English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 15477
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Really? | Sahi mi? Kabir, seni sinsi çocuk! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 |  |
| When is the big day? | Büyük gün ne zaman? Efendim? Hangi büyük gün? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Nice acting, Ayesha! | Güzel rol yapıyorsun, Ayesha! Her şeyden haberimiz var. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| He is getting married! | Evleniyor. Evleniyor musun? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| To whom? | Kiminle? Onunla. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Kabir... | Kabir... Öyle bir şey yok Saira teyze. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Who told you? | Sana kim söyledi? Yengen İndu. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| No engagement, they're directly planning the wedding. | Nişan olmadan direk düğün yapacaklar. Ne? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Oome on, let's celebrate! | Hadi kutlayalım bunu. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I think it's very good they're not | Bence bu çok iyi. Hiç uğraşmadan hemen düğün yapacaklar. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| It's a waste of time. | Zaman kaybı. Yapmayın. Bu bir tuzak! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Farah! | Farah! Farah, dur lütfen. Lütfen! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Are you okay? | İyi misin? Hayır, iyi falan değilim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What was that? | Neydi o? Cidden üzgünüm. Hiçbir fikrim yok. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| You people don't talk to each other or what? | Siz birbirinizle hiç konuşmuyor musunuz? Evleniyor musun? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I am not deaf, Kabir. I heard what your Aunties said. | Sağır değilim, Kabir. Teyzelerinin ne dediğini duydum. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Please hear me out too? | Lütfen beni de dinler misin? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| It's true that Noorie & I are getting engaged... | Noorie ile nişanlanacağımız doğruydu ama bunun bir nedeni vardı. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Farah, please wait! | Farah, lütfen bekle. Evlenmiyorum ben! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Go tell Noorie that you asshole! | Git de bunu Noorie'ye söyle! Lütfen dinle beni. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| To what?! | Neyi?! Tanıştık ve senden hoşlandım. İyi vakit geçirdik. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Then this I love you, I want to be with you... | Sonra "seni seviyorum, senin yanındayım" lafları falan. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What was the need to lie? | Ne gerek vardı bu kadar yalana? Beni mal yerine koydun, Kabir. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What's going on? | Neler oluyor? Yok bir şey. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Noorie meets Rana, not me. They are together. | Noorie, Rana'yı seviyor, beni değil. Sadece onlara yardım ediyordum. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| These are our parents? | Onlar mı bizim ailemiz? Eşya mıyım ben? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I thought I'd teach them a lesson. | Onlara ders verebileceğimi düşündüm. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| If they can use me for the company, | Onlar beni şirket için kullanıyorsa ben de onları uçak için kullanabilirdim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| So what's the difference between you and them? | O zaman aranızda ne fark kalır? Ayesha lütfen! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Out out the moral science. | Ahlak dersi vermeyi kes. Sen de olsan aynısını yapardın. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| No! I wouldn't. | Hayır, yapmazdım. Onların fikrine katılmıyorsam bunu açıkça söylerdim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Oh really? | Sahi mi? Neden davetiyeyi söylemedin? Kabir! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| That was not important. | O önemli değildi. Lütfen büyür müsün artık. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What are you doing? | Ne yapıyorsun? Ne yapmak istiyorsun? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Think. | Bir düşün. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| We are not getting married! | Evlenmiyoruz! Yanlış anlaşılma olmuş. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I don't know, you are a Sood. | Bilmiyorum. Sen de bir Sood'sun sonuçta. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What is that supposed to mean?! | O da ne demek oluyor? Ne demek istediğimi biliyorsun! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| You know the problem between our families. | Ailelerimiz arasındaki sorunu da biliyorsun. Ne sorunu? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Your aunt was engaged to my uncle | Teyzen amcamla nişanlandı ve düğünden bir gün önce onu terk etti. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| That's because your sleazy uncle | Senin adi amcan yüzünden onu terk etti! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| was having an affair with his secretary. | Sekreteriyle ilişkisi vardı! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Watch your tongue, she's my aunt now. | Sözlerine dikkat et! O benim yengem. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| And she didn't buy my uncle, | Ayrıca senin babanın Kamal amcayı senin için satın aldığı gibi... | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Please classify my account... | Lütfen hesabımı doğrulayın. Peki. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| This is too much. | Bu çok fazla. Neredeydin? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I got a call from Delhi. | Delhi'den telefon gelmişti. Otursana Kamal. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Indu... | İndu, Prem'i gördün mü? Saat 10'den beri görmedim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Don't tell me. He sleeps that early? | Hadi canım. O kadar erken mi uyuyor? Evet. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Tell Neelu I went back to the ship. | Neelu'ya gemiye döndüğümü söylersiniz. Kamal abi. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Please take Putlu with you. | Putlu'yu da götürür müsün? Gel. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Why? | Niye? Geç oldu artık. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Good night, everybody. | İyi geceler herkese. İyi geceler! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Kabir! | Kabir! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Kamal Uncle saw Rana & me together... | Kamal amca, Rana ile beni birlikte gördü. Ne olmuş yani? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What were you both doing? | Ne yapıyordunuz? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I'll handle it. | Bunu halledeceğim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| And Noorie... | Noorie, gemide 500 tane oda var be. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What happened? | Ne oldu? Sorma. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Are you okay? | İyi misin? Bana biraz su getir. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Ya, sure. | Tamam alırım. Biraz su alabilir miyim? Tabii. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Kamal Uncle! | Kamal amca! Efendim! Efendim iyi misiniz? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Oall the ship... | Gemiyi ara. Medical merkezini açmalarını söyle. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| He may be having a heart attack! | Kalp krizi geçiriyor olabilir. Acele et! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Don't complain... | Hiç şikayet etme. Sen çok fazla şanslıydın! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I totally agree! | Kesinlikle katılıyorum! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Hello... | Alo? Evet? Efendim? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| How is he? | Durumu nasıl? Bilmiyoruz. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Kabir, it's all my fault... | Kabir, hepsi benim suçum. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| He was already so stressed and I... | Zaten çok stresliydi. Bir de ben... Senin suçun değildi. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What happened? | Ne oldu? Doktor yanında. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| He's been on anti anxiety pills for a few months. | Birkaç aydır anksiyete ilaçları alıyormuş. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I didn't even know. | Hiç haberim yoktu. Gel buraya. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| There is nothing to worry about. | Endişelenecek hiçbir şey yok. Şiddetli bir gaz durumu. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| We've given him something for the heartburn. | Mide yanması için de ilaç verdik. Birkaç dakika içinde iyi olacaktır. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| You have no idea what I've been through. | Neler yaşadım bir bilsen. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What you've been through? | Neler yaşadın? Sen mi neler yaşadın?! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What are you doing? Stop it! | Ne yapıyorsun? Kes şunu! Sen mi?! | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Should I keep living with the fear | Beni bırakacağın korkusuyla yaşamak zorunda mıyım? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Yes, one minute. | Evet, bir dakika. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Oome in. | Girin. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| You okay? | İyi misin? Evet, fevkaladeyim! Anne. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| You scared us, Papa. | Bizi korkuttun baba. İyi olmana sevindim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Listen... | Dinle. Noorie'yi unut gitsin. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What? | Ne? Niye? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| She is not serious about Kabir, trust me. | Kabir konusunda ciddi değildi. Güvenin bana. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Meaning? | Ne demek şimdi bu? Soodlar'a söz verdik. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Sorry... | Özür dilerim. Her şey için özür dilerim. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Don't be sorry, Papa. | Özür dileme baba. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Actually I never planned to marry Noorie... | Aslında Noorie'yle evlenmeyi hiç planlamadım. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I know about her & Rana... | Rana ile birlikte olduğunu biliyordum. Noorie ve Rana mı? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| She likes him. | Ondan hoşlanıyor. İkisi birlikteler. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| I was just helping them out. | Ben sadece onlara yardım etmeye çalışıyordum. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| So, I'm sorry. | Bu yüzden üzgünüm. Üzgün müsün? Bu kadar mı? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| That's it, you are sorry? | Çok mu üzgünsün? Şimdi üzgün olmanın ne manası var? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| This isn't a joke. | Şaka değil bu. Ciddi bir mesele, Kabir. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Yes, of course it's serious... | Evet, tabii ki ciddi. Sizin için iş anlaşması, değil mi? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| It isn't mine... | Hayır, benim değil ve bunu istemiyorum da. | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| What do you mean you don't want it? | Ne demek bu bu işi istemiyorsun? | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
| Now that he is fine and we are talking, | Babam iyi olduğuna ve hepimiz bir arada olduğumuza göre... | Dil Dhadakne Do-1 | 2015 | |
