Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 14993
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
All right, thank you. | Tamam, teşekkürler. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Fuck off! You and all! | Defol git! Sen de yürü! | Derek-1 | 2012 | ![]() |
I tell you what, take your box with you, as well. | Ne diyeceğim, kutunu da yanına al. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
It's your mam's memories here. You don't give a shit about that, do you? | Annenden hatıra bunlar. Hiç umurunda bile değil, değil mi? | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Fucking makes me sick! | Midemi bulandırıyor! | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Come on! | Yürü hadi! | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Fucking hell, as if she needs jewellery. Mr fucking T! | Lanet olsun, sanki takıya çok ihtiyacı var. Bay Lanet T! | Derek-1 | 2012 | ![]() |
I'd better get on. | İşime dönsem iyi olacak. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Good work, mate. | İyi iş, dostum. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Don't let 'em put chains on you. | Seni oynatmalarına izin verme. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Huh? Nah, remain a lone ranger like me. | Evet, benim gibi yalnız bir kovboy olarak kal. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
You know, roaming the land. | Her yeri gezersin. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Your trusty six gun in your pants, shooting whatever you want. | Pantolonun içindeki güvenilir altılıkla ne istersen vurursun. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Have you ever actually had sex with an actual woman? | Hiç hakikaten gerçek bir kadınla yattın mı? | Derek-1 | 2012 | ![]() |
I mean, like an intelligent, attractive, non mental, | Yani akıllı, çekici, aklı başında... | Derek-1 | 2012 | ![]() |
non alky, non drug addict, sentient woman? | ...ayyaş ve uyuşturucu bağımlısı olmayan, duygusal bir kadınla? | Derek-1 | 2012 | ![]() |
What does that leave? | Ne demek şimdi bu? | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Like, a normal girl. | Normal bir kadınla yani. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
We can't all be that fussy, mate. | Bizler çok seçici olamayız dostum. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Good catching up. | Güzel bir sohbetti. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
Adios, amigo. | Güle güle dostum. | Derek-1 | 2012 | ![]() |
That happened on one stormy night, in the spring of 1908. | 1908 ilkbaharının fırtınalı bir gecesinde... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I was informed that a murdered gentile was found in the taiga. | ...Taiga'da bulunan bir cesedin cebinde... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
The dead man had my business card in his pocket. | ...kartvizitimin bulunduğu haberini aldım. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Dersu! | Dersu! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I gave him my business card, when we parted. | Vedalaşırken ona kartvizitimi vermiştim. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Dersu. | Dersu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We were together through so many places. | Onunla pek çok yer gezmiştik. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
He saved my life many times. | Kaç kere hayatımı kurtarmıştı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
He revealed to me so many new things about life! 1 | Hayat hakkında ne çok şey öğrenmiştim ondan! 1 | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I was overwhelmed by pictures from the past. | Geçmiş gözümde canlanmıştı,... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
My dear friend was with me again. | ...sevgili dostum benimleydi yeniden. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Based on the novel by V. K. Arsenyev | V. K. Arsenyev'in romanından aktarılmıştır. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Directed by: Agasi Babayan | Yönetmen: Agasi Babayan | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
It was the fourth day of our journey through taiga. | Taiga'ya yolculuğumuzun dördüncü günüydü. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
The rain started as soon as we left the Shmakovka station. | Shmakovka istasyonundan çıkar çıkmaz yağmur başlamıştı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
It has been raining ever since. | Görülmemiş derecede yağıyordu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Do you know this territory? | Bu bölgeyi iyi biliyor musun? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Not so good, but I've been here twice. | Biraz. Daha önce iki kez gelmiştim. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Our local guide didn't know the trail very well. | Rehberimiz yolu çok iyi bilmiyordu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
He was nervous... | Gergindi. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
and every hour instilled in us less and less confidence. | ...ve ona olan güvenimiz her geçen saat azalıyordu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
It soon became clear that we were lost. | Sonunda, kaybolduğumuz kesinleşmişti. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
It's not here. What? | Burada yok. Ne yok? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
The sign on the tree. We missed it. | Ağaçtaki işaret yok. Geçtik herhalde. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We made our night camp in a gorge. | Gece bir vadide kamp kurduk. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
In unfriendly place which made us sad. | Dost canlısı olmayan, bu hüzünlü topraklarda... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Sort of melancholic atmosphere was all around us. | ...etrafımız tamamen hüzünlü bir atmosferle çevrilmişti. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Taiga warned us that our journey to the sea would not be easy. | Taiga, denize olan bu yolculuğun zorluğu hakkında uyarıyordu bizi adeta. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Here it lies before us the wast and wild, Ussuri region. | Sarp ve vahşi Ussuri Bölgesi hemen önümüzde uzanıyordu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
A large white spot on the map, unexplored country! | Haritadaki büyük beyaz bir leke, keşfedilmemiş topraklar! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We have to explore it and make a chart of it, | Orayı keşfetmeli ve Japon denizine... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
all the way to the Japanese Sea. | ...giden yolu haritaya dökmeliydik. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
In late December, we will wait there for the ship. | Aralık ayının sonlarında bir gemi bizi oradan alacaktı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We have just started and have already lost our trail. | Yeni yola çıkmıştık ama yolumuzu kaybetmiştik bile. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Yes, we were all sad in our bivouac. | Kampta tamamen keyifsiz bir haldeydik. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
What's going on over there? | Kim var orada? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Must be a bear! | Bir ayı olmalı! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Hey, don't shoot! | Dur, ateş etme! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Me are people! | Ben insan! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Howdy, Captain. | Selam, Yüzbaşı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Sit by the fire. You'll be our guest. | Ateşin yanına otur. Misafirimiz ol. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Turtygin, give a meal to our guest. | Turtygin, misafirimize yiyecek ver. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Thank you, Captain. | Teşekkürler, yüzbaşı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I am very hungry. Nothing to eat today. | Ben açım çok. Ben hiç bir şey yemedi bugün. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Who are you? | Kimlerdensin? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
A Chinese? Or Korean? | Çinli misin? Yoksa Koreli mi? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Me is Gold. | Gold kabilesindenim. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
A hunter? M hm. | Avcı mısın? Evet. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Me hunt all the time. | Her zaman avlanırım. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
No other job here. | Yok iş başka burada. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Not have home. | Benim ev yok. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
My family died a long ago. | Öldü ailem çoktan. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I am alone. I live in taiga. | Yalnızım. Taiga'da yaşarım. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Night come, I make a fire, and sleep under a tent. | Gece olur, yakarım ateş. Uyurum tentemin altında. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
What is your name? | İsmin nedir? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Dersu Uzala. | Dersu Uzala. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
That was the first time I met Dersu. | Dersu ile ilk o zaman tanıştım. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Hours passed quickly by the fire. We talked until dawn. | Ateş başında sabaha kadar konuştuk. Zaman nasıl da akıverdi. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
I became very curious about our night visitor. | Daha bir merak sardı beni, bu gececi misafirimiz hakkında. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Some people are there. | Var bazı insanlar buralarda. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We go and look. | Bakmak lazım. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
We must go quietly. Try not to break twigs. All right. | Sessiz ol. Dal kırmak yok. Tamam. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
And try not to talk. | Konuşmak da yok. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Wild boars! | Yaban domuzları! | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
No need to shoot, Captain. This is just a bunch of old people. | Ateş etme, Yüzbaşı. Onlar sadece birkaç yaşlı insan. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Not good to eat. What people are you talking about? | Eti yenmez. Ne insanından bahsediyorsun? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
These are all people, just in a different shirt. | Onların hepsi insan, sadece giysileri farklı bizden. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
If you would know them as I do, | Onları benim kadar bilmek... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
you would know that they are people. | ...hepsinin insan olduğunu bilmek. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
It became clear to me: | O anda anlamıştım: | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Dersu humanized everything he saw around him. | Dersu çevresinde gördüğü her şeyi insanlaştırıyordu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Water, fire, earth and these wild boars... | Su, ateş, toprak ve bu yaban domuzları... | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
They were all "the people" to him. | ...onun için hepsi insandı. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Honorable Sir, would you let me go home, please? | Efendimiz, bana izin verseniz de gitsem olur mu? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
And who would lead us from here? You see... I'm aware... | Kim bize rehberlik edecek pekiyi? Biliyorum nasıl zor olduğunu. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
If I go with you any further, I would never find my way back home. | Ama sizinle daha ileri gidersem, eve dönüş yolunu asla bulamam. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
And I have a wife and 5 children. | Karım ve 5 çocuğum beni bekler. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Well, you can go. Thank you. | Git o halde. Teşekkürler. | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |
Take it. What's that for? Half of your salary. But... | Al bunu. Bu ne için? | Dersu Uzala-1 | 1961 | ![]() |