Search

English Turkish Sentence Translations Page 163807

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
had gathered here	...hepimiz burada...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
for our loathsome annual board meeting and dinner.	...geleneksel nahoş yönetim kurulu toplantısı ve yemeği için toplanmıştık.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It was also the day the Yacht Club held its Autumn parade.	Ayrıca Yat Kulübü'nün de Sonbahar Gösterisi yaptığı gündü.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Harriet and a couple of school friends had gone into town to see it.	Harriet'la okuldan birkaç arkadaşı şehre onu görmeye gitmişti.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
She returned a little after two o�clock.	Döndüğünde saat ikiyi biraz geçiyordu.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
She came to the parlor. She asked if she could talk to me.	Salona geldi. Benimle konuşmak istediğini söyledi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I honestly don�t remember what I was doing	Açıkçası ne yaptığımı hatırlamıyorum...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
that I thought was more important, but I told her to give me a few minutes.	...daha önemli olduğunu düşünmüşüm ama bana beş dakika vermesini söyledim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It was during those few minutes, that something else occurred.	O birkaç dakikada başka bir şey meydana geldi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The accident had nothing to do with Harriet	O kazanın Harriet'le hiçbir ilgisi yoktu...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
and yet, everything.	...ama yine de her şeyin sebebi bu.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It was chaos as everyone put down what they were doing.	Tam bir kaostu, herkes yaptıkları şeyi bıraktı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Police, an ambulance, fire brigade,	Polis, ambulans, itfaiye ekibi...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
reporter, photographer and onlookers quickly arrived from town,	...gazeteciler, fotoğrafçılar ve izleyiciler şehirden hızlıca gelmişlerdi...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
just as those of us on the island the family hurried to the bridge from our side.	...tıpkı bizim de köprünün bizim tarafından geldiğimiz gibi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The driver of the car a man named Aronsson	Arabanın sürücüsü Aronsson adında bir adamdı...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
was pinned and severely injured.	...sıkışmış ve ağır yaralanmıştı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
We tried desperately to pry him out with our hands since metal tools could spark.	Onu oradan ellerimizle çıkarmak için çaresizce debeleniyorduk...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It was an hour after the crash, Harriet was in the kitchen.	Kazadan yarım saat sonra, Harriet mutfaktaymış.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Anna herself saw her.	Onu Anna görmüş.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
We finally got poor Aronsson out of his car	Zavallı Aronsson'u sonunda arabadan çıkarmıştık...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
and off to the hospital,	...ve hastaneye götürülmüştü.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Just us we from our side slowly drifted back to the house.	O sırada biz de eve doğru yöneldik.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The sun was down, the excitement over,	Güneş batıyordu, heyecan sona ermişti...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
we sat down to dinner.	...yemeğe oturduk.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It was then, that I noticed Harriet wasn�t there.	İşte o zaman Harriet'in orada olmadığını fark ettim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
And she wasn�t there the next morning. Or the next.	Ertesi gün de orada yoktu. Sonraki gün de.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Or the next forty years.	Sonraki 40 sene de.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
What was she going to tell me? Why didn�t I make time for her?	Bana ne söyleyecekti? Neden ona zaman ayırmamıştım?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Why didn�t I listen?	Neden onu dinlememiştim?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
And she couldn�t have run away? Not without being seen.	Öylece kaçıp gitmiş olamaz mı? Hayır, görünmeden olmaz.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Firemen stayed on the bridge all night	İtfaiye bütün gece benzini boşaltmak için köprüdeydi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
And no one swam across, or took a row boat.	Ve kimse karşıya yüzmedi ya da bir bot almadı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
All of them were still tied up on this side Sunday.	Pazar günü tüm botlar bu tarafta bağlıydı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Believe me, I checked.	Güven bana, kontrol ettim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
She couldn�t have just fallen and drowned?	Düşüp boğulmuş olamaz mı?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Oh, no. The currents aren�t strong here.	Hayır. Akıntı burada o kadar güçlü değil.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Anything that falls into the water turns up nearby.	Suya düşen her şey karaya vurur.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Like her father.	Tıpkı babası gibi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
His body didn�t drift more than ten meters	Önceki yıl babası boğulduğunda...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
when he drowned the year before.	...bedeni 10 metreden fazla sürüklenmemişti.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
No. No. Someone killed her,	Hayır, hayır. Birisi onu öldürdü...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Someone on the island that day.	...o gün adada olan birisi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Someone close enough to know what she used to give me each year	Her yıl bana doğum günümde ne verdiğini bilecek kadar...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
on my birthday.	...yakın birisi.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Those were from her.	Bunlar ondan.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The rest... from her killer.	Kalanlar ise, onun katilinden.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Who knows about these? Just me, the police, the killer...	Bunları kim biliyor? Sadece ben, polis, onun katili...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
and now you.	...şimdi de sen.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
After, the police investigation evaporated,	Polis araştırması buhar olduktan sonra...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I kept at it studying all the information there was,	...bununla alakalı tüm bilgileri incelemeye devam ettim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I�ve spent half my life examining the events of a single day.	Ömrümün yarısını tek bir günde olan olayları inceleyerek geçirdim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I understand your frustration, But...	Hayal kırıklığınızı anlıyorum ama...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
what you�re asking me to do is a waste of money	...benden istediğiniz şey sadece para israfı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
We haven�t discussed your fee.	Maaşını konuşmadık.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
We don�t need to.	Konuşmamıza gerek yok.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I can�t find something you haven�t been able to in forty years.	Sizin 40 yılda bulamadığınız şeyi ben de bulamayabilirim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You have a very keen investigative mind.	Çok keskin bir araştırmacı zekân var.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Here�s what I propose:	Teklifim şu.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You come stay on the island. I have a nice little cottage by the water you can use.	Buraya gelir adada kalırsın. Deniz kıyısında kullanabileceğin ufak bir kulübe var.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You study the material I give you. You find something I�ve missed or you don�t.	Sana vereceğim dosyaları incelersin.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
What you're asking me to do is set aside my life and career...	Benden istediğiniz şey hayatımı ve kariyerimi bir kenara bırakmak...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Think of it as a well deserved holiday.	Bunu hak edilmiş bir tatil olarak düşün.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
A way of avoiding all the people you want to avoid right now.	Şu anda kaçınmak istediğin insanlardan bir kaçınma yolu olarak.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
As for compensation, I�ll pay you double your salary for as many months as it takes.	Ücret olarak, kaç ay sürerse sürsün maaşının iki katını öderim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I�ll quadruple it if you solve the mystery.	Gizemi çözersen dört katını öderim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Herr Vanger. I�m not done.	Bay Vanger. Daha bitirmedim.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I�ll throw in one more thing	Her ne kadar berbat bir müzakereci olsan da...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
even though you�re a terrible negotiator.	...bir şey daha ekliyorum.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It�s something you want more than anything else and it can�t be bought at any price.	Parayla satın alamayacağın ve her şeyden çok istediğin bir şey.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
So, let me give it to you... Hans Erik Wennerstrom.	Sana Hans Erik Wennerstrom'u takdim etmeme izin ver.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
He began his career working for me.	Kariyerine benim için çalışarak başladı.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
And I�ve followed it with interest, shall we say, ever since.	O zamandan beri onu ilgiyle izlediğimi söyleyebiliriz.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You were right about him.	Onun hakkında yanılmadın.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You just couldn�t prove it.	Ancak bunu kanıtlayamadın.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
We�re in the middle of our worst crisis ever and you�re writing a memoir?	Şimdiye kadarki en kötü krizin ortasındayız, sen kalkıp hatıra mı yazacaksın?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You fired me; I need something to do.	Beni kovdun, yapacak bir şeye ihtiyacım var.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You fired you;	Sen kendini kovdun.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I need you here, not the North Pole.	Bana burada lazımsın, Kuzey Kutbu'nda değil.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Mikael, You know what this is going to look like.	Mikael, bunun nasıl görüneceğini biliyorsun.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Like I�ve been gutted. Like I�m running away. I am.	Tükenmişim gibi, kaçıyormuşum gibi. Biliyorum.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Wennerstr�m wants to see me waving a white flag, not a red one.	Wennerstrom beyaz bayrak salladığımı görmek istiyor, kırmızı değil.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The more it looks like there�s a problem between you and me, the more it�ll satisfy him.	Aramızda ne kadar çok sorun varmış gibi görünürse, bu onu o kadar tatmin eder.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
There is a problem between us. He won�t be satisfied until he shuts us down,	Aramızda bir sorun var. Bizi kapattırana kadar tatmin olmayacak.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You�re leaving me to fight him alone?	Onunla savaşmak için beni yalnız mı bırakıyorsun?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It�s four hours by train.	Trenle dört saat uzaklıktayım.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
It�s not the North Pole.	Kuzey Kutbu da değil.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
The network is busy, please try again later.	Şebeke yoğun, lütfen daha sonra tekrar deneyin.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You are Palmgren's daughter?	Bay Palmgren'in kızı mısınız?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
His ward, He doesn't have a daughter.	Koruyucu ailemdir, bir kızı yok.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
He's had a severe cerebral hemorrhaging.	Ciddi bir beyin kanaması geçirmiş.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Either from the fall itself, or a stroke that led to the fall.	Kendiliğinden ya da bir darbe sonucu olmuş olabilir.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
His blood pressure is too high.	Kan basıncı çok yüksek.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
I�m hopeful he�ll regain consciousness, but that�s not assured.	Şuurunu geri kazanacağını umuyorum ama garantisi yok.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
And it�s possible, even if he does,	Şuurunu geri kazansa bile...	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
there will be neurological damage.	...nörolojik hasar olacaktır.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Hi, I�m Gunner.	Merhaba, ben Gunnar.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Oh, hey, Gunnar.	Selam, Gunnar.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
You�re an author?	Yazar mısınız?	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011
Well, I'm doing a biography on Herr Vanger.	Bay Vanger üzerine bir biyografı hazırlıyorum.	The Girl with the Dragon Tattoo-8	2011