Search
English Turkish Sentence Translations Page 178280
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Moyer: You know, if might help | "Oluğa atmak için biraz daha çabalasan... Biraz daha kanala | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| if you aimed a little more for the gutter. | ...yardımcı olabilir gerçi." doğru nişan alabilirsen faydası olur. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Kelly: Moyer, stop breaking her balls. | "Hadi ama Moyer, kızla uğraşmaktan vazgeç." Moyer, kızı rahat bırak. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| She's new here. | "Daha yeni." Burada yeni daha. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Woman (Over P.A.) Order 195. | "195 numaralı sipariş" Kadın Sipariş 195. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Order 196. | "196" Sipariş 196. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| 197. | "197" 197. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I saw one of the guys. | Onlardan birini gördüm. Adamlardan birini gördüm. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Carrie: Theo Walker, aka "Zippy." | Theo Walker, nam ı diğer "Zippy(Hızlı)". Theo Walker, nam ı diğer "Zippy." | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| What kind of genius comes into a room full of cops | Ne tür bir "dahi" ikisini vurmadan önce polislerle... Nasıl bir dahi içlerinden ikisini vurmadan | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| right before shooting two of 'em? | ...dolu bir odaya girer ki? önce polislerle dolu bir mekana gelir? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Well, it was crowded in there. | İçerisi kalabalıktı. Eh, kalabalıktı. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Maybe he thought he could blend in. | Belki de kaynayacağını düşündü. Belki de insanların arasına karışacağını düşündü. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Age 18, took three drug collars in the past two years. | 18 yaşında, son iki senede üç kere uyuşturucudan tutuklanmış. 18 yaşında, son iki yılda uyuşturucudan 3 sabıkası var. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| He's no rocket scientist. | Pek zeki değil. Alim değilmiş. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Zippy's name doesn't pop up | Kelly'nin ya da Moyer'ın hiçbir dosyasında... Zippy'nin adı Kelly'nin ya da Moyer'in | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| in any of Kelly or Moyer's cases. | ...Zippy'nin adı geçmiyor. hiç bir davasında geçmiyor. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| He does street level hand to hand sales. | Sokakta, elden ele satışlar yapıyor. Sokakta torbacılık yapıyor. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Maybe he's trying to make his bones by shooting a cop. | Belki de bir polisi vurarak sert olduğunu göstermeye çalışıyordu. Belki de polis vurarak kendini ispatlamaya çalışıyordur. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Guys, got an address on him. | Çocuklar, adresini buldum. Millet, bir adres buldum. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Police! Show your hands! | Polis! Ellerini göster! Polis! Ellerini görelim! | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Get him! | Yakalayın. Yakalayın! | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Carrie: Hey, hey, freeze, freeze! | Kıpırdama, kıpırdama! Hey, hey, dur, olduğun yerde kal! | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Where you going, Zippy?! | Nereye gidiyorsun Zippy? Nereye gidiyordun Zippy? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I'm not Zippy! | Ben Zippy değilim. Ben Zippy değilim! | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| That's Malcolm! He's Zippy's brother! | O Malcolm! Zippy'nin kardeşi. Bu Malcolm! Zippy'nin kardeşi. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Where's your brother? | Kardeşin nerede? Abin nerede? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Get off me! Al. | Kalk üzerimden. Al. Bırakın beni! Al. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| When's the last time you saw Zippy? | Zippy'yi en son ne zaman gördünüz? Zippy'i en son ne zaman gördün? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| His name is Theo. What did he do? | Adı Theo. Ne yaptı? İsmi Theo'dur. Ne yaptı? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| We just want to talk to him. You busted down our door to talk?! | Sadece konuşacağız. Kapımızı konuşmak için mi kırdınız? Onunla sadece konuşmak istiyoruz. Konuşmak için mi kapıyı kırdınız? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Mother: Hush! Hush! | Susun. Şşşt! | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| You work for the city? | Belediyede mi çalıştın? Devlet memuru musunuz? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I taught fourth grade. I'm retired now. So? | Dördüncü sınıf öğretmeniydim, emekli oldum, ne olmuş? 4.sınıf öğretmeniydim. Şimdi emekliyim. Eeee? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| So I'm sorry about all of this, okay? | Olan şey, bütün bunlar için çok üzgün olmam. Eeesi, bütün bunlar için çok özür dilerim, tamam mı? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| It's just we need to find Zi... Theo. He's in real trouble. | Zip...Theo'yu bulmamız gerek. Başı gerçekten belada. Yanlızca Zi.. Theo'yu bulmak zorundayız. Başı fena dertte. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| If we don't find him, his life could be in danger. | Eğer bulamazsak hayatı tehlikede olabilir. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| He only uses this address for mail. | Bu adresi sadece postaları için kullanıyor. Burayı sadece posta adresi olarak kullanıyor. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I kicked him out a year ago. | Onu bir yıl önce kovdum. Bir yıl önce evden attım onu. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Why? Because he was dealing. | Neden? Çünkü uyuşturucu satıyordu. Neden? Uyuşturucu satıyordu çünkü. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| And I didn't want him dragging his brother down with him! | Kardeşini de kendisi gibi yapmasını istemedim. Kardeşini de peşinden sürüklemesini istemedim. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| You know where Zippy works, any of his friends? | Zippy'nin nerede çalıştığını ya da arkadaşlarını biliyor musunuz? Zippy'nin nerede çalıştığını biliyor musun, ya da arkadaşlarını? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| He works around here, for a dealer named Leshawn. | Bu civarlarda çalışır. Leshawn diye bir torbacı için. Buralarda, Leshawn adında bir satıcı için çalışıyor. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Leshawn got a last name? | Leshawn'ın bir soyadı var mı? Leshawn'ın soyadı var mı? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I bet he does, but I don't know it. | Eminim vardır, ama ben bilmiyorum. Herhalde vardır, ama ben bilmiyorum. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| (Phone rings) We'll check with narcotics. | Narkotiğe sorarız. Narkotiğe soralım. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Slow down, slow down. | Sakin ol, yavaş konuş. Sakin ol, sakin ol. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Internal affairs showed up 45 minutes ago with a search warrant. | İçişleri 45 dakika önce bir arama emriyle geldi. 45 dakika önce İç İşleri ellerinde bir arama izniyle çıkageldi. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| They're taking Jim's files, his computer. | Jim'in dosyalarını, bilgisayarını alıyorlar. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| What the hell? They say why? | Nasıl yani? Nedenini söylediler mi? Neler oluyor? Nedenini söylemediler mi? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Not to me. Sue, are you okay? | Bana söylemediler. Sue iyi misin? Bana değil. Sue,iyi misin? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Al, why are they doing this to us? | Al, bunu bize neden yapıyorlar? Al, neden bize bunu yapıyorlar? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I don't know what they're doing. | Ne yaptıklarını bilmiyorum. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| All right, all right. | Tamam, tamam. Peki,peki. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| You in charge here? | Burada sorumlu sen misin? Buranın sorumlusu sen misin? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Who are you? Al Burns, Queens homicide. | Sen kimsin? Al Burns, Queens cinayet bürosu. Sen de kimsin? Al Burns, Queens Cinayet Masasından. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Lieutenant Willard, Internal Affairs. | Üsteğmen Willar, İçişleri Bakanlığı. Başkomiser Willard, İç İşlerinden. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| You have business here, detective? | Burada bir işiniz mi var, dedektif? Burada işiniz mi vardı, detektif? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Mrs. Kelly just lost her husband in the line of duty. | Bayan Kelly kocasını görev sırasında kaybetti. Bayan Kelly, eşini görev başında daha yeni kaybetti. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I'm aware of that. You tossed her house anyway? | Bunu biliyorum. Ama yine de evini mi dağıttın? Bunun farkındayım. Yine de evinin altını üstüne getirdin? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| This how police treat their own?! | Polisin içlerinden birine tavrı bu mu? Polisler kendilerinden olana böyle mi davranıyor? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Detective, you want to cool down? | Dedektif, sakinleşir misiniz? Detektif, sakin olmaya ne dersin? | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| We're investigating detective Kelly's murder. | Dedektif Kelly'nin cinayetini biz araştırıyoruz. Detektif Kelly cinayetini soruşturuyoruz biz. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| If the reason Internal Affairs is here | Eğer İçişleri'nin burada olması... Eğer İç İşlerinin burada olma sebebi | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| affects our investigation, we need to know. | ...soruşturmamızı etkiliyorsa bilmemiz gerek. soruşturmamızı etkileyecekse, bunu bilmemiz gerek. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| The details of my investigation | Soruşturmamın detaylarını... Soruşturmamın ayrıntılarını | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| are not available to you at this time. | ...şuanda sizle paylaşamam. şu an için sizinle paylaşamam. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| They think Kelly's dirty. | Kelly'nin kirli bir polis olduğunu düşünüyorlar. Kelly'nin yoldan çıkmış olduğunu düşünüyorlar. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Mike: Leshawn Doyle. | Leshawn Doyle. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| According to Narcotics, Leshawn got to town six years ago. | Narkotiğin dediğine göre Leshawn şehre altı yıl önce gelmiş. Narkotiğe göre Leshawn şehre 6 yıl önce gelmiş. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Started with Carlos Demao up in the Bronx, | Önce Bronx'taki Carlos Demao ile başladı ve şuanda... Bronx'dan Carlos Demao ile işe başlamış, | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| and now he's the major player in Queensbridge. | ...Queensbridge'deki en büyük satıcı o. şimdiyse Queensbridge'in ağır toplarından. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Controls almost all the corners. | Neredeyse tüm köşelerin kontrolü onda. Neredeyse bütün sokaklar onun. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| No way Leshawn took over a territory that big without dropping bodies. | Leshawn'ın bir kaç kişiyi öldürmeden o kadar büyük bir bölgeyi alması imkansız. Leshawn birilerini temizlemeden böyle büyük bir alanı ele geçirmiş olamaz. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| He's suspected in numerous murders, | Bir çok sayıda cinayetin şüphelisi o ama... Birçok cinayetin şüphelisi, | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| but nobody's been able to make a case stick. | ...kimse bir şey ispatlayamadı. ama kimse adama karşı bir dava oluşturamamış. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Well, there's got to be another connection. | Bir bağlantı daha olmalı. Başka bir bağlantı olmalı. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| The guy's not taking out two cops for no reason. | İki polisi durduk yere öldürmez. Adam sebepsiz yere iki polisi indirmek istemez. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| There is a connection. According to the D.A.'s office, | Bir bağlantı var, savcının ofisinden dediklerine göre... Bölge Savcılığına göre bir bağlantı var. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Kelly and Moyer were looking at Leshawn for a double homicide six weeks ago. | ...Kelly ve Moyer altı hafta önce Leshawn'ı çifte cinayet hakkında araştırıyormuş. Kelly ve Moyer, 6 hafta önceki bir çifte cinayet için Leshawn'ı izliyorlarmış. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| A couple of corner boys got gunned down in Jackson Heights. | Jackson Heights köşesinde vurulan bir kaç çocuk. Jackson Heights da iki torbacı öldürülmüş. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Both victims worked for Leshawn's rivals. | İki kurban da Leshawn'ın rakipleri için çalışıyormuş. İki kurban da Leshawn'ın rakiplerinin adamıymış. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Okay, so we're thinking this guy ordered a hit | Pekala, öyleyse kendini araştıran polisleri... Tamam, yani adamın kendisini soruşturan polislerin | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| against the cops investigating him. | ...öldürme emri vermiş diyoruz. öldürülmesini emrettiğini düşünüyoruz. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Mike: Yeah, but here's the thing. | Evet ama şu da var. Evet ama bir şey daha var. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Kelly and Moyer collared somebody else for the murders. | Kelly ve Moyer cinayetler için bir başkasını yakalamış. Kelly ve Moyer cinayetler için başkasını tutuklamış. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Leshawn's been cleared. According to the D.A., he was. | Leshawn aklanmış. Savcıya göre öyle. Leshawn temize çıkmış. Bölge Savcılığı öyle diyor. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Let's go back to the investigation. | Araştırmaya devam edelim. Soruşturmaya dönelim. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Let's look at Moyer and Kelly's case files, | Moyer'ın ve Kelly'nin dava dosyalarına... Moyer ve Kelly'nin dava dosyalarına, sorgularına | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| their interviews, notes. | ...röportajlarına, notlarına bakalım. ve aldıkları notlara bakalım. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| There's got to be something. | Bir şey olmak zorunda. Birşeyler olmalı. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Boss, Kelly's case files have been restricted. | Patron, Kelly'nin dosyası kısıtlandı. Patron, Kelly'nin dava dosyalarına erişim sınırlı. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Okay. We all know I.A.'s been sniffing around Jim Kelly. | Pekala, hepimiz İçişleri'nin Kelly'den şüphelendiğini... Tamam. İç İşlerinin Kelly'i soruşturduğunu biliyoruz. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I say good luck to them. | ...biliyoruz, ben onlara bol şans derim. Uğurlar ola diyorum onlara. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Jim was my friend, and I want the guys that killed him. | Jim benim arkadaşımdı ve onu öldüren adamları istiyorum. Jim dostumdu, ve onu öldüren adamları istiyorum. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I'm not scared of I.A. | İçişleri'nden korkmuyorum. İç İşlerinden de korkmuyorum. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I don't give a rat's ass about their investigation. | Soruşturmalarını da zerre umursamıyorum. Soruşturmaları da umurumda değil. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| Anyone who does is welcome to leave. | Umursayan varsa gitmekte özgür. Aksini düşünen bırakmakta serbesttir. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| There's a connection to Leshawn Doyle, let's find it. | Leshawn Doyle'a bir bağlantı var, onu bulalım. Leshawn Doyle'un bir ilgisi var. Ne olduğunu bulalım. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 | |
| I'll be at the hospital. | Ben hastanede olacağım. Hastanede olacağım. | Unforgettable With Honor-1 | 2011 |