Search
English Turkish Sentence Translations Page 182789
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
My balls can't take much more! | Toplarım daha fazlasına dayanamaz! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
My balls can't take it! | Toplarım daha fazlasına dayanamaz! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I can't lose you, Father! | Seni kaybedemem baba! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Cut it out, you sneaky jerk! | Kes şunu seni sinsi pislik! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Saying you're a god... You sure pulled the wool over my eyes! | Tanrı olduğunu söyleyerek, gözlerimi boyadın! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You stupidface! | Seni dangalak! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Shoko, it hurts. | Shoko, acıyor. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
This... hurts. | Bu... acıtıyor. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Shoko! Father! | Shoko! Baba! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Now, everything will be mine! | Şimdi, her şey benim olacak! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
My sweet Doronjo, I want you! | Benim tatlı Doronjo'm, seni istiyorum! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Let go of Mistress Doronjo! | Doronjo sama'yı bırak! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Let her go! Let Mistress Doronjo go! | Bırak onu! Doronjo sama'yı bırak! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I won't let you take Boyayan alone! | Boyayan'ı yalnız bırakmam! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
The right timing for me to step up has completely passed! | Doğru zamanı tamamen kaçırdım! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Without a rival, love is boring too, isn't it? | Bir rakip olmadan, aşk da sıkıcı olmaz mı? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
What an infuriating woman you are. | Sen ne kadar sinir bozucu bir kadınsın. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Ah! What's this, koron?! | Bu nedir, koron? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Doronjo! Come with me! | Doronjo! Benimle gel! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Double attack! | Çifte saldırı! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
What was that, koron? What was all that fuss, koron? | Bu neydi, koron? Tüm bu yaygara ne içindi, koron? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Omochama came back, too. | Fazladan Omochama da geri geldi. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Why am I "too", koron?! | Ben "fazlalık" mıyım, koron?! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Welcome back, Omochama. | Hoş geldin, Omochama. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I owe you so much for taking care of my daughter. | Kızıma göz kulak olduğunuz için, size teşekkür borçluyum. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Mr. 1. | 1 numara san. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Thank you for teaching me how to show my courage. | Bana nasıl cesur olunacağını öğrettiğin için, | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I am 2, but not "Ms. 2". | Adım 2 numara, "2 numara san" değil. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You don't need the "Ms.". | "San" demene gerek yok. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Children don't have to understand. | Çocuklar anlamak zorunda değil. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Shoko, want to go home? | Shoko, eve gitmek ister misin? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Take care, koron. | Kendinize iyi bakın, koron. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Goodbye! I hope we meet again, koron! | Güle güle! Umarım yine görüşürüz, koron! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
The pose of victory! | Zafer dansı! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I guess this is goodbye. | Sanırım bu bir veda. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You can let another into your heart. | Kalbinize başka birini kabul edebilirsiniz. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You can be perverts for the rest of your lives. | Hayatınızın geri kalanını birer sapık olarak geçirebilirsiniz. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You can even live your youth again. | Hatta, gençliğinizi yeniden yaşayabilirsiniz. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
A good woman doesn't look back. | İyi bir kadın geriye bakmaz. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Oink! How sad, how sad! Oink! | Çok üzücü, çok üzücü! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
The full moon in the sky is shining bright. | Gökyüzünde dolunay parlıyor. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Yatterman is shining above the Earth. | Dünyanın üzerinde Yatterman parlıyor. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
They have come all this way for justice. | Onlar onca yolu adalet için kat ederler. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
But nearing the end, they hear this beautiful voice. | Ama sona yaklaştıklarında, bu güzel sesi duyarlar. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Clearly, rightly, beautifully. | Açıkça, hak ederek, güzelce. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
You can do it! Yatta! Yatta! Yatterman! | Yapabilirsin! Yatta! Yatta! Yatterman! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Sakurai Sho | Sakurai Sho | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Fukuda Saki | Fukuda Saki | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Namase Katsuhisa | Namase Katsuhisa | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Even as time goes by, it won't disappear Kendo Kobayashi | Kendo Kobayashi | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Okamoto Anri | Okamoto Anri | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Fukada Kyoko It's a brand new world | Fukada Kyoko | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I'll take on brother's enemy! | Abimin düşmanlarını ben devralıyorum! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Here's what's happening next week, koron! | Karşınızda, gelecek hafta olacaklar, koron! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Doronbo is reunited, koron! | Dorombo yeniden bir araya gelmiş, koron! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Squid Tagosaku 2 | Kalamar Tagosaku 2 | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Yatterpelican | Yatter pelikan. | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
What's this, koron? | Bu ne, koron? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Yatterpelican! His weak point is... | Yatter pelikan! Zayıf noktası... | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
His uvula! | Küçük dili! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
Is that White Doronjo, koron? | Beyaz Doronjo mu, koron? | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
As long as there is evil in this world, | Bu dünyada kötülük var olduğu sürece, | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
I'll push on to the ends of the Earth! | ...dünyanın diğer ucuna giderim! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
See you next week! | Haftaya görüşürüz! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
If you don't watch, you'll be punished! | Eğer izlemezseniz, cezalandırılırsınız! | Yattaman-2 | 2009 | ![]() |
A Mavi Film production | Mavi Film Production. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
made with the support of Efes Pilsen | Efes Pilsen'in katkılarıyla... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Tales of Darkness 1 | Karanlık Üstüne Öyküler 1 | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
FATE | Yazgı | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Come on! Get up and go to bed. | Kalk hadi, yerine yat. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
I have such a headache. | Başım çok ağrıyor, | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Was I asleep long? Yes. Yes, you were. | Çok oldu mu uyuyalı? Oldu, oldu. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Mum? | Anne! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Mr Haluk, you don't understand. | Haluk Bey, sen beni anlamıyorsun. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
When did these goods reach customs? | Bu mallar gümrüğe ne zaman geldi? | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
And when did I find out? | Benim ne zaman haberim oldu? | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
We don't even have the paperwork yet. | ...daha evrakları yok ortada. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
How can it be my fault for God's sake? | Ya, benim ne suçum var bunda Allahaşkına! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
You talk as if we're making things difficult just to annoy you. | Ya hayır, öyle bir konuşuyorsunuz ki sanki biz gıcıklığına zorluk çıkarıyoruz! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Mr Naim wants to see you before you start on this. | Naim Bey bunlara başlamadan bir konuşalım, dedi. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
How many times have I told you? It's the same story every time. | Ya kaç defa söyledik, her seferinde aynı şey! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
No, Mr Haluk. Then I'll be quite open about this. | Yok, Haluk Bey yok! O zaman size açıkça söyleyeyim: | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
I can not take Mr Turan's attitude any more. | Bu, Turan Bey'in davranışlarını kaldıramıyoruz artık. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
No, don't get the wrong idea. We have no complaints about you. | Hayır hayır, yanlış anlamayın; sizden bir şikayetimiz yok bizim. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
But no one's his slave. | Ama kimse, kimsenin uşağı da değil ki. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
He treats us worse than his wife. | Adam iş veriyoruz diye nerdeyse karısı yerine koyacak bizi. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
No, go and tell him straight out to find himself another customs man. | Yok yok, gidin kendisine açıkça söyleyin. Piyasada bir sürü gümrükçü var... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
There's plenty around. I'm not going back on my word. | ...bulsun kendine bir başkasını! Ben bir daha tükürdüğümü yalamam! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
OK, I'm sorry. There's nothing we can do about it now. | Tamam tamam, kusura bakmayın. Bu saatten sonra bizim yapabileceğimiz bir şey yok. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
All right... Good bye. | Tamam. İyi günler. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Bastards. | Pezevenkler! | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
How's it going? Fine. | Naber? İyilik... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
I was going to tell you something. | Sana ben bir şey söyleyecektim... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
It was on my mind just a minute ago. | Daha şimdi aklımdaydı... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Oh God... Anyway... | Allah Allah! Neyse... | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
These need checking thoroughly. | Bunların iyice gözden geçmesi lazım. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Some of them are a real mess. Don't let anything through. | Bazılarında epey karışıklıklar var, bazıları da eksik; sakın atlama onları. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Shout when you find something. OK. | Geldiğinde bana haber ver. Tamam. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Don't do anything without asking. We're in enough trouble as it is. | Bana sormadan bir şey yapma; zaten başımız belada. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |
Now get started. I hope you'll be done by this evening. | Hadi, başla. Akşama bitirirsin umarım. | Yazgi-1 | 2001 | ![]() |