Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 149559
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
What's wrong? It bit me. | N'oldu? Beni ısırdı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
The little bastard. | Aşağılık hayvan. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
The ancient Greeks | Eski Yunanlılar... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
saw male love differently than we do. | ...erkek erkeğe aşkı bizden daha farklı görüyorlardı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
The concept of perversion was unknown. | Sapıklık kavramı belirsizdi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
No mention in their literature of what we call sadomasochism. | Literatürlerindeki sadomazoşistliklerden bahsetmeye bile gerek yok. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
They made no distinction between hetero and homosexuality | Onlar için heteroseksüellikle homoseksüellik arasında herhangi bir fark yoktu. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
because they were naturally bisexual | Çünkü onlar doğal olarak biseksüeldi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
without having defined the concept. | Bunu adlandırmaya ihtiyaç bile duymadan hem de. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Homosexuality was an institution, | Homoseksüellik kendi kuralları ve davranış kodları olan... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
free of guilt, | ...suçtan arındırılmış... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
with its own rules and codes of behavior. | ...bir gelenekti. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
In a couple, | Bir çiftte, | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
the older one was virile, active | yaşlı olan daha erkeksi, aktif... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
and usually bearded, | ...ve genellikle sakallı tarafken, | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
while the younger one was feminine, passive and | daha genç olan ise kadınsı, pasif ve... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Since tonight at dinner. It just came to me. | Bu akşam yemeğinden beri. Bunu bir anda fark ettim. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Have you ever had intercourse with another boy? | Hiç başka bir erkekle ilişkiye girdin mi? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Then how can you say | O zaman bir homoseksüel olduğunu... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
that you're gay? | ...nereden bilebilirsin ki? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
It's inside me. | Bu benim içimde. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Do I have an effect on you? | Senin üzerinde tahrik edici bir etkim var mı? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Do you like this? | Bundan hoşlanıyor musun? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Touch. | Dokun. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I had a gay gym teacher in high school. | Lisede homoseksüel bir beden eğitimi öğretmenim vardı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He was no fairy. I got great grades. | Melek değildi, ama notlarım çok iyiydi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Even in Spain we have lots of gays. | İspanya'da bile bir sürü homoseksüel var. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I have a very nice lesbian aunt. | Çok tatlı bir lezbiyen teyzem var. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Her girlfriend of 10 years is quite masculine but really sweet. | 10 yıllık kız arkadaşı hayli erkeksi olmasına rağmen çok şeker. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
It's accepted today, especially in big cities. | Günümüzde bu yaygın şekilde kabul görmüş durumda, özellikle de büyük şehirlerde | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You're right, dear. | Haklısın hayatım. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
So he knows his mother hasn't left him | Ki annesinin onu en ihtiyacı olan anda... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
in his time of need. | ...terk edip gitmediğini bilsin. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You must be sure. | Bundan emin olmalısın. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Being homosexual | Homoseksüel olmak... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
isn't a casual choice. | ...öylesine bir seçim değildir. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Keep quiet, he just fell asleep. | Sessiz olun, henüz şimdi uyudu. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Is he feeling better? Don't worry. | Kendini daha iyi hissediyor mu? Endişelenmeyin. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I think I solved the problem. How so? | Sanırım sorunu çözdüm. Peki nasıl? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He just needs a little exercise, it'll pass. | Sadece biraz egzersize ihtiyacı var, yakında geçer. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Please excuse us for this evening. | İşte Maria. Lütfen bu gece için bizi bağışlayın. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Don't worry about it, it was nice. | Dert etmeyin, güzel bir akşamdı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
But Maria, please don't say anything. | Oh, Maria. Lütfen bu durumdan kimseye bahsetme. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You know how word travels. | Söylentilerin nasıl çabuk yayıldığını bilirsin. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
See you tomorrow. Goodnight, madam. | Yarın görüşürüz. İyi akşamlar hanımefendi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Abdu, thanks for all you've done. | Abdu, tüm yaptıkların için teşekkürler. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Goodbye, Abdu. Goodnight, Helen. | Güle güle, Abdu. İyi akşamlar, Helen. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I'm still a little worried about Nicolas. | Ben hala Nicolas için biraz endişeliyim. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
That's just how you are, dear. | Senin mizacın böyle zaten hayatım. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Shouldn't I be? | Böyle olmamalı mıyım? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Mustn't count your chickens before they're hatched. | Tavuklar henüz yumurtadan çıkmadan onları saymaya başlamamalısın. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You're right, dear. | Haklısın canım. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Sophie, you coming to bed? | Sophie, yatağa geliyor musun? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Come on. | Haydi gelsene. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Shut your face, let me sleep! | Dön zıbar, uyuyacağım! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Don't talk to me like that. I'll talk to you like a dog. | Benimle böyle konuşma. Seninle bir köpekle konuşur gibi konuşacağım. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Things are much better. Yes? | Herşey çok daha iyi durumda. Öyle mi? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
We were very afraid for Sophie. | Sophie için çok korkmuştuk. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Luckily she's strong, and her will to live triumphed. | Şansımıza o çok güçlü bir kız ve yaşama isteği galip geldi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
We were so relieved she awoke from the coma, that her paraplegia | Komadan uyanması bizi çok rahatlattı, belden aşağısının felç olması... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
wasn't so hard to accept. | ...kabullenilmesi o kadar da zor bir durum değil. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
0f course, she'll never be the same. | Tabii, asla eskisi gibi olamayacak. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
But she's still with us, that's what counts. | Fakat hala hayatta, önemli olan da bu. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
And Nicolas? | Ya Nicolas? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He's doing great. | O çok iyi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He's involved in sports, and he loves it. | Spora başladı ve bundan çok memnun. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He used to be so reserved. | Eskiden çok içine kapanık bir çocuktu. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Now he's outgoing and extroverted. | Şimdi ise çok sosyal ve dışadönük. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
It's good that he's taking care of his body. | Vücuduna iyi bakıyor olması çok iyi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
His studies always came first before. | Önceleri onun için dersleri herşeyden önce gelirdi. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
In fact, all this | Aslında, tüm bunları... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
is thanks to Abdu. | ...Abdu'ya borçluyuz. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You know, my maid's black husband. | Biliyorsunuz, hizmetçimizin siyah kocası. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He's been very devoted to him. | Kendini resmen ona adadı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
How has your husband reacted to all these events? | Kocanız tüm bu olanlara nasıl bir tepki verdi? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He's always been the opposite of me, I'm such a worrywart. | O her zaman benim tam zıttım olmuştur, ben çok kuruntuluyumdur. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
He takes it all in stride. | O ise olayların hep pozitif yanlarını görür. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Sometimes I do wish he would get more involved... | Bazen olaylara daha fazla dahil olmasını isterdim gerçi... | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
But that's not his nature! | Fakat bu onun doğasında yok! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
0h, it's you. Yes! | Oh, sen miydin? Evet! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
The rat escaped! | Sıçan kaçtı! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
No, it's his exercise time. | Hayır, onun egzersiz zamanı. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
At least he should get to stretch his legs. | En azından o bacaklarını esnetebiliyor. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Put that rat away now! | Hemen o sıçanı uzaklaştır! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Can't the shrink cure your mouse phobia? | Senin bu fare fobini deli doktorun tedavi edemiyor mu? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
It's a rat! Maria, did you clean the kitchen? | O bir sıçan! Maria, mutfağı temizledin mi? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Why am I paying you? You don't even clean! | Sana neden para ödüyorum ben? Temizlik bile yapmıyorsun! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Fuck off! Maria, your language! | Siktir git! Maria, ağzından çıkanı kulağın duysun! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I've got Sophie to look after. | Sophie'nin bakımıyla ilgileniyorum. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Get a nurse if you're not happy. | Memnun değilsen bir hemşire tut. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I hope I mean more than the kitchen. | Umuyorum ki mutfaktan daha fazla değerim vardır. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You could at least dust. | En azından toz alabilirdin. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You're wearing me out. | Ömrümü yedin. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
You don't want me to die, at least let me suffer! | Ölmemi istemiyorsun, en azından acı çekmeme izin ver! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Fine. I'm going to Hips and Thighs class with Fran�oise. | Öyle olsun. Ben Françoise ile kalça ve basen egzersizi yapmaya gidiyorum. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
It's you. How're you? | Sen miydin? Nasılsın? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Swell. Back from sports? | Harika. Spordan mı? | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
No, I skipped to go shopping. I got lots of cool stuff! | Hayır, sporu boşverip alışverişe gittim. Bir sürü havalı giysi aldım! | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
I'll show you later. | Sana sonra gösteririm. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |
Take me to my room. Hang on a second. | Beni odama götür. Bir saniye bekle. | Sitcom-1 | 1998 | ![]() |