Search

English Turkish Sentence Translations Page 147869

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
I had no idea you were this talent	Bu kadar yetenekli olduğunu düşünmemiştim	Septien-1	2011
this is inc Wilbur.	Bu inanıl Wilbur.	Septien-1	2011
Well, you haven't seen that much of it, Ezra.	Ezra, bu kadar çok şey görmüş olamazsın.	Septien-1	2011
Oh, my Lord.	Oh, aman Allahım.	Septien-1	2011
Where I this is done.	Ben nerede tamamdır.	Septien-1	2011
We're gonna have an art show.	Bir resim sergisi açacağız.	Septien-1	2011
We're gonna show this to the world.	Bunu tüm dünyaya göstereceğiz.	Septien-1	2011
I'm gonna we're gonna get the church basement.	Ben biz bunu kiliseye götüreceğiz.	Septien-1	2011
We're gonna invite all those fine folk over there in.	Tüm iyi insanları davet edeceğiz.	Septien-1	2011
I'm gonna make popcorn.	Ben mısır patlatacağım.	Septien-1	2011
I'm gonna serve lemonade.	Limonata ikram edeceğim.	Septien-1	2011
* *	* *	Septien-1	2011
* Sunday morning, up with a lark *	* Pazar sabahı, erkenden kalkıp *	Septien-1	2011
* I think I'll take a walk *	* Biraz dolaşacağım *	Septien-1	2011
I feel kind of dead.	Ölü gibi hissediyorum.	Septien-1	2011
Don't you feel kind of like you're like walking dead?	Siz kendinizi yürüyen ölü gibi hissettiniz mi?	Septien-1	2011
This isn't blood.	Bu kan değil.	Septien-1	2011
This is love jam,	Bu aşk reçeli,	Septien-1	2011
and it's what connects the two lovers.	ve iki aşığı birbirine bağlıyor.	Septien-1	2011
I think it's very romantic.	Bence bu çok romantik.	Septien-1	2011
Who's in your bedroom normally at night?	Geceleri yatak odanızda normalde kim oluyor?	Septien-1	2011
I call this one Breakfast,	Buna Kahvaltı adını verdim,	Septien-1	2011
because it's the most important meal of the day.	çünkü kahvaltı günün en önemli öğünüdür.	Septien-1	2011
And we have some snacks over there too	Ve eğer yemek isterseniz	Septien-1	2011
if you guys want to help yourself.	şurada da atıştırmalık birşeylerimiz var.	Septien-1	2011
* Beautiful Sunday *	* Harika Pazar *	Septien-1	2011
* This is my, my, my beautiful day *	* Bu gün benim güzel günüm *	Septien-1	2011
* When you say, say, say *	* Söylediğinde, sen söylediğinde *	Septien-1	2011
Well, good evening, everybody.	Herkese iyi akşamlar.	Septien-1	2011
Welcome to the art party.	Sanat partimize hoşgeldiniz.	Septien-1	2011
I hope that you've enjoyed Amos's paintings.	Umarım Amos'un resimlerinden hoşlanmışsınızdır.	Septien-1	2011
Amos has informed me that his paintings	Amos bana resimlerinin satılık olmadığını söyledi	Septien-1	2011
are not for sale, which is a shame.	Bence bu bir ayıp.	Septien-1	2011
I hope this might change.	Umarım fikrini değiştirir.	Septien-1	2011
But secondly, and last but not least,	Ama ikinci ve sonuncu ama son derece önemli olarak,	Septien-1	2011
the beautiful video stylings of Wilbur Cunningham.	Wilbur Cunningham'ın muhteşem video tasarımları.	Septien-1	2011
Wilbur, would you come up and say a few words before that?	Wilbur, öncesinde buraya gelip birkaç kelime etmek ister misin?	Septien-1	2011
Wilbur, you're a genius. Come up here for a second.	Wilbur, sen bir dahisin. Bir saniyeliğine buraya gel.	Septien-1	2011
Wilbur Cunningham, ladies and gentlemen.	Bayanlar baylar, Wilbur Cunningham.	Septien-1	2011
Thanks for coming to the fellowship hall	Bu dostluk toplantısına, çektiğim videoyu görmeye	Septien-1	2011
to see the video I made.	geldiğiniz için teşekkür ederim.	Septien-1	2011
I found this video player in our yard the other day,	Bu video oynatıcıyı geçen gün bahçemizde buldum,	Septien-1	2011
and I made a video in a part of the yard	ve bahçenin bir bölümünde bir video çektim	Septien-1	2011
that is really nice during that time of the day.	Günün o saatinde bahçe gerçekten çok güzeldir.	Septien-1	2011
And the leaves look really nice during that time of the day.	Ve yapraklar da günün o saatinde çok güzel görünürler.	Septien-1	2011
That's very nice, Wilbur.	Bu çok güzel, Wilbur.	Septien-1	2011
Very nice, very nice.	Gerçekten çok güzel.	Septien-1	2011
All right, ladies and gentlemen.	Peki, bayanlar baylar.	Septien-1	2011
Play the video.	Videoyu oynat.	Septien-1	2011
Quiet, Amos.	Sessiz ol, Amos.	Septien-1	2011
This video reflects the wildness of the jungle.	Bu video ormanın vahşiliğini yansıtıyor.	Septien-1	2011
Your mind can go anywhere	Objelere açık bir gözle baktığınızda	Septien-1	2011
when you're looking at things with an open eye.	Zihniniz her yere gidebilir.	Septien-1	2011
When I have my eyes open,	Gözlerimi açıp baktığımda,	Septien-1	2011
I see all kinds of things out there,	orada bulunan herşeyi görmüş olurum,	Septien-1	2011
even small things, and bigger things too.	hatta küçük ve büyük objeleri de.	Septien-1	2011
And some things are looming, looming right over you.	Ve bazı şeyler de belli belirsiz görünür.	Septien-1	2011
Hey, Amos.	Hey, Amos.	Septien-1	2011
I have one more cookie here if you want it.	İstersen elimde fazladan bir kurabiye var.	Septien-1	2011
Did you like the video?	Videoyu beğendin mi?	Septien-1	2011
I don't know anything about video.	Video hakkında birşey bilmiyorum.	Septien-1	2011
Did you enjoy doing it?	Çekerken hoşuna gitti mi?	Septien-1	2011
Well, keep going, man.	O zaman devam et dostum.	Septien-1	2011
Keep doing what you're doing.	Yaptığın her ne ise yapmaya devam et.	Septien-1	2011
Well, I really like to play guitar.	Sanırım gitar çalmayı gerçekten istiyorum.	Septien-1	2011
I've been playing your guitar, if that's okay.	Senin için sorun değilse gitarını çalıyordum.	Septien-1	2011
Yeah, it's fine.	Evet, sorun değil.	Septien-1	2011
It never ends.	Asla bitmiyor.	Septien-1	2011
The filth.	Bu pislik.	Septien-1	2011
I think the septic tank threw up.	Sanırım foseptik taştı.	Septien-1	2011
There's shit everywhere in the bathroom.	Tuvaletin her yeri bok dolu.	Septien-1	2011
I've been doing that a lot lately.	Son zamanlarda bunlardan bir sürü yapıyorum.	Septien-1	2011
You're drawing pictures with shit in 'em?	İçinde bok bulunan resimler mi yapıyorsun?	Septien-1	2011
Yeah, that, too, but just drawing things	Evet o da var, ama genelde	Septien-1	2011
in general that are happening.	olan şeyleri resmediyorum.	Septien-1	2011
Like I drew pictures of you, and then you came home.	Tıpkı senin resimlerini yaptığım gibi, ardından sen geldini.	Septien-1	2011
Draw us winning the lottery.	Bizi lotoyu kazanırken çiz.	Septien-1	2011
That is a pretty dress, Savannah.	Elbisen güzelmiş, Savannah.	Septien-1	2011
You know, sometimes I think you dress too prettily.	Biliyorsun bazen senin çok hoş giyindiğini düşünüyorum.	Septien-1	2011
Aren't you afraid that some guy is gonna come up and touch you?	Bir gencin yaklaşıp sana dokunmasından korkmuyor musun?	Septien-1	2011
I mean, not that you're a slut or anything.	Demek istediğim sen bir sürtük veya onun gibi birşey değilsin.	Septien-1	2011
What we got to do is get you some sweatpants.	Sana bir kaç tane eşofman almalıyız.	Septien-1	2011
Oh.	Offf.	Septien-1	2011
Ugh.	Off.	Septien-1	2011
Ugh.	Offf.	Septien-1	2011
Can I come in?	Ben de gelebilir miyim?	Septien-1	2011
Do you plumb? No.	Tesisatçı mısın? Hayır.	Septien-1	2011
You just sit there and make sure	Burada otur ve kimsenin	Septien-1	2011
you don't set anybody's loins on fire.	bir tarafını alevlendirme.	Septien-1	2011
You're quite welcome. Thank you.	Önemli değil. Teşekkürler.	Septien-1	2011
I have some cookies in the oven if you want a little snack	Başlamadan önce birşeyler atıştırmak isterseniz	Septien-1	2011
before you start.	fırında biraz kurabiyem var.	Septien-1	2011
It's still kind of a mess in there.	İçerisi hala biraz dağınık.	Septien-1	2011
Oh, that's okay.	Oh, problem değil.	Septien-1	2011
Would you like some cookies, sweetheart?	Kurabiye ister misin tatlım?	Septien-1	2011
Does your daughter like cookies?	Kızınız kurabiye sever mi?	Septien-1	2011
Well, let me let me show you, okay?	Peki, gelin gelin size göstereyim olur mu?	Septien-1	2011
And this is I'm a little embarrassed.	Burası Utanıyorum bundan.	Septien-1	2011
This is really it's quite a mess.	Gerçekten de fazlasıyla pis ve dağınık.	Septien-1	2011
You're not gonna show me anything I haven't seen.	Bana daha önce görmediğim birşey göstermeyeceksiniz.	Septien-1	2011