Search
English Turkish Sentence Translations Page 165312
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You know, when I was in the 10th grade, | Biliyorsun, ben 10. sınıftayken... Onuncu sınıftayken,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I wrote an entire paper on Julius Caesar in iambic pentameter. | ..Julius Caesar üzerine beşli ölçeğe göre bir şiir yazmıştım. ...Jül Sezar için beşli satırlarla tam sayfa bir şiir yazmıştım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And Chloe Baher removed it from my locker and she read it aloud to the whole class. | Ve Chloe Baher onu dolabımdan alıp, sınıfın önünde yüksek sesle okumuştu. Chloe Baher onu dolabımdan alıp, tüm sınıfa yüksek sesle okumuştu. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
And everyone laughed at me. | Herkes bana gülmüştü. Ve herkes bana gülmüştü. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Baby, high school's over. | Bebeğim, okul bitti. Bebeğim, lise çoktan bitti. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
High school's never over. | Okul asla bitmez. Lise asla bitmez. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"And turning 'round, he looked for a moment at Elizabeth | "Ve etrafında dönüp, bir an Elizabeth'e baktı... "Ve etrafında dönerken bir an Elizabeth'e baktı..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"till catching her eye, he withdrew his own and coldly said, | "..gözlerini yakalayıncaya kadar, geriye çekilerek soğukça dedi ki: "...gözlerini yakalayıncaya dek, geri çekilerek dedi ki,..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"'She is tolerable but not handsome enough to tempt me. | "'Tahammül edilebilir, ama beni cezbedecek kadar güzel değil.'" ..."Tahammül edilebilir ama beni cezbedecek kadar güzel değil." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"'I am in no humor at present to give consequence to young ladies | "'Diğer erkeklerin yüz vermediği genç kızlara önem verecek...'" "Şu anda diğer erkeklerin önemsediği genç kızlara..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"'who are slighted by other men. | "'..kadar gurursuz değilim.'" "...dikkat edecek havada değilim." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"'You had better return to your partner and enjoy her smiles, | "'Senin için en doğru olan şey, benimle fazla zaman kaybetmeden eşine dön... "Zamanını benimle harcayacağına, eşine dönüp onun gülümsemesinin..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"'for you are wasting your time with me."' | "'..ve gülümsemesinin tadını çıkar.'" 1036 01:08:34,242 > 01:08:36,301 Biliyorsunuz, gelecek hafta Aşk ve Gurur'u ele alacaktık. "...tadını çıkarsan daha iyi olurdu." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
because it's the library dinner. | Ama kütüphanenin yemeği var. ...çünkü kütüphane yemeği var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, we need to go for Sylvia. Daniel's bringing Pam. | Sylvia'ya gitmek zorundayız. Daniel Pam'i getirecekmiş. Sylvia'ya gitmemiz lâzım. Daniel, Pam'i getiriyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
That's so unnecessary. Tell me about it. | Bu çok gereksiz. Anlatsana. Bunun hiç gereği yok. Anlat. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
His firm's buying a table. Well, then we should buy one. | Firması kütüphanede bir masa ayırtmış. Biz de bir tane ayırtırız. Şirketi bir masa satın alıyor. O zaman biz de almalıyız. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Show up in force. Yes. | Gücümüzü ortaya koyar. Evet. Güç gösterisi. Evet. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"The Central Valley River City All Jane Austen, All The Time Book Club," | "Merkez Nehir Vadisi Kasabası. Hep Jane Austen, her zaman kitap kulübü." "Merkez Vadi Nehri Şehiri, Grigg'in hep söylediği gibi,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
is what Grigg calls it. | Grigg böyle diyor. ...sürekli ve sadece Jane Austen!" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
He's so funny. I'm so glad he finally made a date with Sylvia. | O çok sevimli. Sonunda Sylvia'ya zaman ayırdığına sevindim. O çok eğlenceli. Sonunda Sylvia'yla çıktığına çok memnunum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
He's taking her to lunch. | Onu yemeğe çıkaracak. Onu öğle yemeğine götürüyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I sure hope there's some dancing in this thing. | Umarım içinde dans da olur. Umarım bunun içinde bir dans olayı da vardır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm trying to diet. | Perhiz yapmaya çalışıyorum. Diyet yapmaya çalışıyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
My husband is bringing a date to my fundraiser. | Kocam da yardım kampanyasına katılacakmış. Kocam kermese bir sevgilisini getiriyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Yeah, re reading Pride and Prejudice again, | Evet, Aşk ve Gurur'u bir kez daha okudum. Evet, Aşk ve Gurur'u yeniden okuyorum,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I keep thinking, "You know, courtship is easy." | Ve hala " Yargılamak kolaydır. " diye düşünüyorum. ...hâlâ "Kur yapmak kolaydır." diye düşünüyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Where's Austen's novel on divorce? I wouldn't say it was easy. | Austen'in boşanma üzerine eseri mi var? O kadar basit olduğunu söylemedim. Austen'ın boşanmayla ilgili kitabı nerede? Kolay olduğunu söyleyemem. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Depends who you're courting, I guess. | Sanırım, kimi yargıladığına bağlı. Sanırım mahkemede kimle hesaplaştığına bağlı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Does Jocelyn ever go out with anyone? Occasionally. | Jocelyn başkalarıyla çıkar mı? Bazen. Jocelyn, hiç biriyle çıkar mı? Ara sıra. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She used to date my husband in high school. | Lisedeyken kocamla çıkmıştı. Lisedeyken kocamla çıkardı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Then she sort of gave him to me. | Sonra bana bıraktı. Sonra onu, bir nevi bana verdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Daniel's the one that first bought Jocelyn a dog. | Daniel, Jocelyn'den köpek alan ilk kişiydi. Daniel, Jocelyn'e köpek alan ilk kişiydi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She traded your husband for a dog? Look, I adore Jocelyn, but... | Kocanla köpek ticareti mi yaptı? Bak, Jocelyn'i çok severim, ama... Kocanı bir köpeğe mi değişti? Bak, Jocelyn'e hayranım ama... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
If loving is letting go, | Eğer aşk serbest bırakmaksa... ...aşk gitmeye izin vermekse... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
then whoever wants Jocelyn is going to have to pry her fingers loose, one by one. | ..Jocelyn'i isteyen kişi, onun parmaklarını tek tek bırakmak zorunda kalır. ...Jocelyn'i kim isterse, parmaklarını tek tek açmak zorunda kalacaktır. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hey. Hi. | Hey. Selam. Selam. Selam. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Do you know Lynne from my writing group? | Yazı grubundan Lynne'i tanıyor musun? Yazı gurubumdan Lynne'i tanıyor musun? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I don't, actually. Allegra. Hey. | Hayır, ben Allegra. Selam. Aslında hayır. Allegra. Selam. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Listen, I just have to say, you have been so good for Corinne. | Söylemeliyim ki, Corinne'e çok iyi geldin. Dinle, Corinne için çok iyiydin demem lâzım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Ever since you two have been together, she's been writing nonstop. | Seninle birlikte olduğundan beri durmadan yazıyor. Biraraya geldiğinizden beri, durmadan yazıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Didn't you just love that story that she wrote last week? | Geçen hafta yazdığı hikayeyi sevdin mi? Geçen hafta yazdığı hikayeyi sevmedin mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, Allegra and I don't discuss what I'm working on. | Allegra ile benim çalışmalarımı tartışmıyoruz. Allegra ve ben, ne üzerinde çalıştığımdan bahsetmeyiz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Dear Ms. Corinne Mahern, we regret | " Sevgili Byn. Corinne Mahern, bize gönderdiğiniz... " "Sevgili Bayan Corinne Mahern, üzülerek belirtirim ki,... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"that we must decline to publish the three short stories you sent us. | " ..üç kısa hikayeyi yayımlayamayacağımızı üzülerek bildirmek durumundayız. " "...bize gönderdiğiniz üç kısa hikayeyi yayınlamayı reddetmek zorundayız." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Benny's Basketball" is strong narratively, | " 'Benny'nin Basket Topu' güçlü bir hikaye... " "Benny'nin Basketbolu, güçlü bir hikaye,..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"but the depiction of your penis waving retarded boy felt a little unkind. | " ..ama tasvir ettiğiniz penis göstermesi küçük bir çocuk için çok kaba olabilir. " "...ama penisini gösteren geri zekâlı çocuk tasviri, biraz kaba olmuş." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"And isn't the title "Separating Eggs For Flan" a bit obvious | " Ayrıca 'Tart İçin Yumurta Ayırmak' başlığı anne babanızın boşanmalarındaki benzetmeyi... " "Ayrıca "Börek İçin Yumurtaları Ayırmak" başlığı,..." | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"as a metaphor for your parents' divorce? | " ..çok açığa çıkarmamış mı? " "...açıkçası anne babanızın boşanması gibi olmamış mı?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Yet we confess that "Skydiver" puzzled us most. | " Son olarak 'Gökyüzü Dalgıcı' bize bir bulmaca gibi geldi. " "itiraf etmeliyim ki, en çok "Gökyüzü Dalgıcı" kafamızı karıştırdı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"Why would a beautiful, self centered young lesbian jump out of a plane?" | " Neden, güzel, bencil bir lezbiyen genç kız kendini uçaktan aşağı atsın ki? " "Neden bencil, genç ve güzel bir lezbiyen, uçaktan atlasın?" | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We should hurry. I don't want Sylvia sitting there alone. | Acele etmeliyiz. Sylvia'nın tek başına oturup beklemesini istemem. Acele etmeliyiz. Sylvia'nın orada yalnız kalmasını istemiyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Sahara, off. Sylvia's already at the library. | Sahara, hayır. Sylvia zaten kütüphanede. Sahara, uzaklaş. Sylvia şu an kütüphanede. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
She said she had to get there early. So you offered her a ride first. | Oraya erken gitmek zorunda olduğunu söyledi. Önce onu götürmeyi teklif etmişsindir. Erken gitmek zorunda olduğunu söyledi. Yani önce onu götürmeyi teklif ettin. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
That's a great dress. | Çok güzel bir elbise. Bu harika bir elbise. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Stay. | Bekle. Orada kal. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I converted it to biodiesel. So it basically runs on donut grease. | Onu biodizele çevirdim. Bio yakıt ile çalışıyor. Onu biyodizele çevirdim. Yani basitçe çörek yağıyla çalışıyor. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
This is so great. I never get to drive it. | Çok güzel. Daha hiç kullanmadım. Bu çok harika. Daha hiç kullanmadım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Or vacuum it, apparently. | Görünüşe göre hiç temizlememişsin de. Görünüşe göre temizlememişsin de. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I like your hair. | Saçların hoşuma gidiyor. Saçını beğendim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You need to dance with Sylvia tonight. | Bu gece Sylvia ile dans etmelisin. Bu gece Sylvia'yla dans etmen lâzım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You do know how to dance, don't you? Of course I do. | Nasıl dans edeceğini biliyorsun, değil mi? Elbette. Dans etmeyi biliyorsun, değil mi? Tabi ki biliyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I have three older sisters. I can dance. | Üç tane ablam var. Dans edebilirim. Üç tane ablam var. Dans etmeyi bilirim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Wait, if we stay in this lane, we're gonna be late. | Ama bu şekilde gidersek, gecikiriz. Bekle, bu şeritte kalırsan, geç kalacağız. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Given that I have to convert donut grease into biofuel | Biodizele çevirip depoyu bio yakıtla... Çörek yağını biyodizele çevirdiğimden beri... | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
every time I fill up the tank, I just try not to drive very fast. | ..doldurduğumdan beri fazla hızlı kullanmıyorum. ...depoyu her dolduruşumda, çok hızlı kullanmamaya çalışıyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We're barely moving. | Çok yavaş gidiyoruz. Güç bela ilerliyoruz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You ever read those Le Guin books I bought you? | Sana aldığım Le Guin kitaplarını okudun mu? Sana aldığım şu Le Guin kitaplarını okudun mu? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I prefer books about real people. | Gerçek insanlar hakkındaki kitapları tercih ederim. Gerçek insanlarla ilgili kitapları tercih ederim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Okay, so Elizabeth Bennet is real and people in science fiction aren't. | Peki, o zaman Elizabeth Bennet gerçek, bilim kurgudaki insanlar değil. Tamam, yani Elizabeth Bennet gerçek ve bilim kurgudakiler değil. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Science fiction books have people in them, but they're not about the people. | Bilim kurgu kitaplarında da insanlar var, fakat onlar gerçek insan değil. Bilim kurgu kitaplarında insanlar var, ama onlar insanlar hakkında değil. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, there's all kinds of science fiction. | Güzel, bilim kurgunun da türleri var. Her tür bilim kurgu var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
When you've read some, I will be interested in your opinion. | Bazılarını okuduktan sonra, görüşlerini duymak isterim. Bir kaçını okursan, görüşünü almak isterim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Why are you getting off here? I enjoy seeing the river. | Neden burada durdun? Nehri seyretmek hoşuma gidiyor. Neden buradan gidiyorsun? Nehri seyretmeyi severim. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
What are you, Mark Twain? | Sen nesin, Mark Twain mi? Nesin sen, Mark Twain mi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Half the Silicon Valley is here. | Silikon Vadisinin yarısı burada. Silikon Vadi'sinin yarısı burada. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Hi. Hello. | Selam. Selam. Selam. Merhaba. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I'm planning on meeting a software baron and moving to Pemberley. | Bir yazılım kralı ile karşılaşıp, Pemberley'e taşınmayı düşünüyorum. Bir yazılım kralıyla tanışıp Pemberley'e gitmeyi düşünüyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, everyone knows a rich man is eventually going to want a new wife. | Herkes biliyor ki, zengin erkekler genellikle yeni bir eş ister. Herkes bilir, zengin bir adam er geç yeni bir eş ister. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Yeah, he's not doing book club with us. | Evet, kitap kulübüne katılmadın. Evet, bizim kitap kulübüne katılmamıştı. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Uh, moral support. She's had a rough couple of weeks. | Birkaç haftadır bazı sorunları vardı. Moral desteği. Zor birkaç hafta geçirdi. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Well, you're welcome to join in, Dean. Nah, that's okay. | Aramıza hoş geldin, Dean. Pekala. Bize katılabilirsin Dean. Hayır, sorun değil. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
I think I'll just head to the bar. Let you ladies talk. | Sanırım, bara gitmem lazım. Siz kadın kadına konuşun. Sanırım bara doğru gideceğim. Siz konuşun hanımlar. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
There is no bar. It's a library. | Burası kütüphane, bar yok. Burası kütüphane. Bar yok. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Serving liquor. Well, that'll work. | Likör var. Tamam, o da olur. Likör ikramı var. Pekâlâ, o da olur. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We had this big fight on the way over here. | Buraya gelirken yolda tartıştık. Buraya gelirken yolda büyük bir kavga ettik. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Have some champagne. Mom? | Biraz şampanya al. Anne? Şampanya alsana. Anne? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Oh, my God. Honey. | Tatlım. Aman Tanrım. Tatlım. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Nice. We have plenty of time. | Güzel. Zamanımız bol. Güzel. Bir sürü zamanımız var. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Honey, whatever happened between you and Corinne, you don't just walk out. | Tatlım, Corinne ile aranızda her ne geçtiyse, hemen terk etme. Tatlım, Corinne'le aranızda her ne geçtiyse, hemen terk etme. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You don't even know what she did. Did she hit you? | Ne yaptığını bilmiyorsun. Sana vurdu mu? Ne yaptığını bilmiyorsun. Sana vurdu mu? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Did she say cruel things? | Kötü sözler mi söyledi? Kötü şeyler mi söyledi? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You are so quick to love. You're too quick. | Aşk konusunda çok acele ediyorsun. Aşkta çok acele ediyorsun. Çok acele. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
You jump in, you jump out. That's Daniel in you. Quick to act. | Hemen atlıyorsun, sonra bırakıyorsun. Aynı baban gibi. Hemen atlıyorsun, hemen bırakıyorsun. Bu Daniel'ın huyu. Hızlı hareket. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
"It's not working? Well... Fix it. Or break it. Who cares?" | " Olmuyor mu? Güzel... Düzelt ya da boz. Kimin umurunda?" Yürümüyor mu? Pekâlâ... Düzelt ya da bırak. Kimin umrunda? | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
We don't just dispose of people we love. You stay. You repair. | Sevdiğimiz insanları yok edemeyiz. Bekle ve düzelt. Sevdiğimiz insanları atmayız. Devam et ve düzelt. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Okay, you know what? This is not you and Daddy. | Ne olduğunu biliyor musun? Bu sen ve babam gibi değil. Tamam, biliyor musun? Bu sen ve babam değilsiniz. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
So you go repair. Power on. | Öyleyse git ve düzelt. Haydi. Öyleyse git, sen düzelt. Haydi git. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Maybe Daddy'll give up this woman he's been fucking. | Belki babam becerdiği kadını bırakır. Belki babam becerdiği kadından vaz geçer. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |
Allegra. But Corinne, I'm dumping the bitch. | Allegra. Ama Corinne, o fahişeyle yatıyordum. Allegra. Ama Corinne, ben o sürtüğü bırakıyorum. | The Jane Austen Book Club-4 | 2007 | ![]() |