Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165313
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
We're gonna be so late. I'll call a cab. | Çok geç kalacağız. Bir taksi çağırayım. Çok geç kalacağız. Taksi çağıracağım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I will not let Sylvia be alone when Daniel walks into that library with Pam. | Daniel, Pam ile kütüphaneye girdiğinde, Sylvia'yı yalnız bırakamam. Daniel, Pam'le kütüphaneye girdiğinde, Sylvia'yı yalnız bırakmayacağım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'll find a payphone. | Bir telefon bulmalıyım. Bir telefon kulübesi bulacağım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Yeah, she's, um... She's nice. | Evet, o... O hoş biri. Evet... hoş biri. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She's more than nice. She's smart and funny... | Hatta daha fazla, nazik ve eğlenceli... Hoştan daha fazla. Akıllı ve eğlenceli | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And she's in love with her husband. Well, she needs to get over that. | Ve kocasına âşık. Ama onu unutması gerek. Ve kocasına aşık. Bunu aşmaya ihtiyacı var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Why don't you stop interfering? Let Sylvia work out her own life. | Neden ona engel oluyorsun? Bırak, Sylvia kendi hayatını yaşasın. Neden burnunu sokmayı kesmiyorsun? Bırak Sylvia kendi hayatını yaşasın. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's interfering to want my best friend to be happy. | En iyi arkadaşımın mutlu olmasını istiyorum. Burnumu soktuğum şey, en iyi arkadaşımın mutlu olmasını istemek. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
If that's interfering, I hope I never stop. | Eğer bu engellemek ise, hiç durmayacağım. Bu burnumu sokmaksa, umarım hiç kesmem. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What about me? Am I your friend? | Peki ben? Ben senin arkadaşın mıyım? Peki ya ben? Senin arkadaşın mıyım? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Or am I just some widget to help you make Sylvia feel better about herself? | Veya Sylvia'yı mutlu etmek için sana yardımcı olan bir eşya mı? Ya da Sylvia'nın daha iyi hissetmesini sağlamana yardım eden bir düğme miyim? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Why did you invite me to be part of your book club? | Neden beni bu kitap kulübüne davet ettin? Neden beni kitap kulübüne davet ettin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What went through your mind the first time you saw me? | Beni ilk gördüğünde aklından neler geçti? Beni ilk görüşünde aklından neler geçmişti? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"There's a man who is dying to read every book Jane Austen ever wrote." | " Jane Austen'in tüm kitaplarını okumak için ölen bir adam. " Jane Austen'in yazdığı her kitabı okumak için can atan bir adam var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Is that what you thought? No. | Bunu mu düşündün? Hayır. Düşündüğün bu muydu? Hayır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
But I thought, "What a beautiful woman. I hope she looks over at me." | Fakat ben " Ne kadar güzel bir kadın, umarım benimle ilgilenir. " diye düşündüm. Ama ben, "Ne güzel bir kadın. Umarım bana bakar." diye düşündüm | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I thought if I read your favorite books that you would read mine. | Eğer senin sevdiğin kitapları okursam sen de benim sevdiklerimi okursun sandım. Sevdiğin kitapları okursam, sen de benim sevdiklerimi okursun diye düşündüm. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
But, no, no, no. You just wanna be obeyed. | Fakat, hayır, hayır. Sen sadece emredersin. Ama hayır. Sen sadece itaat istiyorsun. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
That's why you have dogs. | Bunun için köpeklerin var. Köpeklerin olmasının sebebi bu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
For such a famously romantic story, | Aşk ve Gurur çok sevilen romantik bir hikaye ama... Aşk ve Gurur, çok ünlü, romantik bir hikaye... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Pride and Prejudice is a parade of bizarre marriages. | ..tuhaf evliliklerin de bir göstergesi. ...olmasının yanında, acayip evliliklerin de bir geçit töreni yeri gibi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I've had every marriage in this book. | Bu kitaptaki tüm evlilikleri yaşadım. Bu kitaptaki her evliliği yaşadım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
My first husband was a politician. He was embarrassed by every move I made. | İlk kocam bir politikacıydı. Her hareketim onu rahatsız ederdi. İlk kocam bir politikacıydı. Her hareketimden utanırdı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
He said I was rude and loud. | Benim kaba ve abartılı olduğumu söylerdi. Kaba ve gürültülü olduğumu söylerdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Stop pointing your breasts everywhere," he'd say to me. | Bana " Göğüslerini her yerde gösterme." derdi. Bana "Göğüslerini her yerde göstermeyi kes." derdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I was 17. I was Charlotte Lucas. | 17 yaşındaydım. Charlotte Lucas gibiydim. On yedi yaşındaydım. Charlotte Lucas'tım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I married the first man who looked at me. | Bana bakan ilk erkekle evlenmiştim. Bana bakan ilk erkekle evlendim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Tout le monde est sage apres le coup. | Bir felaketten sonra her şey makul gelir. Felaketten sonra her şey doğal gelir. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You don't see your own marriage until it's too late. | Çok geç olmadan evliliğinizi göremiyorsunuz. Çok geç oluncaya kadar, kendi evliliğinizi görmüyorsunuz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So, um... I actually thought that Charlotte Lucas was gay. | Peki... Gerçekten Charlotte Lucas'ın lezbiyen olduğunu düşünüyorum. Şey. Aslında ben Charlotte Lucas'ın eşcinsel olduğunu düşünmüştüm. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Really, I think that when she tells Lizzie she's not as romantic as she is, | Gerçekten, Lizzie'ye onun kadar romantik olmadığını söylemişti. Gerçekten, sanırım Lizzie'ye onun kadar romantik olmadığını söylediğinde... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I think that's what she means. | Sanırım söylemek istediği şey bu. ...demek istediğinin bu olduğunu düşündüm. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Charlotte Lucas is not gay. She's not. She just... She just has no options. | Charlotte Lucas lezbiyen değil. Onun... Onun başka seçeneği yoktu. Charlotte Lucas eşcinsel değil. Değil. O sadece... Başka seçeneği yok. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Wait. Austen meant Charlotte to be gay | Austen, Charlotte'in lezbiyen olabileceğini ima etmiş. Bekle. Austen, Charlotte'ı eşcinsel gibi mi göstermiş... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
or Charlotte is gay and Austen is not aware of it? | Veya onun lezbiyen olduğunun farkında değil. ...yoksa Charlotte eşcinsel de, Austen bunun farkında mı değil? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I just love the idea of a character having a secret life | Özel hayatının sırlarını yazarının bile tam olarak bilmediği... Yazarının bile bilmediği, karakterin gizli bir hayatı... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
that the author doesn't even know about. | ..karakterlere bayılıyorum. ...olması fikrini seviyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You know, frankly, I kind of admire Charlotte | Ben gerçekten Charlotte'un durumuna bakınca... Durumuna bakınca ve Bay Collins'le evlenme kararı nedeniyle... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
for looking at her situation and deciding to marry Mr. Collins. | ..Collins ile evlenmek istemesini takdir ediyorum. ...açıkçası, Charlote'a hayranım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I mean, yes, yes, she knows he'll never be the "love of her life," | Yani, evet, o zaten Collins'in asla " Hayatının Aşkı " olamayacağını biliyor. Yani, evet. Biliyor ki asla "Hayatının Aşkı" olmayacak... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
but that's okay. | Bunu kabullenmiş. ...ama olsun. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
That is exactly the reason that Jocelyn would hate her. | Bundan dolayı Jocelyn ondan nefret ediyor. İşte Jocelyn'in ondan nefret etmesinin sebebi de bu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Jocelyn has contempt for anyone | Jocelyn gerçek aşkı bulamayacağı... Jocelyn, mükemmel aşktan daha az bir şey bekleyen... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You know, it's probably why Jocelyn has never married. | Biliyorsunuz, Jocelyn bundan dolayı hiç evlenmedi. Belki de Jocelyn'in hiç evlenmemesinin sebebi budur. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hello. Hi. | Selam. Selam. Merhaba. Selam. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We ran out of donut grease. | Bio yakıtımız bitti. Çörek yağımız bitti. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Grigg Harris. Dean Drummond. | Grigg Harris. Dean Drummond. Grigg Harris. Dean Drummond. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Wait, Grigg... Grigg from the book club? Yeah. | Bekle, Grigg... Grigg kitap kulübünden mi? Evet. Bekle Grigg. Kitap kulübünden Grigg mi? Evet. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
No, it's just Prudie would say "Grigg," and I just didn't picture it as a guy. | Hayır, Prudie, " Grigg " diye bahsedince, ben bir erkekle benzeştirememiştim. Hayır, Prudie yalnızca "Grigg" derdi ve ben bir erkek olduğunu düşünmemiştim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So you thought Grigg was a girl? | Yani,Grigg'in kız olduğunu mu sandın? Yani Grigg'in bir kız olduğunu mu düşündün? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Dean thinks "Austen" is the capital of Texas. | Dean Austen'in Teksas'ın başkenti sanıyor. Dean, Austen'ın Teksas'ın başkenti olduğunu sanır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You'll notice that Jane, | Bak, dikkat edin, Jane hiç bir zaman... Jane'in düğünden sonra ... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
she never shows what happens after the wedding. | ..evlendikten sonra neler olacağını söylemiyor. ...olanları hiç yansıtmadığını fark ettiniz mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Maybe Elizabeth and Darcy start hating each other. | Belki Elizabeth ve Darcy birbirlerinden nefret edecekler. Belki Elizabeth ve Darcy birbirlerinden nefret etmeye başlarlar. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Maybe Lizzie went off to Pemberley, | Belki Lizzie Pemberley'e gidip... Belki Lizzie, Pemberley'den gider... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
and she turned into this crazy person, like her mom, | ..annesi gibi o çılgın kişiye geri dönecek. ...ve yine annesi gibi çılgın kişiliğine döner... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
because our mothers are like time bombs. | Çünkü annelerimiz zaman ayarlı bomba gibi. ...çünkü annelerimiz saatli bomba gibilerdir. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
They just... They tick away inside of us. | Onlar... İçimizde saat gibi çalışıyorlar. Onlar içimizde saat gibi çalışırlar. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Let's not give Mrs. Bennet more importance than she deserves. | Byn. Bennet'e hak ettiğinden fazla önem vermeyelim. Bayan Bennet'a hak ettiğinden fazla önem vermeyelim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You know, I mean, what about the father? What father? | Bilirsiniz, yani, babasından ne yapıyor? Ne babası? Yani, peki ya baba? Ne babası? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You know, my mom showed me a picture of a guy in uniform. | Annem bana üniformalı bir adamın resmini gösterdi. Annem bana üniformalı bir adam resmi göstermişti. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, maybe she made him up. | Belki de kendi kurguladı. Belki o resmi kendi uydurmuştur. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Or maybe she bought it at a garage sale. | Veya resmi bir yerden satın aldı. Belki de bir yerden satın almıştır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And I kept it in my room, this... | Ve onu odamda sakladım, bu... Ben onu odamda tuttum, bu... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I kept it in my room. | Odamda sakladım. Onu odamda tuttum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Let's not do this now, okay? | Böyle davranmayı bırak, tamam mı? Bunu şimdi yapmayalım, tamam mı? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Dean, I got it. | Dean, bana bırak. Dean, ben hallederim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm in love with one of my students. | Öğrencilerimden birine âşık oldum. Öğrencilerimden birine aşığım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
But I mean, nothing's happened. Much. | Ama, hiç bir şey olmadı. Ama, yani hiçbir şey olmadı. Fazla. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It could, if I let it. | Bıraksam, olacaktı. İzin verseydim, olabilirdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I fantasize about him constantly. | Devamlı onu hayal ediyorum. Sürekli olarak onu hayal ediyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Sweetie, your mother died. This is grief. | Tatlım, annen öldü. Bu çok acı. Tatlım, annen öldü. Bu büyük bir acı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
He looks at me like he's the spoon, and I'm the dish of ice cream. | Bana öyle bir bakıyor ki, sanki o bir kaşık, ben ise bir kase dondurma. Bana, sanki o bir kaşık ve ben de tabaktaki dondurmaymışım gibi bakıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's a good thing we're reading Sense and Sensibility next. | Bu güzel, gelecek ay Aşk ve Yaşam kitabını işleyeceğiz.. Bundan sonra Aşk ve Yaşam'ı okuyacak olmamız güzel bir şey. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I love you so. But how can you be sure in just one day? | Seni seviyorum. Bundan bir günde nasıl emin olabilirsin? Seni seviyorum. Ama bir günde bundan nasıl emin olabilirsin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I do not know. 'Tis just when a lass falls in or out of love, she knows it right away. | Bilmiyorum. Bu bir kızın aşkın içine veya dışına düşmesi gibi, ama o doğrusunu bilir. Bilmiyorum. Ama bir genç kız, aşkın içine düştüğünde, bunu hemen bilir. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You think you're in love with me? Think? | Bana âşık olduğunu mu düşünüyorsun? Düşünmek mi? Bana aşık olduğunu düşünmüyor musun? Düşünmek mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What good does thinking do but what I feel is something else? | Düşünceler ne yapabilir ki? Ama ben daha farklı şeyler hissediyorum. Duygularım başka türlüyken, düşünmek ne işe yarar ki? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hey, you got your cast off. Yeah. | Hey, alçıdan kurtulmuşsun. Evet. Hey, alçıyı atmışsın. Evet. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
How does it feel? Great. | Nasıl hissediyorsun? Çok iyi. Nasılsın? Harika. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You can reach it. Just really stretch your arm out. | Yapabilirsin. Sadece kolunu esnet. Ulaşabilirsin. Kollarını iyice dışa esnet. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
There you go. Just give the rope a little bit of a shake. | İşte oraya git. İpe biraz boşluk ver. İşte oluyor. İpi biraz daha boşalt. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You can do it, there... Can you put your... | Yapabilirsin... Sağ ayağını... Yapabilirsin. Koyabilir misin... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Can you put your right foot in that blue thing? | Sağ ayağınla o mavi şeye basabilir misin? Sağ ayağını şu mavi şeye koyabilir misin? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's gonna be fine. | İyi gidiyor. İyi olacak. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Here, hang on. You can reach it. | İşte, asıl. Ulaşabilirsin. İşte, dayan. Ulaşabilirsin. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Just reach up. It's caught. | Sadece ulaşmaya çalış. Yakaladım. Yüksel. Sıkıştım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm totally okay. I'm not even hurt. It's nothing. | Ben iyiyim. Bir şeyim yok. Ben iyiyim. Yaralanmadım bile. Bir şeyim yok. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm sorry, I have to stop you here. | Üzgünüm, seni durdurmam lazımdı. Özür dilerim. Sizi burada durdurmak zorundayım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's not likely to be anything more than a concussion. | Sadece küçük bir sarsıntı. Beyin sarsıntısından başka bir şeye benzemiyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'd like to keep Allegra under observation for a few days, okay? | Birkaç günlüğüne Allegra'yı gözlem altında tutmalıyız, tamam mı? Allegra'yı bir kaç gün gözlem altında tutmak istiyorum, tamam mı? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And if you need to reach me, I'm Dr. Yep. | Eğer bana ulaşmak isterseniz, adım Dr. Yep. Bana ulaşmak isterseniz, adım Dr. Yep. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
How many times have we had to come here to get her stitched up? | Kaç kez dikişlerini aldırmak için gelmiştik? Dikişlerini aldırmak için buraya kaç defa geldik? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's always Allegra, never the boys. Well, she's the one | Her zaman Allegra'nın başına geliyor. Çünkü dağa tırmanan... Hep Allegra yüzünden gelirdik, oğlanlar için değil. Dağa tırmanan,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
who goes mountain climbing and skateboarding and snowboarding. | ..kaykayla gezen ve snowbord yapan o. ...kaykaya binen, kayak yapan oydu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
It's a miracle she never tried parachuting. | Paraşütü denememiş olması bir mucize. Şimdiye kadar paraşütü denememiş olması bir mucize. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She's so extreme. | Her zaman uçlarda yaşıyor. O kadar uçlarda yaşıyor ki. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
One minute she's crazy in love with Corinne, | Bir bakıyorsun Corinne'e çılgınca âşık... Bir bakıyorsun Corinne'e çılgınca aşık,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
the next minute she's never hated anybody more. | ..bir bakıyorsun herkesten nefret ediyor. ...bir dakika sonra ondan herkesten fazla nefret ediyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She's gonna be okay, right? She's fine. | İyileşecek, değil mi? Evet. İyileşecek, değil mi? O iyi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |