• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 15906

English Turkish Film Name Film Year Details
Thank God. Tanrıya şükür. Tanrıya şükür. Şükürler olsun. Dollhouse-1 2009 info-icon
You the AIC? AIC'den misiniz? AIC'den misiniz? Buradaki sorumlu sen misin? Dollhouse-1 2009 info-icon
I was. Bir zamanlar. Bir zamanlar. Öyleydim. Dollhouse-1 2009 info-icon
Special Agent Ballard. FBI. Ben, Özel Ajan Ballard. FBI’ dan. Ben, Özel Ajan Ballard. FBI’ dan. FBI'dan Özel Ajan Ballard. Dollhouse-1 2009 info-icon
FBI? FBI mı? FBI mı? FBI mı? Dollhouse-1 2009 info-icon
Little late to the party. Parti için biraz geç kaldın. Parti için biraz geç kaldın. Partiyi kaçırdın. Dollhouse-1 2009 info-icon
I see that. Görebiliyorum. Görebiliyorum. Görebiliyorum. Dollhouse-1 2009 info-icon
The people you took out of here where are they? İçeriden kurtardıklarınız, neredeler şimdi? İçeriden kurtardıklarınız, neredeler şimdi? Yakaladığınız insanlar nerede? Dollhouse-1 2009 info-icon
Being debriefed and then released. Sorgulamaları yapıyor ve serbest bırakılacaklar. Sorgulamaları yapıyor ve serbest bırakılacaklar. Sorgulandıktan sonra salınacaklar. Dollhouse-1 2009 info-icon
Where? Neredeler? Neredeler? Nereye? Dollhouse-1 2009 info-icon
Look,another agency has a problem how this went down, you can take it up with my superiors. Bakın, başka bir ekibin işin işleyişiyle bir sorunu varsa üstlerimle konuşabilirsiniz. Bakın, başka bir ekibin işin işleyişiyle bir sorunu varsa üstlerimle konuşabilirsiniz. Bu işle ilgili derdi olan başka bir büro varsa amirlerimle muhatap olsun. Dollhouse-1 2009 info-icon
I'm not gonna hand you the knife. What? Elinize koz vermeyeceğim. Ne? Elinize koz vermeyeceğim. Ne? Son darbeyi vurmana izin vermeyeceğim. Ne? Dollhouse-1 2009 info-icon
No. I'm looking for this girl. Hayır, sadece bu kızı arıyorum. Hayır, sadece bu kızı arıyorum. Dollhouse-1 2009 info-icon
She look familiar? Tanıdık geliyor mu? Tanıdık geliyor mu? Tanıdık geldi mi? Dollhouse-1 2009 info-icon
She could be anybody. Herhangi biri olabilir. Herhangi biri olabilir. Gelmedi. Dollhouse-1 2009 info-icon
Look,unofficially,before you release these folks, just let me talk to them. Bak, gayri resmi olarak, tanıkların salınmadan önce onlarla konuşmama izin ver. Bak, gayri resmi olarak, tanıkların salınmadan önce onlarla konuşmama izin ver. Bu kişileri salmadan önce gayrı resmi olarak konuşmama izin ver. Dollhouse-1 2009 info-icon
I don't do things unofficially. Get a warrant. Gayri resmi iş yapmam. İzin belgesi getir. Gayri resmi iş yapmam. İzin belgesi getir. Gayrı resmi iş yapmam. İzin belgeni getir. Dollhouse-1 2009 info-icon
A place of safety, of untroubled certainty, of purity. Güvenin, huzurun ve saflığın hakim olduğu bir yer. Güvenin, huzurun ve saflığın hakim olduğu bir yer. Güvenli bir yer, kesinliğin ve saflığın olduğu bir yer burası. Dollhouse-1 2009 info-icon
This is the world we must maintain. Yaratmamız gereken dünya bu işte. Yaratmamız gereken dünya bu işte. Bu dünyayı korumalıyız. Dollhouse-1 2009 info-icon
It is imperative that nothing disturb the innocence of life here. Buradaki masum yaşamları, hiçbir şeyin rahatsız etmemesi gerekiyor. Buradaki masum yaşamları, hiçbir şeyin rahatsız etmemesi gerekiyor. Hiçbir şeyin buradaki masumiyeti bozmasına izin veremeyiz. Dollhouse-1 2009 info-icon
Once any temptation is introduced, it will spread... Bir tanesi bile yoldan çıktığı zaman... Bir tanesi bile yoldan çıktığı zaman... Ne zaman ki birisi yoldan çıkarsa kanser gibi yayılır... Dollhouse-1 2009 info-icon
like a cancer, and all will be infected. ...kanser gibi hepsine bulaşacak. ...kanser gibi hepsine bulaşacak. ...ve herkes bu durumdan etkilenir. Dollhouse-1 2009 info-icon
Victor must be scrubbed and monitored closely. Victor'u iyice temizleyin ve yakından izleyin. Victor'u iyice temizleyin ve yakından izleyin. Victor masaya yatırılıp tamamen gözden geçirilmeli. Dollhouse-1 2009 info-icon
So, tell me,Mr. Dominic. How was Arizona? Anlatın bakalım Bay Dominic. Arizona nasıldı? Anlatın bakalım Bay Dominic. Arizona nasıldı? Anlatın bakalım, Bay Dominic. Arizona nasıldı? Dollhouse-1 2009 info-icon
I understand it's a dry heat. Kuru sıcak varmış. Kuru sıcak varmış. Duyduğuma göre kuru bir havası varmış. Dollhouse-1 2009 info-icon
You requisitioned a company jet last night. Dün akşam şirket jetini talep etmişsiniz. Dün akşam şirket jetini talep etmişsiniz. Dün şirketin jetini almışsın. Dollhouse-1 2009 info-icon
Echo was glitching on a government job. Echo, bir devlet işini bozuyordu. Echo, bir devlet işini bozuyordu. Echo devletle ilgili bir görevde arıza yapmıştı. Dollhouse-1 2009 info-icon
I felt I should be on site in case measures were called for. Gerekli olması halinde bölgede olmam gerektiğini hissettim. Gerekli olması halinde bölgede olmam gerektiğini hissettim. Ben de gerekli önlemleri almak için sahada olmam gerekeceğini düşündüm. Dollhouse-1 2009 info-icon
As always,just trying to protect your interests. Her zamanki gibi sadece sizin çıkarlarınızı korumaya çalışıyorum. Her zamanki gibi sadece sizin çıkarlarınızı korumaya çalışıyorum. Her zamanki gibi çıkarınızı düşünüyordum. Dollhouse-1 2009 info-icon
I'm touched. If I may. Çok dokunaklı. İzin verirseniz, Echo'nun... Çok dokunaklı. İzin verirseniz, Echo'nun... Çok duygulandım. Dollhouse-1 2009 info-icon
Echo has been exhibiting the same signs Alpha did before his composite event. ...Alpha'nın olay çıkarmadan önce atandığı tip görevlere verildiğini söylemek istiyorum. ...Alpha'nın olay çıkarmadan önce atandığı tip görevlere verildiğini söylemek istiyorum. Dollhouse-1 2009 info-icon
Now,if you're not willing to send her to the Attic... Onu tavan arasına kaldırmak istemiyorsanız... Onu tavan arasına kaldırmak istemiyorsanız... Onu pasif konuma getirmeyi düşünmüyorsanız... Dollhouse-1 2009 info-icon
Don't gamble on what I'd be willing to do,Mr. Dominic. İsteklerim üzerine kumar oynamayın, Bay Dominic. İsteklerim üzerine kumar oynamayın, Bay Dominic. Ne yapacağım konusunda fikir yürütmeyin, Bay Dominic. Dollhouse-1 2009 info-icon
Take the stairs. Merdivenleri kullanın. Merdivenleri kullanın. Merdivenleri kullanın. Dollhouse-1 2009 info-icon
Hello,Echo. How are you feeling? Merhaba, Echo. Nasıl hissediyorsun? Merhaba, Echo. Nasıl hissediyorsun? Merhaba, Echo. Nasılsın? Dollhouse-1 2009 info-icon
Shall I go now? Gidebilir miyim? Gidebilir miyim? Artık gidebilir miyim? Dollhouse-1 2009 info-icon
If you like. Eğer istersen. Eğer istersen. İstersen gidebilirsin. Dollhouse-1 2009 info-icon
Echo? Echo... Echo... Echo? Dollhouse-1 2009 info-icon
How's your vision? Can you see okay? ...gözlerin nasıl? İyi görebiliyor musun? ...gözlerin nasıl? İyi görebiliyor musun? Gözlerin nasıl? İyi görebiliyor musun? Dollhouse-1 2009 info-icon
I see perfectly. Mükemmel görüyorum. Mükemmel görüyorum. Çok net görüyorum. Dollhouse-1 2009 info-icon
A darker meaning. Daha karanlık bir anlama. Daha karanlık bir anlama. Dollhouse-1 2009 info-icon
Yeah, everyone knows that. Evet, herkes bunu biliyor. Evet, herkes bunu biliyor. Dollhouse-1 2009 info-icon
They get people programmed to do whatever. İnsanları isteklerini yaptırmak için programlıyorlar. İnsanları isteklerini yaptırmak için programlıyorlar. Dollhouse-1 2009 info-icon
Could be for sex or, you know, kill a guy. 1 Herhangi bir şey olabilir, seks, adam öldürme. Herhangi bir şey olabilir, seks, adam öldürme. Dollhouse-1 2009 info-icon
They're out there. Onlar dışarıda bir yerdeler. 1 Onlar dışarıda bir yerdeler. 1 Dollhouse-1 2009 info-icon
The dolls. Oyuncak bebekler. Oyuncak bebekler. Dollhouse-1 2009 info-icon
Seeming to crop up first in the late '80s, 80'lerin sonlarına doğru ortaya atılan... 80'lerin sonlarına doğru ortaya atılan... Dollhouse-1 2009 info-icon
the Dollhouse is one of L.A.'s most enduring urban legends. ..."Dollhouse" Los Angeles'ın en uzun süren şehir efsanelerinden biri. ..."Dollhouse" Los Angeles'ın en uzun süren şehir efsanelerinden biri. Dollhouse-1 2009 info-icon
The story is simple. Hikâye basit. Hikâye basit. Dollhouse-1 2009 info-icon
Somewhere in the city is an illegal establishment Şehirde bir yerde yasadışı bir teşkilat... Şehirde bir yerde yasadışı bir teşkilat... Dollhouse-1 2009 info-icon
that rents out to the very rich and the very connected ...zenginlere ve bağlantıları güçlü kişilere... ...zenginlere ve bağlantıları güçlü kişilere... Dollhouse-1 2009 info-icon
programmable people. ...programlanabilen insanları kiralar. ...programlanabilen insanları kiralar. Dollhouse-1 2009 info-icon
People who can take on any personality Kendi kişilikleri dışında her kişiliğe... Kendi kişilikleri dışında her kişiliğe... Dollhouse-1 2009 info-icon
except their own. ...programlanabilen insanları. ...programlanabilen insanları. Dollhouse-1 2009 info-icon
Nothing more than science fiction Pek çok kişiye göre bilim kurgudan... Pek çok kişiye göre bilim kurgudan... Dollhouse-1 2009 info-icon
according to most everybody, ...öteye geçmese de kalan için... ...öteye geçmese de kalan için... Dollhouse-1 2009 info-icon
a big foot for the big city. ...büyük şehirde bir koca ayak. ...büyük şehirde bir koca ayak. Dollhouse-1 2009 info-icon
But what's interesting about this urban legend, Bu şehir efsanesiyle ilgili asıl ilginç olan ise... Bu şehir efsanesiyle ilgili asıl ilginç olan ise... Dollhouse-1 2009 info-icon
is the wide spectrum of reactions we encountered ...Los Angeles halkı arasında "Dollhouse" fikrinin... ...Los Angeles halkı arasında "Dollhouse" fikrinin... Dollhouse-1 2009 info-icon
from everyday Angelenos to the very idea of a Dollhouse. ...geniş bir yelpazede yankı uyandırması. ...geniş bir yelpazede yankı uyandırması. Dollhouse-1 2009 info-icon
Oh, it's happening. Bunlar oluyor. Bunlar oluyor. Dollhouse-1 2009 info-icon
is if they is one already. ...o da o kişinin kendi basitliği. ...o da o kişinin kendi basitliği. Dollhouse-1 2009 info-icon
Volunteers. You must be out of your (bleep) mind. Gönüllülermiş. Aklınızı kaçırmış olmalısınız. Gönüllülermiş. Aklınızı kaçırmış olmalısınız. Dollhouse-1 2009 info-icon
So, being a doll, you do whatever. Yani oyuncak bir bebek olmak, her ne yaparsan yap... Yani oyuncak bir bebek olmak, her ne yaparsan yap... Dollhouse-1 2009 info-icon
And you don't got to remember nothing. ...ve hiç bir şey hatırlamamak. ...ve hiç bir şey hatırlamamak. Dollhouse-1 2009 info-icon
Or study. Or pay rent. Ya da çalışmak, ya da kira ödemek... Ya da çalışmak, ya da kira ödemek... Dollhouse-1 2009 info-icon
And you just party with rich people all the time? ...ve her zaman zengin insanlarla partidesin. ...ve her zaman zengin insanlarla partidesin. Dollhouse-1 2009 info-icon
Where's the dotted line? Aradaki sınır çizgisi nerede? Aradaki sınır çizgisi nerede? Dollhouse-1 2009 info-icon
A spokesperson for the Governor insists Hükümet sözcüsü bu efsanenin... Hükümet sözcüsü bu efsanenin... Dollhouse-1 2009 info-icon
that this legend is nothing more than that. ...efsaneden öte bir şey olmadığı konusunda ısrar ediyor. ...efsaneden öte bir şey olmadığı konusunda ısrar ediyor. Dollhouse-1 2009 info-icon
And stories of an F.B.I. task force investigating the Dollhouse FBI timinin Dollhouse hakkındaki araştırmaları... FBI timinin Dollhouse hakkındaki araştırmaları... Dollhouse-1 2009 info-icon
have been flatly denied. ...tamamen reddedildi. ...tamamen reddedildi. Dollhouse-1 2009 info-icon
But the rumors persist. Ama söylentiler devam ediyor. Ama söylentiler devam ediyor. Dollhouse-1 2009 info-icon
And like every good fairy tale, Ve her yıl... Ve her yıl... Dollhouse-1 2009 info-icon
You're out of hand cream again. El kremin bitmiş yine. El kremin bitmiş yine. Dollhouse-1 2009 info-icon
This the alleged victim? Sözde kurbanımız bu mu? Sözde kurbanımız bu mu? Dollhouse-1 2009 info-icon
Guy said she had a face. Damn. Adam bir yüzü olduğunu söylemişti. Lanet olsun. Adam bir yüzü olduğunu söylemişti. Lanet olsun. Dollhouse-1 2009 info-icon
No wonder you're foraging El kremi aramana... El kremi aramana... Dollhouse-1 2009 info-icon
for hand cream. ...şaşırmamalı. ...şaşırmamalı. Dollhouse-1 2009 info-icon
Had a million bucks, I could blow it on that. Milyonlarca papelim olsa, onun için yakabilirim. Milyonlarca papelim olsa, onun için yakabilirim. Dollhouse-1 2009 info-icon
Did you track this payment from Crestejo? Crestejo'nun yaptığı ödemenin izini mi buldun? Crestejo'nun yaptığı ödemenin izini mi buldun? Dollhouse-1 2009 info-icon
The Mayfair fund? Mayfair fonu. Mayfair fonu. Dollhouse-1 2009 info-icon
Told you to stay out of my soup, Ballard. Çorbama kaşığını sokmamanı söyledim, Ballard. Çorbama kaşığını sokmamanı söyledim, Ballard. Dollhouse-1 2009 info-icon
Afraid you'll have to reopen the case? Korkarım davayı tekrar açman gerekecek. Korkarım davayı tekrar açman gerekecek. Dollhouse-1 2009 info-icon
Act like a federal agent for five minutes? Beş dakikalığına federal ajanmışsın gibi davran. Beş dakikalığına federal ajanmışsın gibi davran. Dollhouse-1 2009 info-icon
This is my report. Bu benim raporum. Bu benim raporum. Dollhouse-1 2009 info-icon
If there is some Eğer ortada... Eğer ortada... Dollhouse-1 2009 info-icon
giant conspiracy that's sucking the brains ...genç ve iyi insanların beyninin emilmesi anlatan... ...genç ve iyi insanların beyninin emilmesi anlatan... Dollhouse-1 2009 info-icon
out of nice, young people, ...büyük bir komplo varsa... ...büyük bir komplo varsa... Dollhouse-1 2009 info-icon
then this bit of tail that you're chasing ...ve sen bunu kovalıyorsan iki sebebi vardır: ...ve sen bunu kovalıyorsan iki sebebi vardır: …senin peşini bırakmadığın bu bir içim su ya ölmüştür… Dollhouse-1 2009 info-icon
is A: effectively dead, ...A. Ölümcüldür... ...A. Ölümcüldür... Dollhouse-1 2009 info-icon
and B: a whore. ...B. Bir fahişedir. ...B. Bir fahişedir. Dollhouse-1 2009 info-icon
A mindless whore, Tam senin tipin... Tam senin tipin... Dollhouse-1 2009 info-icon
just your type. No disrespect. ...bir fahişe. Saygısızlık yok. ...bir fahişe. Saygısızlık yok. Dollhouse-1 2009 info-icon
I'm sure she still has a heart of gold. Eminim ki hâlâ altın gibi bir kalbi vardır. Eminim ki hâlâ altın gibi bir kalbi vardır. Dollhouse-1 2009 info-icon
What happened there, Ballard? Ne oldu, Ballard? Ne oldu, Ballard? Dollhouse-1 2009 info-icon
I strike a nerve? Yeah. Damarına mı bastım? Evet. Damarına mı bastım? Evet. Dollhouse-1 2009 info-icon
I mean it. Ciddiyim. Ciddiyim. Dollhouse-1 2009 info-icon
Someone's going to put you down. Birisi senin hakkından gelecek. Birisi senin hakkından gelecek. Dollhouse-1 2009 info-icon
And I pray to God I'm there to see it. Orada olup görmek için Tanrı'ya dua edeceğim. Orada olup görmek için Tanrı'ya dua edeceğim. Dollhouse-1 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 15901
  • 15902
  • 15903
  • 15904
  • 15905
  • 15906
  • 15907
  • 15908
  • 15909
  • 15910
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact