Search
English Turkish Sentence Translations Page 164596
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Mm, that does happen. | Mm, bu olur. Olur öyle şeyler. Olur öyle şeyler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Speaking of... [electronic bleeps] | Uzay demişken... Konuşmaya daldık... Konuşmaya daldık... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
We've got two minutes. Drink up. | İki dakikamız var. İç, iç. İki dakikamız kaldı. Hemen iç. İç. İki dakikamız kaldı. Hemen iç. İç. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Rumbling] That's my house. | Evim. Bu benim evim. Bu benim evim. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
People of Earth, a round of drinks, for everyone, on me. | Dünya insanları, herkese benden içki. Dünyalı insanlar, herkese benden içki ver. Dünyalı insanlar, herkese benden içki ver. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Barman] You really think the world's going to end? | Gerçekten Dünya'nın sonunun geldiğini mi düşünüyorsun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Shouldn't we lie down, or put a paper bag over our heads, or something? | Yere yatıp, kafamıza bir kağıt geçirsek mi dersin? Yere uzanıp, kafamıza kese kâğıdı ya da çanta falan geçirmemiz gerekmiyor mu? Yere uzanıp, kafamıza kese kâğıdı ya da çanta filan geçirmemiz gerekmiyor mu? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
If you like. Will it help? | Eğer istiyorsan yap. Yardımı olur mu? İsterseniz geçirin. Faydası olur mu? İsterseniz geçirin. Faydası olur mu? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Not at all. See you. | Olmaz. Görüşürüz. Pek olmaz. Görüşürüz. Pek olmaz. Görüşürüz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Barman] Last orders! | Son siparişler! Son içkiler! Son içkiler! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Workman] What is that? [Workman 2] Run! | Bu da ne böyle? Kaçın! Bu da ne? Kaçın! Bu da ne? Kaçın! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Workman 3] Look out! | Dikkat edin! Şuna bakın! Şuna bakın! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Aha! Towel! | Aha! Havlu! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
What the hell are those things? | Bu şeyler de ne oluyor? Bu kahrolası şeyler de ne böyle? Bu kahrolası şeyler de ne böyle? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Ford] Yeow! They're ships from a Vogon constructor fleet. | Yeow! Vogon inşa filosunun gemileri. Onlar Vogon inşaat filosunun gemileri. Onlar Vogon inşaat filosunun gemileri. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
I picked up their signal this morning. You'll need this. | Sinyallerini bu sabah aldım. Buna ihtiyacın olacak. Sinyallerini bu sabah aldım. Al, buna ihtiyacın olacak. Sinyallerini bu sabah aldım. Al, buna ihtiyacın olacak. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Arthur] What are you doing? We're hitching a ride. | Ne yapıyorsun? Otostop çekiyoruz. Ne yapıyorsun? Sıkı tutun. Otostop çekeceğiz. Ne yapıyorsun? Sıkı tutun. Otostop çekeceğiz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Um, people of Earth, | Um, Dünya halkı, Dünyalı İnsanlar... Dünyalı İnsanlar... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
this is Prostetnic Vogon Jeltz of the Galactic Hyperspace Planning Council. | burası Galaktik Uzayüstü Planlama Konseyi Vogon filosu. Ben Galaktik Hiper Uzay Planlama Konseyi'nden, Prostetnik Vogon Jeltz. Ben Galaktik Hiper Uzay Planlama Konseyi'nden, Prostetnik Vogon Jeltz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
As you are probably aware, | Bildiğiniz gibi, Sizin de fark edeceğiniz gibi... Sizin de fark edeceğiniz gibi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
plans for the development of the outlying regions of the galaxy | Galaksinin uzak köşelerinin imar planlarına göre ...galaksinin merkez dışı bölgelerine ait kalkınma planları... ...galaksinin merkez dışı bölgelerine ait kalkınma planları... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
involve the building of a hyperspace express route through your star system. | sisteminizden uzayüstü boyutta ekspres bir yol geçmektedir. ...yıldız sisteminizden geçen, hiper uzaysal bir... ...yıldız sisteminizden geçen, hiper uzaysal bir... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
And your planet is one of those scheduled for demolition. | Ve gezegeniniz de bu yol için istimlak edilecek yerlerden biridir. Ve gezegeniniz yıkılacaklar listesinde yer alıyor. Ve gezegeniniz yıkılacaklar listesinde yer alıyor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
There's no point acting surprised about it. | Şaşırmış gibi görünmenin bir anlamı yok. Şaşırmış gibi davranmanız anlamsız. Şaşırmış gibi davranmanız anlamsız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
The plans have been on display | Planlar Dünya zamanıyla 50 yıldır Bütün planlama çizimleri... Bütün planlama çizimleri... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
at your local planning office in Alpha Centauri for 50 Earth years. | Alpha Centauri'deki yerel planlama ofisinde asılıydı. ...ve yıkım emirleri, 50 Yerküre yılıdır Alfa Centauri'da asılı duruyor. ...ve yıkım emirleri, 50 Yerküre yılıdır Alfa Centauri'da asılı duruyor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
If you can't be bothered with local affairs, that's your lookout. | Yerel meselelerle ilgilenme zahmetine katlanmıyorsanız, sizin bileceğiniz iş. Çevrenizde olanlarla ilgilenmiyorsanız, bu sizin sorununuz. Çevrenizde olanlarla ilgilenmiyorsanız, bu sizin sorununuz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Apathetic bloody planet. | Sevimsiz kahrolası gezegen. Kahrolası ilgisiz gezegen. Kahrolası ilgisiz gezegen. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
I've no sympathy at all. | Burayı hiç sevmedim. Sizlere karşı hiçbir sempati beslemiyorum. Sizlere karşı hiçbir sempati beslemiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Narrator/Guide] The Hitchhiker's Guide to the Galaxy | Otostopçunun Galaksi Rehberi Otostopçunun Galaksi Rehberi... Otostopçunun Galaksi Rehberi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
is a wholly remarkable book. | baştan sona dikkate değer bir kitap. ...olağanüstü bir kitaptır. ...olağanüstü bir kitaptır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Perhaps the most remarkable, certainly the most successful, | Belki de Küçükayı Takımyıldızındaki büyük kitapçıların şimdiye kadar Hatta en olağanüstü olanı ve kesinlikle en başarılısıdır. Hatta en olağanüstü olanı ve kesinlikle en başarılısıdır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
ever to come out of the great publishing corporations of Ursa Minor. | çıkarmış olduğu en dikkate değer ve önemli kitabı. Bu güne kadar Ursa Minör yayımcılık şirketinden çıkmış en iyi kitaptır. Bu güne kadar Ursa Minör Yayımcılık Şirketi'nden çıkmış en iyi kitaptır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
More popular than The Celestial Homecare Omnibus, | "Gezegenlerarası Ev Bakımı Derlemesi"nden daha popüler 'İlahi Evbakımı Derlemesi'nden daha popülerdir... 'İlahi Evbakımı Derlemesi'nden daha popülerdir... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
better selling than 53 More Things to Do in Zero Gravity, | "Sıfır Yerçekiminde Yapılabilecek 53 Şey Daha"dan daha çok satmış, ...ve 'Sıfır Yerçekimde Yapılacak En İyi 53 Şey'den de daha fazla satmıştır. ...ve 'Sıfır Yerçekimde Yapılacak En İyi 53 Şey'den de daha fazla satmıştır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and more controversial than Oolon Colluphid's trilogy | ve Oolon Colluphid'in bomba felsefe üçlemesi Ayrıca felsefi alanda büyük başarılara imza atmış... Ayrıca felsefi alanda büyük başarılara imza atmış... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
of philosophical blockbusters, Where God Went Wrong, | "Tanrı Nerede Hata Yaptı", ...Oolon Colluphid'in Üçlemesi 'Tanrı Nerede Yanlış Yaptı'... ...Oolon Colluphid'in Üçlemesi 'Tanrı Nerede Yanlış Yaptı'... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Some More of God's Greatest Mistakes, | "Tanrı'nın En Büyük Hatalarından Birkaçı Daha", 'Tanrı'nın Hatalarından Birkaçı Daha'... 'Tanrı'nın Hatalarından Birkaçı Daha'... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and Who Is This God Person Anyway? | ve "Kimdir Bu Tanrı Denilen?" kitaplarından daha tartışmalı bir kitap. ...ve 'Bu Tanrı da Kim Oluyor'dan daha büyük tartışmalar koparmıştır. ...ve 'Bu Tanrı da Kim Oluyor'dan daha büyük tartışmalar koparmıştır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
It's already supplanted the Encyclopedia Galactica | Bilgi ve bilgeliğin standart kaynağı olan Ana Galaktika Ansiklopedisi'nin yerini ise çoktan almıştı. Ana Galaktika Ansiklopedisi'nin yerini ise çoktan almıştı. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
as the standard repository of all knowledge and wisdom | Galaktika Ansiklopedisi'nin yerini şimdiden aldı. Çünkü genel geçer bilgiler ve tecrübeler dışında... Çünkü genel geçer bilgiler ve tecrübeler dışında... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
for two important reasons. | Bunun iki önemli sebebi var. ...iki önemli yönden diğerine üstünlük sağlıyordu. ...iki önemli yönden diğerine üstünlük sağlıyordu. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
First, it's slightly cheaper, | Birincisi, biraz daha ucuz. Birincisi, biraz daha ucuz olması... Birincisi, biraz daha ucuz olması... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and second, it has the words "Don't Panic" | İkincisi, kapağında büyük dostça harflerle ...ikincisi ise kapağında... ...ikincisi ise kapağında... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
printed in large, friendly letters on its cover. | şöyle yazıyor: Paniğe Kapılmayın | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
So you're not from Guildford? | Guildford'dan değilsin öyle mi? Demek Guildfordlu değilsin? Demek Guildfordlu değilsin? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Which would explain the accent, which I've always wondered about. | Bu aksanını açıklıyor, bunu hep merak etmiştim. Bu da hep merak ettiğim şu aksanının nedenini açıklıyor. Bu da hep merak ettiğim şu aksanını açıklıyor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Um, you're not an out of work actor, | Um, işsiz bir aktör değil, Boşta gezen aktörlerden de değilsin. Boşta gezen aktörlerden de değilsin. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
but rather a writer for this, this book thing. | şu kitap şeyinin yazarısın demek. Bu kitaba benzer şeyin yazarısın. Bu kitaba benzer şeyin yazarısın. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[electronic buzzing] [Ford] Good, huh? | Güzel, huh? Güzel, değil mi? Güzel, değil mi? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
I don't feel well. I need a cup of tea. | İyi hissetmiyorum. Bir bardak çaya ihtiyacım var. Kendimi iyi hissetmiyorum. Çay içmek istiyorum. Kendimi iyi hissetmiyorum. Çay içmek istiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
If I asked where we were, would I regret it? | Sana nerede olduğumuzu sorsam, buna pişman olur muyum? Nerede olduğumuzu sorsam, pişman olur muyum? Nerede olduğumuzu sorsam, pişman olur muyum? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Ford] We're safe for now. [Arthur] Good. | Şimdilik güvendeyiz. İyi. Güvendeyiz. İyi. Güvendeyiz. İyi. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
We're in the washroom on one of the ships of the Vogon constructor fleet. | Vogon İnşa filosundaki gemilerden birinin mutfak kabinindeyiz. Vogon inşa filosundaki gemilerden birinin tuvaletindeyiz. Vogon inşaat filosundaki gemilerden birinin tuvaletindeyiz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Oh, get me home, Ford. Arthur, your home is... | Oh, beni eve götür, Ford. Arthur, senin evin... Beni eve götür, Ford. Arthur, evin... Beni eve götür, Ford. Arthur, evin... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Oh, God, my home. My home was demolished. | Oh, Tanrım, evim. Evim yıkıldı. Tanrım, evim. Evimi yıktılar. Tanrım, evim. Evimi yıktılar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
You don't remember. | Hatırlamıyorsun. Hatırlamıyor musun? Hatırlamıyor musun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Okay, Arthur, I've got something to tell you. It's unfortunate, but it's true. | Tamam, Arthur, sana söylemem gereken bir şey var. Pekâlâ, Arthur. Sana söylemem gereken... Pekâlâ, Arthur. Sana söylemem gereken... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Your home planet has been blown up. | Gezegenin yerle bir oldu. Gezegenin havaya uçtu. Gezegenin havaya uçtu. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Huh, blown up. [Ford grunts] | Huh, yerle bir olmuş. Uçmuşmuş. Uçmuşmuş. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Couldn't you have done something? | Bir şey yapamadın mı? Bir şey yapamaz mıydın? Bir şey yapamaz mıydın? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
I saved your life. Okay, that makes us even. | Hayatını kurtardım. Tamam, bu bizi eşitler. Hayatını kurtardım. Böylece eşitlenmiş olduk. Hayatını kurtardım. Böylece ödeşmiş olduk. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
It's a tough galaxy. If you want to survive out here, you've... | Galaksi çok çetin bir yerdir. Hayatta kalmak istiyorsan... Burası zorlu bir galaksidir. Hayatta kalmak istiyorsan... Burası zorlu bir galaksidir. Hayatta kalmak istiyorsan... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
...gotta know where your towel is. | ...havlunun nerede olduğunu bilmelisin. ...havlunun nerede olduğunu bilmen lazım. ...havlunun nerede olduğunu bilmen lazım. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Okay, give me a hand over here. | Tamam, bana biraz yardım et. Pekâlâ, bana yardım et bakalım. Pekâlâ, bana yardım et bakalım. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Careful. It's hot. We've gotta get off this ship. | Dikkat et. Sıcak. Bu gemiden çıkmalıyız. Dikkat et. Sıcaktır. Bu gemiden çıkmak zorundayız. Dikkat et. Sıcaktır. Bu gemiden çıkmak zorundayız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Before the Vogons find us. | Vogonlar bizi bulmadan önce. Hem de Vogonlar bizi bulmadan önce. Hem de Vogonlar bizi bulmadan önce. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Vogons, they hate hitchhikers. Pull. | Vogonlar, otostopçulardan nefret eder. Çek. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Arthur] Huh? [Steam hisses] | Huh? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Now we'll get a signal. What is a Vogon? | İşte bir sinyal alıyoruz. Vogon da nedir? Artık sinyal alabiliriz. Vogon da ne? Artık sinyal alabiliriz. Vogon da ne? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Ask the Guide. Say "Vogons". | Rehber'e sor. Şöyle de "Vogonlar". Rehbere sor. "Vogonlar" de. Rehbere sor. "Vogonlar" de. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[electronic chimes] Vogons. | Vogonlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Guide] Vogons are one of the most unpleasant races in the galaxy. | Vogon'lar galaksideki en tatsız ırklardan biridir. Vogonlar, galaksinin en kaba ırklarından biridir. Vogonlar, galaksinin en kaba ırklarından biridir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Not evil, but bad tempered, bureaucratic, officious and callous. | Şeytani değil, ama kötü huylu, bürokratik, resmi ve kalın kafalıdırlar. Kötü değillerdir, ama kötü huylu, bürokratik, çokbilmiş ve katıdırlar. Kötü değillerdir, ama kötü huylu, bürokratik, çokbilmiş ve katıdırlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
They wouldn't even lift a finger to save their own grandmothers | Üç imzalı emirler imzalanmadan, Kendi öz büyük annelerini... Kendi öz büyük annelerini... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
from the Ravenous Bugblatter Beast of Traal without orders | yollanıp geri gönderilip soruşturulmadan, ...Traal'ın Kurt gibi acıkmış Cırtlak Canavarı'ndan kurtarmak için;... ...Traal'ın Kurt gibi acıkmış Cırtlak Canavarı'ndan kurtarmak için;... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
signed in triplicate, sent in, sent back, | yine yitirilip, sonunda üç ay boyunca ...emir evraklarını imzalayıp, arz edilip, geri gönderilip... ...emir evraklarını imzalayıp, arz edilip, geri gönderilip... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
queried, lost, found, subjected to public inquiry, | kağıt bulamacında bekletilip yeniden dönüşüme uğratılmadan, ...soruşturulup, kaybedilip, bulunup, referanduma sunulup... ...soruşturulup, kaybedilip, bulunup, referanduma sunulup... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
lost again and finally buried in soft peat for three months | kendi öz ninelerini Traal'ın Yırtıcı Cırlayan Canavarı'ndan ...tekrar kaybedilip ve sonunda üç aylığına yumuşak bataklık kömürüne yatırılıp... ...tekrar kaybedilip ve sonunda üç aylığına yumuşak bataklık kömürüne yatırılıp... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and recycled as firelighters. | kurtarmak için parmaklarını bile kıpırdatmazlar. ...ateşleyici maddelere dönüştürülmeden parmaklarını bile kıpırdatmazlar. ...ateşleyici maddelere dönüştürülmeden kıllarını bile kıpırdatmazlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
On no account should you allow a Vogon to read poetry to you. | Hiçbir koşulda bir Vogon'un size şiir okumasına meydan vermeyin. Bir Vogon'un size şiir okumasına asla izin vermeyin. Bir Vogon'un size şiir okumasına asla izin vermeyin. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Ford] They can't think or imagine. Most can't spell. They just run things. | Düşünemez ya da hayal kuramazlar. Çoğu konuşamaz bile. Sadece işleri yaparlar. Düşünemez ve hayal edemezler. Çoğu okuma bilmez. Yalnızca çalışırlar. Düşünemez ve hayal edemezler. Çoğu okuma bilmez. Yalnızca çalışırlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
And if we don't get a ride soon, | Eğer hemen bir araç bulamazsak, Vogonların ne kadar Ve eğer buradan hemen çıkmazsak... Buradan hemen çıkmazsak... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
we won't need the Guide to tell us how unpleasant the Vogons are. | tatsız olduklarını öğrenmek için Rehbere ihtiyacımız kalmayacak. ...ne kadar kaba olduklarını öğrenmek için rehbere ihtiyacımız olmayacak. ...ne kadar kaba olduklarını öğrenmek için rehbere ihtiyacımız olmayacak. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
They've already destroyed a planet today. | Bugün zaten bir gezegen yokettiler. Zaten bugün bir gezegen yok ettiler. Zaten bugün bir gezegen yok ettiler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
That always makes them a little eee! | Bu her zaman onları biraz "eee" yapar! Bu da onları her zaman biraz grrrr yapar! Bu da onları her zaman biraz "grrrr" yapar! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Ughh! What is that? | Ughh! Nedir bu? Bu da ne? Bu da ne? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Put this in your ear. Huh? | Şunu kulağına sok. Huh? Bunu kulağına tak. Ne? Bunu kulağına tak. Ne? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Vogon] We have unwittingly picked up a couple of hitchhikers. | İstemeden bir miktar otostopçu almışız. Farkında olmadan bir çift otostopçu almışız. Farkında olmadan bir çift otostopçu almışız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
The fish is translating for you. | Balık söylenenleri sana tercüme edecek. Balık sana tercüme edecek. Balık sana tercüme eder. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Guide] The Babel fish is small, yellow, leech like, | Babilbalığı küçük, sarıdır ve sülüğe benzer. Babil bağılı, sarı, küçük, sülüğe benzeyen... Babil bağılı, sarı, küçük, sülüğe benzeyen... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and probably the oddest thing in the universe. | Muhtemelen evrenin en sıradan yaratığıdır. ...ve büyük olasılıkla Evrendeki en tuhaf şeydir. ...ve büyük olasılıkla Evrendeki en tuhaf şeydir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
It feeds on brainwave energy, absorbing unconscious frequencies, | Beyin dalgası enerjisiyle beslenir. Bilinçsiz düşünce frekanslarını emerek, Çevredeki beyin dalgası enerjisi ile beslenir. Enerjideki bilinçaltı frekansları emer... Çevredeki beyin dalgası enerjisi ile beslenir. Enerjideki bilinçaltı frekansları emer... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and excreting a matrix of conscious frequencies | beynin konuşma merkezlerine ...ve taşıyıcının bilinçli zihin frekansları ile karıştırarak... ...ve taşıyıcının bilinçli zihin frekansları ile karıştırarak... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
to the speech centers of the brain. | bilinçli düşünme matrisleri süzer. ...beynin konuşma merkezine gönderir. ...beynin konuşma merkezine gönderir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
The practical upshot of which is that, if you stick one in your ear, | Bunun pratiğe yansıması, kulağınıza bunlardan bir tane taktığınız zaman, Bunun anlamı şudur: Kulağınıza bir Babil Balığı soktuğunuz zaman... Bunun anlamı şudur: Kulağınıza bir Babil Balığı soktuğunuz zaman... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
you instantly understand anything said to you in any language. | size söylenen her dilden sözü anlayabileceğinizdir. ...herhangi bir dilde söylenen her şeyi anında anlarsınız. ...herhangi bir dilde söylenen her şeyi anında anlarsınız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Resistance is useless. | Direnç göstermek yararsızdır. Direnmek faydasız. Direnmek faydasız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Arthur] All right. [Vogon] Someone's coming. | Tamam. Birileri geliyor. Pekâlâ. Biri geliyor. Pekâlâ. Biri geliyor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Vogon 2] Here we go. Look lively. | İşte gidiyoruz. Neşeli görünün. İçeri giriyoruz. Kendine çeki düzen ver. İçeri giriyoruz. Kendine çeki düzen ver. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |