Search
English Turkish Sentence Translations Page 19497
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Her room's not saying a damn thing. | Odadan hiçbir şey anlaşılmıyor. Odadan hiçbir şey anlaşılmıyor. Odadan hiçbir şey anlaşılmıyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Hold it. | Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
This is pointless, you know that? | Yaptığın anlamsız, biliyor musun? Yaptığın anlamsız, biliyor musun? Yaptığın anlamsız, biliyor musun? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Two hundred thousand seems fairly pointed to me. | 200 bin bana oldukça anlamlı geldi. 200 bin bana oldukça anlamlı geldi. 200 bin bana oldukça anlamlı geldi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Money like that, I could retire. | Böyle bir meblağ ile emekliye ayrılabilirim. Böyle bir meblağ ile emekliye ayrılabilirim. Böyle bir meblağ ile emekliye ayrılabilirim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Not that I would. | Ayrılmayacağım tabii ki. Ayrılmayacağım tabii ki. Ayrılmayacağım tabii ki. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What's life without work? Serenity's a smuggling ship. | Çalışmazsan hayatın ne anlamı var? Serenity kaçakçılık gemisidir. Çalışmazsan hayatın ne anlamı var? Serenity kaçakçılık gemisidir. Çalışmazsan hayatın ne anlamı var? Serenity kaçakçılık gemisidir. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I've been here a year, I couldn't name all the places | Bir yıldır buradayım, saklanabileceği bütün yerleri... Bir yıldır buradayım, saklanabileceği bütün yerleri... Bir yıldır buradayım, saklanabileceği bütün yerleri... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
she might hide. I don't have a year. | ...bilmiyorum. Benim bir yılım yok. ...bilmiyorum. Benim bir yılım yok. ...bilmiyorum. Benim bir yılım yok. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Your sister's becoming a real annoyance. | Kız kardeşin ciddi can sıkmaya başladı. Kız kardeşin ciddi can sıkmaya başladı. Kız kardeşin ciddi can sıkmaya başladı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I feel for you. | Seni anlıyorum. Seni anlıyorum. Seni anlıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm not gonna waste my time threatening you 'cause | Seni tehdit ederek vakit harcamayacağım çünkü... Seni tehdit ederek vakit harcamayacağım çünkü... Seni tehdit ederek vakit harcamayacağım çünkü... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I think you believe I will kill people if someone upsets my plan. | ...biri planımı bozarsa, milleti öldüreceğime inanıyorsun bence. ...biri planımı bozarsa, milleti öldüreceğime inanıyorsun bence. ...biri planımı bozarsa, milleti öldüreceğime inanıyorsun bence. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm gonna seal you in, though. You just sit. | Ama seni kilitleyeceğim. Sakince otur. Ama seni kilitleyeceğim. Sakince otur. Ama seni kilitleyeceğim. Sakince otur. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You can still walk away from this. I know you're tired. | Hâlâ vazgeçebilirsin. Yorulduğunu biliyorum. Hâlâ vazgeçebilirsin. Yorulduğunu biliyorum. Hâlâ vazgeçebilirsin. Yorulduğunu biliyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't go visiting my intentions. | Niyetimi irdeleme. Niyetimi irdeleme. Niyetimi irdeleme. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't ever. | Sakın. Sakın. Sakın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Man is stronger by far than woman | Erkekler kadınlardan çok daha güçlüdür... Erkekler kadınlardan çok daha güçlüdür... Erkekler kadınlardan çok daha güçlüdür... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
yet only woman can create a child. | ...ama sadece kadınlar bir çocuk yaratabiliyor. ...ama sadece kadınlar bir çocuk yaratabiliyor. ...ama sadece kadınlar bir çocuk yaratabiliyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Does that seem right to you? | Sana doğru geliyor mu bu? Sana doğru geliyor mu bu? Sana doğru geliyor mu bu? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
All right, that's all the hide and seek I got time for. | Pekâlâ, bu kadar saklambaç yeter. Pekâlâ, bu kadar saklambaç yeter. Pekâlâ, bu kadar saklambaç yeter. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I know you're on this ship, little girl... | Bu gemide olduğunu biliyorum küçük kız... Bu gemide olduğunu biliyorum küçük kız... Bu gemide olduğunu biliyorum küçük kız... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
so here's how this goes. | ...şimdi şöyle olacak. ...şimdi şöyle olacak. ...şimdi şöyle olacak. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You show yourself. We finish this exchange... | Ortaya çık, takası tamamlayalım... Ortaya çık, takası tamamlayalım... Ortaya çık, takası tamamlayalım... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
or your brother's brains will be flying every which a way. | ...yoksa ağabeyinin beyni dört bir köşeye dağılacak. ...yoksa ağabeyinin beyni dört bir köşeye dağılacak. ...yoksa ağabeyinin beyni dört bir köşeye dağılacak. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You understand, I'm sort of on the clock here. It's frustrating. | Vaktimin kısıtlı olduğunu anlıyorsun değil mi? Sinirlendim şimdi. Vaktimin kısıtlı olduğunu anlıyorsun değil mi? Sinirlendim şimdi. Vaktimin kısıtlı olduğunu anlıyorsun değil mi? Sinirlendim şimdi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're wrong, Early. | Yanılıyorsun Early. Yanılıyorsun Early. Yanılıyorsun Early. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm not wrong, dumpling, I will shoot your brother dead if you don't... | Yanılmıyorum hayatım. Ağabeyini öldürürüm eğer ortaya Yanılmıyorum hayatım. Ağabeyini öldürürüm eğer ortaya Yanılmıyorum hayatım. Ağabeyini öldürürüm eğer ortaya | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Wrong about River. | River hakkında. River hakkında. River hakkında. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
River's not on the ship. | River gemide değil. River gemide değil. River gemide değil. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They didn't want her here... | Gemide onu istemediler... Gemide onu istemediler... Gemide onu istemediler... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
but she couldn't make herself leave. | ...ama çekip gidemedi. ...ama çekip gidemedi. ...ama çekip gidemedi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
So she melted. Melted away. | Bu yüzden buhar oldu. Buhar oldu, eridi. Bu yüzden buhar oldu. Buhar oldu, eridi. Bu yüzden buhar oldu. Buhar oldu, eridi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They didn't know she could do that, but she did. | Bunu yapabileceğini bilmiyorlardı ama yaptı. Bunu yapabileceğini bilmiyorlardı ama yaptı. Bunu yapabileceğini bilmiyorlardı ama yaptı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm not sure I take your meaning there. | Seni anladığıma pek emin değilim. Seni anladığıma pek emin değilim. Seni anladığıma pek emin değilim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm not on the ship. | Gemide değilim. Gemide değilim. Gemide değilim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm in the ship. | Geminin özündeyim. Geminin özündeyim. Geminin özündeyim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I am the ship. | Gemiyim. Gemiyim. Gemiyim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
River... River's gone. | River... River artık yok. River... River artık yok. River... River artık yok. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Then who exactly are we talking to? | O zaman kiminle konuşuyoruz? O zaman kiminle konuşuyoruz? O zaman kiminle konuşuyoruz? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're talking to Serenity. | Serenity ile konuşuyorsunuz. Serenity ile konuşuyorsunuz. Serenity ile konuşuyorsunuz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
And, Early... | Ve Early... Ve Early... Ve Early... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Serenity is very unhappy. | ...Serenity son derece mutsuz. ...Serenity son derece mutsuz. ...Serenity son derece mutsuz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Kaylee? | Kaylee? Kaylee? Kaylee? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
River? | River? River? Geminin adı sadece Serenity ve söyledikleriniz doğru. River? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're afraid. | Korkuyorsun. Korkuyorsun. Korkuyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
He tied me up. | Beni bağladı. Beni bağladı. Beni bağladı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I don't know where he came from. It's okay. | Nereden geldi bilmiyorum. Önemli değil. Nereden geldi bilmiyorum. Önemli değil. Nereden geldi bilmiyorum. Önemli değil. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're gonna be okay. | Her şey yoluna girecek. Her şey yoluna girecek. Her şey yoluna girecek. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I told him where you were. | Yerini söyledim ona. Yerini söyledim ona. Yerini söyledim ona. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm sorry. I didn't know what else to do. | Özür dilerim. Ne yapacağımı bilemedim. Özür dilerim. Ne yapacağımı bilemedim. Özür dilerim. Ne yapacağımı bilemedim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I... I'm fine. | Ben... Ben iyiyim. Ben... Ben iyiyim. Ben... Ben iyiyim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
But I need you to do something for me. | Ama benim için bir şey yapmanı istiyorum. Ama benim için bir şey yapmanı istiyorum. Ama benim için bir şey yapmanı istiyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Gotta be brave. | Cesur olmalısın. Cesur olmalısın. Cesur olmalısın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm tied up. I... I can't. | Bağlıyım. Olamam. Bağlıyım. Olamam. Bağlıyım. Olamam. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Got tools. Something sharp. | Etrafta aletler var. Keskin bir şey bul. Etrafta aletler var. Keskin bir şey bul. Etrafta aletler var. Keskin bir şey bul. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't be scared. | Korkma. Korkma. Korkma. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm right here. | Yanındayım. Yanındayım. Yanındayım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Where'd she go? | Nereye gitti? Nereye gitti? Nereye gitti? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I can't keep track of her when she's not incorporeally possessing a spaceship. | Tinsel olarak gemiyi ele geçirmediği zaman bile ne yaptığını bilmiyorum. Tinsel olarak gemiyi ele geçirmediği zaman bile ne yaptığını bilmiyorum. Tinsel olarak gemiyi ele geçirmediği zaman bile ne yaptığını bilmiyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't look at me. That's some nonsensical crap. | Benden medet umma. Saçma palavralar. Benden medet umma. Saçma palavralar. Benden medet umma. Saçma palavralar. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Ain't nobody can do that. You're somewhere on this boat. | Kimse öyle bir şey yapamaz. Bu gemide bir yerdesin. Kimse öyle bir şey yapamaz. Bu gemide bir yerdesin. Kimse öyle bir şey yapamaz. Bu gemide bir yerdesin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Somewhere with a com, playing games. | Telsiz olan bir yerde oyun oynuyorsun. Telsiz olan bir yerde oyun oynuyorsun. Telsiz olan bir yerde oyun oynuyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
That's somewhat unsettling. | Çok rahatsız edici. Çok rahatsız edici. Çok rahatsız edici. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Early... | Early... Early... Early... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Mr. Jubal Early, bounty hunter. | Bay Jubal Early, ödül avcısı. Bay Jubal Early, ödül avcısı. Bay Jubal Early, ödül avcısı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
May I call you Jubal? | Sana Jubal diye hitap edebilir miyim? Sana Jubal diye hitap edebilir miyim? Sana Jubal diye hitap edebilir miyim? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Ain't nobody calls me that. | Kimse bana öyle hitap etmez. Kimse bana öyle hitap etmez. Kimse bana öyle hitap etmez. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Your mother does. | Annen ediyor. Annen ediyor. Annen ediyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm sorry. Did. | Pardon. Ederdi. Pardon. Ederdi. Pardon. Ederdi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
She's gone now. | Artık yok. Artık yok. Artık yok. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Is that supposed to scare me, bringing up my mother? | Annemden bahsedince korkacak mıyım yani? Annemden bahsedince korkacak mıyım yani? Annemden bahsedince korkacak mıyım yani? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're a liar. | Yalancısın. Yalancısın. Yalancısın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I don't think your intentions are honourable. | Niyetinin onurlu olduğunu sanmıyorum. Niyetinin onurlu olduğunu sanmıyorum. Niyetinin onurlu olduğunu sanmıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, no. I'm a bounty hunter. | Değil tabii ki. Ödül avcısıyım. Değil tabii ki. Ödül avcısıyım. Değil tabii ki. Ödül avcısıyım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
It's not generally considered honourable, so much as... | Genel olarak onurlu olarak kabul edilmez ama... Genel olarak onurlu olarak kabul edilmez ama... Genel olarak onurlu olarak kabul edilmez ama... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I live by a code, though, which I think is worth... You hurt people. | Bir kurala bağlı yaşarım ki bence... İnsanlara zarar veriyorsun. Bir kurala bağlı yaşarım ki bence... İnsanlara zarar veriyorsun. Bir kurala bağlı yaşarım ki bence... İnsanlara zarar veriyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Only when the job requires it. | Sadece iş gerektirdiğinde. Sadece iş gerektirdiğinde. Sadece iş gerektirdiğinde. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Wrong! You're a bad liar. | Doğru değil! Kötü bir yalancısın. Doğru değil! Kötü bir yalancısın. Doğru değil! Kötü bir yalancısın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You crawl inside me uninvited, and you hurt my crew. | İçeriye davetsiz girdin ve mürettebatıma zarar verdin. İçeriye davetsiz girdin ve mürettebatıma zarar verdin. İçeriye davetsiz girdin ve mürettebatıma zarar verdin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I see everything that passes... | Yaşanmış her şeyi bilirim... Yaşanmış her şeyi bilirim... Yaşanmış her şeyi bilirim... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I only hurt people 'cause they keep getting in the way of me finding you. | Seni bulmamı engelledikleri için insanlara zarar veriyorum sadece. Seni bulmamı engelledikleri için insanlara zarar veriyorum sadece. Seni bulmamı engelledikleri için insanlara zarar veriyorum sadece. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Tell her. | Söyle ona. Söyle ona. Söyle ona. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What am I, your advocate? You are, starting now. | Beni avukatın mı sandın? Şu andan itibaren öylesin. Beni avukatın mı sandın? Şu andan itibaren öylesin. Beni avukatın mı sandın? Şu andan itibaren öylesin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
He's really very gentle and fuzzy. | Çok nazik ve cana yakın biri. Çok nazik ve cana yakın biri. Çok nazik ve cana yakın biri. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We're becoming fast friends. | Hemen dost olduk. Hemen dost olduk. Hemen dost olduk. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You folks are all insane. | Hepiniz zırdelisiniz. Hepiniz zırdelisiniz. Hepiniz zırdelisiniz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, my sister's a ship. We had a complicated childhood. | Kız kardeşim bir gemi. Çocukluğumuz zorlu geçti. Kız kardeşim bir gemi. Çocukluğumuz zorlu geçti. Kız kardeşim bir gemi. Çocukluğumuz zorlu geçti. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Doesn't anybody care that I have a finely crafted gun pointed at this boy's head? | Bu çocuğun başına şık bir silah dayamış olduğum kimsenin umurunda değil mi? Bu çocuğun başına şık bir silah dayamış olduğum kimsenin umurunda değil mi? Bu çocuğun başına şık bir silah dayamış olduğum kimsenin umurunda değil mi? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I care. | Benim umurumda. Benim umurumda. Benim umurumda. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Then you gonna come out and stop me from doing what I don't want to? | O halde ortaya çıkıp, yapmak istemediğimi yapmamı engelleyecek misin? O halde ortaya çıkıp, yapmak istemediğimi yapmamı engelleyecek misin? O halde ortaya çıkıp, yapmak istemediğimi yapmamı engelleyecek misin? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You gonna be smart here, River? | Akıllı davranacak mısın River? Akıllı davranacak mısın River? Akıllı davranacak mısın River? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Serenity? | Serenity? Serenity? Serenity? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What the hell's going on here? | Burada neler oluyor yahu? Burada neler oluyor yahu? Burada neler oluyor yahu? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I need you to do me a favour, Captain. | Bana bir iyilik yapmanı istiyorum Kaptan. Bana bir iyilik yapmanı istiyorum Kaptan. Bana bir iyilik yapmanı istiyorum Kaptan. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
There was a guy. He's very blurry. | Bir adam vardı ve çok bulanıktı. Bir adam vardı ve çok bulanıktı. Bir adam vardı ve çok bulanıktı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You gotta be careful. | Dikkatli olmalısın. Dikkatli olmalısın. Dikkatli olmalısın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How come there's a guy on board and how come you're all of a sudden the ship? | Neden gemide bir adam var ve sen aniden neden gemi oldun? Neden gemide bir adam var ve sen aniden neden gemi oldun? Neden gemide bir adam var ve sen aniden neden gemi oldun? Fahişe olduğumu ima eden bir adamı yere serdin ama kendin... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I know you have questions. That would be why I just asked them. | Soruların olduğunu biliyorum. O yüzden soruyorum ya. Soruların olduğunu biliyorum. O yüzden soruyorum ya. Soruların olduğunu biliyorum. O yüzden soruyorum ya. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
But there isn't a lot of time, Captain. I need you to trust me. | Ama çok vaktimiz yok Kaptan. Bana güvenmeni istiyorum. Ama çok vaktimiz yok Kaptan. Bana güvenmeni istiyorum. Ama çok vaktimiz yok Kaptan. Bana güvenmeni istiyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |