Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 394

İngilizce	Türkçe	Ayrıntılar
uniform delivered pricing	tek düzen teslim fiyatı
monogamous	tek eşli
single entry visa	tek girişlik vize
day return	tek günlük paso
camelus dromedarius	tek hörgüçlü sıcak çöl devesi
monoplane	tek kanatlı
bungalow	tek katlı tahta ev
carrel	tek kişilik çalışma yeri (kütüphanede)
single room, SNG	tek kişilik oda
single occupancy rate	tek kişilik tarife
twin bed, single bed	tek kişilik yatak
single bedroom	tek kişilik yatak odası
single chair	tek koltuklu teleferik
unipolar	tek kutuplu
one piece	tek parça
compact computer	tek parça bilgisayar
single market	tek pazar
monorail	tek raylı
to bogey	tek seferde vurmak
nonexclusive	tek şeye ait olmayan
one-class	tek sınıf
broadside	tek tarafına basılmış reklam
unilateral	tek taraflı
draw one	tek tek
clip by clip	tek tek küçük resimler
mono-hull	tek tekneli
single species model	tek türlü model
single product enterprise	tek ürünlü teşebbüs
In odd header	Tek üstbilgide
single-bedded room	tek yataklı oda
one way	tek yön
one-way	tek yönlü
one-way trip	tek yönlü gezi
one-way rental	tek yönlü kiralama
identical twins	tek yumurta ikizleri
uniform accounting policies	tekdüzen muhasebe politikaları
common prawn	teke
burst mode	tekelci kip
nonexclusive	tekelci olmayan
Wheel	Teker
disk memory	teker bellek
dial	teker gösterge
disc recorder	teker kayıtçı
disc pack	teker kümesi
draw one	teker teker
wheel, tyre	tekerlek
Bath chair	tekerlekli sandalye
nursery rhyme, rigmarole, tongue twister	tekerleme
tongue twisters	tekerlemeler
recurrent	tekerrür eden
salsify	tekesakalı çiçeği
monogamy	tekeşlilik
unicellular animals	tekhücreliler
burst, singular	tekil
burst mode	tekil kip
dodgy	tekinsiz
striped red mullet	tekir
red mullet, goat fish	tekir (balığı)
striped red mullet	tekir barbunya
red-mouthed goby	tekir kayası
red-mouthed goby	tekirkaya balığı
red-mouthed goby	tekirkayası balığı
hashish den	tekke
to stutter	teklemek
basic predicate (SQL)	tekli karşılaştırma belirtimi
bid, proposition, proposal, proffer, Quotation	teklif
to propose	teklif etmek
offer price, bid price, asking price	teklif fiyatı
bidder	teklifçi
Accept Proposal	Teklifi Kabul Et
kick	tekme
to hoof	tekmelemek
vessel, hull	tekne
tubful	tekne dolu
matelotage	tekne kiralaması
boatload	tekne yükü
technical	teknik
know how	teknik bilgi
engineering change	teknik değişiklik
engineering release	teknik değişiklik yayını
technical stop	teknik durak
nerd	teknik işlerde başarılı, sosyal yönü zayıf kişi
Technical Manager	Teknik Müdür
engineering design	teknik tasarım
forensic term	teknik terim
customer engineer	teknik uzman
field engineering	teknik uzmanlık
technician	tekniker
technician	teknisyen
technology	teknoloji
technological creep	teknolojik ilerleme
again, once more, anew, afresh	tekrar
to try again	tekrar denemek
renaturation	tekrar doğal hale gelme
to replenish	tekrar doldurmak
unrepetitive activities	tekrar edilmeyen maliyetler
to regain, to retrieve	tekrar ele geçirmek
to reassure	tekrar güven vermek
to countercheck	tekrar kontrol etmek
to relapse	tekrar kötüleşmek