Search
English Turkish Sentence Translations Page 14732
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
...I can't be happy. | ... görmeden mutlu olamam. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
No problem. Give me one hour. | Sorun değil. Bana bir saat ver. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
We'll go to Rocky and take Tanya's address from him... | Rocky 'yi bulacağız, ve ondan kızın adresini alıp... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
...and from there we shall go to Tanya's house. | ... doğru Tanya'nın evine gideceğiz. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Then you can see her and talk to her. As much as you wish. Happy? | Sonra onu görebilir ve konuşabilirsin. Dilediğin gibi. Şimdi mutlu musun? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Come... come. Welcome to Dubai | Gelin... gelin. Dubai’ye hoş geldiniz. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
please have a seat. Sit down. Ok. | Oturun lütfen. Oturun. Tamam. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Congratulations. He was right. | Tebrikler. O haklıydı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
He was right. His heart was always right. | Haklıydı. Onu kalbi her zaman haklıydı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She is in Dubai. | Kız Dubai’de. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
How is she? | Nasıl? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Beautiful. Her face is very beautiful. | Güzel. Yüzü çok güzel. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Good. Very good... | İyi. Çok iyi... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
But... But? | Ama... Ama? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She's expanded in all directions. | O her yöne yayılmış. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Expanded...!? Is she some kind of a blanket or what? | Yayılmış mı? O, battaniye gibi falan mı olmuş? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She has become 132 km! | 132 km olmuş! | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
132 km? | 132 km mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
I mean, she now weighs 132 kg... she just sits all the time. | Demek istediğim, o şu anda 120 kilo olmuş... bütün gün oturmuş. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Sits all the time!? Can't she walk? | Hep oturuyor mu? Yürüyemiyor mu? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
How can a person walk on a wheelchair? On a wheelchair? | İnsan tekerlekli sandalye üzerinde nasıl yürüyebilir? Tekerlekli sandalye mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Isn't there any other chair in her house? Why a wheelchair? | Evinde başka sandalye yok mu? Neden tekerlekli sandalye? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
An accident is bound to happen when one drinks and drives. | İnsan içki içip, direksiyona geçince, kaza olur. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Accident!? And did Tanya start boozing? | Kaza mı? Tanya içkiye mi başlamış? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She normally never touched liquor. | O normalde içkiye elini sürmez. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
But when angry, she would gulp down a full bottle. | Ama kızınca, şişeyi bitirir. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
And that day she had a fight with her husband. | Ve o gün, kocasıyla kavga edince... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Husband!? You mean... Tanya got married? | Kocası mı? Yani... Tanya evlendi mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Did I ever say that she is married? Did I? | Ben onun evli olduğunu söyledim mi? Söyledim mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Actually, she is a widow. | Aslında, o bir dul. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
In fact, she is a double widow. | Aslında, ikinci dul kalışı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Her first husband was very good. His only vice was smoking. | İlk kocası çok iyiydi. Onun tek kusuru sigara içmesiydi. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
One day he was smoking a cigarette and it blew up. | Bir gün sigarasını içiyordu, ve uçtu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Blew up!? | Uçtu mu? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
He was at a petrol pump and it blew up. | Benzinlikte içiyordu ve havaya uçurdu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
And the second husband? He was like God. | Peki ya ikinci kocası? Tanrı gibiydi. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
He had no bad habits. But he was forgetful. | Hiçbir kötü alışkanlığı yoktu. Ama unutkandı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
One day, he got up from bed and took his bath. | Bir gün, yataktan kalktı ve banyoya gitti. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
For his breakfast he had bread, jam, butter, cheese... | Kahvaltı için, ekmek, reçel, tereyağı, peynir... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
But he forgot the most important thing. | Ama en önemli şeyi unuttu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Bread? No, his breath. | Ekmeği mi? Hayır, nefesini. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
He forgot to breathe. | Nefes almayı unuttu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Because he had acute breathing problem. | Çünkü nefes sisteminde sorun vardı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Both the husbands passed away... | İki kocası da vefat etti... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
...but I've seen how much she loves her kids. | ... ama çocuklarını ne kadar çok sevdiğini gördüm. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Kids!? She has kids too? | Çocukları mı? Çocukları da mı vardı? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She has 6 healthy kids. | 6 tane nur topu gibi çocuk. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Six kids? | 6 tane mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
How can she have six kids in three years? | 3 yıl içinde nasıl 6 çocuğu olabilir? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Twins! A pair of twins each year. | İkizler! Her yıl ikiz. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
To raise them, she works very hard at night. | Onları yetiştirmek için, geceleri çalışıyor. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Works at night? | Geceleri mi? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Yes, she started a laundry at her home. | Evet, evde çamaşır işine başladı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She set up 4 5 machines. | 4 5 makine kurdu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She goes about on her wheelchair and washes all the clothes. | Tekerlekli sandalyeyle tüm çamaşırları yıkıyor. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Then she irons them. Don't ask what all things that Mother India doesn't do. | Sonra da ütü. Tüm bunları Hintli annelerin neden yapmadıklarını sorma. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She works hard for her seven kids. | 7 çocuk için canını dişine takıyor. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Seven? Just now, you said six kids. | Yedi mi? Daha şimdi altı demedin mi sen? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
The sixth child is illegal. | Altıncı çocuk yasadışı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Illegal? | Yasadışı mı? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
It's from an underworld don's. | Bir yeraltı Donundan. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She married him too? No. She didn't! | Onunla da mı evlendi? Hayır, evlenmedi. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
One day she burnt his suit. | Bir gün onun takımını yaktı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
The don forgave her. And then the affair started. | Ama Don affetmedi. Sonra olaylar başladı. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Now both of you decide and tell me. | Şimdi kararınızı bana söyleyin. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
When should I book the tickets to India? | Hindistan'a dönüş biletlerini ne zaman alayım? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Let bygones be bygones. | Olan olmuş. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Get him married to a nice girl in India. | Ona Hindistan'da güzel bir kız bul. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Find a good bride for him. | Onun için iyi bir gelin bul. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Where's your luggage? Aren't you coming to India? | Senin çantan nerede? Sen gelmiyor musun? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Who will make the payment? Defaulters are killed here. | Ödemeyi kim yapacak? Burada borcu olanı öldürürler. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
But, I'm not worried about the payment you owe me. | Ama, bana yapacağınız ödeme pek önemli değil. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Your payment... No. | Ödeme... Hayır. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Take your payment. | Al şunu. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Are you mad? I can't take money from a true lover. | Sen deli misin? Ben gerçek sevgiden para alamam. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Hey God! I shall never commit such a sin. | Hey Tanrım! Sen bana böyle bir günah işlettirme. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Okay, put it in here. | Tamam, buraya koy. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
C'mon. Why have you landed here? | Hadi. Neden buradasın? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
If we don't get a seat in the plane, we'll have to travel standing. | Eğer uçaktaki yerimizi almazsak, ayakta gitmemiz gerekebilir. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
No... I'll not go back. | Hayır... ben gelmiyorum. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
What!? You'll not go to India? | Ne? Hindistan'a gitmiyor musun? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
However Tanya is in trouble right now. | Kim bilir Tanya'nın başı nasıl dertte şimdi. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She needs me more than ever. | Her zamankinden daha çok ihtiyacı var bana. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
And I can't leave her alone in this condition. | Onu bu durumda yalnız bırakamam. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
I'll not go back. | Geri dönmeyeceğim. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
I bow to the greatness of your love. | Böyle büyük bir aşkın önünde saygıyla eğiliyorum. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Stay back. And I promise... | Gitme. Ve sana söz veriyorum... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
...when you meet Tanya after 3 years, I'll cry a lot. | ... 3 yıl aradan sonra Tanya ile buluştuğunda, çok ağlayacağım. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
After three years!? | Üç yıl sonra mı? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She went on her honeymoon last night. | O dün gece balayına gitti. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She went to honeymoon alone? | Tek başına balayına mı gitti? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Not alone. She went with that underwear. | Yalnız değil. İç çamaşırıyla gitti. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Underwear? | İç çamaşırı mı? | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Sorry, I mean the underworld don. | Üzgünüm, ben yeraltı Donuyla demek istedim. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
She went away with him for three years. | Onunla birlikte 3 yıllığına gitti. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Such a long honeymoon! Three years! | Bu kadar uzun bir balayı! Üç yıl! | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
When the Interpol chases an underworld don... | İnterpol bir Donu takip ettiğinde... | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
...he needs to be on the run for at least three years. | ... en az 3 yıl kaçması gerekiyor. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
Three years! I won't stay here for three years. | Üç yıl! Ben burada üç yıl kalamam. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |
The three years will pass easily in five years. | Beş yılda üç yıl kolayca geçer. | Deewane Huye Paagal-1 | 2005 | ![]() |