Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165897
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Do you recognize me? | Beni tanidin mi? Beni tanıdın mı? Beni tanıdın mı? Beni tanıdın mı? Beni tanıdın mı? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Do you know the Prophets? | Peygamberlerin söylediklerini bilir misin? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
What does lsaiah say? | Yeºaya ne der, bilir misin? Yeşaya ne der, bilir misin? Yeşaya ne der, bilir misin? Yeşaya ne der, bilir misin? Yeşaya ne der, bilir misin? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
He says, "Prepare the way of the Lord." | "Tanri'nin yolunu açin" der. "Tanrı'nın yolunu açın" der. Tanrının yolunu açın der. ''Tanrı'nın yolunu açın'' der. ''Tanrı'nın yolunu açın'' der. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Are you telling me that's you? I don't know. Tell me. | Beklenen kiºi oldugunu mu söylüyorsun? Bilmiyorum. Sen söyle. Beklenen kişi olduğunu mu söylüyorsun? Bilmiyorum. Sen söyle. Beklenen kişi olduğunu mu söylüyorsun? Bilmiyorum. Sen söyle. Beklenen kişi olduğunu mu söylüyorsun? Bilmiyorum. Sen söyle. Beklenen kişi olduğunu mu söylüyorsun? Bilmiyorum. Sen söyle. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
To be baptized. | Vaftiz edilmeye. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
No, I don't dare. | Buna cesaret edemem. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
If you're the Master, then you have to baptize me. | Efendimiz sensen senin beni vaftiz etmen gerekir. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Baptize me. | Vaftiz et beni. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Love. What does it mean? | Sevgi. Sevgi ne demek? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Love is sweet as honey. But it's also blood. | Sevgi bal gibi tatlidir. Ama sevgi ayni zamanda kandir. Sevgi bal gibi tatlıdır. Ama sevgi aynı zamanda kandır. Sevgi bal gibi tatlıdır. Ama sevgi aynı zamanda kandır. Sevgi bal gibi tatlıdır. Ama sevgi aynı zamanda kandır. Sevgi bal gibi tatlıdır. Ama sevgi aynı zamanda kandır. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Love is action. You want a new crop, you burn the earth. | Sevgi eylemdir. Yeni bir mahsul istiyorsan dünyayi yak. Sevgi eylemdir. Yeni bir mahsul istiyorsan dünyayı yak. Sevgi eylemdir. Yeni bir mahsul istiyorsan dünyayı yak. Sevgi eylemdir. Yeni bir mahsul istiyorsan dünyayı yak. Sevgi eylemdir. Yeni bir mahsul istiyorsan dünyayı yak. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
But isn't love enough? | Sevmek yetmez mi? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
No! Look at the world. Look around you. | Hayir! Dünyanin haline bak! Etrafina bak! Hayır! Dünyanın haline bak! Etrafına bak! Hayır! Dünyanın haline bak! Etrafına bak! Hayır! Dünyanın haline bak! Etrafına bak! Hayır! Dünyanın haline bak! Etrafına bak! | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Plague, war, corruption... | Veba, savaºlar, ahlaksizlik... Veba, savaşlar, ahlaksızlık... Veba, savaşlar, ahlaksızlık... Veba, savaşlar, ahlaksızlık... Veba, savaşlar, ahlaksızlık... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...false prophets, false idols, worship of gold. | yalanci peygamberler, sahte kahramanlar, altina tapanlar. yalancı peygamberler, sahte kahramanlar, altına tapanlar. yalancı peygamberler, sahte kahramanlar, altına tapanlar. yalancı peygamberler, sahte kahramanlar, altına tapanlar. yalancı peygamberler, sahte kahramanlar, altına tapanlar. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Nothing is of value. | Degerli hiçbir ºey yok. Değerli hiçbir şey yok. Değerli hiçbir şey yok. Değerli hiçbir şey yok. Değerli hiçbir şey yok. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The tree is rotten. You have to take the axe and cut it down. | Agaç çürümüº. Baltayi alip kökünden kesmek zorundasin. Ağaç çürümüş. Baltayı alıp kökünden kesmek zorundasın. Ağaç çürümüş. Baltayı alıp kökünden kesmek zorundasın. Ağaç çürümüş. Baltayı alıp kökünden kesmek zorundasın. Ağaç çürümüş. Baltayı alıp kökünden kesmek zorundasın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
If I was a woodcutter, I'd cut. If I was a fire, I'd burn. | Oduncu olsaydim keserdim. Ateº olsaydim yakardim. Oduncu olsaydım keserdim. Ateş olsaydım yakardım. Oduncu olsaydım keserdim. Ateş olsaydım yakardım. Oduncu olsaydım keserdim. Ateş olsaydım yakardım. Oduncu olsaydım keserdim. Ateş olsaydım yakardım. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
But I'm a heart and I love and that's all I can do. | Ama ben yüregim, seviyorum. Baºka bir ºey yapamam. Ama ben yüreğim, seviyorum. Başka bir şey yapamam. Ama ben yüreğim, seviyorum. Başka bir şey yapamam. Ama ben yüreğim, seviyorum. Başka bir şey yapamam. Ama ben yüreğim, seviyorum. Başka bir şey yapamam. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I'm a heart, also. | Ben de yüregim. Ben de yüreğim. Ben de yüreğim. Ben de yüreğim. Ben de yüreğim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
But I can't love what's unjust. | Ama dogru olmayani sevemem. Ama doğru olmayanı sevemem. Ama doğru olmayanı sevemem. Ama doğru olmayanı sevemem. Ama doğru olmayanı sevemem. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
What I can't love, I attack. God demands it. | Sevemedigim ºeye saldiririm. Tanri da böyle buyurmuº. Sevemediğim şeye saldırırım. Tanrı da böyle buyurmuş. Sevemediğim şeye saldırırım. Tanrı da böyle buyurmuş. Sevemediğim şeye saldırırım. Tanrı da böyle buyurmuş. Sevemediğim şeye saldırırım. Tanrı da böyle buyurmuş. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Anger? Yes, God demands anger. | Öfkeyi mi? Evet, öfkeyi. Öfkeyi mi? Evet, öfkeyi. Öfkeyi mi? Evet, öfkeyi. Öfkeyi mi? Evet, öfkeyi. Öfkeyi mi? Evet, öfkeyi. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Anger? But we're all brothers. | Öfke... Ama hepimiz kardeºiz. Öfke... Ama hepimiz kardeşiz. Öfke... Ama hepimiz kardeşiz. Öfke... Ama hepimiz kardeşiz. Öfke... Ama hepimiz kardeşiz. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You think love is God's only way? Go to the Dead Sea, look in the bottom. | Sence Tanri'nin tek silahi sevgi mi? Gidip Lut Gölü'nün dibine bak. Sence Tanrı'nın tek silahı sevgi mi? Gidip Lut Gölü'nün dibine bak. Sence Tanrının tek silahı sevgi mi? Gidip Lut Gölünün dibine bak. Sence Tanrı'nın tek silahı sevgi mi? Gidip Lut Gölü'nün dibine bak. Sence Tanrı'nın tek silahı sevgi mi? Gidip Lut Gölü'nün dibine bak. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You'll see two whores, Sodom and Gomorrah. | Orada iki tane fahiºe göreceksin, Sodom ve Gomora. Orada iki tane fahişe göreceksin, Sodom ve Gomora. Orada iki tane fahişe göreceksin, Sodom ve Gomora. Orada iki tane fahişe göreceksin, Sodom ve Gomora. Orada iki tane fahişe göreceksin, Sodom ve Gomora. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
That's God's way. | Iºte Tanri'nin silahi. İşte Tanrı'nın silahı. İşte Tanrının silahı. İşte Tanrı'nın silahı. İşte Tanrı'nın silahı. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
On the day of the Lord... | Efendimizin günü gelince... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...blood will flow from wood. | tahtalardan kan boºalacak. tahtalardan kan boşalacak. tahtalardan kan boşalacak. tahtalardan kan boşalacak. tahtalardan kan boşalacak. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The stones of the houses will come alive and kill their owners. | Evlerin taºlari canlanip ev sahiplerini öldürecek. Evlerin taşları canlanıp ev sahiplerini öldürecek. Evlerin taşları canlanıp ev sahiplerini öldürecek. Evlerin taşları canlanıp ev sahiplerini öldürecek. Evlerin taşları canlanıp ev sahiplerini öldürecek. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
That day is here. | O gün geldi. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
He gave me the axe. Now I give it to you. | Baltayi bana verdi. Ben de ºimdi sana veriyorum. Baltayı bana verdi. Ben de şimdi sana veriyorum. Baltayı bana verdi. Ben de şimdi sana veriyorum. Baltayı bana verdi. Ben de şimdi sana veriyorum. Baltayı bana verdi. Ben de şimdi sana veriyorum. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
That's not the answer. | Çözüm bu degil. Çözüm bu değil. Çözüm bu değil. Çözüm bu değil. Çözüm bu değil. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Then what is the answer? | O halde ne? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Well, if you won't listen to me, who will you listen to? | Benim sözümü dinlemezsen kimin sözünü dinleyeceksin? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
God. | Tanri'nin. Tanrı'nın. Tanrının. Tanrı'nın. Tanrı'nın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The God of lsrael is the God of the desert. | Yahudilerin Tanrisi çöllerin Tanrisidir. Yahudilerin Tanrısı çöllerin Tanrısıdır. Yahudilerin Tanrısı çöllerin Tanrısıdır. Yahudilerin Tanrısı çöllerin Tanrısıdır. Yahudilerin Tanrısı çöllerin Tanrısıdır. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
If you want to speak to him, then you'll have to go to the desert. | Onunla konuºmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. Onunla konuşmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. Onunla konuşmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. Onunla konuşmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. Onunla konuşmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I'll go to ldumaea. | Edom'a gidecegim. Edom'a gideceğim. Edoma gideceğim. Edom'a gideceğim. Edom'a gideceğim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Thank you, Baptist. | Sagol Vaftizci. Sağol Vaftizci. Sağol Vaftizci. Sağol Vaftizci. Sağol Vaftizci. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Be careful. God isn't alone out there. | Dikkatli ol. Orada Tanri yalniz degildir. Dikkatli ol. Orada Tanrı yalnız değildir. Dikkatli ol. Orada Tanrı yalnız değildir. Dikkatli ol. Orada Tanrı yalnız değildir. Dikkatli ol. Orada Tanrı yalnız değildir. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You were lonely. | Yalnizdin. Yalnızdın. Yalnızdın. Yalnızdın. Yalnızdın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You cried. So I came. | Agliyordun. Ben de geldim. Ağlıyordun. Ben de geldim. Ağlıyordun. Ben de geldim. Ağlıyordun. Ben de geldim. Ağlıyordun. Ben de geldim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I didn't call for you. | Seni ben çagirmadim. Seni ben çağırmadım. Seni ben çağırmadım. Seni ben çağırmadım. Seni ben çağırmadım. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Your spirit. | Senin ruhun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
My spirit? | Ruhum mu? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You're afraid ofbeing alone. | Yalnizliktan korkuyorsun. Yalnızlıktan korkuyorsun. Yalnızlıktan korkuyorsun. Yalnızlıktan korkuyorsun. Yalnızlıktan korkuyorsun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You're just like Adam. | Adem gibisin. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
He called me and I took one of his ribs... | O da beni çagirmiºti. Bir kaburgasini alip... O da beni çağırmıştı. Bir kaburgasını alıp... O da beni çağırmıştı. Bir kaburgasını alıp... O da beni çağırmıştı. Bir kaburgasını alıp... O da beni çağırmıştı. Bir kaburgasını alıp... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...and made it into a woman. | kadina çevirdim. kadına çevirdim. kadına çevirdim. kadına çevirdim. kadına çevirdim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You're here to trick me. | Buraya beni kandirmaya geldin. Buraya beni kandırmaya geldin. Buraya beni kandırmaya geldin. Buraya beni kandırmaya geldin. Buraya beni kandırmaya geldin. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Trick you? | Kandirmaya mi? Kandırmaya mı? Kandırmaya mı? Kandırmaya mı? Kandırmaya mı? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
To love and care for a woman, to have a family, is this a trick? | Bir kadini sevip kollamak, aile kurmak yanliº mi? Bir kadını sevip kollamak, aile kurmak yanlış mı? Bir kadını sevip kollamak, aile kurmak yanlış mı? Bir kadını sevip kollamak, aile kurmak yanlış mı? Bir kadını sevip kollamak, aile kurmak yanlış mı? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Why are you trying to save the world? | Niye dünyayi kurtarmaya çaliºiyorsun? Niye dünyayı kurtarmaya çalışıyorsun? Niye dünyayı kurtarmaya çalışıyorsun? Niye dünyayı kurtarmaya çalışıyorsun? Niye dünyayı kurtarmaya çalışıyorsun? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Aren't your own sins enough for you? | Günahlarin sana yetmiyor mu? Günahların sana yetmiyor mu? Günahların sana yetmiyor mu? Günahların sana yetmiyor mu? Günahların sana yetmiyor mu? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
What arrogance to think you can save the world. | Dünyayi kurtarabilecegini saniyorsun, bu ne kibir! Dünyayı kurtarabileceğini sanıyorsun, bu ne kibir! Dünyayı kurtarabileceğini sanıyorsun, bu ne kibir! Dünyayı kurtarabileceğini sanıyorsun, bu ne kibir! Dünyayı kurtarabileceğini sanıyorsun, bu ne kibir! | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The world doesn't have to be saved. | Dünyayi kurtarmana gerek yok. Dünyayı kurtarmana gerek yok. Dünyayı kurtarmana gerek yok. Dünyayı kurtarmana gerek yok. Dünyayı kurtarmana gerek yok. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Save yourself. | Sen kendini kurtar. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Find love. | Sevgiyi bul. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I have love. | Benim sevgim var. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...in my eyes. | gözlerime bak. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Look at my breasts. | Gögüslerime bak. Göğüslerime bak. Göğüslerime bak. Göğüslerime bak. Göğüslerime bak. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Do you recognize them? | Tanidin mi? Tanıdın mı? Tanıdın mı? Tanıdın mı? Tanıdın mı? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Just nod your head... | Kafani salla yeter. Kafanı salla yeter. Kafanı salla yeter. Kafanı salla yeter. Kafanı salla yeter. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...and we'll be in my bed together. | Birlikte benim yatagimda uyaniriz. Birlikte benim yatağımda uyanırız. Birlikte benim yatağımda uyanırız. Birlikte benim yatağımda uyanırız. Birlikte benim yatağımda uyanırız. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
After ten days... | On gün sonra... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...the hunger went away. | açlik kalmadi. açlık kalmadı. açlık kalmadı. açlık kalmadı. açlık kalmadı. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Welcome, Jesus. Congratulations. | Merhaba lsa. Tebrikler. Merhaba İsa. Tebrikler. Merhaba İsa. Tebrikler. Merhaba İsa. Tebrikler. Merhaba İsa. Tebrikler. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You're past the small temptations of a woman and a family. | Bir kadin ve aile kurma hayalleri seni ayartamadi. Bir kadın ve aile kurma hayalleri seni ayartamadı. Bir kadın ve aile kurma hayalleri seni ayartamadı. Bir kadın ve aile kurma hayalleri seni ayartamadı. Bir kadın ve aile kurma hayalleri seni ayartamadı. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
We're both bigger than that. | Bunlar bize viz gelir. Bunlar bize vız gelir. Bunlar bize vız gelir. Bunlar bize vız gelir. Bunlar bize vız gelir. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Who are you? You don't recognize me? | Sen de kimsin? Beni tanimadin mi? Sen de kimsin? Beni tanımadın mı? Sen de kimsin? Beni tanımadın mı? Sen de kimsin? Beni tanımadın mı? Sen de kimsin? Beni tanımadın mı? | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I'm you, I'm your heart. | Ben senim, senin yüreginim. Ben senim, senin yüreğinim. Ben senim, senin yüreğinim. Ben senim, senin yüreğinim. Ben senim, senin yüreğinim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Your heart is so greedy. | Yüregin o kadar açgözlü ki... Yüreğin o kadar açgözlü ki... Yüreğin o kadar açgözlü ki... Yüreğin o kadar açgözlü ki... Yüreğin o kadar açgözlü ki... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
It pretends to be humble... | Alçakgönüllü gibi gözüküyor... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...but it really wants to conquer the world. | ama aslinda dünyayi ele geçirmek istiyor. ama aslında dünyayı ele geçirmek istiyor. ama aslında dünyayı ele geçirmek istiyor. ama aslında dünyayı ele geçirmek istiyor. ama aslında dünyayı ele geçirmek istiyor. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I never wanted a kingdom on earth. | Ben yeryüzünde egemenlik kurmak istemedim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The kingdom of heaven is enough. You're a liar. | Göklerin egemenligi benim için yeterli. Yalan söylüyorsun. Göklerin egemenliği benim için yeterli. Yalan söylüyorsun. Göklerin egemenliği benim için yeterli. Yalan söylüyorsun. Göklerin egemenliği benim için yeterli. Yalan söylüyorsun. Göklerin egemenliği benim için yeterli. Yalan söylüyorsun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
When you were making crosses for the Romans... | Romalilariçin çarmih yaparken... Romalılar için çarmıh yaparken... Romalılar için çarmıh yaparken... Romalılar için çarmıh yaparken... Romalılar için çarmıh yaparken... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...your head was exploding with dreams ofpower. | iktidar hirsiyla yanip tutuºuyordun. iktidar hırsıyla yanıp tutuşuyordun. iktidar hırsıyla yanıp tutuşuyordun. iktidar hırsıyla yanıp tutuşuyordun. iktidar hırsıyla yanıp tutuşuyordun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Power over everyone. | Herºeye egemen olmakti amacin. Her şeye egemen olmaktı amacın. Her şeye egemen olmaktı amacın. Her şeye egemen olmaktı amacın. Her şeye egemen olmaktı amacın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You said it was God, but you really wanted power. | Sen Tanri diyordun, ama gerçekte iktidari istiyordun. Sen Tanrı diyordun, ama gerçekte iktidarı istiyordun. Sen Tanrı diyordun, ama gerçekte iktidarı istiyordun. Sen Tanrı diyordun, ama gerçekte iktidarı istiyordun. Sen Tanrı diyordun, ama gerçekte iktidarı istiyordun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Now you can have what you want. | Artik istedigin ºeyi elde edebilirsin. Artık istediğin şeyi elde edebilirsin. Artık istediğin şeyi elde edebilirsin. Artık istediğin şeyi elde edebilirsin. Artık istediğin şeyi elde edebilirsin. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Any country you want. | Istedigin ülkeyi. İstediğin ülkeyi. İstediğin ülkeyi. İstediğin ülkeyi. İstediğin ülkeyi. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
All of them. | Heryeri. Her yeri. Her yeri. Her yeri. Her yeri. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You could even have Rome. Liar. | Istersen Roma lmparatorlugunu. Yalanci. İstersen Roma İmparatorluğunu. Yalancı. İstersen Roma İmparatorluğunu. Yalancı. İstersen Roma İmparatorluğunu. Yalancı. İstersen Roma İmparatorluğunu. Yalancı. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Step into my circle so I can pull your tongue out. | Çemberin içine gir de dilini koparayim. Çemberin içine gir de dilini koparayım. Çemberin içine gir de dilini koparayım. Çemberin içine gir de dilini koparayım. Çemberin içine gir de dilini koparayım. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Archangel, move back. | Uzak dur lblis! Uzak dur İblis! Uzak dur İblis! Uzak dur İblis! Uzak dur İblis! | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Move back, you're blinding me. | Uzak dur, bir ºey göremiyorum. Uzak dur, bir şey göremiyorum. Uzak dur, bir şey göremiyorum. Uzak dur, bir şey göremiyorum. Uzak dur, bir şey göremiyorum. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
I'm the one you've been waiting for. | Bekledigin benim. Beklediğin benim. Beklediğin benim. Beklediğin benim. Beklediğin benim. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
Remember... | Hatirlasana... Hatırlasana... Hatırlasana... Hatırlasana... Hatırlasana... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...when you were a little boy... | küçük bir çocukken... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
...you cried: | "Tanrim... "Tanrım... "Tanrım... ''Tanrım... ''Tanrım... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
"Make me a god, God. | "beni tanri yap" diye aglardin. "beni tanrı yap" diye ağlardın. "beni tanrı yap" diye ağlardın. ''beni tanrı yap'' diye ağlardın. ''beni tanrı yap'' diye ağlardın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
"God. | "Tanrim... "Tanrım... "Tanrım... ''Tanrım... ''Tanrım... | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
"God, make me a god. " | "Beni tanri yap Tanrim." "Beni tanrı yap Tanrım." "Beni tanrı yap Tanrım." ''Beni tanrı yap Tanrım.'' ''Beni tanrı yap Tanrım.'' | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
But I was just a child then. | Çocuktum o zaman. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You are God. | Sen zaten Tanrisin. Sen zaten Tanrısın. Sen zaten Tanrısın. Sen zaten Tanrısın. Sen zaten Tanrısın. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
The Baptist knew it. Now it's time you admit it. | Vaftizci biliyordu. Senin de bunu görmenin zamani geldi. Vaftizci biliyordu. Senin de bunu görmenin zamanı geldi. Vaftizci biliyordu. Senin de bunu görmenin zamanı geldi. Vaftizci biliyordu. Senin de bunu görmenin zamanı geldi. Vaftizci biliyordu. Senin de bunu görmenin zamanı geldi. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |
You are his son. | Sen O'nun oglusun. Sen O'nun oğlusun. Sen O'nun oğlusun. Sen O'nun oğlusun. Sen O'nun oğlusun. | The Last Temptation of Christ-1 | 1988 | ![]() |