pizza partisi Nasıl pizza partisi bu? Harika Grup! Pizza partisi! Bu nasıl bir pizza partisi? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Well, why don't you ask me again when the five pizzas get here? | Bir de beş pizzamız gelince sorsana? Peki, neden beş pizza geldiğinde tekrar sormuyorsun? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, well that's just pizza. | Gelecek olan sadece pizza. Evet, sadece pizza. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
You need at least one other element | Parti olması için en az... Parti olması için en azından... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
for it to be a party. Okay. | ...bir öğe daha gerekli. Tamam. diğer elementlerden biri lazım. Peki. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
You guys ever had Margarita pizza? | Margarita pizza yediniz mi hiç? Hiç Margaritta pizza yediniz mi? O ne? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
What's that? Fresh tomato, | Neymiş o? Taze domates... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
with a dollop of mozzarella cheese. | ...ve bir yığın mozzarella peyniri. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
That's pizza. That's regular pizza. | Pizza işte. Bildiğimiz pizza. Pizza o. Bu normal pizza. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
You know, I feel comfortable enough now | Bak, sana şunu sorma cesaretini... Biliyor musun, şu an bu soruyu sormak için... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
to ask you this question. | ...artık bulabiliyorum. yeterince rahat hissediyorum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
What made you pick... This group? | Bu grubu, neye göre kurdun? Sana bu grubu ne seçtirdi? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I just think you guys are winners, | Sizin galip olduğunuzu düşündüm... Sadece, sizin kazanan olduğunuzu düşünüyorum, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
and I wanted to have lunch with you. | ...ve birlikte yemek yemek istedim. ve sizinle öğle yemeği yemek istedim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Well, what about the other guys? | Peki ya diğerleri? Peki ya diğer çocuklar? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Losers? Come on. Oh, come on. | Ezikler mi? Yapmayın. Ezikler? Hadi. Oh, hadi ama. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Come on, come on. No. Well... | Hadi. Hadi. Yok. Peki... Hadi, hadi.. Hayır. Şey... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I guess I think they're losers. | ...bence onlar ezik. Sanırım ezik olduklarını düşünüyorum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Ah, I knew it. Yes! | Biliyordum. İşte. Ah, biliyordum, evet. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Probably shouldn't have said that. | Bunu söylemesem daha iyi olurdu. Muhtemelen bunu söylememeliydim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Aha oo! Their interpretation of Margarita pizza. | Margarita pizza yorumları buymuş demek. Aha oo! Margarita pizzamızın açıklamaları. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Fans of classic pizza will be psyched. | Klasik pizza hayranları kafayı yiyecek. Klasik pizza fanları akıllanacak. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Oh, text from Jim. | Jim'den mesaj var. Oh, Jim'den mesaj. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
"This is getting very weird. | "Gitgide tuhaflaşıyor. "Çok garipleşmeye başladı, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Will explain later." | Sonra anlatırım." sonra açıklayacağım." | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Oh, text from Kevin. | Kevin'dan mesaj var. Oh, Kevin'dan mesaj. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
"Suck it, losers." | "Kapak olsun, ezikler." "Yalayın, ezikler." | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Okay, now clearing the obvious, but doesn't the fact | Dikkatinizden kaçmış olamaz ama benim de bu grupta... Pekala, şimdi belli olanı aydınlatalım, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
that I'm in this group | ...olduğum gerçeği... yani bu grupta olmam... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
make anyone feel just a little bit better? | ...kimseyi biraz olsun rahatlatmıyor mu? hiç kimseyi bir nebze daha iyi hissettiren bir durum değil mi? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Oh, this crust is sharp! | Kabuğu keskinmiş. Oh, bu ekmek keskin! | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I used to be young and cute | Genç ve güzeldim... Eskiden genç ve tatlı... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
and sort of funny, and... | ...hatta komiktim de. ve oldukça eğlenceliydim, ve... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I could do those cute, little cartoons. | Şirin mi şirin karikatürler çiziyordum. O küçük, tatlı karikatürleri yapabiliyordum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
And everyone who came through here was like... | Ofise gelen herkes... Ve buraya doğru gelen herkes... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
"Who's that receptionist? I like her." | ..."Bu sekreter de kim? Çok hoşuma gitti." diyordu. "O resepsiyonist kim? Ondan hoşlandım." diyordu. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Now I'm just a fat mom. Yeah. | Şimdi ise şişko bir anneyim. Şimdi sadece şişko bir anneyim. Evet. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
And you take one look at me | Bana bakıyorsunuz ve... Ve siz bana bakıyorsunuz ve ''oh, ezik'' diyorsunuz | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
and you're like, "oh, loser." | ..."İşte ezik" diyorsunuz. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Come here, Pam. | Gel buraya, Pam. Buraya gel, Pam. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Chins up, okay? | Başın öne eğilmesin, oldu mu? Metin ol*, tamam mı? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Bad joke. | Kötü espriydi. Kötü şaka. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Look around this room. | Şu odaya bir bak. Odanın etrafına bak. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Does this look like a group of losers? | Bir avuç ezik gibi mi geliyor sana? Kaybedenlerin grubu gibi görünüyor mu? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Oh. Oh, God. | Oh. Oh, Tanrım. Tanrım. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Hey, guys, we had so much fun. We had Margarita pizza. | Millet, inanılmaz eğlendik. Margarita pizza yedik. Hey, çocuklar, çok eğlendik. Margarita pizzası yedik. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
We all hung out and got to know each other better. | Lafladık ve birbirimizi daha iyi tanıdık. Hepimiz takıldık ve birbirimizi daha iyi tanıdık. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
How was your lunch? | Öğle yemeğiniz nasıldı? Sizin öğle yemeğiniz nasıldı? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
It was excellent. Good times. | Muhteşemdi. İyi vakit geçirdik. Mükemmeldi. İyi zaman geçirdik. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Yeah? Yeah? Oh, we did. | Öyle mi? Aynen öyle. Öyle mi? Oh, evet, geçirdik. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
It was the best time. | Acayip iyi vakit geçirdik. En iyisiydi. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
And you know what? | Bir de ne var biliyor musunuz? Ve biliyor musunuz? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Now it's over. Back to work everyone. | Artık bitti. Herkes işinin başına. Şimdi bitti. Herkes işe dönsün. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
You too, Andy. | Sen de, Andy. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I just knew, my whole life, | Herkesin hakkımda yanıldığını... Tüm hayatımca, herkesin hakkımda yanıldığını biliyordum | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
that everyone was wrong about me | ...yıllardır biliyordum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
my parents, my teachers, | Ailem, öğretmenlerim... anne babam, öğretmenlerim, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
my friends, the doctors | ...arkadaşlarım, doktorlar... arkadaşlarım, doktorlar | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
everyone. | ...herkes. herkes. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Well, that was certainly | Garip bir yemek olduğuna... Kesinlikle garip bir öğle yemeğiydi. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
an odd lunch. | ...hiç şüphe yok. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, I'm fine. | Evet, iyiyim. Evet, ben iyiyim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Just just take the | Sen tencereyi... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
take the casserole out of the | ...buzdolabından... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Loser. Take it out | Ezik. Buzdolabından... Ezik. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
of the refrigerator and put it in the oven. | ...çıkar ve fırına koy. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Uh, it'll be fine. Just leave it in | Bir şey olmaz. 20 dakikaya... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
for 20 minutes. | ...ayarlasan yeter. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Loser. Losers. | Ezik. Ezikler. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
When I was a salesman, I could just be like, | Satışçıyken, "Ne benim işim... Satış elemanıyken, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
"not my job, not my prob. | ...ne de benim derdim..." "Benim işim değil, benim problemim değil | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I'm going to the warehouse to Polish my knob." | Başımı alır depoya giderim." derdim. Depoya tokmağımı cilalamaya gidiyorum." diyebiliyordum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Metaphorically, of course. | Mecazen tabii. Metaforik olarak, tabii ki. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
But now... It is my job, | Ama artık benim işim... Ama şimdi... Benim işim, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
and my prob. | ...ve benim derdim. ve benim problemim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Hi, Robert? | Merhaba, Robert? Selam, Robert? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Can you come out here please? | Dışarı gelebilir misin, lütfen? Buraya gelebilir misin, lütfen? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
It's really important. | Çok önemli. Gerçekten önemli. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Just wanted to clarify something. | Bir konuyu açıklığa kavuşturmak istedim. Sadece, bir şeyi açıklığa kavuşturmak istiyorum. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Some people here are under the misconception | Aramızdaki bazı arkadaşlar, bazılarının üst sınıf... Buradaki bazı insanlar, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
that some people may be considered, | ...bazılarının da alt sınıf... bazı insanların üst katman, diğerlerinin ise ikinci katman | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
uh, let's say top tier, | ...kabul edildiği gibi... olarak nitelendirildiği... yanlış anlaşılması altında. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
and others would be... | ...yanlış bir fikre... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Second tier. I never said that. | ..kapılmış gibiler. Öyle bir şey söylemedim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I said "winners" and "losers." | "Galipler" ve "ezikler" dedim. Bundan mı bahsediyorsun? Ben "kazananlar'' ve ''ezikler'' dedim. Bundan mı bahsediyorsun? | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Oh, that might that actually might be... | İşte benim de şey yapmaya çalıştığım, yani şey yaptığım... Oh, bu olab aslında bu ... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
What I'm thinking of. | Aklımdan geçen buydu. Düşündüğüm şey olabilir. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Can you clarify that? Let me tell you some things | Bunu biraz açabilir misin? Verimli olduğunu düşündüğüm birkaç... Bunu açıklayabilir misin? Bırak sana verimli bulduğum... | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
I find productive. | ...şeyi izninizle söyleyeyim. şeyleri söyleyeyim. | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |
Positive reinforcement, | Pozitif destek... Pozitif destek, | The Office The List-1 | 2011 | ![]() |