Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 152809
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| But you're forgetting about the stress of imprisonment. And torture! | Fakat tutuklulukta ve işkencede yaşadığı stresi unutuyorsun. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It could very well have an effect on hair pigmentation. | Saçların kırlaşmasına bunların da bir hayli etkisi olur. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| You're sure these are safe? Oh, yes. | Bunların zararsız olduğuna emin misin? Oh, evet. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I've treated patients with... | Hastaları yıllarca... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Regulan bloodworms for years. | Regulan kan kurtlarıyla tedavi ettim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| There should be no side effects aside from a thoroughly cleansed... | Tam olarak temizlenmiş bir lenf sistemine hiçbir... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| lymphatic system. | yan etkisi olmayacaktır. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Please try not to injure it. They're difficult to replace. | Lütfen onu incitmemeye çalış. Yenisini bulmak çok zor. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Spatial anomalies. We're passing through a field of them. | Uzaysal anomalilerin olduğu bir bölgeden geçiyoruz. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| T'Pol to Cargo Bay 2. Increase hydraulics to level six. | T'Pol'den Kargo Bölmesi İki'ye. Hidrolikleri altıncı seviyeye çıkarın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Is the hull lined with trellium? Obviously not. | Gövde trellium ile kaplı mı? Görünüşe göre değil. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Increase to level seven. | Sekizinci seviyeye yükseltin. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| On my mark, initiate a sharp jolt to starboard. | İşaretimle sancak tarafından sert bir sarsıntı başlatın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| How sharp do you want it? | Ne kadar sert olsun? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Sharp. | Çok sert. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| You heard the lady. | Bayanı duydunuz. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Let the Captain know. | Kaptan'a haber verin. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| This is going to be a rough one, sir. | Bu çok şiddetli olacak, efendim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We're losing structural integrity! I'm taking us out of warp. | Yapısal bütünlüğü kaybediyoruz! Warp hızından çıkıyorum. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We'll never make it through this field in one piece. | Bu alanın içinden tek parça halinde geçemeyeceğiz. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Can we go around? | Etrafından dolaşamaz mıyız? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We don't have enough fuel. | Yeterli yakıtımız yok. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We should send a distress call. | Yardım çağrısı göndermeliyiz. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| One of your ships might be close enough to hear it. | Senin gemilerden birisi duyacak kadar yakındır belki. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| What if the Insectoids pick it up? | Ya Böcekler duyarsa ne olacak? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We don't have a lot of choices. | Çok fazla seçeneğimiz yok. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| There's a comm channel used by high ranking Primate officials. | Primatlar'ın kıdemli yetkilileri tarafından kullanılan bir haberleşme kanalı var. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I doubt the Insectoids know it. | Böcekler'in bundan haberleri olduğunu sanmıyorum. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| What's the frequency? | Frekensı nedir? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It would be easier for me to enter it directly. | Doğrudan ben girsem daha kolay olur. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Stand by to respond. Bridge to Command Centre. | Cevap vermek için bekle. Köprü'den Komuta Merkezi'ne. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'm picking up a distortion in subspace. I believe it's a Xindi ship. | Alt uzayda bir bozulma algılıyorum. Bir Xindi gemisi olduğuna inanıyorum. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| How long until they arrive? About six hours. | Buraya varmaları ne kadar sürer? Yaklaşık altı saat. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Their sensors are pretty sophisticated. They might see us long before then. | Sensörleri oldukça gelişmiş. Ondan önce bizi görebilirler. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Lieutenant, take us back into the debris field. | Teğmen, bizi enkaz alanına geri götür. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| The radiation could overload our systems again. | Radyosyon sistemlerimizi yine aşırı yükleyebilir. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Carry out my orders. Acknowledged. | Emirlerim doğrultusunda devam et. Anlaşıldı. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| One of the inmates told me all about Maarek Three. | Mahkumlardan birisi Maarek Three hakkındaki herşeyi anlatmıştı. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| He used it as a staging area when he was smuggling dilithium. | Dilityum kaçakçılığı yaparken orayı hazırlık yapmak için kullanıyormuş. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| What did he say it was like? | Nasıl göründüğü konusunda ne söyledi? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| With beaches that go on for thousands of kilometres. | Binlerce kilometre uzunluğunda sahilleri varmış. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| First thing I'm going to do... | Yapacağım ilk şey... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| is find a cold lake... | soğuk bir göl bulup... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| and take the longest bath of my life. | uzun uzun yıkanmak. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It sounded a lot like Earth, the way he described it. | Anlattığı şekliyle Dünya'ya çok benziyor. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| The Captain's certainly drinking a lot. | Kaptan kesinlikle çok içti. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| The Doctor gave him an anti intoxicant. | Doktor ona sarhoş olmaması için bir şey verdi. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| This colony of yours, you never told me about it. | Kolonin hakkında bana hiçbir şey anlatmadın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It was bleak, desolate. The planet was barely habitable. | Çok soğuk ve ıssız bir yer. Gezegende zar zor yaşanabilir. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Why'd you live there? | Sen neden orada yaşıyordun? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It wasn't by choice. | Bu bir tercih meselesi değildi. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Naara was desperate to leave. | Naara'nın başka çaresi yoktu. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| She didn't think a military habitat was the right environment for the children. | Askerlerin içinde yaşamanın çocuklar için doğru bir ortam olmayacağını düşünüyordu. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Do you have a family, Captain? | Senin bir ailen var mı Kaptan? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It's been a long time since anyone called me "Captain." | Biri bana "Kaptan" demeyeli uzun zaman olmuştu. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It's Jonathan, remember? | Adım Jonathan, hatırladın mı? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I never really had an opportunity to start one. | Bir aile kurmak için hiç fırsatım olmadı. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I was away from home a lot. | Çok fazla uzaklarda kaldım. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| You should make the time. | Bunun için zaman yaratmalısın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I've learned that our work, in the end, means very little. | Öğrendim ki, işimiz sonuçta çok az anlam ifade ediyor. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Our real legacy is the children. | Gerçek mirasımız çocuklarımız. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I would do anything to protect mine. | Mirasımı korumak için herşeyi yaparım. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| After I was told of the threat... | İnsanlardan gelecek tehdit... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| from humanity... | bana söylendikten sonra... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I left my theoretical studies and agreed to design the prototype weapon. | kuramsal çalışmalarımı bıraktım ve silahın prototipini yapmayı kabul ettim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| When it arrived in your star system... | Prototip sizin yıldız sistemine vardıktan sonra... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I watched the incoming telemetry with the other members of the Council. | Konsey'in diğer üyeleriyle beraber uzaktan yaptığımız ölçümleri izledim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Seven million lives... | Yedi milyon hayat... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| were extinguished in front of my eyes. | gözlerimin önünde söndü gitti. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I asked myself... | Kendi kendime sordum ki... | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| how many of those were children? | acaba bunların kaçı çocuktu? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I suppose I've told you this before. | Sanırım bunu sana daha önce anlatmışımdır. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Actually, you haven't. | Aslında, anlatmadın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Three years! | Üç yıl! | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| My children may not even recognise me after so much. | Çocuklarım bile beni bu süreden sonra tanımayabilir. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Whoever it is, they must be pretty far away. | Her kimse oldukça uzakta olmalı. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'll try to clear it up. | Sinyali temizlemeye çalışacağım. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Are you receiving this transmission? | Sesimi alıyor musunuz? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| This is Thalen, responding to your distress call. Please acknowledge. | Ben Thalen,yardım çağrınıza cevap veriyorum. Lütfen cevap verin. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| It's one of my colleagues. | Meslektaşlarımdan biri. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Thalen! Can you hear me? It's Degra! | Thalen!Beni duyabiliyor musun? Ben Degra! | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Degra? It's good to hear your voice. | Degra? Sesini duyduğuma sevindim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'd heard from my sources that you'd been captured by the Insectoids. | Kaynaklarımdan duyduğuma göre Böcekler tarafından yakalanmıştın. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| There were reports that you'd been executed. | İdam edildiğine dair raporlar var. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| They haven't killed me yet. I need your help. | Beni henüz öldüremediler. Yardımına ihtiyacım var. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| My friend and I have escaped from an Insectoid prison. | Arkadaşım ve ben Böcekler'in cezaevinden firar ettik. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Their patrols are looking for us. | Devriyeleri bizi arıyorlar. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'm losing your signal. Please repeat. | Sinyali kaybediyorum. Lütfen tekrarla. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Better make it fast! | Çabuk olsan iyi olur! | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Thalen, where are you? | Thalen, şu an neredesin? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'm on Azati Prime. It's safe here. | Azati Prime'dayım. Burası güvenli. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Is my family still there? Are they safe? | Ailem hala orada mı? İyiler mi? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| Thalen! | Thalen! | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I'll tell them to expect you. | Seni beklemelerini söylerim. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| At least you know they're all right. | En azından iyi olduklarını biliyorsun. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| There were more than 1,000 Primates and Arboreals at that colony. | O kolonide 1,000'den fazla Primat ve Ağaçsıl vardı. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| I don't understand why it wasn't destroyed. | Orası neden yok edilmemiş anlamıyorum. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| We should still change course. Do you know the coordinates? | Rotayı değiştirmemiz gerek. Koordinatları biliyor musun? | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| What's wrong? You must forgive me. | Sorun nedir? Kusura bakma. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 | |
| To me, it's been only a day since we were enemies. | Bana göre, sadece bir gün önce birbirimize düşmandık. | Star Trek: Enterprise Stratagem-1 | 2004 |