Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 155560
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
to die with the past, or live for the future. | ..geçmişle ölmek veya gelecek için yaşamak. geçmişle öylmek ya da gelecek için yaşamak. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
What did they do to you? | Size ne yaptılar? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They rewarded us with the gift of everlasting life. | Bizi sonsuz hayatla ödüllendirdiler. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
The same gift can be yours, if you're willing to accept it. | Aynı ödül senin de olabilir, eğer kabul etmek istersen. Aynı hediye senin de olabilir, eğer kabul etmek istersen. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
We resisted at first, we were stubborn, | Başlarda direndik, inatçıydık,... Başta direndik, inatçıydık, | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
but the Wraith were determined. | ...ama Wraith kararlıydı. ama Wraittler kararlıydı. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They showed us our futures. | Bize geleceğimizi gösterdiler. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They allowed us to experience our life's end, pushing us to the brink | Hayatımızın sone erişini gösterdiler, bizi ölümün kıyısına getirerek,... Hayatımızın sona erişini tecrübe etmemize izin verdiler, bizi ölümün kıyısına iterek | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
so that we could see the truth, | ...böylece gerçeği görebilecektik... böylece gerçeği görebildik, | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
and brought us back | ...ve bizi geri getirdiler. ve bizi geri getirdiler | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They showed us again, and again, and again... | Ve tekrar gösterdiler, tekrar, tekrar ve tekrar... Tekrar gösterdiler, ve tekrar, tekrar, tekrar... | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
until they broke you. | Sizi çözene kadar. direncinizi kırana kadar. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Until we finally accepted the truth | Biz gerçeği kabul edene kadar. Sonunda biz gerçeği kabul edene kadar | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
and their gift | Ve ödüllerini. ve hediyelerini | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
join us. | ...katıl bize. Bize katıl. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
You're insane | Çıldırmışsınız siz. Siz delirmişsiniz | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Don't let your pride get in the way. | Gururunun araya girmesine izin verme. Gururunun yoluna çıkmasına izin verme. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Like marika and hemi. | Marika ve Hemi gibi. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They didn't die on any run, did they? | Onlar kaçarken ölmediler, değil mi? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They were murdered because they wouldn't turn. | Size katılmadıkları için katledildiler. Öldürüldüler çünkü yollarındn dönmeyeceklerdi. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They were killed by their own stubbornness. | Kendi inatları yüzünden öldürüldüler. Kendi inatları yüzünden öldüler. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Don't make the same mistake. | Aynı hatayı yapma. Aynı hatayı sen de yapma. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Join us! No. | Bize katıl! hayır. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Run. You run. | Kaçın. Kaçın. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Run, and get away while you can, because the next time we meet, it will not be as friends. | Kaçın, gidebildiğiniz kadar uzağa, çünkü bir dahaki karşılaşmamızda, arkadaş olmayacağız. Kaçın ve hala yapabiliyorken uzaklaşın çünkü gelecek sefer karşılaştığımızda hiç de arkadaşça olmayacak. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
There won't be a next time. | Bir daha karşılaşmayacağız. Gelecek sefer olmayacak. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
We'll finish this like true Satedans. | Bunu gerçek Satedalılar gibi bitireceğiz. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
You are not Satedans! | Sizler Satedalı değilsiniz! Siz Satedalı değilsiniz! | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Rakai, no! | Rakai, hayır! | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
So much for honor. | Bu kadar şeref yeter. Onur için bu kadarı çok! | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Hasn't there been enough killing? | Yeterince ölüm olmadı mı? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Huh? | Ha? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Ronon, where are your friends? | Ronon, arkadaşların nerede? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
They're right here. | İşte buradalar. Tam buradalar. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Let's go home. | Eve gidelim. Hadi eve dönelim. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Is that my painting? | Bu benim resmim mi? Bu benim tablom mu? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Rodney felt that you should have it back. | Rodney geri alman gerektiğini düşünüyordu. Rodney onu geri alman gerektiğini düşünmüş. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
I didn't give it to him. | Ona vermedim ki. O'na tabloyu ben vermemiştim ki. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Well, he helped himself, assuming that you were leaving it behind. | Kendisi duruma el koymuş, geride bırakacağını varsayarak. Şey, kendi almış, arkada bırakıp gittiğini düşünerek. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
How you feeling? | Nasılsın? Nasıl hissediyorsun? | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
all right | İyi. İyi | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
It's nice to have you back. | Geri dönmen güzel. | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
Thanks | Teşekkürler. Teşekkürler | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
It's good to be back | Geri dönmek güzel. Geri dönmek güzel | Stargate: Atlantis Reunion-1 | 2007 | ![]() |
**** | Buranın hanında oda tuttular. Oda kiraladılar, içeri bakın Buranın hanında oda tuttular. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Sounds good | İyi bakalım. Tamamdır. İyi bakalım. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Hello | Merhaba. Merhaba Merhaba. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
apparently, they've been quite vocal about their recent successes against the wraith | Görünüşe göre, Wraithlere karşı yakın zamandaki başarılarını çok fazla dile getiriyorlarmış. Wraithlere karşı son zamanlardaki başarılarını rahatça anlattıklarını duydum. Görünüşe göre, Wraithlere karşı yakın zamandaki başarılarını çok fazla dile getiriyorlarmış. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Well | Şöyle... Şöyleki Şöyle... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
it could be very bad for them | ...onlar için kötü olabilir. onlar için çok kötü olabilir ...onlar için kötü olabilir. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Of course not | Tabii ki korkmazlar... Tabi ki hayır. Tabii ki korkmazlar... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Sorry | Affedersin, ben kendi işime bakarım... Üzgünüm Affedersin, ben kendi işime bakarım... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
I mind my own business | Ben kendi işime bakarım | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
which is something you might want to consider | ...bu senin de yapmayı düşünmen gereken bir şey. ki bu sizinde düşünmeniz gereken birşey ...bu senin de yapmayı düşünmen gereken bir şey. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
your unsolicited advice to someone who actually cares to receive it | bunu gerçekten almayı umursayan birine teklif etmeyi düşünmeyi isteyebilirsiniz. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
An attitude like that could get you hurt | Böyle bir tavır sana zarar verebilir... Böyle bir davranış incinmenize neden olabilir Böyle bir tavır sana zarar verebilir... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
or worse | ya da daha kötüsü... ya da daha kötüsüne. ya da daha kötüsü... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
and replicator activity | ...en iyi uzmanlarını seçmişler. en önde gelen uzman ...en iyi uzmanlarını seçmişler. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Oh, oh, and by "us," you mean "you. " | İkimizi kastederken kendini diyorsun yani. Oh, oh, ve "ikimizden" derken "kendini" kastediyorsun. İkimizi kastederken kendini diyorsun yani. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Very scary On the other hand | Çok korkutucu. Ama diğer yandan... Çok korkutucu Diğer taraftan Çok korkutucu. Ama diğer yandan... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Uh... "thank you, rodney. " | Sağ ol Rodney. " Uh... "teşekkür ederim, Rodney. " Sağ ol Rodney. " | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
but do not let your past draw from you. " | ama geçmişinin sana çizgi çekmesine izin verme. " | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
We have accomplished much here | Burada çok şey başardık, ama şimdi Atlantis'in yardımına ihtiyacı var. Bir çok görevin üstesinden geldik burada Burada çok şey başardık, ama şimdi Atlantis'in yardımına ihtiyacı var. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
only in a different place | sadece farklı bir yerde | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Yeah, but still what | Öyle ama yine de... Ne olmuş... Evet ama hala ne Öyle ama yine de... Ne olmuş... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
I'm supposed to be their friend no. | Arkadaşları olduğumu zannediyordum... Yapma... Onların arkadaşı olmam gerekiyor Hayır. Arkadaşları olduğumu zannediyordum... Yapma... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
We got some intel on araith target. | Bir Wraith üssü konusunda istihbarata sahibiz. Wraith hedefi hakkında bilgi aldık. Bir Wraith üssü konusunda istihbarata sahibiz. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Still, she did say, "undermanned" rather than "unmanned. " | Gene de, "az askerli" dedin, "askersiz" değil. Yine de, "az adamlı" dedi "adamsız " demedi. Gene de, "az askerli" dedin, "askersiz" değil. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
given everything that I know about atlantis | ...Atlantis ile ilgili bildiklerimi düşünürsek... Atlantis hakkında bildiğim herşeyi, | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
you going to try and stop me? | ...beni durdurmayı mı deneyeceksiniz? beni durdurmaya mı çalışacaksın? | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
we will follow your lead | öncülüğünüzü takip edeceğiz | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
I remember this one time we require your assistance. | Hatırlıyorum da bir keresinde... Yardımınız gerekli. | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
I take it you're not a big fan they are an abomination! | Hayranları olmadığınızı kabul ediyorum Onlar mide bulandırıcı yaratıklar! | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Why don't you ask your friends? [ | Neden arkadaşlarına sormuyorsun? | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Ronon, you need to understand that after what they did to sateda! | Ronon, anlaman gerekir, Sateda'ya yaptıklarından sonra! Ronon, Bunu anlaman gerek Sateda'ya yaptıklarından sonra! | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
They allowed us to experience our life's end, pushing us to the brink | Hayatımızın sone erişini gösterdiler, bizi ölümün kıyısına getirerek,... Hayatımızın sona erişini tecrübe etmemize izin verdiler, bizi ölümün kıyısına iterek | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
They showed us again, and again, and again... | Ve tekrar gösterdiler, tekrar, tekrar ve tekrar... Tekrar gösterdiler, ve tekrar, tekrar, tekrar... | Stargate: Atlantis Reunion-2 | 2007 | ![]() |
Several Million years ago | Birkaç Milyon Yıl Önce | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Antartica: Present day | Antartika: Günümüz | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
You�re the one who fired that thing at me. | O şeyi bana ateşleyen sendin. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Teams one and two secure the immediate area. | Birinci ve ikinci ekipler yakın alanı kontrol altına alın. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Everyone else find an open space | Başka herkes kendine boş bir alan bulup... | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
and park it until instructed otherwise. | ...beklesin, başka bir emre kadar. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Who�s doing that? | Bunu kim yapıyor? | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Security teams, any alien contact? | Güvenlik ekipleri herhangi bir yabancı görüldü mü? | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Negative, Sir. Team four negative, Colonel | Olumsuz, Efendim. Ekip Dört olumsuz, Albay. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
The lights are coming on by themselves. | Işıklar kendi kendine yanıyor. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
That�s everyone. | Bu herkesti. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
General O�Neill, | General O’Neill, | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Atlantis Base offers greetings from the Pegasus Galaxy. | Atlantis Üssü Pegasus Galaksi'sinden selam yolluyor. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
You may cut power to the gate. | Geçide gelen gücü kesebilirsiniz. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
They look like ships. Spaceships! | Bunlar gemilere benziyor. Uzaygemileri! | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Dr. Weir, you have to see this. | Doktor Weir, bunu görmek zorundasınız. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
I have a lot of things to see. Just be careful. | Görmem gereken çok şey var. Dikkatli olun yeter. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
I didn�t touch anything. Relax, Major. | Bir şeye dokunmadım. Sakin olun Binbaşı. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
It�s like the entire complex is sensing our presence and coming to life. | Bütün bina varlığımızı hissedip hayata geçiyor. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
This has got to be the control room. | Bu kontrol odası olması gerekiyor. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
This is obviously their version of a DHD | Bu kesinlikle onların kontrol konsolu versiyonu. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
Oh, obviously. | Kesinlikle. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |
This area could be power control systems, possibly a computer interface. | Bu alan güç kontrol sistemleri olabilir, muhtemelen bilgisayar arayüzü. | Stargate: Atlantis Rising-1 | 2004 | ![]() |