Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 164626
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
(workman) Take it away. | Götürün. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
(speaker) Stand by for commencement of life cycle. In three, two, one... | Yaşam döngüsünün başlangıcı için hazır olun. Üç, iki, bir... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
(Zaphod) All right! Whoo! | Pekala! Whoo! İşte bu! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
(Marvin) Not that anyone cares what I say, | Söylediğimi kimse umursamayacak ama, Kimse dediklerimi umursamıyor... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� So long and thanks for all the fish | Elveda ve balıklar için teşekkürler | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� We tried to warn you all but, oh, dear | Sizi uyarmaya çok çalıştık... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� The world's about to be destroyed | Dünyanız yok olmak üzere... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� Lie back and let the planet dissolve | Arkanıza yaslanın ve bırakın gezegen yok olsun... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� We thought that most of you were sweet | Yine de bazılarınızı çok sevdik... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� So long, so long, so long, so long, so long | Elveda, elveda... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� So long, so long and thanks for all the fish | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
� For all the fish � | Balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
(Guide) It is, of course, well known that careless talk costs lives. | Düşüncesizce konuşmanın hayata mal olabileceği bilinir. Dikkatsizce konuşmanın hayatlara mal olabileceği herkes tarafından bilinir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-12 | 2005 | ![]() |
and second, it has the words "Don't Panic " | İkincisi, kapağında büyük dostça harflerle ...ikincisi ise kapağında... ...ikincisi ise kapağında... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-13 | 2005 | ![]() |
When we engaged the improbability Drive... The big button. | Olasılıksızlık motorunu çalıştırdığımızda oldu. Şu büyük düğme. İhtimalsizlik Motorunu çalıştırdığımız zaman olmuş... Şu büyük tuş. İhtimalsizlik Motorunu çalıştırdığımız zaman olmuş... Şu büyük tuş. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-13 | 2005 | ![]() |
But... even an lnfinite improbability Drive requires coordinates. | Ama bir Sonsuz Olasılıksızlık Motoru bile koordinatlara gereksinim duyar Ama... Sonsuz İhtimalsizlik Motor'unun bile koordinatlara ihtiyacı vardır... Ama... Sonsuz İhtimalsizlik Motor'unun bile koordinatlara ihtiyacı vardır... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-13 | 2005 | ![]() |
[male narrator] It�s an important and popular fact | Olayların her zaman Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
that he was the most intelligent species occupying the planet. | yeryüzündeki en zeki ırk olduğunu düşünür, ...Dünya üzerinde yaşayan en zeki yaratık olarak görmüştür. ...Dünya üzerinde yaşayan en zeki yaratık olarak görmüştür. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
The second most intelligent creatures were dolphins, who, curiously enough. | En zeki ikinci yaratık olan yunuslar, ilginç bir şekilde, İkinci en zeki yaratıklar olan yunuslar, tuhaftır ama... İkinci en zeki yaratıklar olan yunuslar, tuhaftır ama... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
They�d made many attempts to alert mankind. | İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulundular, İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulunmalarına rağmen... İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulunmalarına rağmen... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
So long, so long and thanks...for all the fish | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[female chorus] Your world�s about to be destroyed | Dünyanız yok olmak üzere... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
There�s no point getting all annoyed | Sinirlenmeyin, olan oldu bir kere... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
In life�s great gene pool! | Hayatın büyük gen havuzunda! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[male narrator] The extraordinary story of The Hitchhiker�s Guide to the Galaxy | Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı hikayesi Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı öyküsü... Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı öyküsü... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Who no more knows his destiny. | Bir çay yaprağının, Doğu Hindistan Şirketi'nin tarihi hakkındaki Kaderini, bir çay yaprağının Doğu Hindistan Şirketi... Kaderini, bir çay yaprağının Doğu Hindistan Şirketi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
and tell him l�m currently lying flat on my back in front of... | ve ona deyin ki, şu anda sırtımın üzerine uzanmış... ...ve bir buldozerin önünde sırtüstü yere yatmakta olduğumu... ...ve bir buldozerin önünde sırtüstü yere yatmakta olduğumu... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Fine, l�ll hold. | İyi, hatta kalacağım. Peki, bekliyorum. Peki, bekliyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You can�t lie in front of the bulldozers for ever. | Sonsuza dek buldozerlerin önünde uzanamazsınız. Sonsuza kadar buldozerin önünde yatamazsınız. Sonsuza kadar buldozerin önünde yatamazsınız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I�m game. We�ll see who rusts first. | Gözüm pektir benim. İlk kim paslanacak göreceğiz. Benim için hava hoş. Bakalım kim önce paslanacak. Benim için hava hoş. Bakalım kim önce paslanacak. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Why has it got to be built? lt�s a bypass. | Neden inşa edilmek zorunda olsun? Bu bir geçit. Neden gerekiyormuş? Çünkü bu bir kestirme yol. Neden gerekiyormuş? Çünkü bu bir kestirme yol. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You�ve got to build bypasses. Besides, you should�ve protested months ago. | Geçitler inşa edilmelidir. İtirazınızı aylar öncesinden yapmalıydınız. Kestirme yollar inşa edilmelidir. Ayrıca itirazınızı aylar önce yapmalıydınız. Kestirme yollar inşa edilmelidir. Ayrıca itirazınızı aylar önce yapmalıydınız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Now�s not the best time. They�re going to demolish my home. | Şu an iyi bir zaman değil. Evimi yıkacaklar. Pek uygun bir zaman değil. Evimi yıkacaklar. Pek uygun bir zaman değil. Evimi yıkacaklar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Listen. I got somethin� important I gotta tell you. Right now. | Dinle. Sana söylemem gereken önemli bir şey var. Hemen şimdi. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Good. Let�s go to the pub. Huh? | Güzel. Hadi bara gidelim. Huh? Güzel. Haydi bara gidelim. Ne? Güzel. Haydi bara gidelim. Ne? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
They won�t demolish it until they�ve finished the beers. | Biralarını bitirene kadar eve dokunmayacaklardır. Biraları bitirene kadar yıkıma başlamazlar. Biraları bitirene kadar yıkıma başlamazlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
can we trust �em? To the end of the Earth. | Onlara güvenebilir miyiz? Dünya'nın sonuna kadar. Onlara güvenebilir miyiz? Hem de Dünya'nın sonuna kadar. Onlara güvenebilir miyiz? Hem de Dünya'nın sonuna kadar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
How far�s that? About 1 2 minutes away. | Bu ne kadar sürer? 12 dakika kadar. Ne kadar var? 12 dakika kadar. Ne kadar var? 12 dakika kadar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Barman, six pints of bitter and quickly. The world�s about to end. | Barmen, altı yarımlık bira ve çabuk ol. Dünyanın sonu gelmek üzere. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
And eat those peanuts, because you�ll need the salt. | Ve şu fıstıkları ye, tuza ihtiyacın olacak. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
What if I told you I really wasn�t from Guildford? | Sana Guildford'dan değil de Betelguese çevresindeki küçük Sana Guildford'lu falan olmadığımı... Sana Guildford'lu falan olmadığımı... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Is that something you�re likely to say? | Söylemek istediğin bu türden bir şey miydi? Söyleyeceğin şey bu muydu? Nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun? Söyleyeceğin şey bu muydu? Nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Wasn�t it strange I was trying to shake hands with a car? | Bir arabayla el sıkışmaya çalışmam garip değil miydi? Arabayla el sıkışmaya çalışmam sence de tuhaf değil miydi? Arabayla el sıkışmaya çalışmam sence de tuhaf değil miydi? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You saved my life. And now l�m saving yours. Please drink. | Sen hayatımı kurtardın. Şimdi sıra bende. İç lütfen. O gün hayatımı kurtardın. Şimdi de ben seninkini kurtarıyorum. Lütfen iç şunu. O gün hayatımı kurtardın. Şimdi de ben seninkini kurtarıyorum. Lütfen iç şunu. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
If this is about your house... No, it�s not about the house. | Bu evinle ilgiliyse... Hayır, evle ilgili değil. Eğer sorun evin ise... Hayır, evle ilgisi yok. Eğer sorun evin ise... Hayır, evle ilgisi yok. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[Ford] Who�s he? [Arthur] She. She. | Bu adam kim? Kadın o. Kadın. Kim o? O. O... Kim o? O. O... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I�d rather have stayed at home and ironed my hankies. | Evde kalıp mendillerimi ütülemeyi tercih ederim aslında. O partilere gitmektense, evde oturup mendillerimi ütülemeyi tercih ederim... O partilere gitmektense, evde oturup mendillerimi ütülemeyi tercih ederim... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Yeah, it�s not as clever as Darwin, but the best I could do at short notice. | Evet, Darwin kadar zekice değil, ama ilk anda aklıma gelenin en iyisi. Darwin kadar güzel bir fikir olmayabilir ama kısa sürede ancak bunu yapabildim. Darwin kadar güzel bir fikir olmayabilir ama kısa sürede ancak bunu yapabildim. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You�re the first to get that right. | Bunu anlayan ilk kişi sensin. Doğru bilen ilk kişi sensin. Doğru bilen ilk kişi sensin. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
That�s awkward. | Bu çok zor bir durum. Utanç verici. Bir de bana sor. Utanç verici. Bir de bana sor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Maybe l�m de evolving. | Belki ben tersine evrimleşiyorumdur. Belki geriye evrimleşmişimdir. Belki geriye evrimleşmişimdir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Let�s go somewhere. | Başka bir yere gidelim. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
No, it�s a country off the coast of Africa. | Hayır, Güney Afrika'da bir ülkedir. Hayır, Afrika sahillerine yakın bir ülke. Hayır, Afrika sahillerine yakın bir ülke. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
God, you�re serious. Um, I can�t go to Madagascar. | Tanrım, sen ciddisin. Um, Ben Madagaskar'a gidemem. Tanrım, sen ciddisin. Ben Madagaskar'a gidemem. Tanrım, sen ciddisin. Ben Madagaskar'a gidemem. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You�re serious? Yeah. | Sen ciddi misin? Evet. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I want to go somewhere l�ve never been and l�d like to go with you, so... | Daha önce hiç gitmediğim bir yere gitmek ve bunu seninle yapmak istiyorum. Daha önce hiç gitmediğim bir yere gitmeyi ve seninle gitmeyi istiyorum. Daha önce hiç gitmediğim bir yere gitmeyi ve seninle gitmeyi istiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I say that�s an extraordinary proposition. | Bence bu çok sıradışı bir teklif. Bu olağanüstü bir teklif diyorum. Bu olağanüstü bir teklif diyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I can�t go. I mean, l�ve got a job. | Gidemem. Yani, benim bir işim var burada. Ama gidemem. Yani, benim bir işim var. Ama gidemem. Yani, benim bir işim var. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I don�t even know your real name. Ow! Ow! | Daha gerçek adını bile bilmiyorum. Ow! Ow! Daha gerçek adını bile bilmiyorum. Daha gerçek adını bile bilmiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Why don�t we go somewhere a little closer first, say cornwall. | Neden öncelikle daha yakın bir yer seçmiyoruz, mesela Cornwall, Neden önce daha yakın bir yere gitmiyoruz, mesela Cornwall'a... Neden önce daha yakın bir yere gitmiyoruz, mesela Cornwall'a... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
and we�ll see how it goes. | böylece nasıl olacağını görebiliriz. ...böylece denemiş oluruz. ...böylece denemiş oluruz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Why don�t you talk to me instead? | Neden onun yerine benimle konuşmuyorsun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I�m from a different planet. | Ben farklı bir gezegendenim. Ben başka bir gezegenden geliyorum. Ben başka bir gezegenden geliyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
It�s true. You want to see my spaceship? | Bu gerçek. Uzay gemimi görmek ister misin? Doğru söylüyorum. Uzay gemimi görmek ister misin? Doğru söylüyorum. Uzay gemimi görmek ister misin? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
We�ve got two minutes. Drink up. | İki dakikamız var. İç, iç. İki dakikamız kaldı. Hemen iç. İç. İki dakikamız kaldı. Hemen iç. İç. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[rumbling] That�s my house. | Evim. Bu benim evim. Bu benim evim. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[barman] You really think the world�s going to end? | Gerçekten Dünya'nın sonunun geldiğini mi düşünüyorsun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Shouldn�t we lie down, or put a paper bag over our heads, or something? | Yere yatıp, kafamıza bir kağıt geçirsek mi dersin? Yere uzanıp, kafamıza kese kâğıdı ya da çanta falan geçirmemiz gerekmiyor mu? Yere uzanıp, kafamıza kese kâğıdı ya da çanta filan geçirmemiz gerekmiyor mu? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[Ford] Yeow! They�re ships from a Vogon constructor fleet. | Yeow! Vogon inşa filosunun gemileri. Onlar Vogon inşaat filosunun gemileri. Onlar Vogon inşaat filosunun gemileri. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I picked up their signal this morning. You�ll need this. | Sinyallerini bu sabah aldım. Buna ihtiyacın olacak. Sinyallerini bu sabah aldım. Al, buna ihtiyacın olacak. Sinyallerini bu sabah aldım. Al, buna ihtiyacın olacak. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[Arthur] What are you doing? We�re hitching a ride. | Ne yapıyorsun? Otostop çekiyoruz. Ne yapıyorsun? Sıkı tutun. Otostop çekeceğiz. Ne yapıyorsun? Sıkı tutun. Otostop çekeceğiz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Um, people of Earth. | Um, Dünya halkı, Dünyalı İnsanlar... Dünyalı İnsanlar... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
As you are probably aware. | Bildiğiniz gibi, Sizin de fark edeceğiniz gibi... Sizin de fark edeceğiniz gibi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
There�s no point acting surprised about it. | Şaşırmış gibi görünmenin bir anlamı yok. Şaşırmış gibi davranmanız anlamsız. Şaşırmış gibi davranmanız anlamsız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
If you can�t be bothered with local affairs, that�s your lookout. | Yerel meselelerle ilgilenme zahmetine katlanmıyorsanız, sizin bileceğiniz iş. Çevrenizde olanlarla ilgilenmiyorsanız, bu sizin sorununuz. Çevrenizde olanlarla ilgilenmiyorsanız, bu sizin sorununuz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I�ve no sympathy at all. | Burayı hiç sevmedim. Sizlere karşı hiçbir sempati beslemiyorum. Sizlere karşı hiçbir sempati beslemiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[narrator/Guide] The Hitchhiker�s Guide to the Galaxy | Otostopçunun Galaksi Rehberi Otostopçunun Galaksi Rehberi... Otostopçunun Galaksi Rehberi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Perhaps the most remarkable, certainly the most successful. | Belki de Küçükayı Takımyıldızındaki büyük kitapçıların şimdiye kadar Hatta en olağanüstü olanı ve kesinlikle en başarılısıdır. Hatta en olağanüstü olanı ve kesinlikle en başarılısıdır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
More popular than The celestial Homecare Omnibus. | "Gezegenlerarası Ev Bakımı Derlemesi"nden daha popüler 'İlahi Evbakımı Derlemesi'nden daha popülerdir... 'İlahi Evbakımı Derlemesi'nden daha popülerdir... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
better selling than 53 More Things to Do in Zero Gravity. | "Sıfır Yerçekiminde Yapılabilecek 53 Şey Daha"dan daha çok satmış, ...ve 'Sıfır Yerçekimde Yapılacak En İyi 53 Şey'den de daha fazla satmıştır. ...ve 'Sıfır Yerçekimde Yapılacak En İyi 53 Şey'den de daha fazla satmıştır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
and more controversial than Oolon colluphid�s trilogy | ve Oolon Colluphid'in bomba felsefe üçlemesi Ayrıca felsefi alanda büyük başarılara imza atmış... Ayrıca felsefi alanda büyük başarılara imza atmış... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
of philosophical blockbusters, Where God Went Wrong. | "Tanrı Nerede Hata Yaptı", ...Oolon Colluphid'in Üçlemesi 'Tanrı Nerede Yanlış Yaptı'... ...Oolon Colluphid'in Üçlemesi 'Tanrı Nerede Yanlış Yaptı'... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Some More of God�s Greatest Mistakes. | "Tanrı'nın En Büyük Hatalarından Birkaçı Daha", 'Tanrı'nın Hatalarından Birkaçı Daha'... 'Tanrı'nın Hatalarından Birkaçı Daha'... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
It�s already supplanted the Encyclopedia Galactica | Bilgi ve bilgeliğin standart kaynağı olan Ana Galaktika Ansiklopedisi'nin yerini ise çoktan almıştı. Ana Galaktika Ansiklopedisi'nin yerini ise çoktan almıştı. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
First, it�s slightly cheaper. | Birincisi, biraz daha ucuz. Birincisi, biraz daha ucuz olması... Birincisi, biraz daha ucuz olması... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
and second, it has the words "Don �t Panic " | İkincisi, kapağında büyük dostça harflerle ...ikincisi ise kapağında... ...ikincisi ise kapağında... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
So you� re not from Guildford? | Guildford'dan değilsin öyle mi? Demek Guildfordlu değilsin? Demek Guildfordlu değilsin? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Which would explain the accent, which l�ve always wondered about. | Bu aksanını açıklıyor, bunu hep merak etmiştim. Bu da hep merak ettiğim şu aksanının nedenini açıklıyor. Bu da hep merak ettiğim şu aksanını açıklıyor. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Um, you�re not an out of work actor. | Um, işsiz bir aktör değil, Boşta gezen aktörlerden de değilsin. Boşta gezen aktörlerden de değilsin. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
I don�t feel well. I need a cup of tea. | İyi hissetmiyorum. Bir bardak çaya ihtiyacım var. Kendimi iyi hissetmiyorum. Çay içmek istiyorum. Kendimi iyi hissetmiyorum. Çay içmek istiyorum. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
[Ford] We�re safe for now. [Arthur] Good. | Şimdilik güvendeyiz. İyi. Güvendeyiz. İyi. Güvendeyiz. İyi. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
We�re in the washroom on one of the ships of the Vogon constructor fleet. | Vogon İnşa filosundaki gemilerden birinin mutfak kabinindeyiz. Vogon inşa filosundaki gemilerden birinin tuvaletindeyiz. Vogon inşaat filosundaki gemilerden birinin tuvaletindeyiz. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
You don�t remember. | Hatırlamıyorsun. Hatırlamıyor musun? Hatırlamıyor musun? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Okay, Arthur, l�ve got something to tell you. It�s unfortunate, but it�s true. | Tamam, Arthur, sana söylemem gereken bir şey var. Pekâlâ, Arthur. Sana söylemem gereken... Pekâlâ, Arthur. Sana söylemem gereken... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
couldn�t you have done something? | Bir şey yapamadın mı? Bir şey yapamaz mıydın? Bir şey yapamaz mıydın? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
It�s a tough galaxy. If you want to survive out here, you�ve... | Galaksi çok çetin bir yerdir. Hayatta kalmak istiyorsan... Burası zorlu bir galaksidir. Hayatta kalmak istiyorsan... Burası zorlu bir galaksidir. Hayatta kalmak istiyorsan... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
careful. It�s hot. We�ve gotta get off this ship. | Dikkat et. Sıcak. Bu gemiden çıkmalıyız. Dikkat et. Sıcaktır. Bu gemiden çıkmak zorundayız. Dikkat et. Sıcaktır. Bu gemiden çıkmak zorundayız. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
Now we�ll get a signal. What is a Vogon? | İşte bir sinyal alıyoruz. Vogon da nedir? Artık sinyal alabiliriz. Vogon da ne? Artık sinyal alabiliriz. Vogon da ne? | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
They wouldn�t even lift a finger to save their own grandmothers | Üç imzalı emirler imzalanmadan, Kendi öz büyük annelerini... Kendi öz büyük annelerini... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |
signed in triplicate, sent in, sent back. | yine yitirilip, sonunda üç ay boyunca ...emir evraklarını imzalayıp, arz edilip, geri gönderilip... ...emir evraklarını imzalayıp, arz edilip, geri gönderilip... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-14 | 2005 | ![]() |